Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1263 E. 2021/1119 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1263
KARAR NO : 2021/1119
KARAR TARİHİ: 08/07/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/05/2021
NUMARASI : 2021/314 Esas 2021/498 Karar
DAVA: Konkordato (Adi Konkordatodan kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ : 27/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/06/2021

İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2021 tarih, 2021/314 Esas 2021/498 Karar sayılı kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen dosya HMK’nın 353. maddesi uyarınca incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Asıl Davada; davacı … vekili iddia ve taleplerinde özetle; piyasalarda yaşanan nakit sıkışıklığı ve … ferdi işletmesinin kredi olanaklarının kısıtlanması sebebiyle müvekkilinin borçlarını ödemede güçlüğe düştüğünü, değerlendirmeler sonucunda müvekkilinin konkordato talebinde bulunmaya karar verdiğini, … ferdi işletmesinin konkordato ön projesindeki teklifi ile olası bir iflası yaşamamak amacıyla konkordato kapsamına giren adi alacaklıların alacaklarının % 100 ‘ünü ve konkordatoya tabi olmayan imtiyazlı alacaklıların tamamını geçici mühletten sonra kesin mühlet verilmesi durumunda 1 yıl ödemesiz süre sonunda tamamını 24 ay vadede ödemeyi teklif ettiğini, müvekkilinin ilk 12 ayı ödemesiz olarak ve takip eden 24 ayda borçlarını faizsiz ve eşit taksit ile ödeyebileceğini, bu sayede müvekkili işletmenin hem ekonomide yarattığı katma değerin devam edeceğini hem de borçlarını rahatlıkla ödeyebileceğini, müvekkiline verilecek 12 ay ödemesiz süre içinde işletmesinin ekonomik olarak rahatlayacağını, bu itibarla konkordatoya tabi adi alacaklıların tamamının tenzilatsız olarak 2020 Temmuz ve 2022 Temmuz dönemi içerisinde üçer aylık eşit taksitler halinde konkordatoya tabi olmayan imtiyazlı alacakların tamamının ise mevcut vadesinde ödeneceğini,bu nedenlerle mühlet verilmesini akabinde konkordatonun tasdikini talep etmiştir.
Birleşen İzmir 3 ATM 209/77 Esas sayılı dosyasında; davacı … vekili iddia ve taleplerinde özetle; davacı … ferdi işletmesi hakkında düzenlenen ön projenin gerekçeleri ile aynı gerekçelere dayandığını, tali borçlu konumundaki müvekkilinin asıl borçlu şirketin kullanmış olduğu kredilere müşterek borçlu ve müteselsil kefil durumunda olduğunu, müvekkilinin başkaca şahsi ticari borcu bulunmadığını, asıl borçlu firmanın borçlarını ödeyemez duruma gelecek olması riski nedeniyle … için konkordato talebinde bulunmaya gerek duyulduğunu,bu nedenlerle mühlet verilmesini ve akabinde konkordatonun tasdikini talep etmiştir.
İzmir 3. ATM’ ince her iki dosya arasında fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu gerekçesiyle dosyaların birleştirilmesine karar verilmiş,dosyanın İzmir 1.ATM’nin iş bu dosyası ile birleştirilmiştir.
