Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1437 E. 2022/1183 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1437
KARAR NO : 2022/1183

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2017 (Dava) – 18/07/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/1470 Esas – 2019/829 Karar
DAVA : Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 07/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/07/2022

İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/07/2019 tarihli 2017/1470 Esas ve 2019/829 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; maliki davalı … A.Ş, sürücüsü diğer davalı … olan … plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde zorunlu trafik sigorta poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkilinin maliki ve sürücüsü bulunduğu … plakalı araca, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı bulundukları … plakalı aracın çarparak trafik kazasına sebebiyet verdiklerini, kaza tutanağında davalı sürücünün asli, müvekkilinin tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkiline atfedilen kusuru kabul etmediklerini, müvekkilinin aracından onarım süresince faydalanılmadığını, kazanç kaybına uğradığını, davalı sigorta şirketinin gerçek zararı ödemekle yükümlü olan sigorta şirketinin aynı zamanda değer kaybından da sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 50,00 hasar bedeli, 100,00 TL değer kaybı ve 100,00 TL araç mahrumiyeti zararı olmak üzere 250,00 TL tazminatın davalılardan … ve … A.Ş için kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, hasar bedeli 50,00 TL ve değer kaybı 100,00 TL’ nin ise davalı … Sigorta A.Ş ‘den de poliçe teminatı ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP :
Davalı … A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu aracı uzun dönem araç kiralama sözleşmesine istinaden dava dışı … A.Ş’ ye kiralandığını ve teslim edildiğini, araç kiralama sözleşmesi nedeniyle işleten sıfatının bulunmadığını, husumetin müvekkiline yöneltilemeyeceğini, davanın … A.Ş’ ye de ihbarını istediklerini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, sürücüye atfedilen kusur oranını kabul etmediklerini belirterek, davanın husumet aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davadan önce müvekkili şirkete başvuru yapmadığını, davanın KTK m.97’ye göre reddini talep ettiklerini, … plakalı aracın müvekkili nezdinde zorunlu trafik sigorta poliçesi ile 04.01.2017 – 04.01.2018 tarihleri arasında teminat altına alındığını, araç başına azami sorumluluk limitinin 33.000,00 TL olduğunu, müvekkilinin araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde sorumluluğunun bulunduğunu, … plakalı araç için müvekkilinin davacıya 15.382,93 TL ödeme yaptığını, eksik ödeme iddiasının doğru olmadığını, sigortacının gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğunu, araç işleteninin de sorumluluğunun bulunduğunu, davacı tarafın kusur oranına ilişkin iddialarının doğru olmadığını, 2016 model araçta değer kaybının olmayacağını, değer kaybının tespitinde aracın modelinin yaşının ve üzerindeki parçaların sökülüp takılıp takılmadığı, eski hasarları, kilometresi gibi hususların dikkate alınması gerektiğini, faiz talebinin de doğru olmadığını, alacağın dava tarihinden itibaren alacağın muaccel olabileceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davacının kusurlu olduğunu, araç hasarının sigorta şirketinden tahsil edildiğini, her iki aracın farklı yollardan çıkarak burun buruna çarpıştıklarını, kusurun buna göre belirlenmesi gerektiğini, mahrum kalınan karın da talep edilemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR :
Mahkemece; “…Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile 1- Davacı …’ın maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı aracın pert total olmasıyla kusur durumu da gözetilerek belirlenen gerçek hasar miktarı olan 3.860,57 TL maddi tazminat ve 1.500 TL araç mahrumiyet zararının davalı … den kaza tarihi olan 23.03.2017 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta AŞ nin ise sadece 3.860,57 TL maddi tazminat ile ve poliçe limiti olan 33.000,00 TL ile sınırlı olarak sorumlu olmak kaydıyla temerrüt tarihi olan 17.05.2017 tarihinden itibaren, işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya ödenmesine
2-Diğer davalı … AŞ’nin davada pasif husumet / taraf sıfatının bulunmadığı tespit edilmekle bu davalı yönünden davanın reddine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 366,18 TL harcın dava açılışında alınan 31,40 TL peşin harç ve ıslah sırasında alınan 89,00 TL ıslah harcının mahsubu ile eksik alınan 245,78 TL harcın davalılar …, … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 31,40 TL, peşin harç 31,40 TL, ıslah harcı 89,00 TL ve keşif harcı 253,80 TL ile yazışma ve tebligat gideri 689,78 TL, taksi ücreti 300,00 TL ve bilirkişi ücreti 800,00 TL olmak üzere toplam 2.195,38 TL’nin davanın kabul-red oranına göre 2.162,60 TL’sinin davalılar …, … Sigorta A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar …, … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile vekili yararına davacıya verilmesine,
