Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/94 E. 2022/191 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/94
KARAR NO : 2022/191
KARAR TARİHİ : 03/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2021
NUMARASI : 2021/253 Esas ve 2021/639 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/02/2022

İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/07/2021 tarihli, 2021/253 esas ve 2021/639 karar sayılı dosyası dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesiyle; Müvekkili ile davalı arasında bir alım satım ilişkisinin bulunduğu, davalı taraftan sözleşmeye konu mikrop kırıcı armatürler satın alındığı, davalı tarafla sözleşmesel ilişki kurulduğu, tarafların anlaşmasına müteakip ürünlerin müvekkili şirkete teslim edildiği, müvekkili şirket tarafından ödemenin yapıldığı, müvekkili alım satım ilişkisine konu cihazları kendi müşterilerine sattığı, aradan geçen kısa süre sonunda müvekkili ile müşteriler arasında sorum çıktığı, davalının taahhüt ettiği özelliklerin ürünlerde bulunmadığı, müvekkilinin zarara uğradığından bahisle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın 05.11.2020 tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; Öncelikli olarak müvekkili şirketin yerleşim yerinin Karaköy/İstanbul olduğu, bu nedenle yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğu, ayrıca görevli mahkemelerin de Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmesini ayrıca da cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerden dolayı davanın esastan da reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…İş bu davanın taraflar arasındaki sözlü sözleşme kapsamında davacı tarafça davalıdan satın alınan mikrop kırıcı armatürlerin ayıplı olduğu iddiasıyla davacının uğradığı iddia olunan zarar nedeniyle maddi tazminatın davalıdan tahsili istemine ilişkin olması nedeniyle iş bu davada yetkili mahkeme HMK’nın 6/1.maddesi gereğince davalının ikametgahı mahkemesidir. Her ne kadar davacı vekili tarafından TBK 89.maddesi gereğince para borçlarında davacının ikametgahı mahkemesi ve yine HMK 10.maddesi gereğince de sözleşmenin ifa yerindeki mahkemenin de yetkili olduğu, bu kapsamda İzmir Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin iş bu davaya bakmakla yetkili olduğu iddia edilmiş ise de, dava konusu somut olaydaki ihtilafın sözleşmenin ifasından kaynaklanmadığı, bu nedenle iş bu davada HMK 10.maddesinin uygulanma yerinin bulunmadığı, ayrıca iş bu davanın tazminat davası niteliğinde olması nedeniyle TBK 89.maddesinin de uygulanma yerinin bulunmadığı, yetkili mahkemenin HMK 6.maddesi gereğince davalının ikametgahı mahkemesi olan İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu sonuç ve kanaatine varılmış olmakla mahkememizin iş bu davada yetkili olmaması nedeniyle davanın usulden reddine, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi bulunduğuna, HMK 20.maddesi gereğince kararın kesinleşme tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde talepte bulunulduğu takdirde dosyanın İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceğini, ayrıca Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğini ileri sürerek mahkeme kararının usulden reddine yönelik başvurunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Somut olayda; Uyuşmazlığını sözleşmenin ifasından kaynaklanmadığı ve ayıp iddiasına dayalı uğranılan zararın tahsili talebi ile açılan tazminat davası olduğu, dolayısıyla yetkili mahkemenin genel yetki mahkeme olan davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğundan verilen mahkeme kararının yerinde olduğu, istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/07/2021 tarih, 2021/253 esas ve 2021/639 karar sayılı kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-a)Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından önceden alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile 21,40 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir yazılmasına,
b)Davalının yatırmış olduğu 162,10 TL istinaf başvuru harcının üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-c maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.03/02/2022