Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/2117 E. 2022/1498 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2117
KARAR NO : 2022/1498
KARAR TARİHİ: 29/09/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/03/2021
NUMARASI : 2020/399 Esas ve 2021/283 Karar
DAVANIN KONUSU : Alacak
BAM KARAR TARİHİ : 29/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/10/2022
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın borçlu konkordato talep eden … A.Ş. den 3.546.218,19 TL ve 1.158,00 TL = 3.547.376,19 TL alacaklı olduğunu, bankanın alacağının konkordato komiseri tarafından 532.361,40 TL olarak kaydedildiğini, arada ki fark olan 3.015.014,79 TL için dava açtıklarını, davalı hakkında daha önceden İzmir 1. ATM 2020/213 E. sayılı dosyada çekişmeli alacağın kabulü için dava açtıklarını, ancak davada arabuluculuk şartı gerçekleştirilmediğinden davanın reddedildiğini, bu kez arabuluculuğa başvurduklarını, aynı zamanda İzmir 1. ATM’nin kararının 01.07.2020 tarihinde kesinleştiğini, arabuluculuk aşamasının anlaşmamayla sonuçlandığını, davanın İzmir 3. ATM’nin 2018/1186 E. sayılı 07.02.2020 tarihli konkordato tasdik kararından sonra İİK m. 308/b uyarınca ilan tarihinden itibaren 1 ay içinde açıldığını, dava açma süresinin son gününün 17.03.2020 olduğunu, bu sürenin covid-19 nedeniyle uzaması sebebiyle arabuluculuk görüşmesinin sona erdiği 29.07.2020 tarihinden sonra davanın süresinde açıldığını (arabuluculuk görüşme tarihlerinin 16.06.2020 – 29.07.2020 tarihlerini kapsadığını), alacağın çekişmeli alacak olarak değerlendirilmesi gerektiğini, … A.Ş. ile davalı şirket arasında finansal kiralama sözleşmesi yapıldığını, davalı şirketin 20.09.2018 tarihli ihtarname ile sözleşmenin fesih edilerek temerrüde düşürüldüğünü, davalı şirket hakkında İzmir 3. ATM’nin 2018/1186 E. sayılı dosyasıyla 17.10.2018 tarihinden itibaren geçici mühlet, 04.01.2019 tarihinden itibaren ise kesin mühlet kararı verildiğini, bu kararın İİK m. 299 gereğince … A.Ş. ye gönderildiğini, 29.02.2019 tarihinde tebliğ alındığını, davalı şirketin … A.Ş. ye 533.868,00 Euro + 1.158,00 TL borcunun bulunduğunu, … A.Ş.’nin … Bankası A.Ş.’ye devredildiğini, 25.03.2019 tarihli temlik sözleşmesiyle bu alacağı … A.Ş.’ye temlik edildiğini, konkordato komiser heyetinin 04.11.2019 tarihli raporda müvekkilinin alacağının 532.361,40 TL olarak deftere kaydedildiğinin belirtildiğini, dava tarihi döviz alış kuruna göre Euro’nun Türk Lirasına çevrildiğini, İİK m. 300 gereğince komiserin müvekkilinin alacağını reddetme yetkisi olmadığı halde reddettiğini ve çekişmeli hale getirdiğini, İİK m. 302 ye aykırı olarak çekişmeli kısım için bir bildirim yapılmaksızın (İİK m. 302/6) alacağın bir kısmının kayıt edildiğini, çekişmeli alacak için mahkemeye başvurmak zorunluluğunun doğduğunu, yabancı para alacağının kesin mühlet tarihi dikkate alınarak Türk Lirasına çevrilmesi gerektiğini, dava tarihi itibariyle Türk Lirasına çevrilemeyeceğini, bilirkişi incelemesi yapılmadan konkordato komiserince bu işlemin yapıldığını, müvekkil bankanın defter ve kayıtlarının esas alınması gerektiğini, bankanın zararına hareket ettiğinden İİK m. 308/b gereğince konkordato talep eden borçlu yönünden müvekkili bankanın 606.000,00 TL’lik gayri nakdi riskine ilave olarak tüm alacağının işlemiş faiziyle beraber bankaya depo edilmesi ve bu depo edilecek tutarın müvekkili bankaya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı taraf davaya ilişkin olarak 20.08.2020 tarihli protokolü dosyaya ibraz etmiştir. Bu protokolde davacı bankanın alacağına ilişkin olarak İzmir 5. ATM’nin 2020/399 Esas sayılı dosyasında protokolün bekletici mesele yapılmasının ileri sürüleceği ve borcun davalı şirket tarafından ödenmesine ilişkin sürenin dolmasıyla tarafların davadan feragat edeceği, yargılama gideri ve vekâlet ücreti talep edemeyeceği, borçlu tarafından bu talepten vazgeçildiği, ödemelerin öncelikle faiz ve diğer giderlerden mahsup edileceği hükmünün bulunduğu belirtilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…Mahkememizce konkordato kararı verilmediği gibi, konkordatonun tasdik kararını veren mahkeme tarafından İİK m. 308/b-2 gereğince çekişmeli alacaklara ilişkin olarak davacı talepte bulunmuş ve bu talebe ilişkin verilen karar ise davacı tarafından istinaf edilmiştir. Mevcut durumda halen devam eden bir yargılaması bulunan davacının bu talebinin değerlendirilmesinin bu davanın sonucuna bağlı olduğundan ve talebinin kabul edilmesi halinde aynı zamanda İzmir 3 ATM’nin 2018/1186 Esas sayılı dosyasında da konkordato şartlarında değişiklik yapılacağından mahkememizin gerçekleşmeyen dava şartlarından olan derdestlik ve hukuki yarar dava şartının bulunmadığı belirlendiğinden davacının davasının reddine…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato dosyasında müvekkili bankanın istinaf ve temyiz başvurularının reddine karar verilmesi durumunda, çekişmeli alacak davasının da yerel mahkemenin hukuksuz gerekçesi ile reddedildiğinde, müvekkili banka çekişmeli hale gelen alacağını tahsil edemeyeceğini, müvekkil bankaca tüm hukuk yollarına başvurulmuş olmasına rağmen çekişmeli alacak elde edilemediğinde, hukuka olan güvenin sarsılacağını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; İİK m. 308/b bendine göre çekişmeli olan alacağın kabulüne ve alacağın bankaya depo edilmesine ilişkin davadır.
Mahkemece verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edildiği, davacı vekilinin 20/06/2022 tarihli e imzalı dilekçesi ile istinaf talebinden feragat ettiği görülmüştür.
Davacı vekilinin Beyoğlu 48. Noterliğinin 07/02/2020 tarihli ve 20448 yevmiye nolu vekaletnamesinin incelenmesinde; davadan veya kanun yollarından feragat etmeye yetkili olduğu görülmüştür.
Bu durum karşısında, 6100 sayılı HMK’nın 349. maddesi gereğince istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 349. maddesi uyarınca FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacının yatırmış olduğu;
a-162,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcının üzerinde bırakılmasına,
b-59,30 TL istinaf karar harcının istemi halinde davacıya ödenmesine,
3-İstinaf eden davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
6-Kararın dairemiz tarafından taraf vekillerine ve davalıya tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren on gün içinde, davalı yönünden kesin davacı yönünden ise; Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/09/2022