Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1817 E. 2023/134 K. 26.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1817
KARAR NO : 2023/134
KARAR TARİHİ : 26/01/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2022
NUMARASI : 2022/460 Esas 2022/707 Karar
DAVANIN KONUSU : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
BAM KARAR TARİHİ : 26/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/01/2023

Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirketin mülkiyeti müvekkili şirkete ait olan otelde kiracı olduğu dönemde kira sözleşmesinden doğan kira bedellerini ödemediğini, bu nedenle temerrüde ilişkin ihtarname gönderildiğini ve sonrasında da Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/447 E. Sayılı dosyası ile ödenmeyen kira parasının tahsili ve temerrüt nedeniyle tahliyesi için dava açıldığını, yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile, davalı şirketin mülkiyeti müvekkiline ait olan otelden tahliyesine ve 600.000-USD’nin dava tarihindeki Türk Lirası karşılığının 30/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verildiğini, davalı şirketin istinaf kanun yoluna başvurduğunu, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi Başkanlığının 28/11/2017 tarih, 2017/1955 Esas ve 2017/2262 Karar sayılı istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine ilişkin temyiz kanun yolu kapalı kararı üzerine 28.11.2017 tarihinde kararın kesinleştiğini, kararın Marmaris 1. İcra Müdürlüğü’nün 2016/4194 E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ancak bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/242 E. Sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilerek vekalet ücretine hükmedildiğini, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 15/03/2017 tarih, 2017/410 Esas ve 2017/434 Karar sayılı istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine ilişkin temyiz kanun yolu kapalı kararı üzerine 15.03.2017 tarihinde kararın kesinleştiğini, kararın Marmaris 2. İcra Müdürlüğü’nün 2017/2149 E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ancak bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı şirket tarafından Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/470 E. Sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında da aynı şekilde davanın reddine karar verilerek vekalet ücretine hükmedildiğini, kararın taraflarca istinaf edilmemesi üzerine de 10.01.2017 tarihinde kesinleştiğini, kararın Marmaris 1. İcra Müdürlüğü’nün 2017/1711 E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğunu ancak bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, ilama dayanan alacağın gönderilen icra emrine rağmen ödenmemiş olması İİK. 37 ve 177/4. Madde hükümleri gereği doğrudan iflas nedeni olduğunu, bu nedenlerle, ilama dayanan alacağın icra emriyle istendiği halde ödenmemiş olması nedeniyle, İİK 37 ve 177/4. Madde hükümleri gereği, tüzel kişi ve tacir olan davalı (borçlu) şirketin iflası ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, söz konusu ilamlı icraya konu alacakların, özünde müvekkili şirket ile davacı arasında imzalanmış olan 25/08/2015 tarihli, 01/01/2016 yürürlük tarihli kira sözleşmesinden doğan kira bedeline ilişkin uyuşmazlıktan kaynaklandığını, müvekkilinin … Otel isimli oteli 01/01/2016 tarihinden başlamak üzere 5 yıllığına kiraladığını, ilk yıl kira bedeli 1.200.000-USD olarak belirlendiğini, iş bu bedelin herbiri 600.000-USD olan iki taksit halinde ödenmesi kararlaştırıldığını, ancak söz konusu otelin dava dışı üçün bir şirket olan … Şirketi tarafından fiilen işletildiğini, bu şirkete davacı tarafından Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/283 Esas sayılı dosyası ile ecri misil ve tahliye istemi ile dava açıldığını, sürecin bu şekilde devam etmekteyken kimi davalar sonuçlandığını, kimilerinin ise derdest iken davacı tarafın müvekkilinin iflasını istediği borç konusu ile ilgili olarak dava dışı … ile anlaşarak, uyuşmazlıkların temelinde yer alan kira sözleşmesinin kapsadığı dönemde oteli fiilen kullanmış olan … ile anlaşarak ibralaşmış olduğunu, bu ibralaşma ve anlaşma neticesinde davacı tarafın,… şirketine karşı açmış oldukları ecrimisil talepli Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/283 Esas sayılı dosyasından feragat ettiğini, bu hali ile aynı döneme ilişkin olarak tekrar müvekkilinden talepte bulunulması hukuka aykırı olduğunu, 23/02/2022 tarihli Dava dışı … ve … arasında imzalanan Satış ve İbra Protokolü uyarınca söz konusu alacaktan feragat ettiklerini, böyle bir borcun bulunmadığını, Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/242 Esas sayılı dava dosyası ise müvekkili tarafından davacıya karşı açılmış olan, davacının müvekkilinden talep etmiş olduğu kira bedelinden dolayı borçlu olmadığının tespitine dair menfi tespit davası olduğunu, her ne kadar bu dava müvekkil aleyhine bitmişse de yine 23/02/2022 tarihli Dava dışı … ve … arasında imzalanan Satış ve İbra Protokolü uyarınca söz konusu alacaktan feragat ettiğini, böyle bir borcun da bulunmadığının sabit olduğunu, görüldüğü üzere davacı tarafından her ne kadar iik 177/4 uyarınca ilama dayalı alacağın ödenmemesi bir doğrudan iflas sebebi ise de ilama konu alacağın bulunmaması, bu konuda tarafların anlaşmış olması halinde artık bu ilamlar nedeni ile iflas kararı verilmesi mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle davacının davası haksız olup, açılan bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMECE :
08 Temmuz 2021 tarih ve 31535 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07.07.2021 tarih ve 608 Sayılı Kararı ile kurulmasına karar verilen ve yargı çevresi tüm Muğla ilinin mülki sınırları olarak belirlenen Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi ile ilgili kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce ön inceleme ve tahkikat duruşma günü verilerek taraf veya vekillerine duruşma günü bildirir meşruhatlı çağrı kağıdının tebliğ edilmiştir.
