Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/2080 E. 2023/177 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/2080
KARAR NO : 2023/177

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2017 (Dava) – 19/09/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/1254 Esas – 2019/972 Karar
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 08/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/02/2023

İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/09/2019 tarih ve 2017/1254 Esas – 2019/972 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazası nedeniyle, davalı sigorta şirketinin, ZMM sigortalısının neden olduğu kaza neticesinde, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00-TL kalıcı işgöremezlik ve 100,00-TL geçici işgöremezlik tazminatı olmak üzere 200,00-TL maddi tazminatın, olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı sigorta şirketinden kusuru oranda tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; poliçe limitinin sigortalının kusuru ve başvuranın maluliyet oranı ile sınırlı olmak üzere, bedeni zararlarda azami 290.000 TL ile sınırlı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle, kusur ve maluliyet oranlarının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurumuna sevkinin gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte geçici iş göremezlik tazminatının 6111 Sayılı Yasa ve Trafik Sigorta Genel Şartları gereğince teminat dışında kaldığını, geçici iş göremezlik ve sair tedavi masraflarının SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, aktüer hesabının Aktüerler Siciline kayıtlı aktüerler ile Müsteşarlar nezdinde tutulan listeye kayıtlı yardımcı aktüerler tarafından yapılması gerektiğini savunarak, davayı kabul anlamına gelmemekle üzere faiz başlangıç tarihi olarak ilk başvuru tarihi olan 13/11/2017 tarihinin esas alınmasını, davanın reddini, aksi halde maddi tazminat taleplerinin belirtilen şekilde mevzuata uygun olarak hesaplanarak hüküm altına alınmasını, geçici iş göremezlik istem ve taleplerinin reddini, faiz başlangıç tarihi istemine ilişkin talebin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “….Ege Üniv.’den alınan maluliyet raporunda, davacının meslekte kazanma gücünde azalma oranının %0 olduğu anlaşılmakla, kesin maluliyet talebinin reddine, geçici işgöremezlik tazminat taleplerinin ise Karayolları Trafik Kanunu md 92, trafik genel şartlarında açıkça sigorta şirketlerinin geçici işgöremezlik ödeneklerinden sorumlu olmayacakları belirtilmekle, geçici işgöremezlik tazminatında hem 6111 sayılı Kanun gereği, hem de trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminat içerisinde değerlendirildiğinde, teminat dışı olmakla….” gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin tedavisine ilişkin birçok hastane evrakı celp edildiğini ve müvekkilinin tedavilerine ilişkin kayıtların mevcut olmasına rağmen evrak ve kayıtlar yeterince incelenmediğini, söz konusu sağlık şikayetleriyle ilgili gerekli konsültanyon ve tetkikler yapılmadan rapor tanzim edildiğini, her ne kadar müvekkilinin hareketlerinin “doğal” olarak değerlendirilmişse de müvekkilinin hareket kısıtlılığı yalnızca hareketin yapılıp yapılmaması yönünden değil hareketin yapılabilme süresi yönünden de önemli olduğunu, problemin, müvekkilin daha önce rahatlıkla yapabildiği eylemleri şu an yapamaması ya da oldukça kısıtlı bir süre ağrı ve acı çekerek yapabilmesi olduğunu, ancak Ege Üniversitesi’den alınan maluliyet raporunda, davacının meslekte kazanma gücünde azalma oranının %0 olduğu anlaşılmış kesin maluliyet talebinin reddine, geçici işgöremezlik tazminat taleplerinin ise Karayolları Trafik Kanunu md 92, trafik genel şartlarında açıkça sigorta şirketlerinin geçici işgöremezlik ödeneklerinden sorumlu olmayacaklarının belirtildiğini, dolayısıyla kurul tarafından dosyadaki iddia ve savunmalara uygun bir değerlendirme yapılmadığının hususlar ile ortaya çıktığını, mahkeme tarafından alınan sağlık kurulu raporunun maluliyet tespit işlemleri yönetmeliği cetveline göre hazırlanmış bir rapor olmadığını, ilk derece mahkemesi tarafından itirazlarının değerlendirilerek dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesi gerektiğini, ancak bunun yapılmadığını, davacının kaza sebebiyle duçar olduğu daimi sakatlık sonucu meydana gelen sürekli iş gücü kaybı var ise, bunun Yargıtay içtihatları doğrultusunda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasına dayalı olarak karşı araç zorunlu trafik sigortacısından geçici ve kalıcı işgöremezlik tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
1-) Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda, davacı asilin daha önceki tedavi evrakları, bizzat davacının 06.05.2019 tarihinde yapılan muayenesi, aynı tarihli çekilen radyoloji raporu neticesinde düzenlenen ve hükme esas alınan Ege Üniversitesi’nin 28.05.2019 tarihli Adli Sağlık Kurulu maluliyet raporunun yukarıda belirtildiği şekilde Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünden çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulan uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak düzenlendiği anlaşılmakla davacının maluliyete dair yeniden rapor alınmasına yönelik istinaf itirazları haklı görülmemiştir.
2-) Davalı sigorta şirketi vekilinin geçici işgöremezlik tazminatından SGK’nın sorumlu olduğu ve davalı sigorta şirketinin bir sorumluluğunun kalmadığına dair mahkemenin kabulü ise doğru olmamıştır. Şöyle ki, bilindiği üzere, 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nca karşılanacak sağlık hizmeti bedellerinin neler olduğu açıklanıp sınırlandırılmıştır. KTK’nın 98.maddesi gereği SGK Başkanlığı’nın sorumlu olduğu sağlık giderleri, trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarında yapılan tıbbi tedaviye ilişkin sağlık hizmet bedellerinden ibarettir. SGK’nın hangi sağlık giderlerinden sorumlu olduğu kanunla belirlenmiş olup, normlar hiyerarşisinde daha altta olan genel şartlar ile kanun kapsamının değiştirilip genişletilemeyeceği aşikardır. Açıklanan maddi ve hukuki vakıalar karşısında; Anayasa Mahkemesinin KTK 90/İ maddesinin iptali de göz önüne alındığında TBK’nın 54. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan geçici işgöremezlik zararından sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine ait olduğundan (Bu yönde bknz. Yargıtay 4. HD 2021/2511 E.- 2021/2452 K), davacının geçici işgöremezlik tazminatı hakkında aktüer bilirkişiden rapor alındıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının KABULÜ ile, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/1254 Esas – 2019/972 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek nihai kararda ele alınmasına,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-g maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/02/2023