Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1824 E. 2022/1782 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1824
KARAR NO : 2022/1782

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2019 (Dava) – 04/12/2019 (Karar)
NUMARASI : 2019/969 Esas – 2019/807 Karar
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 24/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04/12/2019 tarihli 2019/969 Esas ve 2019/807 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 30.03.2019 tarihinde davalı şirketin ZMMS yapmış olduğu … plakalı araç ile davacı sevk ve idaresindeki … plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, davalı şirketin … plakalı aracın ZMMS tanzim etmesi nedeniyle dava konusu araçta meydana gelen hasardan police limiti ile (36.000-TL) sorumlu olduğunu, davacının araın sürücüsü ve zilyedi sıfatı ile dava açma hakkı bulunduğunu, araçta meydana gelen hasarın onarımı için 35.314,46-TL harcandığını, zararın tazmini için KTK 97. md gereğince davalıya başvurulmasına rağmen 29.04.2019 tarihinde 9.143,21 TL ödeme yapıldığını belirttiği ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak suretiyle 500,00 TL hasar bedeli tazminatının 29.04.2019 itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı 21/10/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; toplam 18.218,92 TL’nin sigorta şirketinin eksik ödeme ile temerrüde düştüğü tarih olan 29/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile taraflarına verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan davanın haksız olduğunu, hasar nedeniyle 9.143,21 TL ödeme yapıldığını, gerçek zararın ve kusurun araştırılması gerektiğini, araçtaki hasarların sigorta kapsamı dışında olduğunu, bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, davalı şirketin poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini belirttiği ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece , ”… davalı sigorta şirketinin meydana gelen zarardan ötürü poliçe limiti kapsamında sorumlu olduğu, davacının sigorta şirketinin eksik ödeme yaparak temerrüde düştüğü tarih olan 29.04.2019 tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunabileceği…” gerekçesiyle; ”…Davacı tarafından açılan tazminat davasının KABULÜNE, hasar bedeli 18.218,92 TL nin 29/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, dava haksız fiilden kaynaklı maddi tazminat davası olup Türk Borçlar Kanunu ve ilgili mevzuat gereği davacı sürücünün dava açma hakkı bulunmadığını, mağdur … plakalı araç maliki … 14.03.2019 tarihinde vefat etmiş olup huzurdaki dava konusu kazanın 30.03.2019 tarihinde gerçekleştiğini, huzurdaki dava ise … plakalı araçta meydan gelen maddi zararın tazminine ilişkin olup araç malikinin … olduğunu, dolayısıyla mal varlığında eksilme meydan gelen ve haksız fiil sorumluluğu kapsamında tazminat talebi için dava açmaya ehliyeti bulunan kişinin araç maliki olduğunu, araç maliki olmayan sürücü davacı zarar gören konumunda bulunmadığından bu davayı açma ehliyeti bulunmadığını, müvekkili şirkete davacı tarafından yapılan başvuru sonucunda söz konusu kaza nedeniyle meydana gelen hasar için sehven 29/04/2019 tarihinde 9,143.21 tl hasar ödemesi yapıldığını, akabinde 31.10.2019 tarihinde müvekkili şirkete tebliğ edilen mirasçılık belgesi ile durumun anlaşıldığını ve sehven yapılan ödemenin iadesi için işlemler başlatıldığını, dolayısıyla müvekkili şirket tarafından başvuranlara hasar aşamasında yapılan bu ödemenin kesinlikle davayı kabul manasına gelemeyeceğini, ayrıca araç maliki mirasçıları tarafından aynı taleplerle müvekkili şirkete başvurulması halinde mükerrer ödeme riski bulunduğundan davanın reddi gerektiğini belirterek usul ve yasaya aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı oluşan hasar bedeline ilişkin maddi tazminat davasıdır.

İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, karar davalı vekilince istinaf edilmiştir.
Makina mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 17/10/2019 tarihli raporda özetle; 30/03/2019 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç, davacı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ve sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araçlar arasında meydana gelen trafik kazası meydana geldiği; davalı … Sigorta A.Ş.’ne Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan … plaka no.lu aracın maliki ve sürücüsü dava dışı …’ın bu trafik kazasının meydana gelmesinde %100 Oranında asli ve tam kusurlu olduğu, diğer maliki dava dışı … olan … plakalı aracın davacı sürücüsü …’ın ve … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’in ise meydana gelen trafik kazasında herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacıya ait … plakalı … marka araçta davaya konu trafik kazası sonucunda arka ve ön kısımlarında meydana gelen hasarların işbu dava konusu trafik kazası ile ilintili olduğu ve aracın onarımı için gerekli olan hasar miktarının Yedek Parça+İşçilik+KDV olarak 27.362,13 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından davacıya 9.143,21 TL ödeme yapılmış olduğundan ödenmesi gereken bakiye hasar miktarının 18.218,92 TL. olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekilinin, araç maliki olmayan sürücü davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığı yönünde itiraz etmiş ise de, bilindiği üzere kaza sırasında aracın sürücüsü olarak araç üzerinde zilyetliğe sahip şahısların da aracın malikine aracı aynen aldığı gibi iade yükümlülükleri bulunduğundan, araç maliki …’ın dava tarihinden önce vefat etmiş olmasının sonuca etkili olmadığı, davacı sürücünün araç malikinin mirasçılarına karşı sorumluluğunun devam edeceği, aracın uğradığı maddi hasara dair işbu davada sürücü olan davacının da aktif husumet ehliyeti bulunduğundan davalı vekilinin bu yönü ilişkin itirazının reddi gerekmiştir. Davalı vekili araç maliki mirasçılarının talepte bulunmaları halinde mükerrer ödemenin söz konusu olabileceği yönünde soyut itirazda bulunmuş ise de, bu hususta dosyaya yansıyan herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, kazaya ilişkin olarak mirasçılara ödeme yapıldığına dair belge sunulmamış olup, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazlarının reddi gerekmiştir.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, makine mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporun somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, denetime elverişli, hüküm kurmaya yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davalı vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 04/12/2019 tarihli 2019/969 Esas ve 2019/807 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 1.244,53-TL istinaf karar harcından peşin alınan 311,14-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 933,39-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/11/2022