Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1857 E. 2022/1732 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1857
KARAR NO : 2022/1732
KARAR TARİHİ: 27/10/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/06/2022
NUMARASI : 2022/398 Esas ve 2022/517 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat
BAM KARAR TARİHİ : 27/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/10/2022
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıların ortak iş yerinden… plakalı … model … marka aracı Denizli 9. Noterliğinin 34314 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi uyarınca 140.000,00-TL bedelle satın aldığını, aracı satın alıp İzmir’e getirdikten sonra ekspertiz firmasında muayene yaptırdığını ve araçta sayısız kusurlar çıktığını, araçtaki ayıpların tespiti üzerine müvekkilinin 8 günlük yasal süre içinde hem telgraf hem de şirketin resmi web sitesindeki mesaj bildirim sistemine hasar ihbarı yaptığını, 30/09/2021 tarihli kargo ile eksper raporu ve araç fotoğraflarını da ekleyerek kargo yaptığını, aynı gün ulaştığını ancak ayıp ihbarını kabul etmediklerini, davalı şirketlerin kurucuları ve kurucu ortaklarının aynı aileye mensup kişiler olduklarını, her iki şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adreslerinin aynı olduğunu, davalılar arasında iktisadi özdeşlik bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla Denizli 9. Noterliğinin 34314 yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi uyarınca ödenen 140.000,00-TL’nin ayıp ihbarında bulunduğu ve davalının temerrüte düştüğü 30/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesini, ayıplı… plakalı aracın bedel iadesi yapılması şartıyla masrafları davalı tarafça karşılanarak müvekkilininden teslim alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…Tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, İzmir Arabuluculuk Bürosunun 2021/7231 Dosya 2021/137265 Büro Dosya numaralı Arabuluculuk Son Anlaşamama Tutanağı, davacı şirkete ait ticaret sicil kayıtları, davalı şirketlere ait ticaret sicil kayıtları, davacı vekilinin 13/06/2022 havale tarihli feragat dilekçesi, davalı … Şirketi vekilinin 14/06/2022 tarihli beyan dilekçesi, davalı … Şirketi …. ve Ortakları vekilinin 15/06/2022 tarihli beyan dilekçesi, ve sair deliller birlikte değerlendirildiğinde, vekaletnamesinde davadan ve kanun yollarından feragat etmeye ilişkin özel yetkisi bulunan davacı vekilinin 13/06/2022 havale tarihli feragat dilekçesindeki beyanı ile davadan feragat ettikleri anlaşılmakla, açılan davanın feragat nedeniyle reddine…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı taraf istinaf dilekçesinde özetle; davanın açıldığı tarihteki haklılık durumu gereğince, davalılara tahmili gereken yargılama gideri kapsamındaki arabulucu ücretinin hukuka aykırı biçimde davacı müvekkiline yüklenmesinin hukuka aykırı olduğunu ve bu yönü ile mahkeme kararının kaldırılmasını ve arabulucu ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; satılan aracın gizli ayıplı olduğu iddiasına dayalı tazminat davasıdır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 24/11/2016 tarihli ve 6763 Sayılı Kanun’un 41. maddesi ile değiştirilen 341/2 fıkrasında öngörülen kesinlik sınırı 3.000,00 Türk Lirasıdır. 6100 Sayılı HMK’nın ek 1. maddesi uyarınca 01/01/2022 tarihinden itibaren ise, bu sınır 8.000,00 Türk Lirasıdır. Davacı taraf 1.600,00 TL zorunlu arabuluculuk yargılama gideri yönünden istinaf etmiş olduğundan 15/06/2022 tarihli gerekçeli karar bu yönü ile kesin niteliktedir.(Yargıtay 19. HD. 2019/2829 E ve 2019/4446 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.)
Somut olayda; mahkemece verilen karar kesin nitelikte olup, kesin olan kararlara karşı HMK’nın 346. maddesi hükmü uyarınca ilk derece mahkemesince istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, HMK’nın 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince de bu yönde karar verilebilir. Bu karar usule ilişkin nihai karardır. Bölge Adliye Mahkemesince verilen bu usulden ret kararına karşı temyiz yolu da kapalıdır.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05/01/2018 tarih, 2017/5397 esas ve 2018/5 karar sayılı ilamı bu yöndedir.)
Mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine dair karar verildiği ancak, davacının hakkın özünden feragat etmeyip, davalı tarafın sulh yolu ile uzlaşması sonucu taleplerinden feragat ettiği, dolayısıyla arabuluculuk ücretinin davacıya yükletilmesi doğru değil ise de; miktar itibariyle kesin olduğundan talebin reddine dair karar verilerek bu hususa değinilmekle yetinilmiştir. (Yargıtay HGK 2013/1728 esas ve 2015/1036 karar sayılı ilamı bu yöndedir.)
Yukarıda açıklanan gerekçelerden HMK’nın 352. maddesindeki düzenleme gereğince mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk derece mahkemesi kararı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesi uyarınca kesin olması sebebiyle davacı tarafın istinaf başvurusunun USULDEN REDDİNE,
2-Davacının yatırmış olduğu 220,70 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ve 80,70 TL istinaf karar harcının üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.27/10/2022