Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1091 E. 2022/537 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1091
KARAR NO : 2022/537

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/04/2017 (Dava) – 22/01/2019 (Karar)
NUMARASI : 2017/476 Esas – 2019/69 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 24/03/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 24/03/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/01/2019 tarihli 2017/476 Esas ve 2019/69 Karar sayılı dosyasının incelemesi tamamlanmış olmakla HMK’nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 08/01/2016 tarihinde …’in sevk ve idaresindeki …5 plaka sayılı kamyonet ile 8 Eylül caddesinde seyir halinde iken yaya kaldırımı yerine taşıt yolunda yürüyen davacının sol ayak kısmına çarpması sonucunda yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin ağır bir şekilde yaralandığını, müvekkiline çarpan araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, kazaya sebebiyet veren aracın ZMMS sigortalısının davalı sigorta şirketi olduğunu, bu nedenle zararın tümünden sorumlu olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL sürekli işgücü kaybı ve 1.000,00 TL geçici işgücü kaybı tazminatının temerrüt tarahinden itibaren temerrüt faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini karar ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …plaka sayılı aracın 17/09/2015 – 12/04/2016 tarihleri arası geçerli olmak üzere 105556825 numaralı poliçe ile sigortalı olup, kişi başına teminat limiti 310.000,00-TL olduğunu, kusur raporunun ATK dan alınmasını talep ettiklerini, maluliyet oranını belirleyecek raporun ATK 3. İhtisas dairesinden veya üniversite hastaneleri Adli Tıp ana bilim dalı bölümlerinden alınması gerektiğini, dava öncesi başvuru yapıldığı ve hasar dosyası açıldığı, davacıya maluliyet nedeni ile 01/09/2016 tarihinde %25 kusur %4 maluliyet oranları esas alınarak 2.445,00.-TL %10 maluliyet için ise 17/04/2016 tarihinde 4.020,00.-TL ödeme yapıldığı, ödemeye esas alınan hesap raporunda hesaplama yöntemi olarak TRH 2010 tabosu ve %1.8 teknik faiz dikkate alındığını, bakiye tazminat tespitinde ödeme tarihi verilerinin dikkate alınması ayrıca ödenen tazminatın faizi ile birlikte güncellemesi gerektiğini, geçici iş göremezliğin poliçe kapsamına dahil olmadığını, bilirkişi hesap raporunda bakiye tazminat hesaplanması halinde müvekkilinin temerrüde düşmemesi nedeniyle hesaplama tarihinden itibaren faiz hesaplanması gerektiği, bu nedenlerle yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece, ”… Davanın kabulü ile; 1.951,48-TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 17.971,27-TL sürekli iş göremezlik tazminatının 01/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 01.06.2015 yürürlük ve 04.05.2015 tarihli karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları uyarınca; kaza nedeniyle mağdurda oluşacak sürekli sakatlık hali teminat kapsamına alınmış olup geçici iş göremezlik hali teminat kapsamı dışında bırakılarak, söz konusu talep bakımından sosyal güvenlik kurumu’nun sorumlu olduğunun belirtildiğini; dosyada mübrez bilirkişi raporuna itirazları değerlendirilmeksizin meslekte kazanma gücü kaybı oranı esas alınarak hüküm kurulmasının haksız olup açıkça yasaya aykırılık teşkil ettiğini, genel şartlar gereği, sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda hazırlanacak sağlık kurulu raporunun dikkate alınması gerektiği, özürlülük ölçütü sınıflandırmasının ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümleri uyarınca davacı yanın özür oranının % 8 olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle davacı yanın maruz kaldığı tibia fibula distal kırıkları ile baldır atrofileri 30/03/2013 tarih 28603 sayılı resmi gazete ile yürürlüğe giren “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine” göre zarar görende %8 (Tablo 3.8a, 3.8b, Tablo 3.2) tüm vücut fonksiyon kaybı oranına neden olduğunu, anılan nedenler ile, itirazları değerlendirilmeksizin %17 çalışma gücü kaybı oranı esas alınarak sürekli iş görmezlik tazminatına hükmedilmesinin kabul edilemeyeceğini, genel şartların sigorta sözleşmelerinin ayrılmaz parçaları olduğunu; kaza tarihini kapsayan genel şartların sigorta ettiren tarafından kabul edilmiş olduğunu, sigortalı ve müvekkili sigorta şirketi arasından sözleşmeye dayalı bir ilişki olduğu düşünüldüğünde; 01.06.2015 yürürlük ve 04.05.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının Hazine Müsteşarlığı tarafından 02.02.2016 tarihinde yayınlanan genelge ile Genel Şartların yürürlük tarihi, 01.06.2015 sonrası tanzim edilen poliçeler olarak belirlendiğini, 08.01.2016 tarihli kazaya karışan …plakalı aracın; müvekkili şirkete 17.09.2015 – 17.09.2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 105556825 numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartların bu başvuruya konu kazada uygulama alanı bulunmadığını, 6704 sayılı torba yasa gereğince geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddi gerektiği, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı bedeni zarara istinaden ZMMS poliçesi kapsamında maddi tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekilince istinaf edilmiştir.
