Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/652 E. 2023/1575 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/652
KARAR NO : 2023/1575
KARAR TARİHİ : 21/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : AYDIN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/01/2023
NUMARASI : 2022/915 Esas 2023/41 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 21/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/09/2023

Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Aydın İcra Müdürlüğü’nün 2022/4091 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibi nedeniyle gönderilen ödeme emrinin davalıya 03/02/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının süresi içinde borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalı tarafından haksız yere yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın taraflar arasında kira ilişkisinden doğan bir alacak davası değil satış sözleşmesinden kaynaklanan bir alacak olup olmadığının tespit edilmesi gereken bir dava olduğunu, bu durumda davaya bakmakla görevli olan mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek göreve ilişkin itirazda bulunduklarını, icra inkar tazminatına ilişkin olarak iş bu alacağın likit alacak kategorisinde olmadığını, bu nedenle ayrıca icra inkar tazminatı taleplerinin doğru olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
MAHKEMECE:
“…Dosya içerisinde bulunan 14/04/2021 tarihli satış sözleşmesi başlıklı sözleşme incelendiğinde , davalının bu sözleşme ile resmi işlemlerin 30.06.2021 tarihine kadar tamamlamayı taahhüt ettiği, bu süreye kadar resmi işlemlerin tamamlanmaması halinde aylık 8.000 TL ödemeyi şahsen üstlendiği anlaşılmaktadır. Sulh Hukuk Mahkemesinin kabulünde de olduğu üzere taraflar arasında bir kira ilişkisi bulunmamaktadır, davalı resmi işlemleri 30.06.3021 tarihine kadar tamamlamayı üstlenmiş, süresinde tamamlanmaması halinde ise aylık 8.000 Tl cezai şart ödemeyi şahsen taahhüt etmiştir.
Davalı bakımından tacir araştırması yapılmış, tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Yapılan açıklamalar karşısında , uyuşmazlığın cezai şart alacağının tahsiline yönelik olduğu davalının ise tacir olmadığı anlaşılmakla uyuşmazlığın genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Belirtilen gerekçe ile mahkememizin görevsiz olduğu kanaati ile dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur” gerekçesi ile;
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın görev dava şartı yokluğundan HMK md 114/1-c ve 115/2 uyarınca usulden REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin Aydın Asliye Hukuk Mahkemelerinin olduğunun tespitine,…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar yerel mahkemenin davalının şahsen taahhütte bulunduğunu ve ticari şirket olmadığını savunmuşsa da; davalı müvekkilinin şahıs şirketi olarak hareket ettiğini, yani ticari unvana sahip, Aydın’da faaliyet gösteren şahıs şirketi olduğunu, davacının Nazilli’de olduğunu, buna göre görevsizlik kararı verilmişse de yanlış ve eksik incelemeyle verildiğini, müvekkilinin Nazilli ile hiçbir bağlantısının olmadığını, yerel mahkemenin görevsizlik kararının yerinde olmadığını, davacı tarafın zorunlu arabuluculuk yoluna başvurmadığını, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, açılmış olan bu davada husumet itirazlarının olduğunu, kira alacağı olduğunu kabul etmemekle beraber, bu cümleden bahisle kira alacağı söz konusu olduğunu söyleyerek, eldeki sözleşme dayanak gösterilerek davacı taraf olarak kira alacağı olduğunu iddia eden …’ı değil, … San. ve Tic.Ltd.Şti.’yi borçlu/davacı olarak gösterdiğini, bu durumda davaya husumet itirazlarının bulunduğunu, takibe ve davaya konu sözleşmenin hukuken geçerli bir sözleşme olmadığını ve açıkladıkları diğer tüm nedenlerle öncelikle görevsizlik kararının ortadan kaldırılarak Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğundan Aydın Asliye Ticaret Mahkemesi’ne dosyanın iadesine karar verilmesini istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava: itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res’en gözetilerek yapılmıştır.
Davacı taraf şirket, davalı taraf ise gerçek kişidir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; cezai şart bedelinin ödenmesine ilişkindir.
Her ne kadar ilk derece mahkemesince davalı yönünden tacir araştırması yapılarak davalının Vergi kaydı ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısına göre tacir olmadığına kanaat getirilerek dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilerek Aydın Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiş ise de; davalının adresi Aydın /Efeler olup, davalı vekilince de davalının Nazilli ile bir bağlantısının olmadığı ileri sürülmekle, Dairemizce Aydın Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabına göre davalının … Ticaret Sicil Müdürlüğünde tacir olarak kaydının olması nedeniyle davalının tacir olduğu anlaşılmış, dolayısıyla mahkemece verilen görevsizlik kararı doğru olmamıştır.
Bu itibarla, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf kanun yolu başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 355 ve 353/(1)-a-3. maddeleri uyarınca açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun KABULÜNE; Aydın Asliye ticaret Mahkemesinin 19/01/2023 Tarih, 2022/915 Esas ve 2023/41 Karar sayılı kararının HMK’nın 355. ve 353/1-a-3 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
2-HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince dosyanın görevli Aydın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf eden davalı vekilinin yatırmış olduğu;
a-179,90 TL istinaf karar harcının istemi halinde ilk derece mahkemesi tarafından davalıya ödenmesine,
b-492,00 TL istinaf başvuru harcının ilk derece mahkemesi tarafından yargılama giderlerinde değerlendirilmesine,
4-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-3 maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-İstinaf edenler tarafından yatırılan istinaf avansından kullanılmayan kısmının HMK’nın 333. maddesi uyarınca; karar kesinleştikten sonra ilk derece mahkemesince istinaf eden ilgilisine iadesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a-3 ve 362/1-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 21.09.2023