Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/2116 E. 2022/1992 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2116
KARAR NO : 2022/1992
KARAR TARİHİ: 30/11/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/09/2022 ( Ara karar)
NUMARASI : 2022/310 Esas
DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 30/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2022
İhtiyati haczin kaldırılmasına itiraz eden davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davalı vekilinin 23/09/2022 ve 27/09/2022 havale tarihli dilekçelerinde özetle; İİK’nun 266. maddesi uyarınca teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiği, İzmir Bölge Adliyesi 17. Hukuk Dairesi’nin 2022/1380 esas 2022/1426 karar numaralı istinaf ilamının 6. Maddesinde teminatın yatırılmasına yönelik işlemlerin takibinin yerel mahkemesince yürütülmesi yönünde ara karar kurulduğu, bu nedenle 26/09/2022 tarihli ara karardan dönülerek mahkememizce ihtiyati haczin öncelikle teminat karşılığında kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkemenin 30/09/2022 tarihli ara kararı ile; “İİK 266 maddesinde “Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden istiyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer.” hükmü yer alır.
Somut olayda; davalı vekili İİK ‘nun 266. Maddesi uyarınca, teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiş olup, yukarıda bahsedilen yasal düzenleme karşısında davalı vekili tarafından Kemalpaşa İcra Müdürlüğü’nün 2022/1917 esas sayılı takip dosyasında dava değeri olan 125.935,00 TL yi karşılayacak tutarda teminatın mahkememiz veznesine yatırılması veya aynı bedelde kesin ve süresiz banka teminat mektubunun mahkememize sunulması halinde ihtiyati haczin kaldırılmasına ” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU SEBEPLERİ:
İhtiyati haczin kaldırılmasına itiraz eden davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının galerici olarak çalıştığını ve araç satış sözleşmesi uyarınca, … motor nolu, … şasi nolu, … plakalı, … model … markalı aracı 108.000 TL bedelle davalıdan satın aldığını, davacının davalıdan satın aldığı aracı, Kemer 1.Noterliği’nin 12.02.2020 tarih ve 01158 yevmiye nolu işlemi ile 110.000,000 TL bedelle dava dışı …’ya sattığını, dava dışı … da davaya konu aracı, yine dava dışı …’ye Kemer 2. Noterliği’nin 27.07.2020 tarih ve 5874 yevmiye nolu araç satış sözleşmesi uyarınca 108.000,00 TL bedelle sattığını, davaya konu aracın dava dışı … kullanımında iken dava dışı …’ya Antalya 11. Noterliği’nin 13.11.2020 tarih 33719 sayılı ihtarnamesini göndererek, aracı …’dan satın aldıktan sonra servis muayenesine gönderdiğini, serviste araç üzerinde oynama yapıldığının ve aracın çalıntı olduğunun; şasenin, motorunun, şanzımanının birbirinden bağımsız farklı araçlardan toplanmış olduğunun, araç orijinalinin … olup …. araca dönüştürülmüş olduğunun bayiden tarafına bildirildiğini, polis kuvvetlerinin aracı bağladığını, aracın halen Emniyet Müdürlüğü’nde bulunduğunu, 2020/1034 soruşturma nolu savcılık dosyasında alınan 01/09/2020 tarih 32384486-47348/2020/538 sayılı kriminal raporunda bahse konu aracın kat’i surette change ve ayıplı olduğunun, mevcut şasi numarasının bulunduğu göğüs ön yüzeyi dip kısımları ile sağ ve sol uç kısımları olmak üzere, şasi numarasını çevreleyen nitelikte orijinal olmayan kaynak ve macunlama işlemlerinin bulunduğunun, neticede aldatma (iğfal) kabiliyeti olan ayıpları taşıdığının tespit edildiğini ve aracın trafiğe çekildiğinin belirtildiğini, ayrıca yerel mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararında, davalının malları kaçırma girişimi olmadığından ve vekil edenin alacaklı olduğunu ispatlar belge olmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiğini, uygulanması gereken prosedürün, yerel mahkemenin teminat karşılığında ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmemesi gerektiğini, borçlu/davalı yan tarafından icra dosyasının kapak hesabı yapılıp, dosya borcu icra dairesine depo edildiğinde borçlu davalı üzerindeki hacizlerin kaldırılacağını, yerel mahkemece kesin olarak verilen, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin 2022/1380 Esas, 2022/1426 Karar sayılı kararının teminat karşılığında kaldırılamayacağını, yerel mahkemenin 30.09.2022 tarihli kararının hukuka ve kanuna açıkça aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkemenin 30.09.2022 tarihli ihtiyati hacze itirazın kabulüne, ihtiyati haczin kaldırılmasına dair kararının kaldırılmasını istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, mahkemenin ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına dair 30/09/2022 tarihli ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
Dairemizin istinaf incelemesi ile ihtiyati haciz kararı sonrası davacının Kemalpaşa İcra Dairesinin 2022/1917 esas sayılı dosyasında 20/09/2022 tarihli icra takibi başlattığı görülmüştür.

