Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/2314 E. 2023/250 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2314
KARAR NO : 2023/250
KARAR TARİHİ: 15/02/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/10/2022
NUMARASI : 2022/138 Esas 2022/800 Karar
DAVANIN KONUSU : Konkordatonun Feshi
BAM KARAR TARİHİ : 15/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/02/2023
Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda ” Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; davalı borçlu ile müvekkili arasındaki cari hesap ilişkisine dayalı alacağın tahsili için icra takibine geçildiğini, borçlu şirketin konkordato davası açtığının öğrenilmesi üzerine alacağın dayanağı olan 6 adet çek örneğinin dilekçe ekinde komiser heyetine sunularak alacaklarını kaydettirdiklerini, davalı borçlunun konkordato projesinin İzmir 3. ATM’nin 2018/1088 esas 2019/1145 karar sayılı ilamı ile tasdik edildiğini, davalı borçludan olan alacaklarının konkordato projesi kapsamında ödenmesi gereken borçlardan olduğunu, ilk ödemenin yapılması gereken 2020 yılı Ocak ayının üzerinden iki yılı aşkın bir zaman geçmesine rağmen davalı borçlu tarafından hiç bir ödeme yapılmadığını, kayyım tarafından konkordato dosyasına sunulan raporlardan da firmanın ödeme planına uygun davranmadığının ortaya konulduğunu, davalı şirketin borçlarını ödeyebileceğini gösteren iyi niyetli hiçbir davranışı ve çabasının olmadığını, müvekkilinin alacaklarını tahsil edemediğini ve sıkıntılar yaşadığını, borçlu aleyhine açılmış çok sayıda konkordatonun kısmen feshi davası bulunduğunu, İİK 308/e maddesine göre kendisine ödeme yapılmayan alacaklının konkordatonun kendisi açısından feshi için dava açabileceğini ileri sürerek, davacı yönünden konkordatonun kısmen feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkili şirket hakkında mahkememizce konkordatonun tasdikine karar verildiğini, ancak tüm dünyayı etkisi altına alan ve dünya ekonomisini olumsuz etkileyen Covid -19 salgını sebebiyle müvekkili şirketin de bu dönemden olumsuz etkilendiğini, bu koşullar altında davalı müvekkili şirket tarafından vadedilen ödeme planına uyulmasının beklenmesinin hakkaniyete ve dürüstlük kuralına tamamen aykırı olduğunu ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Konkordatonun tasdikine ilişkin İzmir 3.ATM’nin kesinleşmiş kararı dosyaya eklenmiş, İzmir 3 ATM’nin 2018/1088 esas sayılı dosyasına kayyım … tarafından sunulan raporların ilgili bölümlerinin örnekleri dosyamıza eklenmiştir.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli 2018/1088 esas 2019/1145 karar sayılı kararı ile “1-Davanın kabulüne, davacı … ŞİRKETİ’nin konkordato talebinin kabulüne, konkordatosunun İİK 306 maddesi uyarınca tasdikine, Konkordato projesi gereğince davacı borçlunun konkordatoya tabi borçlarını birer ay ara ile 60 eşit taksitte (5 yılda) kesin mühlet tarihi olan 19/12/2018 tarihinden itibaren faizsiz olarak 2020 yılı Ocak ayında başlayarak ve her ayın son günü ödemesine” karar verildiği, bu karara karşı istinaf yoluna başvurulmuşsa da İzmir BAM 17 Hukuk Dairesi’nin 05/03/2020 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 15/06/2020 tarihli kararı ile temyiz itirazlarının reddine karar verildiği, böylelikle İzmir 3. ATM kararının 15/06/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli kararı ile atanan kayyım …’in mahkememiz dosyasına sunduğu 20.10.2022 havale tarihli raporunun incelenmesinden; davalı şirketin davacı … AŞ firmasına taksit ödemelerini yapmadığını, davalı şirket tarafından mali durumuna ilişkin bilgi ve belgenin kendisine sunulmadığını, kendisi ile iletişim kurulmadığını, davalının borcunun 1. taksitini 89 firmaya ödediğini, 83 firmaya ödemediğini, daha sonraki taksitlerin hiçbirini ödemediğini ortaya koymuştur.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli kararı ile atanan kayyım …’in tasdik kararı gereğince mahkememizin 2018/1088 esas sayılı dosyasına sunduğu kayyım raporlarının değerlendirilmesinden; davacıya ödemelerin başladığı 2020 yılı Ocak ayından bu dava tarihine kadar ödenmesi gereken taksitlerden 1.taksitin ödendiği, diğerlerinin ödenmediği anlaşılmıştır.
