Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/738 E. 2023/948 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/738
KARAR NO : 2023/948

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN EK KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/02/2023 ( Ek karar)
NUMARASI : 2023/13 D.iş 2023/14 Karar
TALEP : İHTİYATİ HACİZ
KARAR TARİHİ : 24/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2023

Taraflar arasında görülen ihtiyati haciz değişik iş davasının yapılan açık yargılaması sonucunda verilen ek karara karşı yasal süresi içerisinde ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 352. madde uyarınca dosya üzerinden ön inceleme yapıldı.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen 15/02/2023 tarihli ek kararı ile; ”…İhtiyati haciz isteyen vekilinin mahkememize sunduğu 05/01/2023 tarihli dilekçede özetle, müvekkili şirketin … Ticaret Anonim Şirketi’nin 2015 yılından bu yana … ilçesinde hazır beton sektöründe hizmet verdiğini, 2021 yılından bu yana borçlu şirkete ait … Mahallesinde bulunan ve halen yapımı devam eden inşaatlar için hazır beton sattığını, müvekkilinin şirketin borçlu şirketten fatura ve cari hesaplarına göre 767.112,11-TL’lik alacağının bulunduğunu, borçlu şirkete bir çok kez söz ile cari hesabın kapatılmasını talep ettiklerini fakat davalı borçlu şirketin ödeme yapmadığını, müvekkili şirketin borçlu şirketten alacağının tahsili amacıyla Bodrum 2. İcra Müdürlüğü’nün 2023/136 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ancak borçlu şirkete ödeme emrinin henüz tebliğ edilmediğini, borçlu şirketin mal kaçırma hazırlığı içerisinde olduğunun haricen öğrenildiğini, alacaklarının teminatının bulunmadığını bu nedenle müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla borçlu şirketin menkul, gayrimenkul ve 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce 09/01/2023 tarihli 2023/13 Değişik İş Esas sayılı karar ile;
“1- Talebin KABULÜNE,
2-2004 sayılı İİK.nun 257 vd. maddeleri gereğince borçlunun 767.112,11-TL (YediYüzAltmışYediBinYüzOnİkiTürkLirasıOnBirKuruş) borcuna ve masraflarına yeter miktarda menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA,
3-2004 sayılı İİK.nun 259/1 maddesi gereğince İhtiyati haciz isteyen alacaklı hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararları karşılamak üzere ve 6100 sayılı HMK.nun 84 vd. maddeleri gereğince mahkememizce takdir edilen ihtiyati hacze konu 767.112,11-TL (YediYüzAltmışYediBinYüzOnİkiTürkLirasıOnBirKuruş)’nın % 15 i olan 115.066,80-TL’nin ihtiyati haciz isteyen tarafından nakit meblağ olarak Mahkememiz veznesine yatırıldığı veya bu meblağı kapsayan kesin ve süresiz banka teminat mektubunu Mahkememize sunulduğu takdirde ihtiyati haciz kararının ihtiyati haciz isteyene VERİLMESİNE,” karar verilmiştir.
İhtiyati hacze itiraz eden vekilinin mahkememize sunduğu 18/01/2023 tarihli dilekçesi ile müvekkil şirket ile arasındaki ticari ilişkide alacaklı olduğu iddiası ile ve söz konusu iddialara fatura/cari hesap ekstresini delil göstererek ihtiyati haciz talebinde bulunduğunu, mahkemece bu talebin kabul edildiğini, İhtiyati haciz kararına dayanak olarak gösterilen fatura ve hesap ekstresi ise tek taraflı sadece davacı/talep eden kayıtlarının esas alındığı belgeler olduğunu, taraflar arasındaki alacak verecek ilişkisinde mutabakatın bulunmadığını, muacceliyet varlığının araştırılmadan verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, sadece fatura ve hesap ekstresi ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli sayılmadığını, müvekkilinin bir borcunun bulunduğu hallerde ödeme gücüne sahip olduğunu, verilen karar neticesinde müvekkilinin banka hesaplarına bloke konulduğunu, Bodrum 2. İcra Müdürlüğü’nün 2023/136 Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, haciz tarihinin ay ortası olması nedeniyle bir çok işçinin maaş ödemelerinin yapılamadığını, müvekkilinin cebri icra baskısı altında haklarını saklı tutarak takibe konu alacağın ödemesini yaptığını, bu halde hacizlerin kalktığını ve müvekkilinin yeniden işler hale geldiğini, ihtiyati haciz kararı doğrultusunda müvekkilinin ilamsız takibe karşı itiraz hakkının elinden alındığını, davacı tarafın ilamsız takibi adeta ilamlı hale dönüştürdüğünü bu nedenlerle verilen ihtiyati kararına itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkememizce itirazın 2004 Sayılı İİK’nın 265/4 maddesi uyarınca duruşmalı olarak değerlendirilmesine, Talep eden vekiline ihtiyati hacze itiraz dilekçesi ile duruşma gününü bildirir meşruhatlı çağrı kağıdı çıkartılmasına, karşı taraf/itiraz eden vekiline duruşma gününü bildirir meşruhatlı çağrı kağıdı çıkartılmasına, çıkarılacak meşruhatlı çağrı kağıtlarına, “2004 Sayılı İİK’nın 265/4 maddesi gereğince, meşruhatlı çağrı kağıdı tebliğine rağmen iki tarafın da duruşmaya gelmemesi halinde evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verileceğinin İHTARINA” şerhinin eklenmesine karar verilmiş, duruşma gününü bildirir meşruhatlı çağrı kağıdı taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.
15/02/2023 tarihli duruşmada itiraz edenler vekilinin beyanları alınmıştır.