Davalı vekilinin teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması talebi HMK. 395/1 Maddesi kapsamında tedbirin kaldırılması mahiyetindeki bir talep olup mahkemece İİK ‘nun 266. Maddesi uyarınca ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.
İhtiyati haciz, 6100 sayılı HMK’da düzenlenen ihtiyati tedbir kavramının bir türüdür. Her ne kadar İİK’da düzenlenmiş ise de; HMK’nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümleri genel hüküm niteliğinde olduğundan ihtiyati hacze ilişkin taleplerde de uygulanacağı açıktır.
Teminat karşılığında ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması HMK’nın 395. maddesinde düzenlenmiş olup, 1. fıkrasında aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilenin veya ihtiyati tedbir kararı uygulananın, mahkemece kabul edilecek teminatı göstermesi halinde, mahkemenin duruma göre tedbiri değiştirebileceği ve kaldırabileceği düzenlenmiştir. Söz konusu maddenin 2. fıkrasında teminatın tutarının 87. maddeye göre tayin edileceği, 3. fıkrasında itiraza ilişkin 394. maddenin 3 ve 4. fıkralarının uygulanacağı düzenlenmiştir.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2013/1088 Esas ve 2013/4111 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere, kanun koyucu ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek kanun yollarını, özenle, açıkça ve ayrıntılı şekilde düzenlenmiş olup, HMK’nın 391.ve 394.maddelerinde yer alan kanun yollarına ilişkin düzenlemeden de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yolu açık değildir.
Söz konusu yasal düzenlemeler gözetildiğinde, teminat karşılığında tedbir kararının değiştirilmesinin veya kaldırılmasının istenebileceği, mahkemece bu konuda verilecek kararlara karşı itiraz edilebileceği düzenlenmiş olup, teminat karşılığında tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talepleri üzerine verilen kararlara karşı istinafa başvurulacağına ilişkin bir düzenleme yapılmamıştır. Aksine 395. maddenin 3. fıkrası ile itiraz hususunda 394. maddenin 3 ve 4. maddelerine yollama yapılmış olup, 394. maddede tedbire itiraz üzerine verilecek kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğine dair 5. fıkraya yollama yapılmamıştır. Bundan da kanun koyucunun teminat karşılığında tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talepleri üzerine verilecek kararlara karşı sadece itiraz yolunu öngördüğü, bu kararlara karşı istinafa başvurulmasına imkan vermediği anlaşılmaktadır.
Sonuç itibariyle, Mahkemece verilen ara karar istinafa tabi kararlardan olmadığından ihtiyati haczin kaldırılmasına itiraz eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 341/1 ve 352/1-b maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/09/2022 tarihli, 2022/310 Esas sayılı ara kararının istinafı kabil olmaması sebebiyle ihtiyati haczin kaldırılmasına itiraz eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun USULDEN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin yatırmış olduğu 220,70 TL istinaf başvuru harcı ve 80,70 TL istinaf karar harcı olmak üzere toplam 301,40 TL harcın istek halinde ihtiyati haczin kaldırılmasına itiraz eden davacı tarafa iadesine,
3-İhtiyati haczin kaldırılmasına itiraz eden davacı vekilinin tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın 6100 sayılı HMK’nın 359-(3) maddesi uyarınca; ilk derece mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
7-Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 30/11/2022