Davalılar …, … Sigorta A.Ş.’den taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/2. maddesine göre belirlenen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile vekili yararına davalılara verilmesine,
Davalı … A.Ş. taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 7/2. maddesine göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile vekili yararına davalı … A.Ş.’ne verilmesine,…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davacı vekili ile davalılardan … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkile verilen %25 kusurun kabulünün mümkün olmadığını, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporunda da kök raporda olduğu gibi kusur irdelemesi yapılırken kendi tespitleri içinde çelişki olduğunu, bilirkişi heyet raporunda müvekkilin aracında oluşan hasar bedelinin 26.000-TL olarak tespit edildiğini, ancak aracın onarımının ekonomik olmaması nedeniyle pert-total işlemi uygulanmasının uygun olacağının tespiti ile müvekkile ait aracın 2. el rayiç bedeli 50.000-TL sovtaj bedeli ise 24.342-TL olarak belirlendiğini, araç rayiç değeri belirlenirken nedense emsal araçların en düşük fiyatı, sovtaj bedeli belirlenirken de en yüksek sovtaj teklifinin değerlendirmeye alındığını, dolayısıyla müvekkilinin zararının düşük belirlendiğini, itirazları sonucunda mahkemece aldırılan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporunda ise yalnızca kusur durumunun değerlendirildiğini, hasar ve değer kaybı yönünden değerlendirme yapılmadığını, rapor bu yönüyle eksik düzenlenmiş olup hüküm kurmaya da elverişli olmadığını, 23.03.2017 tarihinde gerçekleşen trafik kazası neticesinde kaza mahaline gelen resmi trafik ekiplerince maddi hasarlı trafik kaza tespit tutanağı düzenlendiğini ve kazaya asli kusuru ile sebebiyet veren aracın malikinin aynı tutanakta davalı … A.Ş. olduğunun belirtildiğini, dava öncesinde müvekkilin davalı … A.Ş.’nin işleten sıfatının olup olmadığını takdir edebilmesinin mümkün olmadığını, ihbar olunan … A.Ş. ile … A.Ş. arasında düzenlenen uzun dönem araç kiralama sözleşmesini ve sözleşmeden kaynaklanan ilişkinin süresini, işleten sıfatının bu nedenle olup olmadığının takdirinin davacıdan beklenemeyeceğini, bu nedenle davalı … A.Ş.’ne davanın ikame edilmesi gerektiğini, müvekkile atfedilecek bir kusur olmadığını, davalının işleten sıfatının bulunmadığı takdir edilirse dahi müvekkili aleyhine karşı vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi talep edilmesine rağmen müvekkili karşı vekalet ücretine ve yargılama giderlerine mahkum etmenin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davanın resmi belgeye (resmi trafik ekiplerince düzenlenen maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına) güven ilkesi uyarınca davalılara ikame edilmiş olup müvekkil aleyhine hükmedilen karşı vekalet ücretinin işbu nedenle kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; gerekçeli kararda davacının aracında oluşan değer kaybı talebi hakkında olumlu ve olumsuz bir değerlendirilmenin yapılmadığını, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin ara kararına aykırı olarak hazırlanan bilirkişi raporunun mahkemece hükme esas alınmasının da usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının sürücü belgesi olmaksızın trafiğe çıktığını ve alkollü olduğu gözetilerek kusur belirlenmesinin ve iddia edilen tazminatlardan müterafık kusur indirimi yapılması gerekirken bu durumun değerlendirilmeden hüküm verilmesinin hukuken kabul edilebilir olmadığını, ilk derece mahkemesinin, davaya konu kazada müvekkilin herhangi bir kusuru bulunmadığını, aksine davacı sürücünün kendi ihmali, dikkatsizliği ve tedbirsiz davranışı sonucu ağır kusuru sebebiyle huzurdaki davaya konu kazaya sebebiyet vererek illiyet bağını kestiğini göz ardı ederek müvekkil aleyhine kusur atfında bulunması ve tazminatlardan sorumlu tutulması hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda yer alan zarara ilişkin hesaplamaların objektif bir şekilde belirlenmemesi ve denetime elverişli olmaması da hukuka aykırı olduğunu, mahkemece, davacı sürücünün dava konusu trafik kazası nedeniyle araçtan mahrum kaldığı gerekçesiyle kabul edilen maddi tazminat da denetime elverişsiz ve hatalı bilirkişi raporuna dayandığını, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası sonucu araçta uğranılan değer kaybı, hasar bedeli ve araç mahrumiyet bedeline ilişkin tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı vekili ile davalılardan … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
