Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1702 E. 2022/1642 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1702
KARAR NO : 2022/1642

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/02/2017 (Dava) – 01/03/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/118 Esas – 2019/107 Karar
DAVA : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 27/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/10/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/03/2019 tarihli 2017/118 Esas ve 2019/107 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Menemen’de 2. el spot eşya satışı yaptığı iş yerini davalı … şirketine 25.000,00-TL bedelle sigorta ettirdiğini, sigorta ile teminat altına alınan rizikolar arasında boya, badana, sabit dekorasyon, cam kırılmasının da bulunduğunu, daha sonra mallarının değerinin 65.000,00-TL-70.000,00-TL’ye ulaşması sonucu sigorta değerini sigorta şirketinin acentesi olan … sigortaya giderek 25.000,00-TL daha arttırarak 50.000,00 TL’ye çıkarmak istediğini bildirdiğini, daha sonra şirketin bunu kabul etmediğini, kalan kısmını başka sigorta şirketinden sigortalayabileceğini söylediğini, bunun üzerine kalan kısmını … Sigorta şirketine sigortalattığını, iş yerinde 01/11/2014 tarihinde yangın çıktığını, iş yerinin zarar gördüğünü, … sigorta şirketinin 23.000,00-TL hasar bedelini ödediğini, kalan kısmının diğer sigorta şirketi … Sigortadan talep ettiğini ancak onların poliçesini iptal ettiklerini söylediklerini, sadece hasar bedeli olarak 27/02/2015 tarihinde sadece 1.898,00-TL banka yoluyla gönderdiklerini, yangından önceki işyerinin halini gösteren 20 adet fotoğrafın dilekçesine eklendiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 23.102,00-TL alacağın davalı … şirketine başvuru tarihi olan 03/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte mahkeme masrafları ile birlikte davalıdan tahsiline kara verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı sigortalının 01/11/2014 tarihli hasardan haberdar olduğunu, dava tarihinin 28/02/2017 olduğu dikkate alınarak davaya konu edilen tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, öte yandan davacı tarafından müvekkili şirkete tazminat talebi ile müracaatı üzerine ödeme yapılmış olmasının zamanaşımını kesen sebeplerden olmadığından zamanaşımı değerlendirmesine etki etmeyeceğini, hiç bir surette davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla hasar tutarının tamamının karşılandığını, davacının talebinin mesnetsiz olduğunu, davacının müvekkili şirkete başvuru yaptığını, 2014 YB 8079/1 numaralı hasar dosyası kapsamında yapılan ekspertiz çalışması neticesinde sigortalı işyerinde 1.898,00-TL hasar bulunduğunun tespit edildiğini, anılan hasar tutarının tamamı olan 27/02/2015 tarihinde davacıya ödendiğinden müvekkili şirketin sorumluluğunun sonra erdiğini, bu nedenlerle zamanaşımı v.s. nedenlerle davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece, ”…bilirkişi raporuyla da hesap edildiği üzere, davacının davalıdan ve dava dışı … Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin mahsubu ile toplamda 102,00-TL alacağının bulunduğu…” gerekçesiyle; ”…Davanın KISMEN KABULÜ ile; 102,00-TL’nin 27/02/2015 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, Fazlaya ilişkin 23.000,00-TL istemin REDDİNE…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı/müvekkilinin işyerinde satışa sunulan malzemelerin 65.000-70.000 TL miktarına ulaşması ve dava dışı sigorta şirketine ait sigorta poliçesi ile bunun sadece 25.000.-TL, lık kısmının teminat altına alınmış olması ve tamamını kapsamaması nedeniyle davalı … şirketine teminat dışı kalan kısım 25.000.-T bedelle sigorta yaptırıldığını, davalı şirketin sigortalı işyerine gelerek incelemelerde bulunduğunu ve bunun üzerine sigorta poliçesi düzenlendiğini, sigorta poliçesini tanzim ederken de işyerinin vergi kaydının olmamasının sigorta poliçesi düzenlemeye engel olmadığını bildirdiğini, dosyaya sunulan 10.05.2018 tarihli bilirkişi raporda varılan sonucun hukuki dayanakları, dökümleri ve ayrıntılarının gösterilmediğini, böylece Yargıtay denetimine elverişli olmayacak şekilde soyut kavramlara dayalı rapor düzenlendiğini, bilirkişilerin de zor olsada sığabileceğini kabul ettiğini, davacıya ait işyerinin alanının 35 metrekareden daha büyük olduğunu, dava dilekçesinde dökümünü verdikleri ürünlerin hiçte zor olmayan bir şekilde işyerine sığdırıldığını, yine bilirkişi raporunda “yangın sonucunda elde kalan emtianın durumu belli değildir” denildiğini, bu ifadeden de yangın sonrasına dair fotoğrafların dikkate alınmadığının anlaşıldığını, bilirkişi raporunda bildirilen toplam 25.000-TL zararın gerçek zararın yarısı bile olmadığını, bu rapora itirazları üzerine bilirkişilerden ek rapor alındığını, bu ek rapora da itiraz dilekçelerindeki hususların ek raporda hiçbir şekilde dikkate alınmadığını, ilk rapordaki sonuçların sadece tekrarlandığını, ayrıca yerel mahkeme kararında lehlerine hükmedilen vekalet ücretinde mahkemece davanın kabul edilen kısımın sınır olarak alındığını, bunun hatalı olduğunu, konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalar yönünden vekâlet ücretinin, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca nisbi tarife üzerinden belirleneceğini, belirlenen bu miktarın (kararda 102,00-TL olarak belirlenen) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesinin birinci fıkrası gereği, maktu vekâlet ücretinin altında kalamayacağını, kararın bu yönü ile de bozulması gerektiğini belirterek, istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın reddedilen kısmının da kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tüm işyeri sigorta poliçesi kapsamında yangın nedeniyle oluşan zararın sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, karar davacı vekilince istinaf edilmiştir.
