Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/1224
KARAR NO : 2023/1449
KARAR TARİHİ : 23/08/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/04/2023
NUMARASI : 2023/74 Esas 2023/73 Karar
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
BAM KARAR TARİHİ : 23/08/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/08/2023
İhtiyati tedbir talep eden vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;
İSTEM:
İhtiyati tedbir talep eden vekili dilekçesinde; müvekkil şirketin Koçarlı Aydın adresinde faaliyet gösteren akaryakıt istasyonu olduğu, davalı ile aralarında 12/12/2017 tarihli protokol ve 22/12/2017 tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığı, teminat olarak 150.000 TL bedelli teminat mektubu verildiği, 5 yıllık süreli imzalanan bayilik sözleşmesinin, müvekkil şirketin hisse yapısı değişeceğinden ve devralacak olanların davalı ile 5 yıllık sözleşme imzalamak istememeleri ancak yeni bir şirket ile anlaşma da henüz olmaması sebebiyle sürenin dolmasından sonra 1’er aylık uzatıldığı, şirket hisselerinin ve dolayısıyla şirket sahibinin değişmesinden sonra son olarak 06/02/2023 tarihinde 1 aylık sözleşme imzalandığı, aynı tarihte 150.000 TL bedelli … Bankasından verilen 21/04/2022 tarih 627706 seri nolu banka teminat mektubunun süresi de 05/05/2023 tarihine kadar uzatıldığı, müvekkil şirketin Aydın 2 Noterliğinin 04/03/2023 tr 04561 yev nolu ihtarnamesi ile davalıya 06/03/2023 tarihinde sona erecek bayilik sözleşmesinin yenilenmeyeceğini, banka teminat mektubu ve kıymetli evrakın tarafımıza iadesini ve diğer hususları ihtar ettiği, İzmir 6. Noterliğinin 15/13/2023 tr 03064 yev nolu ihtarnamesini keşide etmiş, yasaya ve sözleşmeye aykırı olarak 2020-2021-2022 yıllarına ait toplam 96.072,00 TL kar kaybı olduğunu, ödeme yapılmadığı takdirde zararın teminatlardan giderileceğini ihtar ettiği, müvekkil şirketin vermiş olduğu banka teminat mektubunun nakde çevrilerek müvekkil şirketin ticari itibarına zarar verilmek istendiği aşikar olan bu baskı sebebiyle müvekkil ekte sunulu dekont ile görüleceği üzere itirazi kayıtla işbu ödemeyi yaptığı, Aydın 1. Noterliğinin 21/03/2023 tr 05846 yev nolu ihtarnamesi ile müvekkil şirketin talep edilen ödemeyi banka teminat mektubunun nakde çevrilme baskısı sebebiyle ve itirazi kayıtla ödendiği, davalıya herhangi bir borçlarının olmaması sebebiyle banka teminat mektubunun iadesi ihtar edildiği, …, Bankasına Koçarlı Şubesine ait 21/04/2022 tarih 627706 seri nolu banka teminat mektubunun nakde çevrilmesini önlemek üzere ihtiyadi tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
İstem, isteme konu teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir.
Dilekçe ve ekindeki belgelerin incelenmesinde taraflar arasındaki ticari ilişki süre ve hacminin belirlenemediği, davacı tarafın ihtirazi kayıtla ödeme yaptığı kısım dışında taraflar arasında hangi borç ve alacakların tespit edilemediği, sözleşme kapsamı, yenilenmesi ve sona ermesinin yargılamayı gerektirdiği, şu aşamada tedbir kararı verilmesini gerektirir yasal koşulların oluşmadığı anlaşılmakla ihtiyati tedbir isteminin reddine karar vermek gerekmiştir. ” gerekçesiyle İhtiyati tedbir isteminin REDDİNE, dair karar verilmiştir.
İhtiyati tedbir talep eden istinaf dilekçesinde özetle;
Müvekkili ile aleyhine ihtiyati haciz istenilen arasındaki bayilik ilişkisinin sonlanması nedeniyle bayilik ilişkisi kapsamında verilen teminat mektubunun iadesinin talep edildiğini, karşı tarafça 2020-2021-2022 yıllarına ait toplam 96.072,00 TL kar kaybı olduğu, ödeme yapılmadığı takdirde zararın teminatlardan giderileceğinin ihtar edildiğini, müvekkili tarafından dosyaya sunulu dekont ile görüleceği üzere itirazi kayıtla işbu ödemenin yapıldığını, karşı tarafın, kar kaybı dışında herhangi bir talepte bulunmadığını muhasebe kayıtlarından fazla ödenen kar kaybı sebebiyle müvekkili şirketin 96.072,00 TL alacaklı olduğunun göründüğünü karşı tarafa tüm ekipmanlarının da teslim edildiğine ilişkin tutanak sunulduğunu, ihtiyati tedbir verilmesi hususunda yaklaşık ispat koşullarının oluştuğunu beyanla kararın kaldırılmasına ve taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller ve Gerekçe
Talep, ihtiyati tedbir talebininin reddi kararının kaldırılması ve tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389/1. maddesinde, “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” hükmüne, aynı yasanın 390/1. maddesinde; “İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir” hükmüne, aynı maddenin 2. fıkrasında ise, “Talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunan hallerde, hakim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekir. Yargılama sırasında mevcut durumun değişmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkansız hale gelmesi, gecikme sebebinin bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi söz konusu olan hallerde ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilmelidir. Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir. Tedbir kararı verilebilmesi için davanın ispatına elverişli delil bulunması da zorunlu olmayıp, istekte haklı olma ihtimalinin mevcut olması yeterlidir.
HMK’nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuş, “yaklaşık ispat” kavramından bahsedilerek kabul edilmiştir. Yaklaşık ispat durumunda hakim, o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Yaklaşık ispatta tam ispat aranmamakla beraber basit bir iddia da yeterli kabul edilemez. Karşı tarafı riskle karşı karşıya bırakacak veya onun ticari hayatını ya da yaşantısını zora sokacak nitelikte verilecek tedbir kararının amacına uygun düşeceğinin kabulüne olanak bulunmamaktadır. Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.
Mahkeme tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı önleyecek her türlü tedbire karar verebilir. (HMK 391/1.md.)
HMK.nun 392/1. maddesinde; “ihtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir” hükmü yer almaktadır.
Talep eden tarafça, teminat mektubunun nakte çevrilmesinin tedbiren önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir talep edilmiş, ise de taraflar arasındaki ticari ilişki süre ve hacminin belirlenemediği, sözleşme kapsamı, yenilenmesi ve sona ermesinin yargılamayı gerektirdiği, teminat mektubu süresinin 05/05/2023 tarihinde dolduğu anlaşılmakla yerinde görülmeyen istinaf istemlerinin reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/04/2023 tarih, 2023/74 Esas ve 2023/73 Karar sayılı kararına karşı ihtiyati tedbir talep eden vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran ihtiyati tedbir talep eden taraftan alınması gereken 269,85 TL istinaf harcından başlangıçta alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 89,95 TL’nin tedbir talep edenden alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İhtiyati tedbir talep eden tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 362/(1)-f maddesi uyarınca kesin olmak üzere 23/08/2023