MAHKEMECE:
Asıl davada,İİK’nun 305 maddesindeki tasdik koşulları oluştuğundan dolayı,Davacı … ‘ın konkordato talebinin kabulü ile konkordatonun İİK 306. Maddesi gereğince tasdiki ile,davacı borçlunun konkordatoya tabi adi borçlarının tamamını tasdik kararını takip eden 1 yıl ödemesiz dönem sonunda ilk taksidi 2021 yılı Aralık ayında başlamak üzere 24 aylık sürede 24 eşit taksit halinde ödemesine,
Birleşen davada, … yönünden İİK madde. 302/a bendinde belirtilen nisapların sağlanamadığı,İİK 305/c bendinde belirtilen şartın gerçekleşmediği,bu nedenle davacı … yönünden konkordatonun tasdik şartlarının oluşmadığından davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
1-Alacaklı … .A.Ş vekili 21.06.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;Konkordato komiserliğine gönderilen 09.07.2020 tarihli alacak kaydı dilekçemizde alacak miktarlarının 08.07.2020 tarihi itibariyle 721.016,24 TL anapara, 441.864,69 TL faiz ve masraf olmak üzere toplam 1,162,880.93 TL olduğunu bildirmelerine rağmen, düzenlenen raporlarda sadece anapara dikkate alınmış ve işleyecek faiz de hesap edilmeden teminat dışında kalan alacaklarının nisaba dahil edilmediğini,ayrıca müdahale dilekçesinde gayrinakit riskininde bildirilmiş olup, kararda ve raporlarda gayrinakit alacaklarının da dikkate alınmadığını,borçlu şirket ile müvekkil banka arasında yapılan bir protokol de mevcut olmayıp, teminatı aşan alacağın nisaba dahil edilmemiş olması müvekkil bankayı zarara uğratacağını,ipotekle teminat altına alınan taşınmazlara ilişkin Salihli 2. İcra Müdürlüğü’nün 2021/449 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılmış ve takip kesinleştiğini,konu takipte yapılan yapılan kıymet takdiri sonucunda taşınmazların toplam kıymet takdiri bedeli 1.104.000,00 TL olarak değerlendirildiğini,görüleceği üzere alacak kaydı dilekçelerinde belirtilen tutara İİK madde 294/3 gereği faiz işletildiğinde teminatın alacağı karşılamaya yetmediğini,açıklanan nedenlerle teminatı aşan kısım ve gayrinakit riskleri için nisaba dahil edilmemiş olmaları nedeniyle ilk derece mahkemesinin … yönünden vermiş olduğu konkordatonun tasdikine ilişkin karar usul ve yasaya aykırı olduğundan kaldırılmasını,talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2-Alacaklı … Bankası A.Ş vekili 14.06.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
-Davacı taraf konkordato talebine bağlı olarak dilekçesi ekinde şirketlere ilişkin mizanlarını dosyaya sunmadığını,286. Madde metninde de görüldüğü üzere borçlunun mali durumunu açıklayıcı diğer bilgi ve belgeler içine mizanların da girdiğini,davacı şirketlerin mali durumlarını ayrıntılı olarak gösteren mizanların dosyaya sunulması gerektiğini,ayrıca dosyaya sunulan; alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren belgenin eksik olduğunu,imtiyazlı alacaklıların dosyaya bildirilmediğini,öncelikle müvekkil ipotekli alacaklı olmasına karşın müvekkil Banka ile varsa diğer rehinli-ipotekli ve imtiyazlı alacaklıların dosyaya bildirilmesi gerektiğini,
– Davacı tarafın müvekkil banka alacağını açıkça belirtmediğini,dava dilekçesinin ekinde sunulan belgelerde açıkça Müvekkil … Bankası A.Ş. alacağını gösteren kayıt mevcut olmadığını,ancak ekte sunulan ihtarnameye göre davacı şirketin müvekkil Banka’ya ihtarnamede belirtildiği miktarda borcu bulunduğunu,
– Davacının sunmuş olduğu projenin gerçekçi olmadığını,uzun vadede mevcut ekonomik koşullarda belirsiz olan ön proje gerçekçi temellere dayandırılmadığını,
-Ayrıca konkordato projesinde ret oyu kullandıklarını,
– Davacı tarafın,iyi niyetli bir konkordato talebinin bulunmadığını,davacı şirketin ortakları sahibi oldukları malvarlıklarını ortaya koymadan konkordato talebinde bulunduklarını,davacıların konkordato sürecince imtiyazlı alacaklılarla dahi hiçbir anlaşmaya varamamış olup,konkordatonun tasdiki için muvazaalı alacaklı oluşturup oluşturmadığının araştırılması gerektiğini,
Bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılarak konkordato talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3-Alacaklı … Bank A.Ş vekili 03.06.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
– Davacı şirketin borçların tasfiyesine ilişkin somut ödeme planları sunamadığı, konkordatonun tasdiki kararı verilmesi halinde alacaklıların alacağına kavuşamayacağı,
-Davacı tarafın rehinli alacaklılarla ilgili herhangi bir protokolün henüz yapılmadığı görüşmelerin devam ettiği vb. açıklamalara yer verilmişse de henüz bir anlaşmanın yapılmadığı, dosyaya sunulmuş bir protokolün olmadığı düşünüldüğünde varsayımlara dayalı olarak hesaplamaların yapıldığı,
-Borçların ödenmesine etkisinin tespiti için Prof. Dr. …’ tan uzman görüşü talep ettiklerini, uzman görüşü alındıktan sonra Mahkemeye sunulacağı ifade edilmişolup,borçlu tarafından ödeme teklifine konu teşkil eden dönemdeki nakit fazlalığı tahminlerinin de gerçekleşebilmesi sözleşmelerin uygulanmasına ve gayrimenkullerin bir kısmının satılmasına bağlı olduğu,dosya içinde böyle bir uzman görüşüne rastlanamamakla beraber komiser raporunda da bahsedildiği üzere her iki ticari işletmenin ekonomik geleceği de bu sözleşmelerin hayata geçirilmesine bağlı olduğunu,ancak dosyada böyle bir uzman görüşünün olmadığını,
-Davacı tarafından sunulan projeye İmtiyazlı alacaklıların ve bankaların olumlu oy kullanmadıklarını,birçok firma ve kişilerin kabul oyu vermiş olması ve bu kabul oylarının neticesinde tasdik kararı verildiğinden,davacının muvazaalı alacak oluşturup oluşturmadığının incelenmesi gerektiğini,
-Davacının alacaklılar listesinde olan … ve …’inde alacaklıların muvazaalı olduğu, yine bu hususu teminen davacının babası …IN taşınmazlarını …’A ve …’ e muvazaalı olarak devredildiğine dair İzmir 21.Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/241 E. sayılı dosyası ile de tasarrufun iptali davası açıldığını,aile üyeleri ve davacı tarafından anlaşmalı devirler yapılarak fiktif alacak yaratılmaya çalışıldığını davacı …’ ın kabul oyu sağlamak amacıyla muvazaalı alacak oluşturduğu, yine bazı taşınmazlarını muvazaalı olarak devrettiği tespit edildiğini,
-07.08.2020 tarihli komiser raporunda firmanın konkordato sürecinde gerek genel ekonomik yapı ve gerekse Pandemi nedeniyle hedeflediği faaliyetleri ve dolayısıyla ciroları yakalayamadığı belirtilmişse de borçlunun mali zorluk yaşamasının sebebi olarak gösterilen döviz kurlarındaki artış/Pandemi nedeni ile satışların azalması gibi sebeplerin konkordatonun tasdiki sonrasında da aynı şekilde devam edeceği düşünüldüğünde davacı hakkında ancak ve ancak mali zorluğa neden olan etmenlerin ortadan kaldırılması, telafisinin sağlanmasına yönelik projeler sunulması halinde tasdik kararı verilebileceğini,hem dosyaya sunulmuş olan sözleşmelerin akıbetinin belirli olmaması hem de tasdik kararı sonrasında dahi mali zorlukların devam edecek olması düşünüldüğünde konkordatonun reddine karar verilmesi gerektiğini,
Bu nedenlerle,Yerel Mahkeme kararının kaldırılması ile … yönünden Konkordato talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
4-Alacaklı … bank vekili 02.06.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
-Konkordatonun tasdiki şartlarının oluşmadığını,bunu her aşamada dile getirdiklerini,davacı borçlular tarafından kötü niyetli mal devirlerinin olup olmadığı hususu araştırılmadan, bu eksiklik giderilmeden konkordato talebinin kabulüne karar verildiğini,bu husus, davaya müdahil olan başka meslektaşlar tarafından da dile getirildiğini, müvekkil Bankanın borçlusu … tarafından mal devri yapılıp yapılmadığı hakkında herhangi bir araştırma yapılmamış olması önemli bir eksiklik olduğunu,
