Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1197 E. 2022/621 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1197
KARAR NO : 2022/621

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/12/2017 (Dava) – 19/03/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/1394 Esas – 2019/225 Karar
DAVA :Maddi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan Hasar Bedeli)
BAM KARAR TARİHİ : 07/04/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 07/04/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/03/2019 tarihli 2017/1394 Esas ve 2019/225 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/07/2016 tarihinde davalı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araçla seyir halinde iken, o sırada emniyet şeridinde beklemekte olan müvekkiline ait ve müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sol tarafına çarpması sonucunda maddi hasarlı trafik kazası gerçekleştiğini, davalı … şirketinin … plakalı aracın zorunlu trafik mali sorumluluk sigortacısı, diğer davalı …’in ise … plakalı aracın işleten maliki olduğunu, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına göre davalı sürücünün söz konusu trafik kazasının meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, olaydan sonra Almanya’ya dönen müvekkilinin aracındaki hasarın toplam 15.379,64 EURO olarak tespit edildiğini, ekspertiz çalışması karşılığında bilirkişiye 1.394,09 EURO ücret ödendiğini, davalı … şirketine hasar başvurusunda bulunulmasına rağmen müvekkiline ödeme yapılmadığını bildirerek, 15.379,64 EURO tutarındaki hasar bedelinin davalı … şirketi bakımından 17/03/2017 tarihinden itibaren, diğer davalılar bakımından kaza tarihi olan 25/07/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, ekspertiz ücreti olarak ödenen 1.394,09 EURO ‘nun davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle, … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve 29.000-TL limitle sınırlı olduğunu, talep edilen ekspertiz ücretinin fahiş olduğunu bildirerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara, dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğine rağmen davaya cevap vermedikleri, duruşmalara katılmadıkları anlaşılmıştır.
Davalılardan …’ün, dava tarihinden sonra 17/12/2017 tarihinde vefat ettiği, davacı vekilince İzmir 6.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2018/595 E- 2018/568 K. Sayılı 04/05/2018 tarihli mirasçılık ilamının ibraz edildiği, mirasçılar …, …, … adlarına usulüne uygun tebligat çıkartıldığı ancak duruşmalara katılmadıkları anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece;”….davanın kısmen kabulü ile 12.725,07 Euro nun davalı … ve … mirasçılarından kaza tarihi olan 25/07/2016 tarihinden, davalı … şirketinden temerrüt tarihi olan 17/03/2017 tarihinden 3095 sayılı yasanın 4A maddesine göre değişken faiz ile fiili ödeme günü Merkez Bankası Efektif Kur karşılığı TL olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine…. ” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Karara karşı, davalılar istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece yabancı para cinsinden hüküm kurulmasının ve yurt dışından alınan eksper raporuna dayanılarak hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle … A.Ş. den kasko sigortası da bulunduğunu, zorunlu trafik sigortası yanında aracın kasko sigortasının bulunduğunun da hükümde dikkate alınması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı …A.Ş vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Poliçe düzenlenme tarihinde maddi araç başına teminat limitinin 33.000,00 TL olup, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin bu tutar ile sorumlu olduğunu, poliçede belirtilen teminat limitinin aşılarak karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı … mirasçıları istinaf dilekçesinde özetle;davalı sürücü …’ün 17/12/2017 tarihinde vefat ettiğini, kendilerinin Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/82 Esas, 2018/391 karar sayılı ilamı ile mirası reddettiklerini, davanın kendileri yönünden reddi gerekirken, kabulünün hatalı olduğunu beyanla, kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminatın (hasar bedeli) tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
1-Davaya konu trafik kazası 25/07/2016 tarihinde, davalılardan …’e ait, sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonun, park halinde bulunan davacıya ait Almanya trafiğine kayıtlı … plakalı araca, çarpması sonucunda, davacıya ait aracın hasarlanması şeklinde gerçekleşmiştir.
Davaya konu kazanın oluşumunda … plakalı aracın % 100 kusurlu olduğu, meydana gelen kazada davacıya ait … aracın tescilli olduğu Almanya koşullarında KDV hariç 12.725,07 Euro hasar bedeli, 1.394,09 Euro ekspertiz ücreti olduğu 12/11/2018 tarihli bilirkişi raporu ile sabit olmuş, taraflarca anılan rapora itiraz edilmediğinden, bu husus artık davacı yararına usuli kazanılmış hak oluşturmuştur.
