Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1253 E. 2022/835 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1253
KARAR NO : 2022/835

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2017 (Dava) – 30/05/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/681 Esas – 2019/350 Karar
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 25/05/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 25/05/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/05/2019 tarihli 2017/681 Esas ve 2019/350 Karar sayılı dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … plakalı otomobil ile 07.08.2017 tarihinde seyir halinde sağa yanaşmak üzere iken takip mesafesi ve güvenli araç kontrol ihlalleri yapan … plakalı pikabın müvekkilinin aracına arkadan çarptığını, maddi zarar ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, aracın durmadığını ve yoluna devam ederek kaçtığını, müvekkilinin aracının değer kaybına uğradığını ve belirli süre kullanamadığını, ayrıca yaralandığı için sağlık harcamaları ve kaza nedeni ile ekstra uçak masrafı olduğunu, yaralanması nedeni ile sıkıntı da çektiğini, tatilinin mahvolduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 19.000,00 TL hasar bedeli ve 4.000,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 23.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 500,00 TL ikame araç bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, 250,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 250,00 TL ekstra uçak masrafı olmak üzere toplam 500,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …. A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılar … ve … A.Ş.vekili cevap dilekçesinde; müvekkili sürücü …’ın olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, bu konuda yapılan tespitlerin Karayolları Trafik Kanunu ve yönetmeliğine uygun düşmediğini, dava konusu olayda araçta bulunan başkaca iki kişinin yaralandığını ve müvekkilinin uzlaşma kapsamında talep ettikleri bedeli banka hesaplarına yatırdıklarını, uzlaşma sağlandığı için dosyanın işlemden kaldırıldığını, davacının kazadan sonra hastaneye başvurduğunun müvekkillerince bilinmesinin mümkün olmadığını, davacının yaptığı seyahatlerin, giriştiği teknik ve hukuki işlemleri için yapılan harcamaların da maddi manevi tazminat kapsamında değerlendirilemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş davaya cevap vermemiştir.
YEREL MAHKEME KARARI:
Mahkemece, “…Tüm davalılar hakkında açılan araç değer kaybı tazminatı talebinin REDDİNE, Tüm davalılar hakkında açılan hasar-işçilik bedeli talebinin KISMEN KABULÜ ile, 18.515,00 TL hasar-işçilik bedelinin davalılar …. A.Ş.ve … yönünden kaza tarihi 27.08.2017’den itibaren, davalı … Kooperatifi yönünden dava tarihi 12.12.2017’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin hasar-işçilik bedeli isteminin REDDİNE, davalılar …. A.Ş.ve … hakkında açılan ikame araç bedeli talebinin KABULÜ ile, 800,00 TL ikame araç bedelinin kaza tarihi 27.08.2017’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. A.Ş.ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalılar …. A.Ş.ve … hakkında açılan geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri, ekstra uçak masrafı talepleri ile ilgili olarak;1.631,15 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 150,00 TL tedavi gideri ve 338,92 TL ekstra uçak masrafı olmak üzere toplam 2.120,07 TL tazminatın kaza tarihi 27.08.2017’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. A.Ş.ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ekstra uçak masrafı konusundaki fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, davalılar …. A.Ş.ve … hakkında açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 1.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi 27.08.2017’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …. A.Ş.ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İTİRAZLARI:
Davacı vekili tarafından, “….Aracın hasar miktarının bilirkişi raporlarında belirlenen değerden daha aşağıda bir rakam olan 18.515,00 TL olarak belirlendiği, gerekçeli kararda tespit raporu ve ek raporda belirlenen miktarların baz alındığı belirtilmişse de, kök rapordan daha düşük bir hasar miktarı belirlenmiş olup buna neden olarak KDV miktarı görünmekte ise de, doğrusu hükmün böyle kurulmasının nedenini net olarak da anlayamadıkları, zira bu miktarda bir KDV olmadığı, yine faiz başlangıcı bakımından da hata olduğu, davalı … şirketine, dava tarihinden evvel başvurmalarına ve bu başvuru dilekçesini sunmalarına rağmen, davalı … şirketi bakımından dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin yasaya ve hukuka aykırı olduğu, değer kaybı tazminatı bakımından rapora itiraz dilekçelerine atıfla, uzunca bir şekilde arz ettikleri üzere müvekkilinin aracında değer kaybı olduğu, bu kalem alacak delil tespit raporu ile de belli iken reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, yaşanan durumla uyumsuz ve düşük bir manevi tazminat belirlendiği, ayrıca uçak bileti masrafının eksik hesap edildiği, müvekkilinin Almanya’ ya uçakla geliş – gidiş mecburiyeti gerçeği, hayatın olağan akışı, ailecek dönülmesinin zorunluluğu karşısında sadece 75 AVRO’ ya ait bedelin hüküm altına alınmasının hukuka aykırı olduğu…” gerekçeleriyle mahkeme kararı istinaf kanun yoluna getirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece; yapılan yargılama sonucunda yukarıda yazılı gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır.