– Müdahale dilekçemiz ekinde müvekkil Bankanın alacağı ile ilgili Sözleşmeler Mahkemeye ve Mahkemece görevlendirilen komisere sunulmuş olmasına rağmen, önce hiç kayıtlara geçirilmemiş, müteaddit taleplerimiz sonrasında eksik olarak kayıtlara intikal ettirildiğini, bir bankanın alacağının varlığı için ayrı bir dava açmak zorunda bırakılması davacının kötü niyetli hareket ettiğinin en bariz delili olduğunu,
– Mahkeme her ne kadar komiser raporu doğrultusunda müvekkil alacağını kısmen kabul ederek, diğer kısmı için çekişmeli olduğuna hükmetmiş ise de; görevlendirilmiş komiser tarafından alternatifli olarak rapor hazırlaması ve bunlardan hangisini kararına esas alacağının takdirini Mahkemeye bırakılması gerekirken, komiser kendi değerlendirmesine göre bir miktar belirlemiş olup, Mahkemeye takdir hakkı tanımadığını,bu hatalı tutum, Mahkemenin takdir hakkının engellenmesi sonucunu doğurduğunu,
– Konkordato talebinde bulunurken bu amaçla dürüstçe hareket etmek ve kötü niyetli olmamak kanunun aradığı şartlardan olduğunu,yukarıda arz edildiği üzere davacının dürüstlük kurallarına aykırı hareketleri kötü niyetli olduğunun göstergesi olduğunu,
-İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/473 E. 2020/1873 K. Ve 15.10.2020 tarihli kararında;İİK 292. Maddesinde belirlenen şartların oluşması halinde kesin mühlet verilmiş olsa bile mühletin kaldırılması ve davacı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinin vurgulandığını,
Bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
5.Alacaklı … Bankası A.Ş vekili 28.05.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
-Müvekkil … Bankası AŞ Turgutlu Şubesi tarafından, dayanak sözleşme ve hesap özetleri ibraz edilmek suretiyle 08.08.2019 tarihinde alacak bildirimi yapıldığını,bu dilekçede nakit alacakların yanısıra, iade edilmeyen çek karneleri sebebiyle 81.200,00-TL gayrinakit alacağımız olduğu da bildirilmiş olup,Konkordato komiserinin alacaklılar tarafından bildirilen alacakları kabul veya ret yetkisi bulunmamasına rağmen mevcut durumda kesinleşen projelerde esas alınan alacak kalemleri incelendiğinde görüleceği üzere tutarların eksik olarak ödeme planına eklendiğini,
-Davacılar tarafından kötüniyetli olarak malvarlığı devirlerinin yapılıp yapılmadığı hususunun incelenmediğini,dosyada mezkur komiser raporunda firmanın konkordato sürecinde ülkenin içinde bulunduğu ekonomik yapı ve tüm ülkeyi saran Pandemi süreci nedeniyle hedeflediği ciroları yakalayamadığı belirtildiğini,Ülkemizde halen daha devam eden pandemi etkisi ve buna bağlı ekonomik zorluklar ile döviz kurlarındaki artışlar göz önüne alındığında soyut proje fikirleri ile sonuca ulaşılamayacağı aşikar olduğunu,
Bu nedenlerle, … yönünden konkordato talebinin kabulüne dair kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
6-Davacı … vekili 14.06.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;konkordato talebi yasaya uygun görülen ve lehinde tasdik kararı verilen müvekkil … konkordatoya konu olan tüm ticari faaliyetleri bizzat yürüten, konkordato talebinin kabul edilmesi yönünde kabul oyu kullanan bir çok alacaklı firma ile ticari ilişkide bulunan ticari işletmenin asıl sahibi kişi olup diğer müvekkil … ise sadece yeğeni olan …’a kefil olan borçlu konumunda olduğunu,hal böyleyken müvekkil … …’ın sadece bankalara olan borçlarına müteselsil kefil olması nedeniyle birçok taşınmazının ipotekli durumda olduğunu,bu borçlanmaların … ile doğrudan ilişiği bulunduğunu,fakat …’nun konkordato talebinin reddi kararına gerekçe yapılan banka borçlarından biri olan … bank Kemalpaşa şube müdürlüğündeki borcun … ile bir ilgisi bulunmadığını, … bank borçlanması müvekkil …’nun kısa süre vefat eden oğlu dava dışı …’nun kullanmış olduğu kredi ile ilgili olup konkordato nisabına dahil edilmemesi gerektiğini,işbu konkordato talebinin reddi kararı 03.12.2020 tarihinde verilmiş olup bu tarihten sonra … bank A.