Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1792 E. 2022/1730 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1792
KARAR NO : 2022/1730
KARAR TARİHİ: 27/10/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2022
NUMARASI : 2022/295 Esas ve 2022/598 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 27/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/10/2022
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile …. Şti adasında genel kredi sözleşmesi yapıldığını, diğer borçlu …’e bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmesi için Beyoğlu 48. Noterliğine 04/05/2017 tarihli 51242 yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide olunduğu, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine borçlular hakkında İzmir 10. İcra Müdürlüğünün 2017/8420 esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını davalının itirazı ile takibin durduğunu, iddiaların icra takibini geciktirmeye yönelik olduğunu bildirerek 2017/8420 esas sayılı icra takibine konu 105.947,87 TL borçluların yaptığı itirazların iptali ile takibin devamına %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…davacı tarafça davalılar aleyhine İzmir 10. İcra Müdürlüğünün 2017/8420 sayılı dosyası ile yapılan icra takibine davalıların itirazı üzerine İİK 67 madde kapsamında iş bu davanın açıldığı, davalı şirketin lehdar sıfatı ile imzaladığı sözleşmelerde davalı …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatının bulunduğu, takip tarihi itibari ile bilirkişi raporu ile hesaplanan banka alacağının; 98.265,64 TL asıl alacak, 4.585,93 TL faiz 229,30 TL %5 BSMV , 1.179,20 TL masraf toplamı 104.206,07 TL olduğu, takipten sonra 28/12/2017 tarihinde 17.462,73 TL tahsilat yapıldığı, icra takibinde takip konusu alacağın tamamının …’ten, 628 T.L kısmın … Ltd’den talep edildiği icra takibinde talepleri aşmamak kaydıyla davalı taraf itirazlarının iptali ile İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin kaldırma kararında yer alan kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişki hususunda da gerekli inceleme yapılmak ve istinaf mahkemesinin kararındaki gerekçeler doğrultusunda…” Davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı taraf istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin davanın kabul edilmeyen kısmı ile … Şti. açısından 628,00 TL ile sınırlı kabul edilen kısmının ortadan kaldırılarak davanın her iki borçlu açısından da tamamen kabulü ile icra takibinde bildirilen takip çıkış tutarı üzerinden devamı yönünden hüküm kurulmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili talebi ile başlatılan icra takibine karşı yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 24/11/2016 tarihli ve 6763 Sayılı Kanun’un 41. maddesi ile değiştirilen 341/2 fıkrasında öngörülen kesinlik sınırı 3.000,00 Türk Lirasıdır. 6100 Sayılı HMK’nın ek 1. maddesi uyarınca 01/01/2022 tarihinden itibaren ise, bu sınır 8.000,00 Türk Lirasıdır. Davacı tarafın istinafa konu ettiği ve mahkemece kısmen reddine dair verilen alacak miktarı davalı … yönünden 2.867,00 TL olup, diğer davalı … Şti. Yönünden 628,00 TL olduğundan 05/07/2022 tarihli gerekçeli karar bu yönü ile kesin niteliktedir.(Yargıtay 19. HD. 2019/2829 E ve 2019/4446 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.)
Somut olayda; mahkemece verilen karar kesin nitelikte olup, kesin olan kararlara karşı HMK’nın 346. maddesi hükmü uyarınca ilk derece mahkemesince istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi, HMK’nın 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince de bu yönde karar verilebilir. Bu karar usule ilişkin nihai karardır. Bölge Adliye Mahkemesince verilen bu usulden ret kararına karşı temyiz yolu da kapalıdır.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05/01/2018 tarih, 2017/5397 esas ve 2018/5 karar sayılı ilamı bu yöndedir.)
Yukarıda açıklanan gerekçelerden HMK’nın 352. maddesindeki düzenleme gereğince mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk derece mahkemesi kararı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341/2. maddesi uyarınca kesin olması sebebiyle davacı tarafın istinaf başvurusunun USULDEN REDDİNE,
2-Davacının yatırmış olduğu 220,70 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ve 80,70 TL istinaf karar harcının üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda uyuşmazlık konusu miktar dikkate alındığında Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352 maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 27/10/2022