Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1474 E. 2022/1405 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1474
KARAR NO : 2022/1405

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2018 (Dava) – 18/07/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/126 Esas – 2019/137 Karar
DAVA : Faydalı Modele Tecavüz
BAM KARAR TARİHİ : 28/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/09/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 18/07/2019 tarih ve 2018/126 Esas- 2019/137 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı bulunan 2013/06597, 2014/12221 ve 2016/05693 nolu faydalı modellerin davalılarca üretim ve satışta izinsiz olarak kullanıldığını ileri sürerek tecavüzün tespit ve durdurulmasını, faydalı model görsellerinin kaldırılmasını, internetten çıkarılmasını, 2.500 TL maddi 10.000 TL manevi tazminata, dava tarihinden ticari faizle müteselsilen karar verilmesini istemiştir. Davalıların eylem birliği içinde davrandığını, müteselsil sorumlu olduklarını, …’ın bu makineleri ürettiğini, … firmasının ise satışlarını yaptığını belirtmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların dayanaksız olduğunu, faydalı modellerin haksız alındığını, temelsiz bir tekel yaratıldığını, jant düzeltme makinasının 1996 yılında … adına kayıtlı olduğunu; İzmir FSHHM 2017/33 D.İş dosyadaki rapor ile faydalı modelin tescilinden 3 yıl önce facebookta paylaşıldığının görülebileceğini, bunların 2006-2017 yılları arasında davalı … tarafından ihraç edildiğini ve ihracatın sürdüğünü ve sabit olmayan davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece Mahkemesince; yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; “…Ankara FSHHM eliyle makine mühendisi, Türk Patent sınai mülkiyet uzmanı bilirkişiden 27/05/2019 tarihli rapor alınmış olup, davalı ürünlerinin davacıya ait faydalı model kapsamında kalmadığı belirlenmiştir. Bu durumda bir önceki 18/01/2019 tarihli rapor teyit edilmiş ve davanın sabit olmadığı anlaşılmıştır. Davacının faydalı modele tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat iddiaları kanıtlanamamış…” gerekçesiyle davanın REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından eksik, hatalı ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporunun hükme esas alındığını, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, yeniden inceleme yapılması için ek rapor talebinde bulunulduğunu ancak dosyada yeniden ek rapor alınmaksızın karar verildiğini, dosya kapsamı ve niteliği itibariyle dosya konusunun oldukça teknik olması nedeni ile üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, nitekim bilirkişi heyeti tarafından değil, tek bir bilirkişi tarafından inceleme yapılmasının makine mühendisi, hukukçu bilirkişi, ve marka patent vekili bulunmamasının incelemenin eksik yapıldığını gösterdiğini, müvekkilin faydalı modeline tecavüz söz konusu olması nedeni ile maddi zararı söz konusu olduğunu, müvekkiline lisans bedeli ödenmesi gerekirken ödenmediğini, ayrıca doğan manevi zararı da mevcut olup reddi yönündeki yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, bu sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faydalı modele tecavüzün tespitine, önlenmesine, ortadan kaldırılmasına, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkemece sınai mülkiyet uzmanı bilirkişiden alınan 18.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda davalı ürünlerinin davacıya ait faydalı modellerin koruma kapsamında olmadığının tespit edildiği, davacı tarafın itirazı üzerine mahkemece makine mühendisi-sınai mülkiyet uzmanı olan başka bilirkişiden alınan 27.05.2019 tarihli bilirkişi raporunun davacı itirazlarını karşılayacak ve davacının sunduğu mütalaayı da inceleyecek şekilde somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, denetime elverişli şekilde düzenlendiği, alınan iki raporun da hem birbiri ile hem de dosya kapsamı ile uyumlu olup hüküm kurmaya yeterli oldukları anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2018/126 Esas- 2019/137 Karar sayılı kararına yönelik istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İSTİNAF AŞAMASINDA; alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 36,30 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde varsa taraflarca yatırılan gider avansından kalan bakiyenin yerel mahkemece hesaplanarak ilgili olduğu tarafa iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Kararın, temyize tabi bulunması nedeniyle Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre zarfında Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/09/2022