İstinafa yalnızca davacı vekilinin gelmesine göre bu kapsamda aracın hasar miktarının düşük belirlendiği itirazı bakımından yapılan değerlendirmede; bu itirazın yerinde olduğu görülmüştür. Şöyle ki, dosya kapsamında tespit raporu ve mahkemece alınan bilirkişi heyeti raporu olup, mahkemece hükmedilen hasar tutarının her ikisinde belirlenen rakamdan da farklı bir rakam olduğu, mahkemece gerekçe olarak davacının davadan önce sigorta şirketine başvurusunda belirttiği rakamdan daha fazlasını isteyemeyeceği şeklinde bir gerekçe belirtildiği, raporlardan farklı kısımların alınarak mahkemece re’sen bir hesap yapıldığı görülmekle, davadan önce sigortaya başvuruda belirtilen tutar tespit dosyasında belirtilen tutar olup bu başvuru nedeniyle davacının sonradan belirlenecek zararlarını talep edemeyeceği sonucuna varmak mümkün değildir. Yine, bilirkişi raporlarının farklı bölümlerinden ilgili tutarların denetime elverişli olmayacak şekilde alınıp yeni bir hesaplama ile gerekçesi yeterince de açık olmadan bu şekilde hüküm kurulması da yerinde görülmemiştir. Mahkemece yapılması gereken iş; davadan önceki başvurusundaki miktarla bağlı olmaksızın davacının gerçek zararına ilişkin olarak uzman bilirkişi raporu alınması, bu raporlardaki hesap yöntemi bakımından hukuka aykırı bir yön var ise, tarafların itirazlarını da karşılayacak şekilde farklı bir makine mühendisi bilirkişiden rapor alınarak -usuli kazanılmış haklar da gözetilerek- sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir.
Yine, davadan önce davacının sigorta şirketine başvurusu olduğu halde ve gerekçeli kararda bu husus kabul de edilmiş iken, devamında sigorta şirketine davadan önce ihtar, ihbar tebliğ olmadığından bahisle sigorta şirketi yönünden faiz başlangıcının dava tarihi olarak belirlenmesi de isabetsiz olmuştur. Açılan hasar dosyası doğrultusunda davacının 20.09.2017 tarihli başvurusu ve 8 işgünlük süre dikkate alınarak sigorta şirketi bakımından temerrüdün 03.10.2017’den itibaren başlatılması gerektiğinden, bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmüştür.
Araçta değer kaybı hesaplanması için yeterli veri olmadığından bahisle bilirkişi heyetince kök ve ek raporda bu yönde bir hesaplama yapılmadığı, bu nedenle mahkemece de bu yöndeki talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Bilirkişi heyetinin de ek raporda açıkça araçta değer kaybı olmadığı yönünde görüş bildirmediklerini, yalnızca değer kaybı hesabı için gerekli tüm belgelerin olmadığını belirttikleri anlaşılmakta olup, aracın kaza nedeniyle uğradığı bir hasar olduğu, bunun miktarının tespit edilmiş olduğu ve davacının gerçek zararının giderilmesi gerekliliği dikkate alındığında, davalı tarafın tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği eldeki kazada davacının aracının değer kaybı yönünden talebin reddi isabetsiz olmuştur. Dosyada mevcut tespit raporunda araç görülerek belirlenen tutar, aracın fotoğrafları, tamir belgeleri, ruhsatı ve dosyadaki tüm bilgi ve belgeler değerlendirilerek, kaza öncesi ve sonrasındaki rayiç değerlerinin ne olabileceğinin belirlenmesi gerekirken davacı aracındaki değer kaybına dair yazılı gerekçeyle bir belirlemede bulunulmaksızın reddi yönünde karar verilmesi doğru olmamış, eksik incelemeden dolayı kararın kaldırılması gerekmiştir.
Davacının yaralanmasının niteliğine, sunduğu rapor süresine ve dosya kapsamına göre hükmedilen manevi tazminat tutarında bir isabetsizlik görülmemiş, bu yöndeki istinaf itirazının reddi gerekmiştir.
Yine uçak masrafları bakımından; kaza ile illiyet bağı kurulacak şekilde bu yönde delil sunulması mümkün iken, davacının dosyaya tek bir uçak bileti sunmuş olması ve sair masrafların ve olayla illiyet bağının ispatlanamaması karşısında davacının bu taleplerinin reddinde bir isabetsizlik görülmemiş, bu yöndeki istinaf itirazının da reddi gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; davacı vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a-6. madde uyarınca kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan gerekçelerle KISMEN KABULÜ ile, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/681 Esas – 2019/350 Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-Davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine,
4-İSTİNAF AŞAMASINDA; davacı tarafından yatırılan 44,40-TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda ele alınmasına,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 25/05/2022