Basın İlan Kurumu’na yazılan müzekkere yazılarak gerekli ilanların yapıldığı anlaşılmıştır.
Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 03/11/2016 tarih ve 2016/447 Esas, 2016/742 Karar, Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 08/09/2016 tarih ve 2016/242 Esas, 2016/562 Karar, Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 10/11/2016 tarih ve 2016/470 Esas, 2016/759 Karar sayılı dosyalar celp edilmiştir.
Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28/09/2021 tarih ve 2020/283 Esas, 2021/162 Karar sayılı dosyanın celpedilmiştir.
Marmaris 1. İcra Müdürlüğü’nün 2016/4194 Esas, Marmaris 2. İcra Müdürlüğü’nün 2017/2149 Esas, Marmaris 2. İcra Müdürlüğü’nün 2017/339 Esas, Marmaris 2. İcra Müdürlüğü’nün 2017/439 Esas, Marmaris 2. İcra Müdürlüğü’nün 2016/636 Esas sayılı dosyalar celp edilmiştir.
Marmaris Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden (Marmaris …) Vergi numaralı davalı “… ŞİRKETİ”ne ait; ticaret sicil dosyasının onaylı örneği ve temsile yetkili müdür/müdürlerin kim olduğu, adı-soyadı ve açık kimlik bilgi, TC. Kimlik numrası ve adresleri ilgili bilgiler celp edilmiştir.
Borçlu şirket temsilcisi … UYAP sistemine eklenerek 2004 sayılı İİK’nın 177/1-4’e göre dinlenmek üzere duruşmaya davet edilmesi için açıklamalı davetiye çıkartıldığı, 28/12/2021 tarihinde tebligatın bizzat kendisine yapıldığı anlaşılmıştır.
06/07/2022 tarihli duruşmada davacı ve davalı vekilleri ve davalı-borçlu şirket temsilcisi …’nun beyanları alınmıştır.
Dava, “2004 Sayılı İİK’nun 177/4 Maddesi Gereğince Doğrudan Doğruya(takipsiz)borçlunun İflasına Karar Verilmesi” talebine ilişkindir.
Mahkememizce, davalı şirket temsilcisine 2004 İİK’nın 177/son maddesi gereğince dinlenmek üzere tebligat çıkarıldığı, çağrılan şirket temsilcisinin 06/07/2022 tarihli duruşmaya katıldığı ve beyanının alındığı, davalı şirketin 2004 sayılı İİK’nın 177/4. maddesine dayalı olarak doğrudan iflasının talep edildiği, davacının kira uyuşmalığı, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin alacaklarından kaynaklanan Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesine ait kesinleşmiş kararlarının icraya konulduğu, icra emirlerinin davalı şirkete tebliğine rağmen borcun ödenmediği anlaşılmıştır. (Yargıtay 23. HD’nin 22/06/2015 tarih ve 2014/5069 Esas, 2015/4774 Karar, Yargıtay 23. HD’nin 18/05/2017 tarih ve 2015/9934 Esas, 2017/1508 Karar, Yargıtay 23. HD’nin 22/06/2015 tarih ve 2014/5069 Esas, 2015/4774 Karar)
Davalı vekili davacının iyi niyetten yoksun olduğunu, davalının iflasının alacaklıların yararına olmayacağını ileri sürmüş ise de; “2004 Sayılı İİK’nun 177/4 Maddesi Gereğince açılan davada davacının hangi saikle dava açtığı, iflasa karar verilmesi halinde bu durumun alacaklılarının yararına olup olmadığı hususlarının önemli olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı ve temsilcisinin, tüm davalarda davacı şirketin protokolde yer alan … otel ile müvekkili şirket arasında organik bağ olduğunu açıkça belirttiği, … ile yapılan protokolün dosyaya sunulduğu, davacının bu alacaklardan bu protokol ile feragat ettiğini, bu nedenle davanın reddini talep ettiklerini savunmuş is ede; Davalı tarafın sunduğu 23/02/2022 tarihli protokolün davacı ve davalı arasında yapılan bir protokol olmayıp, davacı ile dava dışı… A.Ş. arasında yapılan bir protokol olduğu, davalı tarafın organik bağ, ibra ve diğer savunmaları ile ilgili inceleme görevinin uyuşmazlığın kira sözleşmelerine dayanması nedeniyle bu dava dosyasında incelenmesinin mümkün olmadığı, bu görevin Mahkememize ait olmayıp Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu, davalı tarafın ilamlı icraya rağmen borcunu ödemediğinin sabit olduğu, bu nedenle, davalı temsilcisi ve vekilinin iflasın şartlarının oluşmadığı savunmasının doğru olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, Marmaris Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 4445 sicil numarasında kayıtlı davalı “… ŞİRKETİ”(Marmaris VD. … )’nin 2004 Sayılı İİK’nın 177/4 Maddesi gereğince iflasına karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU :
Davalı vekil istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu ilamlı icraya konu alacakların, özünde müvekkili şirket ile davacı arasında imzalanmış olan 25/08/2015 tarihli, 01/01/2016 yürürlük tarihli kira sözleşmesinden doğan kira bedeline ilişkin uyuşmazlıktan kaynaklandığını, müvekkilinin … Otel isimli oteli 01/01/2016 tarihinden başlamak üzere 5 yıllığına kiraladığını, ilk yıl kira bedeli 1.200.000-USD olarak belirlendiğini, iş bu bedelin herbiri 600.000-USD olan iki taksit halinde ödenmesi kararlaştırıldığını, ancak söz konusu otelin dava dışı üçün bir şirket olan … Şirketi tarafından fiilen işletildiğini, dava dışı … ile anlaşarak, uyuşmazlıkların temelinde yer alan kira sözleşmesinin kapsadığı dönemde oteli fiilen kullanmış olan … ile anlaşarak ibralaşmış olduğunu, bu hali ile aynı döneme ilişkin olarak tekrar müvekkilinden talepte bulunulması hukuka aykırı olduğunu, böyle bir borcun bulunmadığını, davacı tarafından her ne kadar İİK 177/4 uyarınca ilama dayalı alacağın ödenmemesi bir doğrudan iflas sebebi ise de ilama konu alacağın bulunmaması, bu konuda tarafların anlaşmış olması halinde artık bu ilamlar nedeni ile iflas kararı verilmesi mümkün olmadığını beyanla kararın kaldırılmasını davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, İİK 174/4 madde gereğince iflas istemine ilişkindir.
Davacı tarafça Sulh Hukuk Mahkemesi’nden alınan ilamın ilamlı icraya konu edildiği takibin kesinleşmesine rağmen borcun ödenmediği beyanı ile davalının iflası talep edilmiştir.
Davalı tarafça kira dönemi süresince taşınmazı fiilen kullanan dava dışı … şirketi aleyhine başlatılan davalardan feragat edildiği iki tarafın ibralaştığı, müvekkili ile davadışı … şirketi arasında organik bağ bulunduğu halde olmayan borca dayalı iflas isteyemeyeceği savunulmuştur.
Tüm dosya kapsamına göre;Marmaris Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 4445 sicil numarasında kayıtlı davalı … Şirketi’nin İİK. 43. maddesi gereğince iflasa tabi olduğu, davalı şirketin muamele merkezi itibariyle İİK. 154. maddesi kapsamında mahkemenin yetkili olduğu, icra emri tebliğine rağmen davalı şirket tarafından icra emrine konu borç ödenmediğinden İİK.nun 177/4 maddesi kapsamında alacaklının doğrudan doğruya iflasının talep edilebilmesine ilişkin şartın oluştuğu, mahkemece iflas talebinin İİK 166/2. maddesinde öngörülen biçimde usulüne uygun olarak ilan edildiği, yine davacı tarafından İİK.nun 160. maddesi gereğince ilk alacaklar toplantısına kadar olan masraflar ile kanun yolları için gerekli tüm masrafın mahkeme veznesine depo ettirildiği, İİK.nun 177/son maddesi gereğince davalı şirketin temsilcisi … ‘nun davet edilerek duruşmada dinlendiği, davalının sunduğu ibra sözleşmesinin davalı ile davacı arasında yapılmış bir sözleşme olmadığı, davalının İİK.nun 177. maddesi gereğince iflasına karar verilmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan, yerel mahkeme kararına karşı yerinde olmayan istinaf isteminin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/07/2022 tarih, 2022/460 Esas ve 2022/707 Karar sayılı kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı taraftan alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından başlangıçta alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 99,20 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 361/1. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/01/2023