Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/2395 E. 2023/170 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2395
KARAR NO : 2023/170

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 02.09.2022
NUMARASI : 2022/662 Esas
DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
TALEP : İhtiyati Tedbir
BAM KARAR TARİHİ : 25.01.2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 25.01.2023

Davacılar vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkilinin yetkilisi olduğu …. Şti ile … AŞ şirketi arasında ticari anlaşma akdedildiğini, ilgili sözleşme gereğince müvekkilinin yetkilisi olduğu şirketin … AŞ şirketinden “yavru balık satın alımı” gerçekleştirildiğini, yavru balıkların alımı nedeniyle toplam 5 adet senet düzenlendiğini, 3 tanesinin hali hazırda icraya konu edildiğini, ancak müvekkilinin maddi zorluklar içine girdiğini yavru balık alımının gerçekleştirilemediğini, tanzim edilen senetlerin malların alınamaması nedeniyle senetlerin müvekkili şirket tarafından …AŞ’den defalarca istenmesine rağmen kötü niyetli olarak senetleri elinde tuttuğunu, bu şirketin bedelsiz senetlerin 3 tanesini … Bankasına temlik ettiğini, konusuz kalan senetler üzerinden icra takibi yapıldığını, mal tesliminin yapılmadığının İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/13998 soruşturma no, 2021/62779 karar nolu kyok kararındaki … AŞ şirket yetkilisi … ifadesiyle ikrar edildiğini, her ne kadar senetler üzerinde bedeli malen alınmıştır ibaresi bulunsa da ürünlerin tesliminin yapılmadığını, müvekkili adına başlatılan 6. İcra Müdürlüğünün 2020/10660 sayılı icra takibinin İİK’nun 72/3 uyarınca durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMECE: “Dosya kapsamının ve İzmir 6.İcra Dairesi’nin 2020/10660 Esas sayılı icra dosyası içeriğinin Uyap üzerinden incelenmesi neticesinde, her ne kadar davacı tarafça takip konusu bonoların bedelsiz olduğu ileri sürülerek ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ise de, bilindiği üzere kambiyo senetleri kamu güvenine mazhar olup tedavül kabiliyetleri bulunduğundan iyi niyetli bono hamiline karşı yalnızca senet metninden kaynaklanan defiler ileri sürülebilmektedir. Keşideci ile lehtar arasındaki şahsi defilerin iyi niyetli senet hamiline karşı ileri sürülmesi mümkün değildir.
Somut uyuşmazlıkta İzmir 6.İcra Dairesi’nin 2020/10660 Esas sayılı icra takip dosyasının alacaklısı senedi ciro yoluyla iktisap ettiği anlaşılan dava dışı Türkiye … Bankası A.Ş. olup, takip dosyası içeriğindeki bonoların üzerinde teminat kaydı bulunmadığına göre takip alacaklısı Türkiye … Bankası A.Ş.’nin kötü niyeti ispat edilmedikçe bedelsizlik definin takip alacaklısına yönetilmesi mümkün değildir. Davacı tarafça takip alacaklısının kötü niyeti hususunda yaklaşık ispata yarar bilgi ve belgeler sunulmadığı gibi takip alacaklısı Türkiye … Bankası A.Ş. dosyamızda taraf olarak yer almamakta olup 3. Kişinin haklarının doğrudan etkilenebileceği şekilde tedbir hükmü kurulması usul ve yasaya uygun değildir.
Açıklanan nedenlerle takip alacaklısı bono hamilinin kötü niyeti hususunda yaklaşık ispatın sağlanamaması ve dosyamızda taraf olarak yer almadığı dikkate alınarak ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.” şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.

İSTİNAF BAŞVURU SEBEPLERİ:
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; senet hamili tarafından temlik alınan senetlerde açıkça malen ibaresinin yazdığını, malen ibaresinin bile araştırmasının yapılmadığını ve banka tarafından senetlerin temlik alındığını, senet hamilinin bu aşamalarda iyi niyetli davrandığı hususunun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı şirket tarafından teminat amaçlı kullanılan bedelsiz senetler üzerinde senet hamili tarafından yapılacak araştırma sonucunda senedin hem malen olduğu hem de müvekkillerin riskli durumları görülebilecekken bu araştırmaları yapmamasının iyi niyet olarak belirtilemeyeceğini, davalı şirket yetkilisinin borçluya mal vermediğini kabul ettiğini, ayrıca müvekkili davacının yetkili bulunduğu şirketin ticari defter ve kayıtlarında da mal (yavru balıkların) tesliminin yapıldığına dair bir kayıt bulunmadığını, anılan defterlerin celbi ile bu durumun ispatlanacağını, müvekkilleri adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallara haciz konulduğunu ve banka hacizleri uygulandığını, müvekkili …’nın hayatını devam ettirmede zorluk yaşadığını ve yine banka hacizlerinin olağan hayatının akışını engellediğini, ilgili takibin devam etmesi durumunda, telafisi imkansız maddi ve manevi zarara uğrayacağını, mahkemece verilen tedbir kararının reddine ilişkin kararın kaldırılmasını istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep : ihtiyati tedbir istemine istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res’en gözetilerek yapılmıştır.
İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2020/10660 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … Bankası A.Ş., borçluların … Şti. Ve …. olduğu, takibin 3 adet senede dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip olduğu, 22.940 Euro asıl alacak, 985,05 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.925,05 Euro üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafça İzmir 6. İcra Müdürlüğünün 2020/10660 esas sayılı dosyasındaki takibin durdurulması talep edilmiş ise de; takip alacaklısı … Bankası A.Ş nin açılan davada taraf olmadığı, … Bankası A.Ş nin takibe konu senetleri ciro yoluyla temlik aldığı, bu temlikin kötüniyetli olduğuna dair davacının yaklaşık ispat koşulunu sağlayacak bir delil sunmadığı, dolayısıyla bu aşamada ilk derece mahkemesinde verilen ihtiyati tedbirin reddi kararının yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; dava dosyasında taraf olmayan 3. Kişi hakkında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğine göre davacılar vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK m. 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/662 Esas sayılı dosyasında verilen 02/09/2022 tarihli ara kararına yönelik davacılar vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL maktu karar harcından peşin olarak alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf kanun yolu başvurusunda bulunan davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadan karar verildiğinden davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider/delil avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere 25/01/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.