Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1619 E. 2021/1548 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2021/1619
KARAR NO : 2021/1548

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/05/2021
NUMARASI : 2018/683 Esas, 2021/254 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
KARAR YZM TARİHİ : 04/11/2021

Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/05/2021 tarih ve 2018/683 Esas, 2021/254 Karar sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla, raportör hakim tarafından okunan rapor dinlendi, dosyada bilgi ve belgeler değerlendirilerek gereği düşünüldü:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında teslim edilen malların bedellerinin ödenmediğinden bahisle alacağın tahsili için başlattığı takibe borçlunun itirazının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin 27/12/2017 – 31/08/2018 tarihleri arasında “…” adlı iş yerini çalıştırdığını, 4 adet fatura konusu mal aldığını, bunların ödendiğini, davacı tarafın ileri sürdüğü kadar ticari mal alışverişi olmadığını ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; İİK 67. Maddesi uyarınca alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasında, davacının tacir olduğunu, davalının ise, işletme defteri tuttuğunu ve tacir sıfatı tanınmadığını, ticaret sicil kaydınında bulunmadığını, bu durumda davanın mutlak veya nispi ticari dava olmadığını, davaya bakma görevinin ise, Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğunu belirterek, göreve ilişkin dava şartı yokluğundan HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar vermiştir.
Mahkeme kararına karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili; davalının bir ticari işletmeyi kendi adına işlettiğini, bu hususun irsaliye faturaları ile sabit olduğunu, mahkemenin davalının tacir sıfatına haiz olmadığından bahisle verdiği görevsizlik kararının hatalı olduğunu ve kaldırılması gerektiğini istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.
Dava, taraflar arasında satıma dayalı ticari ilişki kapsamında ödenmeyen ve teslim edilen mal bedellerinin tahsili için başlatılan icra takiben vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res’en gözetilerek yapılmıştır.
Davalı vekili, süresinde verdiği cevap dilekçesinde, müvekkilinin “…” adlı iş yerini çalıştırdığını, teslim alınan mal bedellerinin ödendiğinin savunmasına göre müvekkilinin bir işletmeye kendi adına işlettiğini ikrar etmiştir. Mahkemece, Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalının ismi ile araştırma yapılmış, kaydı olmadığı bildirilmiştir.
Yargılama sırasında, SMMM bilirkişisi tarafından alınan raporda, davalının işletme defterini tuttuğu, TTK 69. Maddesine göre, ikinci sınıf tüccar olduğu belirtilmiş, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün 15/11/2019 tarihli cevabi yazısında, davalının taze pastahane ürünleri imalatı faaliyeti işi yaptığı ve 31/08/2018 tarihinde işini terk ettiğinin bildirildiği dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Yapılan açıklamalara göre, davalının işlettiği ve kapattığı işyerinin vergi numarasının sorularak, tacir sıfatına haiz olup olmadığının araştırılması ve işletme defterine göre de ikinci sınıf tacir olduğunun belirtilmesine göre, mahkemenin verdiği her iki tarafın tacir olmadığının iddiası ile görevsizlik kararı yerinde olmamıştır.
Bu durumda, davalının iş yerine ait kayıtlarının -…- olarak Ticaret Sicil Müdürlüğünden ve Esnaf Odasından getirtilerek, bilirkişiden de ek rapor alınmak suretiyle davalı borçlunun yıllık kazancının esnaf sınırı aşıp aşmadığının tespiti ve tarafların delillerinin toplanarak, dosya kapsamına göre, önce mahkemenin görevinin yeniden değerlendirilmesi, mahkemenin görevli olduğu kanaatine varılması halinde ise, yargılamaya devam edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, dosyanın HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince mahkemesine geri çevrilmesine dair aşağıdaki şekilde hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,
2-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/05/2021 tarih ve 2018/683 Esas, 2021/254 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından, davacı yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yoluna başvuran davacıdan alınan istinaf karar harcının istek halinde İADESİNE,
5-İstinaf yargılama giderlerinin esas kararla birlikte görevli mahkemece değerlendirilmesine,
6-Gerekçede belirtilen eksikliklerin giderilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince oybirliğiyle kesin olarak karar verildi. 04/11/2021