2004 sayılı İİK’nun 257. maddesinde ihtiyati haciz talep edilebilmesinin koşulları sayılmıştır. 2004 sayılı İİK’nun 257. maddesine göre, ihtiyati haciz istenebilmesi için alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması yeterli olup, tam ispat gerekmeyip yaklaşık ispat yeterli olduğu gibi, borçlunun gerçek kişi veya tüzel kişi olması şeklinde bir ayrım da söz konusu değildir.
Somut olayda ihtiyati haciz talep eden alacaklı alacağın dayanağı olarak, içerisinde Ağustos – Ekim 2021 başlıklı e-irsaliyelerin, … 2021-2022 Kesilen Faturalar başlıklı faturaların, … Ekim – Aralık 2021 İrsaliyeler Başlıklı irsaliyelerin, … Mart – Temmuz 2022 irsaliyeler başlıklı irsaliyelerin, … Ağustos – Ekin 2022 irsaliyeler başlıklı irsaliyelerin bulunduğu 5 adet mavi klasörü dosyaya sunmuştur.
2004 sayılı İİK’nun 257. vd. maddeleri gereğince, htiyati haciz talep eden alacaklı alacağın dayanağı olarak, içerisinde Ağustos – Ekim 2021 başlıklı e-irsaliyelerin, … 2021-2022 Kesilen Faturalar başlıklı faturaların, … Ekim – Aralık 2021 İrsaliyeler Başlıklı irsaliyelerin, … Mart – Temmuz 2022 irsaliyeler başlıklı irsaliyelerin, … Ağustos – Ekin 2022 irsaliyeler başlıklı irsaliyelerin bulunduğu 5 adet mavi klasör içeriği incelendiğinde talep eden yönünden yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği, itiraz eden vekilinin itiraz dilekçesinde ileri sürüdüğü hususların yargılamayı gerektitrip, ihtiyati haciz verilmesine engel teşkil etmeyeceği, talebin kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu…” gerekçesi ile, 1-2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 265/3 maddesi gereğince İtiraz eden – Karşı taraf … ANONİM ŞİRKETİ vekili Av. …’ın Mahkememizin 09/01/2023 tarih ve 2023/13 D.İş Esas, 2023/14 D.İş Karar sayılı İhtiyati haciz kararına karşı 18/01/2023 tarihli itirazlarının REDDİNE, karar verilmiş, verilen bu ek karara karşı ihtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İSTİNAF NEDENLERİ:
İhtiyati hacze itiraz eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın hatalı, yasa ve usule aykırı olduğunu, ihtiyati haczi düzenleyen İ.İ.K.’nın 257. maddesi koşullarının oluşmadığını, müvekkili şirketin hali hazırda birçok proje yürüten, ticari faaliyetlerini yürüttüğü merkez adresi belli, Türkiye genelinde onlarca şubesi, şantiyesi bulunan ve 1.000’den fazla işçiyi istihdam eden faal bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin kaçması yahut mal kaçırması bir ihtimalin asla mevcut olmadığını, ihtiyati haciz kararına dayanak olarak gösterilen fatura ve hesap ekstresinin tek taraflı sadece davacı/talep eden kayıtlarının esas alındığı belgeler olduğunu, taraflar arasındaki alacak verecek ilişkisinde yani cari hesaplarda mutabakat olmadığını, ilk derece mahkemesince itirazımızın reddine dair verilen kararın gerekçesinde davacı tarafça sunulan 5 adet mavi klasörün incelendiği belirtilmekle müvekkili şirkete ait defterlerde inceleme yapılmadığının, mutabakata ilişkin itirazlarının atlandığının aşikar olduğunu, ihtiyati haciz kararını veren mahkemece icra dosyasına itirazi kayıtla yapılan ödemenin tümüyle göz ardı edildiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
İhtiyati haciz İ.İ.K.’nun 257-268. maddelerinde düzenlenmiştir. 2004 sayılı İİK’nın 257/1.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” düzenlemesi muaccel bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlemiş olup, muaccel olmayan/vadesi gelmemiş alacak yönünden ise ihtiyati haciz koşulları aynı yasanın 257/2.maddesinde ise;” Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksatıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;(1)
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” şeklinde düzenlemesi bulunmaktadır.
İİK.’nın 258.maddesinde ise; “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.
Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir. (Ek fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./60. Md.; Değişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./16.mad) İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.”
İhtiyati haciz kararına itirazı düzenleyen İİK.’nın 265.maddesinde de ise; “(Değişik fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./63. md.) Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. (Ek fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./63. md.) Menfaati ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir.
Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.
İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir. (Ek fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./63. md.; Değişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./17.mad) İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri mevcuttur.
Ayrıca dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle ihtiyati haciz kararı verilmesi için mutlak ispat şartlarının oluşmasına gerek bulunmayıp, yaklaşık ispat ölçülerinde ispat yeterli olacağından dosya kapsamına göre yaklaşık ispat kuralının somut olay yönünden gerçekleşmiş olmamasına, ek kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına göre, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu ek kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/13 D.iş 2023/14 Karar sayılı dava dosyasında ihtiyati haczin kaldırılmasına dair verilen 15/02/2023 tarihli D.İş EK KARAR usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan ihtiyati hacze itiraz eden vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
3-İhtiyati hacze itiraz edenden istinaf başvurusu sırasında alınması gereken 179,90.TL maktu harç peşin olarak aldığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,
5-İstinaf başvurusu sırasında ihtiyati hacze itiraz eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ihtiyati haciz talep eden lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali/iadesi ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/(1)-f maddesi gereğince kesin olmak üzere 24/05/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.