Tekstil sektör uzmanı ve mali müşavir bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetinin 10/05/2018 tarihli raporunda özetle; davacın vergi mükellefi olmadığı nedeniyle defter kayıtlarının incelenemediği, hasar gören emtia ve demirbaşlara ilişkin hiçbir belgenin ibraz edilmediği, dava konusu yangın hasarına ilişkin tespit tutanağında hasar bedelinin 10.000 TL olarak kayıt altına alındığı; dava konusu hasar olayının vuku butduğu davacıya ait işyerinde yapılan incelemelerde işyerinin 35 metrekare olduğu, davacının spot ve 2. el eşya (kullanılmış eşya) alım satımı yaptığı bu türden ürünlerin piyasadan çok ucuza temin edilebildiği, davacının hasar gören malların miktar ve fiyatlarını beyan listesindeki malların bu işyerine sergilenerek sığdırmasının mümkün görülmediği, bütün bunları dikkate alınarak değerlendirildiğinde hasar miktarının 25.000 TL olabileceği, davacının hasar bedeli olarak … Sigorta şirketinden 23.000 TL ve davalı şirketten de 1.898,00 TL olmak üzere toplam olarak 24.898 TL tahsil ettiğinden davacının kalan alacağını 102,00 TL olduğu sonucuna varıldığı belirtilmiştir.
Somut olayda; davalı … şirketi tarafından davacı adına düzenlenen tüm işyeri sigorta poliçesi ile davacının işyerinin 07/03/2014-07/03/2015 tarihleri arasında yangın tarihini kapsar şekilde teminat altına alındığı, yangın teminat limitinin 25.000,00 TL olduğu; davacının kabulünde olduğu üzere dava konusu yangın nedeniyle dava dışı … Sigorta tarafından dava öncesinde davacıya 23.000,00 TL , davalı … tarafından da 1.898,00 TL yangın hasar bedeli ödendiği, davacının bakiye hasar bedelinin tahsili amacıyla eldeki davayı açtığı; … Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Yangın ve Acil Müdahale Şube Müdürlüğü görevlilerince düzenlenen 01/11/2014 tarihli yangın raporunda meydana gelen yangının boyutu ve yangında hasar gören eşyalar belirtilerek tahmini zararın 10.000,00 TL olduğu belirtilmiş, aynı tarihli emniyet görevlilerince tutulan görgü ve tespit tutanağında yangının ve hasarın boyutuna ilişkin tespitler yapıldığı anlaşılmıştır.
1-Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, yangın hasar bedelinin tespitine yönelik alınan 10/05/2018 tarihli bilirkişi raporunun açık, anlaşılır, denetime elverişli, hüküm kurmaya yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, zararın tespiti konusunda yeterli değerlendirmeyi içerdiği,davacı vekili istinaf itirazında ek raporda itirazlarının incelenmediğini belirtmiş ise de, dosyada 10/05/2018 tarihli rapor dışında ek raporun bulunmadığı, hasar gören eşyaların niteliği ve meydana gelen yangının boyutu nazara alındığında davacı vekilinin hasar bedeline yönelik istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T 13/2 maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceği hüküm altına alındığı, eldeki davada kabul edilen miktarın 102,00 TL olduğu nazara alındığında; davacı lehine hükmedilebilecek vekalet ücretinin 102,00 TL’ yi geçemeyeceği anlaşıldığından, davacı vekilinin vekalet ücreti yönünden itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/03/2019 tarihli 2017/118 Esas ve 2019/107 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 36,30-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 27/10/2022