Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/245 E. 2021/430 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/245
KARAR NO : 2021/430
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S Tİ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/12/2016 (Dava), 14/11/2017 (Karar)
NUMARASI : 2016/1504 Esas, 2017/1000 Karar
DAVA: ÇEK İSTİRDADI
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2021
İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1504 Esas – 2017/1000 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda “…dava dilekçesini özetle; Müvekkilinin İzmir 3 ATM’nin 2016/1207 Esas sayılı dosyasına istinaden kıymetli evrakın iptali davası açıldığını, davaya konu … … Şubesine ait keşideci … olan 10.10.2016 keşide tarihli 7057312 nolu 49.700,00 TL bedelli çek ile ilgili ihtiyati tedbir kararı alındığını, 3. Şahıs olan davalı konumunda olan … tarafından İzmir 3 ATM’nin 01/11/2016 tarihli ara kararında taraflarına ” çek hamili hakkında istirdat davası ” iki haftalık kesin süre verilmesi nedeni ile istirdat taleplerinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; istirdat davasına konu olan 10.10.2016 keşide tarihli,7057312 seri nolu,49.700 TL bedelli keşidecisi … olan çek aslı müvekkilinde olduğunu, söz konusu çekin müvekkilinin pazarcı olması nedeniyle müvekkiline ait olan … … marka kamyon ile sarımsak alışverişi yaptığı … adına sarımsak gönderildiğini, söz konusu sarımsakların … tarafından keşideci …’a verildiğini, karşılığında davaya konu çek …’e verilerek, … tarafından cirolanarak müvekkiline verildiğini, müvekkilinin bu ticaret haricinde … ile … plakalı müvekkilimizin amcasının kızının adına kayıtlı olan aracın satılmasına ilişkin alışverişi de bulunduğunu, davaya konu 10.10.2016 keşide tarihli,7057312 seri nolu, 49.700 TL bedelli keşidecisi … olan çekin üzerindeki tedbir kararının kaldırılarak, davanın reddine, davaya konu 10.10.2016 keşide tarihli,7057312 seri nolu, 49.700 TL bedelli keşidecisi … olan çekin üzerindeki tedbir kararının kaldırılmasını, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlığın tespiti; İzmir 3 ATM nin 2016/1207 esas sayılı takip sayılı dosyasında iptal davasına konu … … Şubesine ait keşideci … olan 10.10.2016 keşide tarihli 7057312 nolu 49.700,00 TL bedelli çekin davalıdan istirdatının gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
Dava, keşidecisi …, lehtarı … olan ,10.10.2016 keşide tarihli ve 49.700,00 TL bedelli çekin istirdatına yöneliktir.
Çekin incelenmesinde; çekin … tarafından bankaya ibraz edildiği, İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1207 Esas sayılı dosyasında konulan ödeme yasağı uyarınca çek ile ilgili herhangi bir işlemin yapılmadığı, davacının da çekte cirosu yada imzasının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Kanunda aksi bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. ( TMK.’nun 6. m.)
Dava konusu olan hakkın, gerçekten mevcut olup olmadığının anlaşılması, maddi hukukun o hakkın doğumu ve ortadan kalkmasını kendisine bağladığı olayların doğru olup olmadığının saptanması sonucunda mümkün olur. İşte dava konunu hakkın ve buna karşı yapılan savunmanın dayandığı olayların mevcut olup olmadıkları hakkında mahkemeye kanaat verilmesi ameliyesine ispat denir.
Bir taraf, ancak dayandığı olayların doğru olduğunu veya diğer tarafın dayandığı olayların doğru olmadığını ispat etmek suretiyle davayı kazanır veya onun reddini sağlar.
Davacı, davasında ne kadar haklı olursa olsun, davanın dayandığı olayları ispat edemez veya eder de davalı bunların aksini ispat ederse, davayı yitirmeye mahkumdur.
Bu değerlendirmeler ışığında somut olaya bakıldığında, ispat külfeti kendisine düşen davacı taraf, istirdatı istenilen çekin meşru hamili olduğunu yasal delillerle kanıtlayamadığı, çekin lehtarı tarafından davalıya ciro edilerek teslim edildiği, son hamilin davalı olduğu, bunun aksinin ise davacı tarafça kanıtlanmadığı, kaldı ki davacının dava konusu çekte herhangi bir imzasının da bulunmadığı…” gerekçesiyle DAVANIN REDDİNE, karar verilmiş, verilen bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkemenin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, Çek istirdadı istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/11/2017 tarih ve 2016/1504 Esas – 2017/100 Karar sayılı hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 59,30.TL maktu harçtan peşin alınan 35,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40.TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 27/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.