Ş. İle yapılan görüşmeler neticesinde toplam borç yeniden yapılandırılmış ve dilekçemiz ekinde sunulu banka dekontlarından açıkça görüleceği üzere toplam 571.116,51 TL ödeme … tarafından yapıldığını,31.12.2020 tarihinde yapılan işbu ödeme ile müvekkil …’nun … bank A.Ş. Yönünden herhangi bir borcu kalmamış olup her ne kadar Yerel Mahkemece nihai karar verilmişse de sonradan oluşan bu durumun istinaf incelemesi aşamasında konkordato nisabında tekrar gözetilmesi gerektiğini,henüz kesinleşmemiş olan … yönünden red kararının bahsi geçen 31.12.2020 tarihli … bank A.Ş.ödemesi ve işbu ödemeye istinaden düzenlenmiş olan 14.06.2021 tarihli … bank ibra yazısı gözetilmek suretiyle kaldırılması ve konkordato talebinin … yönünden de kabul ve tasdik kararı verilmesi gerektiğini,
Bu nedenlerle, … yönünden verilmiş olan konkordato talebinin reddine dair İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN VE DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava İİK’nun 285.ve devamı maddeleri kapsamında konkordato mühleti verilmesi ve konkordatonun tasdiki istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacılara öncelikle geçici mühlet verilmiş olup, geçici mühlet süresi içerisindede kesin mühlet verilmiştir. Kesin mühlet süresi içerisinde Konkordato Komiseri tarafından nihai roporun sunulması üzerine; tasdik yargılamasının başlatılmasına yönelik 11.09.2020 tarihinde, ek tensip tutanağı düzenlenmiş olup, İİK’nun 304. Maddesi gereğince Konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlanmasına, davacıların konkordato talebi hakkında karar vermek üzere tayin edilen duruşma günü ile davacıların konkordato talebinin tasdiki ile ilgili itiraz edenlerin itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydı ile duruşmada hazır bulunabileceklerinin İİK’nun 288. Maddesi uyarınca Basın İlan Kurumu Resmi Portal’ında ilanına,bu nedenle tasdike ilişkin duruşmanın 08/10/2020 günü saat 11:30′ da yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkemece yapılan tasdik yargılaması neticesinde,davacı … ‘ın konkordato talebinin kabulü ile konkordatonun İİK 306. Maddesi gereğince tasdikine , davacı borçlunun konkordatoya tabi adi borçlarının tamamını tasdik kararını takip eden 1 yıl ödemesiz dönem sonunda ilk taksidi 2021 yılı Aralık ayında başlamak üzere 24 aylık sürede 24 eşit taksit halinde ödemesine, davacı ile rehinli alacaklıları arasında İİK 308/h maddesi uyarınca borç yapılandırılması yapılamadığının tespitine , davacı … ‘nun konkordato talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar Dairemizin 2021/223 Esas , 2021/473 Karar sayılı ilamıyla;duruşma gününün İİK’nun 288.maddesine uygun ilan edilmediğinden dolayı,hukuki dinlenilme hakkının ihlali olarak değerlendirilerek mahkeme kararı kaldırılmıştır.
Mahkemece Dairemizin kararı gereğince İİK’nun 288.maddesine uygun olarak tasdik yargılaması duruşma gününün ilanına karar verilmiş olup, duruşma gününün Basın İlan Kurumu Resmi Portalında 07.05.2021 tarihinde, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde 04/05/2021 tarihinde ilan edilmiştir.
Mahkemece,yukarıda belirtilen gerekçelerle … ın konkordato projesinin tasdikine,…nun konkordato talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar bir kısım alacaklılar ve davacı … tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK’nun 355.maddesi gereği, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek resen yapılmıştır.
