Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1542 E. 2022/1307 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1542
KARAR NO : 2022/1307

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/04/2018 (Dava) – 10/07/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/510 Esas- 2019/843 Karar
DAVA : Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Maddi Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 15/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2019 tarihli 2018/510 Esas ve 2019/843 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plakalı aracın 09/02/2018 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü …’ın asli kusurlu olduğunu, davalı sigorta şirketinin kazada kusurlu olan … plakalı aracın 20995924 nolu poliçe ile KZMM sigortasını tanzim eden şirket olup, müvekkiline art araçta meydana gelen hasardan poliçe limiti ile sorumlu olduğunu, İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/32 D İş sayılı delil tespiti dosyası ile talep edilen tespit sonucu makine mühendisi bilirkişinin düzenlemiş olduğu raporda, müvekkiline ait araçta 31.259,00 TL tutarında hasar olduğunun mütalaa edildiğini, 02/04/2018 tarihinde davalıya başvuru yapıldığını ancak ödeme yapılmadığını, ödenmeyen hasar bedeli alacağının tahsili için işbu davanın ikamesinin zorunlu olduğunu bildirerek, müvekkiline ait araçta oluşan hasar bedeline mahsuben 10.000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, delil tespit giderinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili değer arttırım dilekçesi ile dava değerini 21.259,00 TL arttırarak, toplamda 31.259,00 TL’ ye çıkarmıştır.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin genel müdürlük adresinin Sarıyer ilçesi İstanbul olduğunu, bu nedenle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, delil tespitine ilişkin raporun taraflarınca kabul edilmesinin mümkün olmadığını, davacının davalı sigorta şirketine başvuru aşamasında hasar bedeli ve değer kaybı miktarı bilebilecek durumda olduğunu, bu nedenle belirsiz alacak davasının koşullarının bulunmadığını, davanın hukuki yarar yokluğundan reddi gerektiğini, davaya konu trafik kazasında müvekkili şirketin kusur oranının tespitinden sonra bu oranda olmak kaydıyla gerçek zarardan poliçede gösterilen limit gereğince sorumlu bulunduğunu, davacı tarafından talep edilen delil tespiti giderlerinden müvekkilinin sorumlu olmadığını, davacı yan lehine hükmedilecek tazminat bedeline kaza tarihinden itibaren değil, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece; “…davanın kabulü ile, 31.259,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davalı sigorta şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava açılmasında kusurunun bulunmadığını, davacı tarafın aracı göstermeyerek araç üzerinde inceleme yapılmasını engellediğini, müvekkili şirketin ödemeye dayanak tespitlerinin delil niteliğine haiz ekspertiz raporuna dayandığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerel mahkeme tarafından gerek eksik inceleme müvekkili şirket aleyhine hüküm kurulduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; zorunlu trafik sigorta poliçesinden kaynaklanan hasar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş olup, hüküm davalı sigorta vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti incelemesine dayanılarak hazırlanan 10/06/2019 havale tarihli raporun denetime elverişli, gerekçeli ve usul ve yasaya uygun olup tespit dosyasında alınan rapor ile uyumlu olmasına, hasarın poliçe teminat kapsamı içinde bulunmasına, HMK.’nın 357/1. maddesi uyarınca, bilirkişi raporunun kendisine usulüne uygun biçimde tebliğine rağmen istinaf aşamasında ileri sürdüğü hususlarda savunmada bulunmayıp, bilirkişi raporuna da itiraz etmeyen davalının ilk derece mahkemesinde ileri sürmediği savunmalarının dinlenememesine ve yeni delillere dayanamamasına ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2019/331 Esas, 2019/7579 Karar sayılı ilamı), tespit giderlerinin yargılama gideri olmasına ve davalının sorumlu bulunmasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2019 tarihli 2018/510 Esas ve 2019/843 Karar sayılı kararına karşı davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı taraftan alınması gereken 2.135,30-TL istinaf nispi karar harcından, istinafa gelirken peşin alınan 534,00-TL’ nin mahsubu ile bakiye 1.601,30-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
3-Davalı tarafın yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcı olan 121,30 TL’ nin hazineye gelir yazılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
5-İstinaf yoluna başvuran davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının HMK 333. mad. gereğince karar kesinleştiğinde resen yatıran tarafa İADESİNE,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.