Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1615 E. 2022/1451 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1615
KARAR NO : 2022/1451

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/03/2018 (Dava) – 24/09/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/275 Esas – 2019/873 Karar
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı)
BAM KARAR TARİHİ : 05/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/10/2022
İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/09/2019 tarih ve 2018/275 Esas – 2019/873 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının maliki ve sürücüsü olduğu … Almanya plakalı araç ile davalı şirkete ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı, sürücü … yönetimindeki … plakalı aracın 25.12.2017 günü Mehmet Akif Ersoy Caddesi ile Taşdelen Caddesi kesişimi dört yönlü kontrolsüz kavşakta çarpıştıklarını, olayda sigortalı araç sürücüsünün tam ve asli kusurlu olduğunu, müvekkiline ait aracın hasarının … Şti. nin düzenlemiş olduğu 16.01.2018 tarihli fatura ile KDV dahil toplam 5.500,19 TL olarak belirlendiğini ve bedelin ödendiğini, davalı tarafın ZMMS sıfatıyla zararı ödemek zorunda olmasına rağmen ödemeyi yapmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 5.500,19 TL tazminatın, davalı … şirketin temerrüde 08.02.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın davalı şirket … Sigorta tarafından 13.12.2017- 2018 vadeli 719386917 no.lu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, … plakalı sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde ve davacıya ait aracın olan … plakalı aracının hasarlanması ile ilgili herhangi bir kusuru olmadığını, bu durumun kaza tespit tutanağı ve tramer kayıtları ile de sabit olduğunu savunarak, haksız ve mesnetsiz davanın reddine ve mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; “… davalı … şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusurunun %20 olduğunun dosyaya kazandırılan bilirkişi raporları ile sabit olduğu, davacı aracına dava dışı şirket tarafından tamirat masrafı olarak belirlenen tutarın her iki bilirkişi raporu ile de uyumlu olması neticesi davacı aracının toplam hasar miktarı 5.500,19 TL ise de davacı aracında oluşan hasar bedeli tutarı olarak belirtilen tutarının tamamının istenmesinin kusur oranları göz önüne alındığında mümkün görülmediği…” gerekçesiyle davanın KISMEN KABÜLÜNE, davacı aracında oluşan 1.080,00 TL’lik zararın 08/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı tespitler içerdiğini, yerel mahkemece rapora itirazlarının dikkate alınmamasının doğru olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, iki aracın da aynı nitelikte sayılan caddede gelip kavşağa girdiği kabul edildiğinde dahi, kaza yerinin kontrolsüz kavşak niteliğinde olduğunu ve geçiş üstünlüğünün müvekkilinde olduğunun kabulünün gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hasar bedelinden hurda indirimi yapılarak, bu zararın müvekkiline yükletilmesinin de doğru olmadığını, bu nedenlerle; İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24.09.2019 tarihli ve 2018/275 E. 2019/873 K. sayılı kararının kaldırılarak HMK 353/1 (a) maddesi gereği davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Mahkemeye geri gönderilmesine, aksi kanaatte ise hmk 353/1 (b) 2 maddesi gereği, dosyanın yeni bilirkişiye tevdi edilerek kararın düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, araçtaki hasar bedelinin zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesine dayalı olarak tahsili istemlidir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Davacı sürücü …’ün, yönetimindeki aracı ile iki yönlü Mehmet Akif ERSOY caddesinde seyirle geldiği, iki yönlü Taşdelen caddesi kavşağı girişinde durmaksızın ve kavşak içerisinde akan trafiği kontrol etmeksizin karşıya geçiş yapmak üzere Taşdelen caddesine girdiği sırada aracının ön kısımlarıyla, karşı yön Mehmet Akif ERSOY caddesinden gelip Taşdelen caddesine girerek sola manevra ile Taşdelen caddesi sağ şeridine girmiş olan dava dışı sürücü … yönetimindeki davalı şirkete sigortalı otomobilin sağ yan kısımlarına çarptığı somut olayda; davacı sürücünün olay yeri kavşağa yaklaşırken daha dikkatli ve tedbirli davranmamakla, aracının hızını; aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamakla, olay yeri kavşaktan karşıya geçmek için kavşağa girmeden önce, diğer kavşak kollarından gelen ve kavşak içerisinde akan trafiği dikkatle kontrol etmemekle ve emniyetle durdurulamayacak kadar yaklaşmış olan araçların geçmesini beklememekle, karşı yönden kavşağa girip sola manevra ile dönüşünü tamamlamış dava dışı sürücü yönetimindeki araca tedbir almadan çarpması şeklinde eyleminde %80 oranında, davalı sigortalısı sürücünün ise kontrolsüz kavşağa geldiği sırada, sola manevra yapmadan önce, kavşak alanını azami dikkatle kontrol etmeden kavşağa girdiği ve kavşak içerisindeki azami dikkatini vermeden seyrederek sola dönüşünü tamamladığı sırada sağından kontrolsüzce kavşağa giriş yapan davacı otomobiline çarpması sebebiyle %20 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı istinaf itirazında karşı araç sürücüsünün geldiği yolun tali yol olup geçiş üstünlüğünün ana yoldan gelen müvekkilinde olduğunu belirtmiş ise de, davacının kendisinden daha önce kavşağa giren davalı sürücüsünün manevrasını tamamlamasını beklemeden dikkatsiz ve tedbirsizce kavşağa girdiği anlaşıldığından birbirini teyit eden ATK kusur raporu ve KGM kusur raporlarındaki tespitlerin yerinde olduğu görülmüş, bu yöndeki davacı itirazlarının reddi gerekmiştir.
Davalı taraf, davaya konu kaza nedeniyle araçta meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. Bu zarar ise aracın model, özellikleri km’si v.s gözönünde bulundurularak, araçta davaya konu trafik kazası nedeniyle meydana gelen onarım giderinin (parça bedeli + işçilik + KDV – gerekiyorsa amortisman ve hurda indirimi) ve daha sonra aracın olay tarihindeki 2.el piyasa rayiç değeri ile sovtaj bedelinin belirlenip, aracın pertinin mi, onarımının mı ekonomik olduğu hususlarında değerlendirme yapılarak bulunur. Dosyadaki alınan her iki rapordan da anlaşılacağı üzere aracın tamirinin ekonomik olduğu sabit olup, yukarıdaki formülde de belirtildiği üzere hurda bedelinin düşülerek onarım bedelinin hesaplanması yerinde olduğundan davacının bu yöndeki istinaf itirazları da haklı görülmemiş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/275 Esas – 2019/873 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı yönünden alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından başlangıçta peşin alınan 44,40 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına (harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/10/2022