İİK 308/e maddesinde “kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir” hükmüne yer verilmiştir. Davacının bu yasal düzenleme uyarınca konkordatonun kısmen feshini istediği ve kendisi hakkındaki konkordatonun feshine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; davalı … Şti’nin konkordato başvurusu üzerine İzmir 3 ATM’nin 06/12/2019 tarihli 2018/1088 esas 2019/1145 karar sayılı kararı ile konkordatosunun İİK 306 maddesi uyarınca tasdikine konkordato projesi gereğince davacı borçlunun konkordatoya tabi borçlarını birer ay ara ile 60 eşit taksitte (5 yılda) kesin mühlet tarihi olan 19/12/2018 tarihinden itibaren faizsiz olarak 2020 yılı Ocak ayında başlayarak ve her ayın son günü ödemesine karar verildiği, davacı şirketin davalının alacaklılarından olduğu, davacının alacağının söz konusu konkordato kararı kapsamında bulunduğu, konkordatonun tasdikine ilişkin kararın 15/06/2021 tarihinde kesinleştiği, davalının konkordato projesi ve kesinleşen konkordatonun tasdikine ilişkin kararı gereğince borçlarını 2020 yılı Ocak ayında başlayarak 60 ay vadede ödemesi gerekirken bu davanın açıldığı 11/02/2022 tarihine kadar davacıya ilk taksit ödemesini yaptığı, bunun dışında diğer taksit ödemelerini yapmadığı, böylece davacı hakkında konkordatonun kısmen feshine ilişkin İİK 308/e maddesindeki şartların oluştuğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne ” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkil şirketin borçlarını ödemediği söyleminin hukuki temelden yoksun ve haksız olduğunu, müvekkil şirketin iyi niyetli bir şekilde konkordato yoluna başvurduğunu, borçlarını ödeme taahhüdü altına girdiğini, günümüzün ekonomik koşulları, sürekli değişen yabancı para kurları ve Covid-19 Pandemisi müvekkil şirketi daha da zor duruma soktuğunu, bu koşullar altında davalı müvekkil şirket tarafından vadedilen ödeme planına uyulmasının beklenmesi hakkaniyete ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkindir.
Davacı, konkordato kapsamında alacakları ödenmediğinden konkondatonun kısmen feshini talep etmiştir.
Davalı, covid döneminde vadedilen ödeme planına uyulmasının beklenmesinin hakkaniyete ve dürüstlük kuralına aykırı olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli 2018/1088 esas 2019/1145 karar sayılı kararı ile “Davanın kabulüne, davacı … Şirketi’nin konkordato talebinin kabulüne, konkordatosunun İİK 306 maddesi uyarınca tasdikine, Konkordato projesi gereğince davacı borçlunun konkordatoya tabi borçlarını birer ay ara ile 60 eşit taksitte (5 yılda) kesin mühlet tarihi olan 19/12/2018 tarihinden itibaren faizsiz olarak 2020 yılı Ocak ayında başlayarak ve her ayın son günü ödemesine” karar verilmiş, bu kararın istinafı üzerine İzmir BAM 17. Hukuk Dairesi’nin 05/03/2020 tarihli 2020/285 Esas 2020/271 Karar sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş bu karara karşı temyiz yoluna başvurulmuş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 15/06/2020 tarihli kararı ile temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş olup, İzmir 3. ATM kararının 15/06/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli kararı ile atanan kayyım …’in tasdik kararı gereğince mahkemenin 2018/1088 esas sayılı dosyasına sunduğu kayyım raporlarının değerlendirilmesinden; davacıya ödemelerin başladığı 2020 yılı Ocak ayına ilişkin 1.taksitin ödendiği, bunun dışında ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
İİK 308/e maddesinde “kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre , davalı …. Şti’nin tasdik edilen konkordato projesi kapsamında mahkemece karara bağlanan 2020 yılının Şubat ayının son günü ödemesi gereken taksiti ve diğer taksitleri ödemediği, davalı tarafça dünya genelinde etkisini gösteren covid 19 salgın hastalık sebebiyle ödemelerin yapılamadığı bunun haklı sebep oluşturduğu savunulmuş ise de, ödemelerin kısa süreli gecikmelerinin bu nedenle haklı olarak kabul edilebilme ihtimali bulunmakla birlikte toplam 60 taksitten 30 taksitin hiç ödenmemiş olmasının bu kapsamda haklı bir durum olarak kabul edilemeyeceği, kaldı ki davacının da tacir olduğu, konunun sadece davalı yönünden düşünülemeyeceği, davacının konkordato yargılaması sırasında da alacağına kavuşamadığı, salgın hastalığın davacıyı da etkilediği dikkate alındığında taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesi de gözetildiğinde davalı yan açısından bu durumun tek başına haklılık oluşturmayacağı, İİK’nın 308/e maddesi gereğince konkordatonun feshine karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Sonuç olarak, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararına karşı yerinde olmayan istinaf isteminin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/10/2022 tarih, 2022/138 Esas ve 2022/800 Karar sayılı kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı taraftan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından başlangıçta alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 99,20 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 361/1. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/02/2023