Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1051 E. 2022/1246 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1051
KARAR NO : 2022/1246

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2022
NUMARASI : 2022/42 Esas 2022/66 Karar
DAVA : KONKORDATONUN KISMEN FESHİ
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2022

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/42 Esas ve 2022/66 Karar sayılı dava dosyasından yapılan yargılama sonucunda görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya, Dairemize gönderilmiş olmakla HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda; ”…dava dilekçesinde; İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2021/43 Esas – 2021/283 K. sayılı karar ile davalının konkordato talebinin kabulü ile, konkordatonun İİK m. 306 gereğince tasdikine ve konkordatoya tabi borçlarını 20.12.2020 tarihinden başlamak üzere 3’er ay ara ile, 20 eşit taksitle ödemesine karar verildiğini, davalı şirketin, müvekkili şirkete konkordato projesine uymayarak, 20.12.2021 tarihi itibariyle 126.900,00 TL’lik taksit ödemesini yapmadığını, müvekkili şirketin alacaklı … …, … ortaklığına yapılacak ödemenin icra dosyası borcu bitene kadar icra dosyasına yapılmasının talep edildiğini belirterek İİK m. 308/e maddesine göre davalının konkordato şartlarını ihlal etmesi nedeniyle konkordatonun feshine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; konkordatonun feshine ilişkin davadır.
İİK da yapılan 7101 sayılı kanun ile 28.02.2018 tarihinde kabul edilen ve 15.03.2018 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan “İcra Ve İflâs Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” değişiklik ile 308. maddeye eklenen “MADDE 308/e- Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir.
Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” hükmü gereğince konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak konkordatonun kısmen feshini isteme imkanı bulunmaktadır. Bu talepte bulunan alacaklı taraf davasını konkordatoyu tasdik eden mahkemeye açmış olması gerekmektedir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 03.04.2018 tarih ve 538 sayılı Kararı ile konkordato davalarına bakacak ihtisas mahkemelerinin üç ve daha az asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı Asliye Ticaret Mahkemesi, üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde ise 1, 2 ve 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu belirlenmiş olup mahkememizin bu davaya bakma görevi bulunmamaktadır. Ayrıca yine İİK m. 308/e gereği konkordatonun kısmen feshini isteyen tarafın talebinin tasdik eden mahkemeye yapılması gerektiğinden mahkememizin gerek HSK kararı gerekse İİK m. 308/e bendi gereğince görevli olmadığı…” gerekçesi ile Mahkememizin görevsizliğine ve bu çerçevede davanın gerçekleşmeyecek dava şartı nedeniyle HMK m. 115/2f gereği davanın usulden reddine, Kararın kesinleşmesiyle ve talep halinde dosyanın görevli İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiş, verilen bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yargılamanın taraflarına tebligat çıkartılmadan ve beyanları alınmadan yapıldığını, hukuki dinlenilme haklarının kısıtlandığını, davanın görevsizlik kararı verilmeksizin doğrudan usulden reddinin gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, İİK.’nun 308/(e) maddesinden kaynaklanan konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle İİK.’ nun 308/e maddesine göre alacaklının konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebileceğine, görevin kamu düzenine ilişkin olması ve yargılamanın her aşamasında re’sen gözönüne alınması gerektiğine, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/01/2022 tarih ve 2022/42 Esas 2022/66 Karar sayılı hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 80,70.TL maktu harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,
3-İstinaf başvurusu sırasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/(1)-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere 05/07/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.