2-Motorlu Kara Taşıt Araçları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesine göre, sigortacı, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitinin dışında (üstünde) kalan miktardan başlayıp, ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminat limitine kadar sorumludur. Dosya içerisinde davalıya ait aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasına ilişkin poliçe mevcut olmayıp, davalı işleten … tarafından, davalı … şirketinin düzenlediği kasko ve ihtiyari mali sorumluluk poliçesi bulunduğu da iddia edilmektedir. Davalı … şirketi vekilinin cevap dilekçesinden dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın, davalı … şirketince 16/12/2015-16/12/2016 tarihleri arasında zorunlu trafik sigorta poliçesi ile teminat altına alındığı, teminat limitinin kaza tarihi itibariyle 29.000,00 TL olarak belirlendiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece öncelikle aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesinin celbi ile davalı … şirketince dava konusu araca ilişkin kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi düzenlenip düzenlenmediği araştırılmalı, varsa örneği getirtilmeli, teminat limiti belirlenmelidir.
Hal böyle olunca; tespit edilen gerçek zararın öncelikle zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi limiti içinde kalıp kalmadığının belirlenmesi, gerçek zarar, ZMSS limitini aşıyorsa, o zaman ihtiyari mali sorumluluk sigortası poliçesi limitiyle sınırlı olarak davalı … şirketinin sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davalılardan sigorta şirketince düzenlenen poliçe içeriğine göre, 25/07/2016 tarihinde gerçekleşmiş bulunan kazaya ilişkin olarak davalı … şirketinin 29.000,00-TL poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğuna dikkat edilmeksizin, hükmedilen tutarın “Davanın kısmen kabulü ile 12.725,07 Euro nun davalı … ve … mirasçılarından kaza tarihi olan 25/07/2016 tarihinden, davalı … şirketinden temerrüt tarihi olan 17/03/2017 tarihinden 3095 sayılı yasanın 4A maddesine göre değişken faiz ile fiili ödeme günü Merkez Bankası Efektif Kur karşılığı TL olarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ” denilmek suretiyle hüküm kurulması yerinde olmamıştır.
Davalı … şirketi, yargılama giderlerinden poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğundan, anılan davalıya yükletilecek harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de sorumlu olduğu tazminat bedeline oranlanarak hüküm altına alınması gerekirken, tamamından diğer davalılarla birlikte sorumlu tutulması doğru olmamıştır.( Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 29.6.2009 tarih ve 2008/5655 Esas – 2009/4729 Karar sayılı ilamı aynı doğrultudadır)
4-Somut olayda, davalı sürücü …’ün eldeki dava açıldıktan sonra 17/12/2017 tarihinde vefat ettiği, mirasçılarının davaya dahil edildiği, mirasçıların Gebze 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/82 Esas, 2018/391Karar sayılı ilamı ile mirası reddettikleri, anılan kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 85/son maddesi “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” 86/1. Maddesi “işletenin, mücbir sebepten veya zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurundan, zararlı sonucun ileri geldiğini ispat etmesi şartıyla sorumluluktan kurtulacağı” hükümlerini içerdiği, aynı yasanın 88. Maddesinde ise “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.” düzenlemesi ile motorlu araçların işletilmesi neticesi üçüncü kişinin zarar görmesi durumunda o aracın işleteni, aracın sürücüsü ve varsa teşebbüs sahibinin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, ayrıca birden fazla kişinin zararı tazminat ile yükümlü olması durumunda zarar görene karşı müteselsil sorumlu oldukları belirtilmiştir. Bu haliyle Karayolları Trafik Kanunu, trafik kazaları neticesi doğacak zarar sorumluluğunda müteselsillik esasını benimsemiştir. Yine TBK’nun 61. maddesinde “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” demekle birden çok kişi aynı zarardan aynı sebeple ya da çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu olabileceği vurgulanmıştır. Buna göre, araç işletenin sorumluluğunun dayanağı 2918 sayılı KTK.nın 85. maddesi ve sürücünün sorumluluğu ise TBK.nın 49. maddesidir ve aralarındaki ilişki, aynı zarardan çeşitli nedenlerden dolayı sorumlu olma halidir. Zarar gören, zarar miktarının tamamının veya bir kısmının ifasını, dilerse borçluların tamamından, dilerse yalnız birinden isteyebilecektir.
Somut olayda, davacı hem işleten, hem sürücü hem de zorunlu trafik sigortacıdan, müşterek müteselsil olarak maddi (hasar bedeli) tazminat talebinde bulunduğundan, mahkemece davalı mütevveffa sürücü …’ün mirasçıları mirası reddettiklerinden, dahili davalı mirasçılar yönünden davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Açıklanan tüm bu gerekçelerle; davalıların istinaf başvurusunun kısmen kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalıların ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurularının yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/03/2019 tarihli, 2017/1394 Esas ve 2019/225 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a-)-6) maddesi gereğince mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf karar harçlarının talepleri halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edenlere iadesine,
5-İstinaf edenler tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın, 6100 sayılı HMK’nın 359-(4) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince kesin olmak üzere 07/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.