Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1746
KARAR NO : 2022/1630
KARAR TARİHİ: 20/10/2022
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MANİSA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/04/2022
NUMARASI : 2022/347 Esas ve 2022/966 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 20/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/10/2022
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı ile davacı şirket arasında mal satımından kaynaklı olarak ticari iş ilişkisi kurulduğunu, yapılmış olan satışların faturalandırıldığını, ancak düzenlenen faturalardan kaynaklı olarak cari hesap sözleşmesine konu borcun 12.000 TL tutarındaki bakiyesinin ödenmediğini, davacı şirket ile davalı arasında bahsi geçen faturalardan kaynaklı olarak olarak imzalanan cari hesap ekstresine ait olan borçlardan 12.000 TL sini tahsil edemeyince; davalı borçlu hakkında Saruhanlı İcra Müdürlüğünün 2019/14 esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine dair ödeme emrinin davalı tarafa 14/01/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının iş bu takibe 15/01/2019 tarihinde itiraz ettiğini bu itiraz sebebiyle takibin durdurulduğunu, iş bu itirazın iptali ile alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Müvekkilinin … Mah. … Sok. No:… İç Kapı No:.. …/Manisa adresinde oturduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin tacir olmadığın yetkili mahkemelerin müvekkilinin ikametinin bulunduğu Manisa Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bu nedenlerle hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “… ticari dava niteliğindeki davanın Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı kapsamında kaldığı uyuşmazlık konusu olmamakla birlikte ilke kararının yürürlüğü tarihinden önce açılmış olan iş bu ticari davada anayasal hak olan doğal hakimlik gereğince uygulanabilmesi için bu belirlemenin kanunla yapılmış olması tek başına yeterli olmadığı, ayrıca sözü edilen belirlemenin, uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce yapılmış olmasının da gerektiği, doğal hâkim ilkesinin bünyesinde, “kanuniliğin” yanı sıra “önceden belirlenmiş” olmaya da yer verildiği, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararının taraflar arasındaki uyuşmazlığın gerçekleşmesi tarihinden önce açılmış olan bu ticari davada doğal hakimlik ilkesi gereğince uygulama yeri olmadığı, yine Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun ilgili kararında da açıkça iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmasına denilmek suretiyle bu tarihten önce açılmış ticari davaların bu belirleme kapsamı dışında tutulduğu ve ilgili kararda doğal hakimlik ilkesinin gözetildiğinin de açık olduğu, dava açılmasının yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından birinin davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesi olduğu, bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişikliklerin görevi ve yetkiyi etkilemeyeceği, bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonucunda mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğması olduğu, nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemelerin görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemeyeceği, yerel mahkemenin kararına dayanak Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu kararında yargı çevresinin belirlenmesine ilişkin kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, HSK kararında görülmekte olan davaların devri ile ilgili bir düzenlemenin bulunmadığı, söz konusu genel kurul kararının görülmekte olan davaların da devredilmesi gerektiği şeklinde yorumlanarak kapsamının genişletilemeyeceği anlaşıldığından 01/09/2021 tarihinden önce açılan bu davanın ilçe mahkemesince mahkememize gönderilemeyeceği, mahkememizin görevsiz olduğu ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki karar verilmiştir…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; usulü hata yapıldığını ve dosyanın karşı görevsizlik kararı verilerek dosyanın görev çözümüne bırakılması gerektiğini, yada dosya bir önceki saruhanlı asliye hukuk hakimliğinin verdiği karar gibi resen dosyanın saruhanlı asliye hukuk hakimliğine gönderilmesine karar verilmesi gerektiğini, Manisa Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararı ve görevsizlik kararı sonucu dosyanın bir önceki karar gibi resen gönderilmesi kararı verilmesi gerekirken; mürcaat ile gönderilmesine karar verilmesi ve neticesinde müracat yokluğu ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; faturaya dayalı cari hesap ilişkisi alacağının tahsili talebi ile başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Somut olayda; 01/09/2021 tarihinden önce açılan bu ticar idavada ilçe mahkemesince dosyanın gönderilemeyeceğinden ilçe asliye ticaret mahkemesine dosyanın gönderilmesine karar verildiği görülmüştür.
Öte yandan; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. madde “Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, (…) (1) süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır ve görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkemece bu konuda resen karar verilir.(1)(2) (2) Dosya kendisine gönderilen mahkeme, kendiliğinden taraflara davetiye gönderir.”
Görevsizlik kararı davacı vekiline ve davalı vekiline tebliğ edilmiş ve karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak 27/04/2022 tarihinde kesinleştiği ve iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak gönderilmesi talebinde bulunulmadığından, mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 06/06/2022 tarihli ek kararı yerindedir.(Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2021/9408 esas ve 2021/14314 karar sayılı ilamı da bu yöndedir.)
Bu itibarla; istinaf kanun yoluna başvuranın dilekçesinde yer verdiği itirazların, açıklanan gerekçe ışığında yerinde olmamasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olmasına göre duruşma açılmasına gerek görülmeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Manisa Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/347 esas, 2022/966 karar sayılı ve 06/06/2022 tarihli ek kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcı ve 220,70 TL istinaf kanun yolu başvuru harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-c maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
20/10/2022