Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1283 E. 2022/1199 K. 18.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1283
KARAR NO : 2022/1199

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/03/2017(Dava) – 14/02/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/315 Esas – 2019/159 Karar
DAVA : Trafik Kazası Sonucu Oluşan Destekten Yoksun Kalmaya İlişkin Maddi ve Manevi Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 18/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/07/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/02/2019 tarihli 2017/315 Esas ve 2019/159 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/10/2013 tarihinde davalılardan …’un sevk ve idaresindeki, davalı …ya ait bulunan ve davalı sigorta şirketince zorunlu trafik sigorta poliçesi ile teminat altına alınan … plakalı araçla seyir halindeyken, davacıların murisleri yaya …’ya çarptığını ve yayanın ölümüne sebep olduğunu, davacıların yakınlarının ölümü nedeniyle maddi ve manevi zararlarının bulunduğunu bildirerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilleri için şimdilik 5.000,00-TL destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminatın (poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere davalı sigorta şirketinden) kazanın olduğu tarihten itibaren işletilecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, her bir müvekkili için 15.000,00-TL olmak üzere 45.000,00-TL manevi tazminatın ise davalılardan işleten ve sürücüden tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 11.852,29 TL arttırarak, kaza tarihi 22/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte toplam 16.852,29 TL maddi tazminatın tüm davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile 22/10/2013 tarihinde Mustafa Kemal Sahil Bulvarında seyir halinde iken, müteveffa …’ya aracının sağ aynasıyla çarptığını, bunun sonucunda da müteveffanın yaralandığını, murisin bir müddet tedavi gördükten sonra 08/07/2014 tarihinde vefat ettiğini, meydana gelen kaza nedeniyle İzmir 42. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/512 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, müteveffanın soruşturma dosyasında, kendisine çarpan …’tan şikayetçi olmadığına dair ifade verdiğini, ayrıca dosyada alınan bilirkişi raporunda da, müvekkili …’un kusursuz, müteveffa …’nun ise asli kusurlu olarak tespit edildiğini, bu nedenle de davacıların talep ettiği manevi tazminat miktarlarının oldukça fazla olduğunu belirterek, müvekkilleri aleyhine açılan davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş.’ye, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen, davalı sigorta şirketinin davaya cevap vermediği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece;” … maddi tazminat istemine ilişkin davanın kabulü ile, 16.852,29 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatın, davalı … Sigorta A.Ş.’den dava tarihinden itibaren, davalılar … ve …’dan kaza tarihi 22/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine, ….davacıların manevi tazminat istemine ilşikin davalarının kısmen kabul, kısmen reddi ile, her bir davacı için 4.000,00 TL olmak üzere toplam 12.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi 22/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak, davacılara eşit oranda verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, …” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı davacılar vekili ve davalılardan … Sigorta A.Ş vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin destekten yoksun kalma tazminatı için hükmetmiş olduğu bedele itirazlarının bulunmadığını, ancak manevi tazminat yönünden hükmedilen 4.000′ er TL manevi tazminatın son derece düşük olduğunu, manevi tazminat taleplerinin tam kabulü ile kararın kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf talebinde bulunmuştur.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını maddi tazminat yönünden istinaf ettiklerini, yerel mahkemece, müvekkil şirketin 16.852,29-TL destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu olduğuna ilişkin verilen kararın eksik inceleme sonucu verilmiş olup, müvekkili şirketin hak kaybına uğramasına sebep olduğunu, sigorta şirketine başvuru şartları yerine getirilmediğinden müvekkili şirket aleyhine ikame edilen bu davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddedilmesi gerektiğini, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgelerin sigorta şirketine teslim edilmesinin yasal bir zorunluluk olduğunu,dava konusu kazanın müteveffa …’nun kusuru neticesinde meydana gelmiş olduğunu, kaza tespit tutanağında ve kaza ilişkin ceza mahkemesi dosyasında mübrez 01/10/2014 tarihli bilirkişi raporunda sigortalı araç sürücüsü …’un kusursuz, davacıların murisleri …’nun asli kusurlu olduğu kanaatine yer verilmiş olduğunu, kaza sonrası müteveffanın verdiği ifadede araç sürücüsünden davacı ve şikayetçi olmadığını beyan ettiğini, hükme esas bilirkişi raporunda sigortalı araç sürücüsünü %25 oranında kusur izafe edildiğini, anılan raporun eksik olup, hüküm kurmaya elverişli olmadığını, yerel mahkemece kusur raporlarına itirazları dikkate alınmadan davalı sigortalı saraç sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek hüküm kurulduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf talebinde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatın kazaya sebep olduğu öne sürülen sürücü-işleten ve zorunlu trafik sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, maddi tazminat davasının davanın kabulüne, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş olup; hüküm davacılar ve davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
1-Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olmasına, kesinleşen ceza mahkemesi kararına dayanak yapılan ATK Trafik İhtisas Dairesinin 26/08/2015 tarihli raporu ile çelişki arz etmemesine, yargılama sırasında davalı sigorta şirketine başvuru şartının gerçekleşmesine göre, HMK.nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davalı … Şirketi vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
2-6098 sayılı TBK’nın 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda; olay tarihi(22/10/2013), olayın gelişimi, davacıların murislerinin ölüm şekli, davalı …’un ve davacıların murislerinin meydana gelen olaydaki kusur durumları (%25 ve %75 ), davacıların dava dilekçeleri ile talep ettikleri miktar ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat miktarlarının yerinde olduğu, davacılar vekilinin manevi tazminata yönelen istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, davacılar vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesini 14/02/2019 tarih ve 2017/315 Esas-2019/159 Karar sayılı kararına karşı davacılar vekili ile davalılardan sigorta şirketi vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-a)İstinaf kanun yoluna başvuran davalı sigorta şirketinden alınması gereken 1.151,17-TL harçtan başlangıçta alınan 290,00-TL’nin mahsubu ile bakiye 861,17-TL’nin anılan davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına,
b)Davalı sigorta şirketinin yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcının(121,30 TL) hazineye gelir yazılmasına,
c)İstinaf kanun yoluna başvuran davacılardan alınması gereken 80,70-TL harçtan başlangıçta alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30-TL’nin davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
ç)Davacıların yatırmış olduğu istinaf kanun yoluna başvuru harcının (121,30 TL) hazineye gelir yazılmasına,
d)İstinaf yoluna başvuran davalı sigorta şirketi tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
e)İstinaf yoluna başvuran davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan istinaf gider avansının HMK 333. mad. gereğince karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
8-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere 18/07/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.