Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/170 E. 2022/219 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/170
KARAR NO : 2022/219
KARAR TARİHİ : 03/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/11/2021
NUMARASI : 2021/572 Esas ve 2021/941 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/02/2022

İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 23/11/2021 tarihli, 2021/572 esas ve 2021/941 karar sayılı dosyası dairemize gönderilmiş olmakla, yapılan inceleme sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davalı şirkete verdiği yük taşımacılığı hizmeti karşılığı doğan alacakları ile, taraflar arasında düzenlenen 28.02.2021 tarihli “İş Makinası Kira Sözleşmesi” ilişkisinden kaynaklanan iş makinası kira alacaklarının ödenmemesi üzerine sözkonusu alacakların tahsili talebiyle davalı şirket hakkında İzmir 15.İcra Müdürlüğünün 2021/6349 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu şirket ödeme emrinin tebliği üzerine takip konusu faturalardan 31.03.2021, 29.03.2021, 24.03.2021, 09.03.2021, 23.02.2021 tarihli faturalara konu 30.704,11 TL.borcunun varlığını kabulle bu miktar borcunu ödemiş, takip konusu bakiye 34.189,56 TL.lık kısım için “ödeme emrinde yazılı 05.05.2021 tarih ve 19.944,00 TL.tutarlı, 07.06.2021 tarih ve 14.245,56 TL.tutarlı faturalara ilişkin borcun bulunmadığı” gerekçesi ile itiraz ederek, takibi 34.189,56 TL.lık kısım yönünden durdurduğu, 28.02.2021 tarihli kira sözleşmesine konu silindir iş makinası anılan sözleşme hükümleri doğrultusunda davalı şirkete kiralanmış ve sözleşmenin düzenlenmesi ile birlikte davalı şirkete teslim edilmiş, kira sözleşmesinin davalı şirket tarafından sonlandırılarak, ekli teslim tutanağı ile müvekkil davacı şirkete teslim ve iade edildiği 21.05.2021 tarihine kadar da davalı şirketin tasarruf ve kullanımında kaldığı, 01.03.2021-21.05.2021 tarihleri arasındaki kira dönemine ilişkin düzenlenen üç fatura da davalı şirkete tebliğ edildiği, taraf defterlerine kayıtlanmış, 2021 Mart ayı kirası karşılığı düzenlenen 31.03.2021 tarihli fatura bedeli de takip ödeme emrinin tebliğinden sonra davalı şirket tarafından ödendiği, dolayısıyla iş makinasının kiralanıp teslim edildiği 01.03.2021 tarihinden davalı şirketin kira ilişkisini sonlandırıp sözleşmeye konu iş makinasını davacı kiralayana iade ettiği 21.05.2021 tarihine kadar doğan tüm kira borçlarından davalı şirketin sorumlu olduğu, bu sebeple, davalının 2021 mart ayı kira bedeli için düzenlenen 31.03.2021 tarihli fatura borcunu kabul ederek, ödemesine rağmen iş makinasını tasarrufunda ve kirasında bulundurduğu 21.05.2021 tarihine kadar olan dönem için doğan kira alacaklarına karşılık düzenlenen “05.05.2021 tarih ve 19.944,00 TL.tutarlı, 07.06.2021 tarih ve 14.245,56 TL.tutarlı faturalara ilişkin borcun bulunmadığı”na yönelik kısmi itirazı, alacağı sürüncemede bırakmaya yönelik olup, haksız ve kötü niyetli olduğu, 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunla 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi, ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki uyuşmazlıklarda, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı haline getirmiş olması sebebiyle arabulucuya da müracaat edilmiş, ancak taraflar arasında bir uzlaşma sağlanamadığı, tüm bu nedenlerle, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile, davalı-borçlunun İzmir 15.İcra Müdürlüğünün 2021/6349 sayılı icra takip dosyasına konu alacağın 34.189,56 TL.lık kısmına vaki kısmi itirazının iptali ile takibin devamına, İtiraz haksız ve kötüniyetli, alacak da likit olup, ödenmesi gereken miktar belli olduğundan müvekkil davacı şirket lehine % 20 den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi müvekkil davacı adına arz ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…HMK 307. Maddesine göre feragat, davaya son veren ve kesin hüküm teşkil eden bir taraf muamelesidir. HMK 309/2 maddesine göre feragat karşı tarafın kabulüne bağlı olmayıp, aynı yasanın 311. Maddesine göre feragat kesin hüküm gibi sonuç doğurur. HMK’nun 123. Maddesine göre davacı hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalı tarafın açık rızası ile davasını geri alabilir. Somut olayda, davacı tarafın 21/06/2021 tarihli dilekçesi, HMK 307.maddesi kapsamında feragat dilekçesidir. Bu dilekçe ile davacı davadan feragat etmiş olup; dosya ele alınarak davacı tarafın davadan feragati nedeniyle aşağıda yazılı olduğu…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu alacağa ilişkin yapılan ödeme dekontunun sunulduğunu, dava açılmasına sebebiyet verdiği ve dava konusu alacağı ödemiş olması sebebiyle davacının dava açmakta haklı olduğunu, bu nedenle davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, dava şartı arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazine gelir kaydına karar verilmesi talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; İİK 72 ve devam maddelerine ilişkin açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili yerel mahkemeye verdiği e-imzalı dilekçesinde davanın konusuz kaldığını, davalıdan yargılama gideri, avukatlık ücreti ve inkar tazminatı talebinin olmadığını beyanla, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Somut olayda; davacının dava konusu bedelin ödendiğini, davanın konusuz kaldığını beyan etmesi karşısında mahkemenin feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi hatalı olup, mahkeme kararının kaldırılarak konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurmak gerekmiştir.
Öte yandan; her ne kadar; dava açıldıktan sonra davalı tarafça ödeme yapılmış ve davanın açılmasına sebebiyet verilmiş ise de; davacı vekilinin davanın konusuz kaldığını bildirdiği e-imzalı dilekçesinde “…yargılama gideri, avukatlık ücreti ve inkar tazminatı…” taleplerinin bulunmadığını beyan ve talep ettiği, o halde yargılama giderlerinden sayılan arabuluculuk ücretininde davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir.
Bu itibarla, davacı tarafın istinaf itirazının kabulü gerekmiştir.
HMK 353/1-b-2 maddesinde yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına gerek duyulmadığı takdirde düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verileceği öngörülmüştür.
Bu durumda, anılan yasal düzenleme doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/11/2021 tarihli, 2021/572 esas ve 2021/941 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davacı tarafın yatırmış olduğu 59,10 TL istinaf karar harcının davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yolu harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama gideri 11,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf eden yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
B-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkındaki kararla;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından peşin yatırılan 259,41 TL harçtan alınması gerekli maktu karar harcı 80,70 TL’nin mahsubu ile 178,71 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Yargılama gideri olan dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin, davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Yatırılan gider avansının varsa kullanılmayan kısmının, 6100 Sayılı Kanunun 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 03/02/2022