Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/2237 E. 2022/323 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/2237
KARAR NO : 2022/323

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/10/2021
NUMARASI : 2021/104 Esas 2021/713 Karar
DAVA : KONKORDATONUN KISMEN FESHİ
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/02/2022

İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/104 Esas 2021/713 Karar sayılı dava dosyasından yapılan yargılama sonucunda konkordatonun kısmen feshine dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya, Dairemize gönderilmiş olmakla HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket hakkında İzmir 3.ATM’nin 06/12/2019 tarih ve 2018/1136 Esas 2019/1146 Karar sayılı kararı ile konkordatonun tasdikine karar verildiğini, kesin mühlet içerisinde alacaklılara çağrı yapılması üzerine bildirdikleri alacaklarının tamamının borçlu tarafından kabul edilmediğini, İzmir 3 ATM’nin 2020/350 Esas sayılı dava dosyasında konkordatonun tamamen feshi talebinde bulunulduğunu ayrıca İzmir 3 ATM’nin 2020/371 Esas sayılı davasında çekişmeli alacak davasının açıldığını, bu davaların derdest olduğunu, ancak hesap ekstresinden de görüleceği üzere davalının konkordato projesinin gerektirdiği ödemeleri yapmadığını, bir süre taksitlerin eksik ödendiğini, daha sonra hiç ödenmediğini ileri sürerek İİK 308/e maddesi uyarınca davalının konkordatosunun kısmen feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tasdik kararını takiben tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi süreci nedeniyle bir ekonomik krize daha maruz kaldığını, ticari faaliyetini devam ettirme ve borçlarını ödeme gayesiyle hareket ettiğini, konkordatonun feshini isteyebilmek için tasdik kararının kesinleşmesi gerektiğini, tasdik kararının henüz kesinleşmediğini, davacı tarafın iddialarını kabul etmemekle birlikte dava şartlarının oluşmadığını, tasdik kararı kesinleşmediğinden davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI :
Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda ”…Konkordatonun tasdikine ilişkin İzmir 3. ATM’nin kesinleşmiş kararı dosyaya eklenmiş, İzmir 3 ATM’nin 2018/1136 esas sayılı dosyasına kayyım … tarafından sunulan raporların ilgili bölümlerinin örnekleri dosyamıza eklenmiştir.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli 2018/1136 esas 2019/1146 karar sayılı kararı ile “Davanın kabulüne, davacı … TİC. LTD. ŞTİ.’nin konkordato talebinin kabulüne, konkordatosunun İİK 306 maddesi uyarınca tasdikine, Konkordato projesi gereğince davacı borçlunun konkordatoya tabi borçlarını birer ay ara ile 36 eşit taksitte (3 yılda) kesin mühlet tarihi olan 28/12/2018 tarihinden itibaren faizsiz olarak 2020 yılı Ocak ayında başlayarak ve her ayın son günü ödemesine” karar verilmiş, bu karara karşı istinaf yoluna başvurulmuşsa da İzmir BAM 17 Hukuk Dairesince istinaf başvurusu esastan reddedilmiş, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulmuş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 23/06/2020 tarihli kararı ile “Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının hüküm bölümünün 1.fıkrasının 2.bendinde yer alan “kesin mühlet tarihi olan 23/12/2018” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “geçici mühlet” ibaresinin hüküm fıkrasına yazılmasına, kararın bu şekilde düzeltilerek onanmasına” karar verilmesi ile düzeltilmiş haliyle hükmün 23/06/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İzmir 3. ATM’nin 06/12/2019 tarihli kararı ile atanan kayyım …’in tasdik kararı gereğince mahkememizin 2018/1136 esas sayılı dosyasına sunduğu kayyım raporlarının değerlendirilmesinden; davacıya ödemelerin başladığı 2020 yılı Ocak ayından itibaren ilk iki taksitin ödendiği, bundan sonraki 8 taksitin ödenmesi gereken tutarının %30’luk kısmının olmak üzere kısmi olarak ödendiği, bundan sonraki Kasım ve Aralık aylarına ilişkin taksitlerin hiç ödenmediği anlaşılmıştır.
