Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1789 E. 2022/1789 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1789
KARAR NO : 2022/1789

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/08/2018 (Dava) – 13/12/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/913 Esas- 2019/1247 Karar
DAVA : İhtiyari Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 24/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/12/2019 tarihli, 2018/913 Esas ve 2019/1247 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi ile teminat altına alınan … plakalı aracın, dava dışı sürücü …’nun sevk ve idaresinde iken, davacının maliki olduğu bulunduğu, … plakalı araca çarpması sonucu gerçekleşen trafik kazasında davacıya ait araçta maddi hasar meydana geldiğini, davacıya ait aracın hasarının tazmini için sigorta poliçesini tanzim eden davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, ancak davalı şirketi tarafından eksik ödeme yapıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 250,00-TL nin temerrüt farihinden itiharen avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde iMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı yana 28.07.2016 tarihinde 25.000 TL hasar ödemesinin yapıldığını ve iş bu ödeme ile sorumluluklarının kalmadığını, sigortalı aracın ticari araç olmadığından ticari faiz talebinin de yerinde olmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; “…davanın kabulü ile 27.660,69TL hasar bedelinden ibaret maddi tazminatın 23/07/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine… ” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı Vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; öncelikle davaya konu kaza tarihi 17/06/2016 olup 06/07/2018’de müvekkili şirkete başvuru yapıldığını, kaza tarihi ile başvuru tarihi arasında 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalara itiraz etmelerine rağmen dikkate alınmadığını, davacının aracında geçmişe ait 14 hasar kaydı bulunduğunu ve bunların 3 adetinin ağır hasar olduğunu, bilirkişi incelemesinin yeterli olmadığını, yerel mahkemenin hüküm kurarken bu hususları göz önünde bulundurması gerekirken; sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararının kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelinin kazaya kusuruyla sebebiyet verdiği iddia olunan aracın imms sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından
istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olmasına, zaman aşımının defi olup, cevap dilekçesiyle süresi içinde ileri sürülmemesine, HMK nın 357/1 maddesi uyarınca yargılama aşamasında cevap dilekçesi ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçesiyle ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında dinlenmesinin mümkün bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf kanunu yolu başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/12/2019 tarihli, 2018/913 Esas ve 2019/1247 Karar sayılı kararının kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; davalıdan alınması gereken 1.889,50 TL istinaf karar harcından peşin alınan 472,40 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 1.417,10 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa resen iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 24/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.