1-Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, 08/11/2018 tarihli ara karar ile kusur/hasar/değer kaybı ve ikame araç bedeli yönünden ATK Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmasına karar verilmesine rağmen, ATK Trafik İhtisas Dairesince sadece kusur hususunda rapor tanzim edilmiş ise diğer hususlarda değerlendirme yapılmamış ise de dosyada bulunan ve hasar, değer kaybı ve ikame araç bedeli yönünden hükme esas alınan 05/09/2018 tarihli bilirkişi heyeti raporunun somut olaya uygun, ayrıntılı, denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olmasına, davalı … A.Ş’nin işleten sıfatının bulunmadığı hususunun yargılama sırasında anlaşılmasına ve davacı tarafın ıslah dilekçesi ile işleten sıfatını kaybeden davalıdan tazminat tahsilini istemesine, bu bakımdan davalı … A.Ş lehine vekalet ücreti takdir edilmesinin yerinde bulunmasına göre, davacı vekilinin tüm ve davalı … vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
2-Davalı … vekilinin değer kaybı yönünden istinaf itirazlarının incelenmesinde ise, 6100 Sayılı HMK 297/2 maddesi gereğince bir davada istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olup, davacı vekili tarafından dava dilekçesi ile 100,00 TL değer kaybı talebinde bulunmuş ise de mahkemece değer kaybı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerden ötürü davalı … vekilinin iki numaralı bentte belirtilen istinaf itirazlarının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş olup, bu durumda, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca Dairemizce yeniden esas hakkında hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
B)Davalı … vekilinin istinaf itirazlarının KISMEN KABULÜ ile; İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/07/2019 tarihli 2017/1470 Esas ve 2019/829 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 3.860,57 TL hasar bedeli ve 1.500,00 TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 5.360,57 TL’ nin davalı …’den kaza tarihi olan 23.03.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, değer kaybına ilişkin 100,00 TL’ lik maddi tazminat isteminin aracın pert total olması sebebiyle reddine,
2-3.860,57 TL hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden poliçe limiti olan 33.000,00 TL ile sınırlı olarak sorumlu olmak kaydıyla temerrüt tarihi olan 17.05.2017 tarihinden itibaren, işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya ödenmesine, değer kaybına ilişkin 100,00 TL lik maddi tazminat isteminin aracın pert total olması sebebiyle reddine,
3-Diğer davalı … AŞ yönünde açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 366,18 TL harcın dava açılışında alınan 31,40 TL peşin harç ve ıslah sırasında alınan 89,00 TL ıslah harcının mahsubu ile eksik alınan 245,78 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.nin sorumluluğu 143,31 TL ile sınırlı olmak üzere) tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan başvuru harcı 31,40 TL, peşin harç 31,40 TL, ıslah harcı 89,00 TL ve keşif harcı 253,80 TL ile yazışma ve tebligat gideri 689,78 TL, taksi ücreti 300,00 TL ve bilirkişi ücreti 800,00 TL olmak üzere toplam 2.195,38 TL’nin davanın kabul-red oranına göre 2.162,60 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … Sigorta A.Ş.nin sorumluluğu 1.557,45 TL ile sınırlı olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/1. maddesine göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalılar … ve … Sigorta A.Ş. kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 13/2. maddesine göre belirlenen 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile anılan davalılara verilmesine,
8-Davalı … A.Ş. taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT’nin 7/2. maddesine göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … A.Ş.’ne verilmesine,
9-HMK m. 333 gereği gider avansından artanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
C-İstinaf edenlerin diğer istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle REDDİNE,
D-İSTİNAF AŞAMASINDA;
1-İstinaf başvurusu sırasında davalı …’den alınan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalıdan alınan 121,30 TL başvuru harcının Hazineye gelir olarak kaydına,
3-İstinaf incelemesi esnasında davalı tarafça yapılan istinaf başvuru harcı 121,30 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’ ye verilmesine,
4-İstinaf kanun yoluna başvuran davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar ve ilam harcından başlangıçta alınan 44,40 TL harcının mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir olarak kaydına,
5-İstinaf kanun yoluna başvuran davacıdan alınan 121,30 TL başvuru harcının Hazineye gelir olarak kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
8-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 07/07/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.