Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/458 E. 2021/470 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/458
KARAR NO : 2021/470

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/10/2020
NUMARASI : 2020/450 Esas
DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
KARAR YZM TARİHİ : 18/03/2021

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/10/2020 tarih ve 2020/450 Esas sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla, raportör hakim tarafından okunan rapor dinlendi, dosyada bilgi ve belgeler değerlendirilerek
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İhtiyati haciz-tedbir isteyen davacı vekili; müvekkilinin şirket 14 kalemden ve 686 adetten oluşan malları davalı şirkete sattığını ve teslim ettiğini, davacı müvekkili şirketin satımla birlikte 52.493,48 TL bedelli ve 26.03.2020 tarihli irsaliyeli faturayı tanzim ettiğini, davalı şirket ve davalı şirket yetkilisi …. tarafından bu hususun kabul edildiğini, müvekkili şirket tarafından edimi ifa edilmiş olmasına rağmen davalı tarafın fatura bedellerini halen ödemediğini belirterek, fatura alacağından kaynaklı 10.000,00-TL alacağın fatura tarihi olan 26/03/2020 tarihinden itibaren ticari faiz ile davalıdan tahsiline, davalı tarafın taşınır ile taşınmaz malvarlığı ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde ihtiyati haciz uygulanmasına, mahkeme aksi kanaatte ise bu kez de davalının taşınır ve taşınmaz malları üzerine ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, 26/10/2020 tarihli tensip zaptının 11 maddesi ile davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddi ile, ara kararda talebin, İİK.’nun 257 vd.madde hükümlerine göre yapılmış ihtiyati hacze ve İİK’nun 389 vd.madde hükümlerine göre ileri sürülmüş ihtiyati tedbir istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin ihtiyati haciz isteminin, dosya içeriğine göre ve dava konusu alacağın yargılamayı gerektirmesine göre, İİK’nun 257.maddesinde öngörülen şartlar gerçekleşmediğinden, koşulları oluşmayan ihtiyati haciz konulması talebinin reddine, ayrıca uyuşmazlık konusunu para alacağının teşkil etmesine göre ve dava yargılamayı gerektirdiğinden, HMK 389 vd. maddelerinde öngörülen şartları taşımayan, davacı vekilinin ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararına karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili; karşı yana fatura ve sevk irsaliyeleri ile mal teslimi yapıldığını, ödemenin yapılmadığını, alacaklarının muaccel olduğunu, davalı taraf mal kaçırma girişimlerinin bulunduğunu, ihtiyati haciz talebinin koşullarının oluştuğunu, ihtiyati haciz talebinin reddi yönündeki mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini istinaf sebebi olarak ileri sürmüştür.
Uyuşmazlık, ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İhtiyati haciz isteyen taraf, ihtiyati haciz istemine konu dilekçesi ekinde; ticari defterler, vergi Dairesi ve ticaret sicil kayıtlarına, işyeri ve telefon kayıtları, watsapp-mesaj ve e-mail yazışmalarına, irsaliyeli faturaya, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi, tanık beyanlarına dayanmıştır.
İhtiyati haciz talebinin koşullarının düzenlendiği İİK’nın 257. maddesinde ihtiyati haciz kararı verilmesinin koşulları, İİK’nın 258/1. maddesinde ise; ihtiyati haciz isteyenin alacaklı olduğunu yaklaşık ispat kuralına göre ispat edebilmiş olması düzenlenmiştir. O halde İİK’nın 258/1. maddesinde getirilen yaklaşık ispat ölçütüne göre ihtiyati haciz istemine konu alacağın varlığının ispatında Mahkemeye kanaat getirecek delillerin sunulması yeterli görülmüştür.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle İİK’nın 257/1. ve 2. maddeleri ile İİK’nın 258/2. maddesine göre sunulan delillerin ihtiyati haciz isteyen tarafın alacaklı olduğunu ispat etmeye elverişli olmamasına, kamu düzenine aykırı bir hususun saptanmamasına göre, ihtiyati haciz isteyen vekilinin yerinde görülmeyen bütün istinaf sebeplerinin reddi ile, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26/10/2020 tarih ve 2020/450 Esas sayılı kararına karşı davacının istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL istinaf harcından başlangıçta alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 4,90 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına, belirlenen bakiye miktar 20,00 TL altında kaldığından Harçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca tahsili için müzekkere yazılmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince esas yönünden oy birliği, harçlar yönünden oy çokluğu ile kesin olmak üzere karar verildi.18/03/2021

MUHALEFET ŞERHİ:
HMK, Harçlar kanunu ve harçlar tarifesinde ve sair yasal düzenlemede istinaf karar harcı öngörülmediğinden ve aksi yorumun harç ve diğer mali yükümlülüklerin yasa ile düzenleneceğine dair Anayasal hükme aykırı olduğu ve hak arama hakkının sınırlandırıldığı ve hak aramanın zorlaştırıldığı sonucunu doğuracağından, istinaf aşamasında karar ve harcı yatırılması hususunda çoğunluk kararına katılmak mümkün olmamıştır.