Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1385 E. 2022/1027 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1385
KARAR NO : 2022/1027

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/06/2018 (Dava) – 02/07/2019 (Karar)
NUMARASI : 2018/746 Esas – 2019/837 Karar
DAVA :Ölüm Sebebiyle Açılan Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
BAM KARAR TARİHİ : 16/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/06/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/07/2019 tarihli 2018/746 Esas ve 2019/837 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin eşi ve annesi aynı zamanda desteği olan …’ın davalılardan …’in sürücüsü, davalı …’un işleteni, davalı … A.Ş nin zorunlu trafik sigortacısı olduğu … plakalı belediye otobüsünün karıştığı trafik kazasında hayatını kaybettiğini, kaza nedeni ile İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemes’inin 2014/185 Esas sayılı dosyası ile sürücü sanığın cezalandırılmasına karar verildiğini bildirerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 425,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 1.150,00 TL cenaze giderlerinin işleten ve sürücü yönünden olay tarihinden itibaren sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihinden işleyecek faizi ile birlikte, 50.000,00 TL manevi tazminatın ise olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte işleten ve sürücü olan davalılardan ortaklaşa ve zincirleme olarak tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden bahisle davanın görev yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; olayın meydana gelmesinde ölenin asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin tali kusurlu olduğunu, davanın zaman aşımına uğradığını, istenen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın 14.02.2014 tarihinde meydana geldiğini, davanın ise 29.01.2018 tarihinde açıldığını, bu nedenlerle davanın zaman aşımına uğradığını, olayda otobüs sürücüsünün bur kusurunun bulunmadığını istenen tazminatların haksız olduğunu bildirerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar Olunan … Şirketi cevap dilekçesinde özetle, davacıların zamanaşımına uğramış maddi ve manevi tazminat talebi 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109/1 maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. maddesi gereğince zamanaşımına uğradığını ve reddedilmesi gerektiğini, davacı eş ve çocuk için destekten yoksun kalma tazminatının şartlarının gerçekleşmediğini, Türk Borçlar Kanunu ve Yargıtay’ın süreklilik arz eden içtihatlarına göre destekten yoksun kalma tazminatı için, ölen kişinin destek zararı isteyen kişilere, sağlığında sürekli ve düzenli olarak yardımda bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise bunun ne miktarda olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacı …’in bir yetişkin olduğunu, çalıştığı ve düzenli bir geliri olduğunu, annesinden herhangi bir destek görmesinin mümkün bulunmadığını, diğer davacı eş olan …’ın ise, bir geliri bulunmayan mütevaffanın kaybı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep etmesinin mümkün olmayacağını, aksi takdirde destek olunduğunun somut delillerle ispat edilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde her davacı için ne miktarda tazminat istendiği konusunda açıklık bulunmadığını, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119/ğ ve 119/2. maddesine göre davacı tarafın talep sonucunu açık bir şekilde belirtmesi gerektiğini, davaya konu kazada davalı sürücünün herhangi bir kusuru bulunmadığını, olaya konu aracın kazanın oluş anında müvekkil şirketin fiili hakimiyetinde olmadığı gibi, müvekkil şirketin araç sürücüsü üzerinde de hiçbir şekilde fiilen ve doğrudan doğruya emir ve tasarruf yetkisinin haiz olmadığını, müvekkil şirketin, işin yapılması anlamında bir müdahalesinin, uyarı hakkının bulunması mümkün olmadığını, işin yürütümü ile ilgili tüm teknik detayların, talimat verme yetkileri … Müdürlüğünde olduğunu, bu nedenle müvekkil şirketin istihdam eden olarak sorumluluğuna gidilmesinin hiçbir hukuksal dayanağı bulunmadığını, talep edilen manevi tazminat bedelinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİNCE VERİLEN KARAR:
Mahkemece”… maddi tazminat talebi yönünden davacı … yönünden dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, maddi tazminat talebi yönünden davacı … yönünden davadan feragat edildiğinden davanın reddine, manevi tazminat talebi yönünden davacı … açısından takdiren 12.500,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Müdürlüğü’nden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine, manevi tazminat talebi yönünden davacı … açısından takdiren 12.500,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Müdürlüğü’nden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davalılardan … vekili ve … Müdürlüğü vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkiline kusur izafe edilmiş ise de kazanın meydana gelmesinde davalının hiçbir kusuru olmadığını, asli ve tam