Konkordato komiseri 07.08.2020 tarihli asıl dosya davacısı … ile ilgili son raporunda; borçlu/davacı …’in 31.05.2020 tarihi itibariyle kaydi öz varlığının 14.490.130,40 TL olması nedeniyle kaydi olarak borca batık durumda olmadığı, şirketin reel değerlere göre ise öz varlığının 1.315.520,98 TL olduğu firmanın reel değerlere göre borca batık olmadığı, davacının adi konkordato kapsamında, borçlarını adi alacaklılar toplantı tarihi olan 08.01.2020’ yi takip eden 1 yıldan itibaren ilk taksiti 2021 Ocak ayı olmak üzere 36 ay vadede eşit taksitle ödemeyi öngördüğü ve teklif ettiği, buna göre sadece vade konkordatosu teklif edildiği, tenzilat talebi bulunmadığı, dolayısıyla alacaklıların hiçbir alacaklarından vazgeçmiş olmayacakları, borçlu/davacı …’ın alacaklılar toplantısında nisaba alınan konkordatoya tabi borç tutarının 18.167.224,66 TL adi borç toplamı, 292.736,60 TL çekişmeli adi borç, 6.199.560,37 TL rehinli borç toplamı, 332.494,81 TL kamu borçları olmak üzere toplam 24.992.016,44 TL olduğu, kaydedilmiş olan toplam; 64 adet adi alacaklının (iki adet çekişmeli alacaklı ile 66 adet) 44 adedi ve 13.524.959,27 TL’lik alacak tutarının rapor ekinde sunulan oy pusulalarını imza etmek suretiyle konkordato projesini kabul ettikleri , konkordato projesinin, kaydedilmiş olan alacaklıların hem dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan hem de alacaklı sayısının ve alacak tutarının yarısını aşan bir çoğunluk oranı ile adi alacaklılar açısından kanunda öngörülen çoğunluğu sağladığının görüldüğü , rehinli alacaklıların : … bank, Türkiye … Bankası (…) …bank ve … olup rehinli alacaklılar ile rapor tarihine kadar anlaşılmış bir borç ödeme protokolünün komiserliğe ulaşmadığı, adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflası hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olduğu, borçlunun muhtemel iflası durumunda, borçlu firmanın 31.05.2020 mali veri tarihi olan bilançosu üzerinden yapılan hesaplamalara göre, alacaklılara ödenecek tutarın, konkordatoda teklif edilen tutarın % 35,58’i kadar olabileceği, firmanın adi konkordato kapsamında, borçlarını konkordatonun tasdikini takip eden 1 yıldan itibaren 24 ay vadede eşit taksitle ödemeyi öngördüğü ,buna göre şirket borçlarını ödemekte sadece vade konkordatosu teklif etmekte olup tenzilat talebi bulunmadığı dolayısıyla, adi alacaklıların hiçbir alacaklarından vazgeçmiş olmayacakları ,konkordatonun tasdiki bakımından söz konusu şartın gerçekleştiğinin söylenebileceği, şirket tarafından adi alacaklılara sunulan konkordatonun tasdikini takip eden 1 yıldan itibaren 24 ay vadede eşit taksitle teklifinin adi alacaklılar tarafından kabul edildiği, firmanın projesine göre adi alacaklılar tarafından onaylanan ödeme planları ile konkordatoya tabi borçlarını tasfiye edebileceği, şirketin, İİK’nun 206. maddesinin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklılara (İşçi alacakları) rapor tarihi itibariyle borcu bulunmadığı, alacaklılardan … .İşlt.İth.İhr.San.Ve Tic.Ltd.Şti.nin borçlu firma kayıtlarında alacak miktarının 79.236,60 TL , alacaklı firma kayıtlarında 155.940,00 TL olarak, … Sanayi Tic.Anonim Şirketi nin borçlu firma kayıtlarında alacak miktarının 213.500,00 TL , alacaklı firma kayıtlarında 477.639,78 TL olarak kayıtlı olduğu , söz konusu borçların çekişmeli olarak değerlendirildiği, çekişmeli alacaklılar ile ilgili takdirin Mahkemeye ait olduğu, davacı …’ ın, adi alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan toplam (çekişmeli alacaklılar hariç) 18.167.224,66 TL üzerinden binde 2,27 oranında hesaplanan 41.239,60 TL harç tutarının, konkordatonun tasdiki için yatırılması gerektiği, ödeme planı kararlaştırılan rehinli alacaklı bulunmadığından hesaplanan harç tutarının da bulunmadığı, toplam olarak 41.239,60 TL harç tutarının konkordatonun tasdiki için yatırılması gerektiği görüş ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Konkordato komiseri, 07.08.2020 tarihli birleşen dosya davacısı … ile ilgili son raporunda; …’nun borçlarının tamamının adi borç olduğu, konkordato talebinin aynı dosyada görülen …’ın borçlarına olan kefaleti nedeniyle olduğu, alacaklıları ile yapılan alacaklılar toplantısına 2 alacaklıdan bir (1) adedinin katıldığı ve kabul oyu kullandığı kabul oyunun toplam borçların %50,46’sı olduğu dolayısıyla konkordato projesinin, kaydedilmiş olan alacaklıların alacaklı sayısının ve alacak tutarının yarısı tarafından adi alacaklılar açısından kanunda öngörülen çoğunluğu sağladığı, …’nun malvarlığı ve çiftçi kayıt sisteminde kayıtlı ekili arazilerinden elde edilecek gelirleri borçlarını karşılayacak durumda olduğu, gerek kefalet ve gerekse şahsi borçları yönüyle konkordato talebinin kabulü yada reddi takdirinin Mahkemeye ait olduğu sonucuna varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Konkordato komiser raporunda … yönünden tasdik şartlarının tümü açısından değerlendirme yapılmadığı belirlendiğinden komiserden bu hususta ek rapor istenilmiş alınan 17/09/2020 tarihli birleşen dosya davacısı … ile ilgili ek raporda; …’nun borçlarının tamamının adi borç olduğu, konkordato talebinin aynı dosyada görülen …’ın borçlarına olan kefaleti nedeniyle olduğu, alacaklıları ile yapılan alacaklılar toplantısına 2 alacaklıdan bir (1) adedinin katıldığı ve kabul oyu kullandığı, kabul oyunun toplam borçların %50,46’sı olduğu dolayısıyla konkordato projesinin, kaydedilmiş olan alacaklıların; alacaklı sayısının ve alacak tutarının yarısı tarafından adi alacaklılar açısından kanunda öngörülen çoğunluğu sağladığı, …’nun malvarlığı ve çiftçi kayıt sisteminde kayıtlı ekili arazilerinden elde edilecek gelirleri borçlarını karşılayacak durumda olduğu, çalışanı bulunmadığından işçi alacağının da bulunmadığı, adi alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan toplam 1.948.141,28 TL üzerinden binde 2,27 oranında hesaplanan 4.422,28 TL harç tutarının, konkordatonun tasdiki için yatırılması gerektiği, gerek … lehine verilen kefalet ve gerekse şahsi borçları yönüyle konkordato talebinin kabulü yada reddi takdirinin Mahkemeye ait olduğu sonucuna varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Konkordato komiseri 08/10/2020 tarihli raporunda ise ; mahkemeye ibraz edilen 19/08/2020 tarihli İİK nun 302 maddesi gereğince düzenlenmiş konkordato komiser raporunda davacının işletme muhasebe kayıtlarında yer almayan şahsi kredi kartı nedeniyle … bank A.Ş ye olan borcun yer almadığını, alacaklı vekili tarafından 06/10/2020 tarihinde durumun mail ile kendisine bildirildiğini, alacaklı vekili tarafından 58.850,99 TL alacaklı olduğu bildirilmekle birlikte davacının 12/07/2019 tarihli findeks raporuna göre söz konusu kredi kartı limitinin 30.000,00 TL olduğu ve borcunun da aynı raporu göre 30.441,00 TL olduğunun görüldüğünü, bu rakamın adi borç ödeme tablosuna alındığını,söz konusu borcun eklenmesi ile konkordatoya dayalı adi borç toplamının 18.197.665,66 TL ve adi alacaklı sayısının 65 adet olduğunu, bu borcun eklenmesi ile oluşan konkordato adi alacak ödeme tablosunun ekte ibraz edildiğini, söz konusu borç eklendikten sonra 19/08/2020 tarihli raporda belirtilen konkordato tasdik şartlarının yerine getirilmiş olması hususunda olumsuz bir etki yapmayacağını belirtmiştir.
Mahkemece,konkordato komiserinin raporunun alınmasından sonra tasdik yargılamasının başlatılmasına yönelik ek tensip tutanağı düzenlenmiş, tensip tutanağında davacı tarafa İİK 305/1-e maddesi gereğince konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan tutar üzerinden alınması gereken 45.661,88-TL harcın tasdik duruşmasından bir hafta öncesine kadar depo edilmesine yönelik ara karar oluşturulmuş, ara karar doğrultusunda davacı tarafça gerekli harç 01/10/2020 tarihinde yatırılmıştır.