İİK 308/e maddesinde “kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir” hükmüne yer verilmiştir. Davacının bu yasal düzenleme uyarınca konkordatonun kısmen feshini istediği ve kendisi hakkındaki konkordatonun feshine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; davalı … TİC. LTD. ŞTİ.’nin konkordato başvurusu üzerine İzmir 3 ATM’nin 06/12/2019 tarihli 2018/1136 esas 2019/1146 karar sayılı kararı ile konkordatosunun İİK 306 maddesi uyarınca tasdikine konkordato projesi gereğince davacı borçlunun konkordatoya tabi borçlarını birer ay ara ile 36 eşit taksitte (3 yılda) kesin mühlet tarihi olan 28/12/2018 tarihinden itibaren faizsiz olarak 2020 yılı Ocak ayında başlayarak ve her ayın son günü ödemesine karar verildiği, bu kararın Yargıtay 17 Hukuk Dairesince düzeltilerek geçici mühlet tarihinden itibaren faizsiz olmak üzere şeklinde 23/06/2021 tarihinde kesinleştiği, davacının davalının alacaklılarından olduğu, davacının alacağının söz konusu konkordato kararı kapsamında bulunduğu, davalının konkordato projesi ve kesinleşen konkordatonun tasdikine ilişkin kararı gereğince borçlarını 2020 yılı Ocak ayında başlayarak 36 ay vadede ödemesi gerekirken bu davanın açıldığı 08/01/2021 tarihine kadar ilk iki taksitin tamamını, sonraki 8 taksitin %30’luk kısmını ödediği, 2020 yılı Mart ayından Ekim ayına kadar olan taksitlerin %70’lik kısmını ödemediği gibi 2020 yılı Kasım ve Aralık ayı taksitlerini hiç ödemediği, böylece davacı hakkında konkordatonun kısmen feshine ilişkin İİK 308/e maddesindeki şartların oluştuğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki karar verilmiştir.
Davalı tarafça dünya genelinde etkisini gösteren covid 19 salgın hastalık sebebiyle ödemelerin yapılamadığı bunun haklı sebep oluşturduğu savunulmuş ise de, ödemelerin kısa süreli gecikmelerinin bu nedenle haklı olarak kabul edilebilme ihtimali bulunmakla birlikte toplam 36 taksitten dava tarihine kadar işlemiş 12 taksitin sadece iki taksitinin tamamen ödenmiş, 8 taksitin %30’luk kısmının ödenmiş ve geriye kalan iki taksitin hiç ödenmemiş olmasının bu kapsamda haklı bir durum olarak kabul edilemeyeceği, kaldı ki davacının da tacir olduğu, konunun sadece davalı yönünden düşünülemeyeceği, davacının konkordato yargılaması sırasında da alacağına kavuşamadığı, salgın hastalığın davacıyı da etkilediği dikkate alındığında taraflar arasındaki hak ve menfaat dengesi de gözetildiğinde davalı yan açısından bu durumun tek başına haklılık oluşturmayacağı değerlendirilmiştir…” gerekçesi ile Davanın kabulüne, konkordatonun tasdik kararı gereği kendisine ifada bulunulmayan davacının konkordato uyarınca kazanmış olduğu hakları muhafaza etmekle birlikte İİK 308/e maddesi uyarınca davacının kendisi hakkındaki İzmir 3. ATM’nin 2018/1136 Esas, 2019/1146 Karar sayılı 06/12/2019 tarihli konkordatonun feshine, karar verilmiş, verilen bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafça ileri sürülen iddiaların konkordato sürecine ilişkin olmasına rağmen tasdik aşamasında ileri sürülmeyip, huzurdaki dava ikame edildiğini, müvekkilinin kötü niyetli olmadığını, somut olaylar dahilinde davacı iddialarının aksine konkordato dosyasında menfaatine yarar elde etmediğini ve müvekkilin yasa gereği aranan nisabı sağladığını, davacının iddialarına dayanak somut herhangi bir delil bulunmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:

Dava, İİK.’nun 308/e madde ve fıkrasına dayalı konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Konkordatonun bir alacaklısınca feshinden söz edebilmek için öncelikle tasdik edilmiş bir konkordato projesinin bulunması gerekmektedir. Konkordatoya tabi borcun yani konkordato alacağının proje gereğince ifa edilmemiş olması davanın sebebini teşkil eder. Ademi ifayı takiben yeni bir mühlete yahut borçlunun ayrıca temerrüde düşürülmesine gerek yoktur.
Konkordatonun kısmen feshi 2004 sayılı İİK’ya 28/2/2018 tarihinde 7101 sayılı Yasa’nın 37. Maddesiyle eklenen 308/e maddesinde “Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir. Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” biçiminde düzenlenmiştir.