Somut olayda; 08/01/2016 tarih ve saat 18:00 sıralarında maliki … kaza sırasında sürücüsü …’in sevk ve idaresindeki …plaka sayılı davalı sigorta tarafından araç ile seyir halinde iken, inşaat çalışmasından dolayı yaya kaldırımının yayalara kapatılması üzerine yolun içinde park etmiş araçların yanında yürümekte olan davacı yaya …’a sol ayak kısmından çarparak yaralanmasına neden olduğu, kazaya karışan …plakalı aracın tescil maliki … adına düzenlenen ZMMS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından 17/09/2015 – 17/09/2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere teminat altına alındığı, kişi başı ölüm/sakatlık teminat limitinin 290.000,00 TL olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile; 07/11/ 2018 Tarihli ıslah dilekçesi ile geçici işgöremezlik 1.951,48 TL ye- sürekli işgöremezlik tazminatını 17.971,27 TL ye arttırmış toplamda 19.922,75 TL maddi tazminatı arttırmış, ıslah harcı yatmış, ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Trafik uzmanı bilirkişinin düzenlediği 10/04/ 2018 tarihli raporda özetle; “..Sürücü …’in, %50 (Yüzde elli) oranında asli kusurlu, davacı …’ın %50 (Yüzde elli) oranında asli kusurlu olduğu.. ” tespit edilmiştir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 26/02/2018 tarihli raporda özetle; “… Davacının meslekte kazanda gücündeki azalma oranının olay tarihindeki yaşına göre %17,0 ve bügünkü yaşına göre de %17,0 olarak bulunduğu, tıbbi iyleşme süresinin hastanan olayla ilgili Manisa Devlet Hastanesine gittiği ve yatarak tdedavi olduğu süre ile raporlu olduğu sürelerin toplamı olduğu..” tespit edilmiştir. (Sosyal Güvenlik kurumu çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği uyarınca hesap yapılmış- kaza tarihi 08-01-2016 bu tarihte ” özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik”
Aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 16/10/2018 tarihli raporda özetle; “…davacı …’ın TRH 2010 mortalite tablosu ve 1,8 teknik faiz uygulanarak ve davacı için %50 oranındaki kusurunun düşmesi sonrası tespit olunan, geçici iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat alacağının 1.951,48-TL, sürekli maluliyetten kaynaklı maddi tazminat alacağının ise 25.459,71-TL olduğu, davacının toplam maddi tazminat alacağının ise 27.411,19-TL’ye tekabül ettiği, önceden yapılan ve güncelleştirilen ödemelerin (toplam 7.488,44.-TL) mahsubu sonrası ise bakiye alacağının 19.922,75-TL olacağı ..” belirtilmiştir.
1-Davalı vekili tarafından, süresinde davacının maluliyet oranı hakkında düzenlenmiş bulunan rapora 17/05/2018 tarihli dilekçesi ile, aktüer rapora 25/10/2018 tarihli dilekçesi ile, somut gerekçeleri de açıklanmak suretiyle itiraz edilmiş olup, mahkemece yapılan itirazlar nazara alınmadan itirazlar konusunda olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadan, davalının savunma hakkını kısıtlar şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
2-Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 22/06/2021 tarih ve 2021/3089 E, 2021/3441 K sayılı ilamı aynı doğrultudadır.
Somut olayda, kaza tarihi olan 08/01/2016 itibari ile davacının kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, Adli Tıp Kurumu veya en yakın üniversite hastanesinin adli tıp ana bilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı maluliyet raporuna göre karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davalı vekilinin istinaf itirazının kabulü gerekmiştir.
Mahkemece, kararın kaldırılma nedeni ve davalı vekilinin istinaf nedenleri de nazara alınarak, kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine uygun olarak düzenlenecek yeni bir maluliyet raporu alınarak, duruma göre maluliyet oranının değişmesi halinde gerekirse yeni bir aktüer bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması için kararın kaldırılması gerekmiştir.
3-2918 sayılı KTK’nın 6704 sayılı Yasayla değişik 90, 92, 93, 97 ve 99. maddelerinin kimi yönlerden Anayasanın bir kısım hükümlerine aykırılık oluşturacağından bahisle yapılan itiraz başvuruları üzerine, 09/10/2020 günlü ve 31269 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarih, 2019/40 esas ve 2020/40 karar sayılı ilamında; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 14/04/2016 tarihli ve 6704 sayılı Yasası’nın 3. maddesiyle değiştirilen 90. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “… ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda ..” ibaresi ile ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin; aynı Kanunun 92’nci maddesine 6704 sayılı Yasa’nın 4. maddesiyle eklenen “i” bendinin; Anayasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle, davalı sigortacının sorumluluğunun kapsamının 26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde yapılan değişiklikle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirleneceği kabul edilemez. Dolayısıyla da 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.5. maddesinin (b) bendine göre sigorta şirketinin kalıcı sakatlık raporu alınana kadar tedavi sürecindeki bakıcı giderlerinden ve geçici iş göremezlik tazminatından Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olacağı düzenlemesinin olayımızda uygulanma imkanı kalmayıp geçici iş göremezlik zararından da davalı sigorta şirketinin sorumlu tutulması doğru olup davalı vekilinin geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadıkları yönündeki istinaf itirazı yerinde bulunmamıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin E:2019/6271, K:2020/8104 sayılı ilamı da aynı yöndedir.)
Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355/1 ve 353/1-a-6 maddeleri gereğince kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kararın kaldırılma şekli ve sebebine göre davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin ilk derece mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/01/2019 tarihli 2017/476 Esas ve 2019/69 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın açıklanan eksikliklerin giderilmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a-)-6) maddesi gereğince mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf eden tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde ve ilk derece mahkemesi tarafından istinaf edene iadesine, istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına,
5-İstinaf eden tarafından istinaf başvurusu için yapılan giderlerin, esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
6-Kararın kaldırılma şekline ve sebebine göre davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
Dair; 6100 sayılı HMK’nın 353-(1)-a)-6) maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile KESİN olarak karar verildi. 24/03/2022