Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/1646
KARAR NO : 2023/1120
KARAR TARİHİ : 14/06/2023
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/05/2021
NUMARASI : 2020/4 Esas ve 2021/446 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 14/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/06/2023
Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafından davalı şirkete satılarak teslim olunan 19/03/2019 tarihli 98.486,17 TL bedelli, 07/05/2019 tarihli 41.269,52 TL bedelli, 24/05/2019 tarihli 94.354,26 TL bedelli faturalar muhteviyatı yönünden alacağın tahsil edilmemesi sebebi ile İzmir 16. İcra müdürlüğünün 2019/13517 E. Sayılı icra dosyası üzerinden takip başlatıldığı, yapılan itiraz üzerine takibin durduğu , davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğu belirtilerek itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının talep edilmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde; Arabuluculuk tutanağından da açıkça görüleceği üzere icra inkar tazminatının bu davaya konu edilememesi sebebi ile asıl alacağın bu dosyadan tefriki ile icra inkar tazminatı yönünden davanın usulden reddinin talep edildiği, aleyhlerine açılan icra dosyasına yapılan itirazın aynen tekrar edildiği, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddi ile % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının talep edildiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…takibe dayanak faturaların her iki taraf kayıtlarında da bulunduğu ve ayrıca davalı tarafından BA formu ile bildiriminin yapıldığı, davalı tarafından ticari ilişkiye mahsuben yapılan ödeme tutarının davacı tarafından takibe dayanak 98.489,17 TL’lik faturadan mahsubu hususundaki yukarıdaki açıklama ve taraf kayıtlarının tetkiki neticesi sunulan raporlara bir itiraz olmaması göz önünde bulundurulduğunda sunulu raporların hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatiyle davalı tarafından yapılan itirazın yerinde olmadığı anlaşılmakla açılı davanın kabulü ile İzmir 16. İcra Müd. 2019/13517 Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın tümden iptali ile takibin aynen devamına, şartları oluştuğu anlaşılmakla İİK 67/son gereği hüküm olunan tutarın % 20 si olarak hesaplanan 41.308,93 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin gerekçeli kararır anlaşılamadığını, dosyada hangi delillerin toplandığı, hangi delillere göre karar verildiği, iddia ve taleplerimizin neden reddedildiğine ilişkin herhangi bir ifadeye yer verilmediğini, yerel mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporlarına karşı yasal süresi içerisinde davalı müvekkil şirketçe itiraz edilmesine rağmen yerel mahkemece itiraz edilmediğinin tespiti hukuka aykırılık teşkil ettiğini, likit bir alacak olmamasına rağmen icra inkar tazminatına hükmedilmesi hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, dava şartı arabuluculuğa başvurulmadan açılan davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerekirken davanın kabul edilmesi hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, alacak konusu bedelin dayanağı davacı şirket tarafından belirtilmemiş, ispat edilememiş olmasına rağmen kabul kararı verilmesi hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, tarafların ticari ilişkilerinin olduğu dönemlere ait tüm borçların zamanında ödendiğini açılan davanın davalı müvekkili şirket lehine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Mahkemece verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edildiği, davalı vekilinin 18/05/2023 tarihli e imzalı dilekçesi ile istinaf talebinden feragat ettiği görülmüştür.
Davalı vekilinini Karşıyaka 4. Noterliğinin 07/08/2020 tarihli ve 26025 yevmiye nolu vekaletnamesinin incelenmesinde; davadan veya kanun yollarından feragat etmeye yetkili olduğu görülmüştür.
Bu durum karşısında, 6100 sayılı HMK’nın 349. maddesi gereğince istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 349. maddesi uyarınca FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davalının yatırmış olduğu;
a-162,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcının üzerinde bırakılmasına,
b-3.527,27 TL istinaf karar harcının istemi halinde davalıya ödenmesine,
3-İstinaf eden davalının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/06/2023