Kısmen Feshi Talep Edebilmek İçin Gereken Şartlar ;
Konkordatonun bir alacaklısınca (yani kısmen) feshinden söz edebilmek için öncelikle tasdik edilmiş bir konkordatonun (projesinin) bulunması gerektiğinde tereddüt edilemez. Mademki, proje gereğince ifada bulunulmamıştır, şu hâlde evvela elde davacı alacaklı için mecburi bir proje olmalıdır. Eş deyişle konkordato projesi, tasdik edilmiş bulunmalıdır.Bu sırada tasdik kararının kesinleşmesinin gerekip gerekmediği, mülga 300. maddenin aksine yeni m. 308/c, f. 1, c. 1 hükmüyle birlikte değinilmesi gereken meselelerdendir. Zira artık proje, tasdik kararıyla birlikte, alacaklılarını (ve doğal olarak borçlusunu) -aksi alacaklılarınca oylanıp kabul edilen projede öngörülmediği sürece- derhâl bağlamaktadır. Bu hâlde, ilk bakışta önceki dönemden farklı olarak konkordatonun kısmen feshi bakımından kesinleşmesinin de aranmayacağı söylenebilmekle beraber bu sonuç, yüzeysel kalacaktır. Zira Kanunun bu kez 308/a maddesinde öngörülen kanun yolu denetiminden geçemeyen bir projenin, tasdik edilmekle başta bağlayıcılık kazanmış olsa da, anılan özelliğini sürdürmesi zaten mümkün olamayacak; takiben feshini istemek de gerekmeyecektir. Kısacası, konkordatonun feshini talep etmek bakımından her hâlükârda [kesinleşmekle işlerlik kazanacak projeler içinse kaçınılmaz olarak, m. 308/c, f. 1, zira bu son hâlde elde, işler hâlde olup da ihlâl edildiğinden feshi istenebilecek bir proje de bulunmamaktadır], tasdik kararının kesinleşmiş olması şartını da aramak gerekir. (YENİ KONKORDATO HUKUKU 7100 ve 7155 Sayılı Kanunlarla Değişik İcra ve İflas Kanunu m.285-309 Şerhi sayfa 636 )
Somut uyuşmazlıkta, İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06.12.2019 tarih ve 2018/1136 Esas 2019/1146 Karar sayılı kararı ile … Tic. Ltd. Şti.’nin konkordatosunun İİK.’nun 306. maddesi uyarınca tasdikine, konkordato projesi gereğince konkordatoya tabi borçlarının birer ay ara ile 36 eşit taksitte 2020 yılı Ocak ayından başlayarak ve her ayın son günü ödenmesine karar verildiği ve verilen bu kararın temyiz incelemesi sonucunda 23.06.2021 tarihinde kesinleştiği, davalının tasdik edilen konkordato projesine (ödeme planına) göre sadece Ocak -Şubat 2020 aylarına ait 2 taksiti tamamen, Mart-Ekim 2020 dönemleri taksit ödemelerini %30 oranında kısmi olarak ödediği, Kasım 2020 dönemi sonrası ödeme yapmadığı, 2004 s. İİK’nun 285/1. maddesine göre, konkordato davalarının amacının, borçlarını vadesi geldiği hâlde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan borçluların, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmesini veya muhtemel bir iflâstan kurtulmasını sağlamak olduğu, davalının konkordato davasında da, konkordato projesi, davalının ödeme acziyeti ve konkordato şartları değerlendirilerek konkordato projesinin tasdik edildiği, konkordatoya ilişkin yasal düzenlemelerin ve konkordato kararı verilmesi usulünün dışına çıkacak ve konkordato davasında verilen kararı işlevsiz hale getirecek şekilde korona virüs salgını ve ekonomik etkileri nedeniyle hakkaniyet prensiplerine göre ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilemediği yönündeki savunmasının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davalı tarafından verilen ve kesinleşen konkordato tasdik kararına uygun ödeme yapılmaması nedeniyle davacı yönünden konkordatonun kısmen feshini isteme koşullarının oluşmasına, kararda kamu düzenine ilişkin bir aykırılık bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/10/2021 tarih ve 2021/104 Esas 2021/713 Karar sayılı hükmü usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu sırasında alınması gereken 80.70.TL ilam harcından peşin olarak yatırılan 59,30.TL harcın tenzili ile bakiye 21.40.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusu sırasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
6-Kararın Dairemizce taraf vekillerine tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 361. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere 17.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.