Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1063 E. 2023/1122 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1063
KARAR NO : 2023/1122
KARAR TARİHİ : 14/06/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/04/2023
NUMARASI : 2023/112 Esas ve 2023/112 Karar
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz
BAM KARAR TARİHİ : 14/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/06/2023

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
İhtiyati haciz isteyen alacaklı vekili dilekçesi ile; Müvekkili ile karşı yan arasında mal alım satımına dair ticari ilişki bulunduğunu, işbu ticari ilişkiye ilişkin olarak düzenlenen faturaları, cari hesap ekstresini ve sevk irsaliyelerini dilekçe ekinde sunduklarını, karşı yan tarafından müvekkili olan firmadan alınan malların bedelinin ödenmediğini, müvekkilinin başvurularının sonuçsuz kalması, borçluların borçlarını sürekli ertelemeleri ve borçluya artık ulaşılamaması üzerine Mahkememize müvekkilin alacağı olan 208.007,00 TL üzerine ihtiyati haciz kararı için başvurma zorunluluğu doğduğunu, bahsettikleri emsal kararlar uyarınca; borçluların hacze kabil malı olduğunu, bu malları kaçırma olasılığının yüksek olduğunu, bugüne dek ödenmeyen ve teminat altına alınmamış alacaklarının alınmasının sağlanması için başvurduklarını, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, cari hesaptan doğan 208.007,00 TL alacak yönünden borçluların taşınır, taşınmaz mallarıyla üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarına ihtiyaten haciz konulmasına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat kuralı gereğince mahkemenin İİK’nun 258/1. maddesi uyarınca alacaklının alacağı hakkında kanaat sahibi olması gerekmektedir. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelere göre, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği, ihtiyati hacze yönelik yaklaşık ispat ve muacceliyete ilişkin koşulların gerçekleşmediği, dosyaya sunulan irsaliyeli faturada teslim alan kısmında herhangi bir imzaya rastlanılmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle ihtiyati haciz talebinin reddi gerektiği…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
İhtiyati haciz isteyen vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkili ile karşı taraf arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, faturalar ve sevk irsaliyelerinin e-imzalı olup alıcısına düzenlendiği anda ulaştığını, ihtiyati haciz kararının reddinin haksız olduğunu, karşı yanın hacze kabil malının olup bu malları kaçırma olasılığının yüksek olduğunu, ödenmeyen ve teminat altına alınmayan alacağın alınması için ihtiyati haciz kararı verilmesini, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Talep; cari hesap ilişkisine istinaden, fatura alacağı iddiasına dayalı açılan ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İhtiyati haciz şartları değerlendirildiğinde; geçici hukuki koruma tedbirlerinden olan ihtiyati haciz, nitelikçe bir geçici hukuki koruma tedbiridir.(HMK m. 406)
Geçici hukuki koruma tedbirlerinin amacı, yargı organları önünde hak arayan kişilerin nihai olarak elde etmeyi umdukları haklarına erişimi kolaylaştırmaktır. Bu amacın gerçekleşmesi için, elde edilmesi umulan hakların yada onların konularının ortadan kalkması, yok olması, değiştirilmesi gibi olasılıkların bertaraf edilmesi gerekir. Elde edilmesi umulan hakka kavuşulmasını kolaylaştırıcı tedbirler hak arama özgürlüğünü, adil yargılama hakkını ve hukuk devleti ilkesini de yakından ilgilendirir.(TC Anayasası m.36, HMK m.33) ihtiyati haciz istekleri değerlendirilirken geçici hukuki koruma tedbirlerinin açıklanan bu amacının gözden uzak tutulmaması gerekir.
İİK 257 – 268 maddelerindeki düzenlemeye göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın para alacağı olması, rehinle teminat altına alınmamış olması, muaccel olması ve muaccel olmakla birlikte karşı tarafın mal kaçırma durumunun olması, alacağın varlığına dair yaklaşık ispatın gerçekleşmiş olması gerekir.
Geçici hukuki korumalarda, bazen karşı tarafın dinlenmemesi, tüm delillerin ayrıntılı bir biçimde incelenmesine yeterli zamanın olmaması gibi sebeplerle yaklaşık ispat yeterli görülmüştür; bu çerçevede, aslında ispat ölçüsü bakımından HMK.’nda bir yenilik getirilmemekle birlikte, “yaklaşık ispat” kavramı kullanılarak doktrinde kabul gören ifade tasarıya alınmış, ayrıca burada hem tam ispatın aranmadığı belirtilmiş hem de basit bir iddianın yeterli olmadığı vurgulanmak istenmiştir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; e-irsaliye sistemine karşı tarafın kayıtlı olduğunun ihtiyati haciz talep eden tarafından bildirilmemesi, ayrıca e-irsaliye ile gönderildiği iddia edilen malların karşı tarafça kabul edildiğinin yaklaşık olarak kanıtlanamaması mevcut dosya kapsamı, delil durumu, davacının iddialarının yargılamayı gerektirdiği, davacının ihtiyati haciz kararı verilmesi için haklılığını yasaya uygun ve yaklaşık olarak ispat edemediği anlaşılmakla; mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmamaktadır.
Tüm bu açıklamalara göre; istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/112 D.İş. Esas ve 2023/112 D.İş. Karar sayılı kararına karşı talep eden/davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafından peşin yatırılan 179,90 TL istinaf karar harcı ve 492,00 TL istinaf kanun yolu başvuru harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/06/2023