kusurlu olan tarafın müteveffa olduğunu, bu nedenle müvekkile izafe edilebilecek bir kusur olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca hükmedilen manevi tazminatın tutarının da oldukça fahiş olduğunu, maddi tazminat davasından feragat edilmiş olmasına rağmen davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı … Müdürlüğü vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacı … yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesine rağmen müvekkili idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatıl olduğunu, zira davacı …’nin kaza tarihinde evli olduğu gözetilerek bilirkişi hesap raporunda destek tazminatına hak kazanamayacağının bildirildiğini, anılan davacının maddi tazminat davasının açmakta haklı olduğunun söylenemeyeceğini, davalı sürücü …’in %25 oranında kusurlu olduğu yönündeki görüşün kabul edilerek fahiş oranda manevi tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı bulunduğunu, sürücü …’in tüm trafik kurallarına uymasına rağmen kazaya engel olamadığını, kazanın meydana geldiği yolun taşıt yolu olup, sürücünün gerekli dikkat ve özeni göstererek kazanın meydana gelmemesi için gerekli tüm önlemleri aldığını, ancak müteveffanın aniden aracın önüne çıktığından sürücünün korna fren gibi etkin tedbirleri almasının sonucu değiştirmediğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklı maddi (destekten yoksun kalma tazminatı) ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılardan … ve … Müdürlüğü vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davaya konu trafik kazası, 14/02/2014 tarihinde davalı sürücü …’in sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın, davacılardan …’ın eşi, …’in annesi olan …’a çarpması şeklinde gerçekleşmiş olup, kaza sonucu … vefat etmiştir.
Davacılar, trafik kazası sonucu yakınlarını kaybetmeleri nedeniyle destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi zararlarının, kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan aracın işleteni, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortasını tanzim eden davalı sigorta şirketinden tahsilini istemektedirler.
Davalı sigortalı … Müdürlüğüne ait … plaka sayılı araç, davalı sigorta şirketi tarafından, kaza tarihini kapsar biçimde 17/04/2013-17/04/2014 tarihleri arasında zorunlu trafik sigorta poliçesi ile teminat kapsamına alınmıştır. Teminat limiti ölüm halinde 250.000,00 TL olarak belirlenmiştir.
1-Kusura yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde; davaya konu trafik kazasının oluşumunda davalı sürücü …’in tali (%25) oranında, müteveffa yaya … ‘ın asli %75 oranında kusurlu oldukları, kusur yönünden iş bu dosyada hükme esas alınan 16/01/2019 havale tarihli bilirkişi heyeti raporu ile İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/185 Esas sayılı kesinleşen ceza dosyasında ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 12/066/2015 tarihli raporun, birbiri ile uyumlu olup çelişki arz etmediği anlaşıldığından, davalılardan … ile … Müdürlüğü vekillerinin bu yöne ilişen istinaf itirazlarının esastan reddi gerekmiştir.
2-Manevi tazminata yönelik istinaf itirazlarının incelenmesinde;
6098 sayılı TBK’nın 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda; olay tarihi, olayın gelişimi, davacıların murisinin ve davalı sürücünün meydana gelen olaydaki kusur durumları, istinafa gelenin sıfatı ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında davacılar yararına manevi tazminat şartlarının oluştuğu, hükmedilen manevi tazminatın yerinde olduğu anlaşıldığından, davalıların bu yöne ilişen istinaf itirazlarının esastan reddi gerekmiştir.
3-Vekalet ücretine ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesi gereğince vekalet ücreti yargılama giderlerindendir. Aynı kanunun 326. maddesinde Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, 332/1. maddesinde yargılama giderlerine resen hükmedileceği düzenlenmiştir.
Dava konusu somut olayda; davacılardan … vekili tarafından tarafından, davalılar aleyhine açılan iş bu davada 425,00 TL maddi tazminat talebinden feragat edildiği, diğer davacı … yönünden ise davalı sigorta şirketinin dava tarihinden sonra maddi tazminat ve cenaze-defin giderlerini ödediği, maddi tazminat davasının davacı … yönünden konusuz kaldığı, davacıların ve davalılardan … A.Ş vekilinin maddi tazminat yönünden vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığı, diğer davalıların yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunduğu görülmüştür.
İlk derece mahkemesince davacılardan … yönünden ödeme ile konusuz kalan maddi tazminat davası yönünden davalılardan … Müdürlüğü ve … lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi yerinde ise de davacılardan …’in kaza tarihinde evli olup destekten çıktığı, destekten yoksun kalma tazminatına hak kazanamayacağı anlaşıldığından, anılan davacı yönünden feragat nedeniyle reddedilen 425,00 TL destek tazminatı bakımından davalılardan … Müdürlüğü ve … lehine vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.
Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, davalılardan … Müdürlüğü ve … vekillerinin bu yöne ilişen istinaf itirazlarının kabulü ile kararın vekalet ücreti yönünden kaldırılarak, HMK’nın 353/1-b-3. maddesi uyarınca esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davalılardan … Müdürlüğü ve … vekillerinin istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle KISMEN KABULÜNE; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02/07/2019 tarihli 2018/746 Esas ve 2019/837 karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca davalı lehine KALDIRILMASINA, KALDIRILAN KARARIN YERİNE GEÇMEK ÜZERE;
1-Davacı … yönünden maddi tazminat davası dava tarihinden sonra davalılardan sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme ile konusuz kaldığından ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı … maddi tazminat davasından feragat edildiğinden davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
3-Manevi tazminat talebi yönünden davacı … açısından takdiren 12.500,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Müdürlüğü’nden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden davacı … açısından takdiren 12.500,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve … Müdürlüğü’nden olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte anılan davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
5-a)Harçlar Yasası uyarınca maddi tazminat yönünden, davacı …’den alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının başlangıçta alınan 177,61 TL harçtan mahsubu ile bakiye 96,91 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
b)Harçlar Yasası uyarınca davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat bakımından, alınması gereken 853,87-TL harcın davalılardan … Müdürlüğünden ve …’den müştereken müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
c)Harçlar Yasası uyarınca davacı … yönünden kabul edilen manevi tazminat bakımından, alınması gereken 853,87-TL harcın davalılardan … Müdürlüğünden ve …’den müştereken müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacılar tarafından yapılan 218,71-TL’ilk dava gideri, 1.118,00.-TL yargılama süreci giderinden ibaret toplam 1.336,71-TL yargılama giderinin tarafların haklılık oranına göre hesap edilen ve takdir olunan 668,35.-TL’sinin davalılar … ve … Müdürlüğü’nden alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı … yönünden açılan maddi tazminat talebi yönünden verilen esas hakkında hüküm kurulmaması, davacı tarafın dava açıldığı tarihte haklı olması, davalılardan … A.Ş tarafından zararın giderilmesi, diğer davalılar tarafından giderilmemesi ve dava açılmasına sebebiyet verilmesi gözetilerek davalı … ve … yararına ücret-i vekalete hükmedilmesine yer olmadığına, davalılardan … A.Ş nin de zaten ücret-i vekalet talebi olmadığından ücreti vekalete hükmedilmesine yer olmadığına,
8-Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine karar verildiğinden davalı sigorta şirketinin vekalet ücreti talebi olmadığından davalı sigorta şirketi lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
9-Davacı … yönünden açılan maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine karar verildiğinden ve red sebebi ortak olduğundan davalılar … Müdürlüğü ve … yararına 425,00 TL vekalet ücreti takdirine, bu ücretin davacı …’den alınarak anılan davalılara verilmesine,
10-Manevi tazminat yönünden davacı … açısından kabul edilen dava değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Müdürlüğü’nden alınıp anılan davacıya verilmesine,
11-Manevi tazminat yönünden davacı … açısından reddedilen dava değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin anılan davacıdan alınıp, davalılar … ve … Müdürlüğü’ne verilmesine,
12-Manevi tazminat yönünden davacı … açısından kabul edilen dava değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Müdürlüğü’nden alınıp anılan davacıya verilmesine,
13-Manevi tazminat yönünden davacı … açısından reddedilen dava değeri üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin anılan davacıdan alınıp davalılar … ve … Müdürlüğü’ne verilmesine,
14-Kullanılmayan gider avansının HMK 333/1 maddesi gereğince karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
ŞEKLİNDE YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
B)Diğer istinaf itirazlarının açıklanan gerekçelerle REDDİNE,
C)İSTİNAF AŞAMASINDA;
1-Davalılardan … ve …’ den alınan istinaf karar harcının istek halinde bu davalılara iadesine,
2-İstinaf incelemesi esnasında davalılar … ve … Müdürlüğü tarafından yapılan 9,00 TL posta gideri ve 242,60 TL istinaf başvuru harcı olmak üzere toplam 251,60 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak anılan davalılara verilmesine,
3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 16/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.