Konkordato komiser son raporunun alınmasından sonra İİK 305.maddesindeki konkordatonun tasdiki şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesine yönelik olarak dosya üzerinde SMMM, Sektör Bilirkişisi ve Hukukçu bilirkişiden oluşturulan üç kişilik bilirkişi kurulu vasıtası ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan 05.10.2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; konkordatonun tasdiki için İİK madde 305 de öngörülen koşullardan asıl dosya davacısı … için konkordato projesine göre teklif edilmiş olan alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar (%100), şirketin iflas etmesi durumunda iflas masası satış tutarından ellerine geçecek muhtemel miktarlarla (% 35,58) karşılaştırıldığı ve netice itibari ile konkordato projesine göre alacaklıların ellerine geçecek miktarların iflasa nazaran daha fazla olacağı; birleşen dosya davacısı … için konkordato projesine göre alacaklıların eline geçmesi öngörülen miktar (%100), şirketin iflas etmesi durumunda iflas masası satış tutarından ellerine geçecek muhtemel miktarlarla (% 52,87) karşılaştırıldığı ve netice itibari ile konkordato projesine göre alacaklıların ellerine geçecek miktarların iflasa nazaran daha fazla olacağı değerlendirilmekle İİK.305/a maddesindeki konkordatonun tasdiki şartlarından “Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması” şartının yerine getirilmiş olabileceği, gerek asıl, gerekse de birleşen dosya için yapılan değerlendirmede, her iki işletmenin de faaliyetlerine devam ediyor olması, asıl dosya davacısına ait toplam 47 adet hayvan bulunması, ayrıca çok miktarda yem stoklarının bulunması, birleşen dosya davacısının ise sahip olduğu taşınmazlarının borcunu karşılayabilecek değerde olması ve yakın zamanda yapılması planlanan imar uygulamaları sebebiyle taşınmazların değerlerinin artacağı değerlendirilmekle, davacıların konkordatoya ilişkin tekliflerinin de adi alacaklılar tarafından kabul edilmesi sebebiyle İİK 305/b maddesindeki teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder şartının yerine getirilmiş sayılabileceği, asıl dava ve birleşen dava bakımından konkordato projesinin oylama nisabının kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını aşan bir çoğunluk veya alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş olması sebebiyle İİK.305/c maddesindeki Konkordato projesinin İİK.302.madde de öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması şartının yerine getirilmiş sayılabileceği, Konkordatonun tasdiki için gerekli şart olarak İİK.206.maddesi birinci sırasındaki imtiyazlı alacakların (işçilik, nafaka alacakları) tam ödenmesinin gerektiği, firmanın 31.05.2020 tarihli bilançosunda 155.296,10.-TL. tutarında işçilik borcu olduğu, rapor tarihine kadar işçilik borcunun ödendiği ve ödeme dekontlarının rapor ekinde bulunduğu, birleşen dava açısından ise davacının işçilik borcu bulunmadığı tespit edilmiş olmakla, şirketin konkordatonun tasdiki için gerekli işçilik alacaklarının 206.maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesi şartını yerine getirmiş sayılabileceği, asıl dava bakımından İİK 305/e fıkrasında belirtilen adi alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan 18.459.961,26.-TL üzerinden binde 2,27 oranında hesaplanan 41.904,11.-TL ile birleşen dava bakımından aynı yöntemle hesaplanan 4.422,28 TL harç tutarının yatırılıp yatırılmadığı dosya kapsamından anlaşılamadığından Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması, şartın takdirinin Mahkemede olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmiştir.
Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 2021/1393 esas-2021/511 karar sayılı ilamında;”…Konkordato hakkında verilen karara karşı İİK 308 a maddesi uyarınca itiraz edenler kanun yoluna başvurabilir. İtiraz edenler kavramı İİK 304. maddesinde belirlenen şekliyle dar yorumlandığı takdirde sadece duruşma öncesi itiraz edenlerin kararı kanun yoluna taşıyabileceklerini kabul etmek gerekir. Ancak böyle bir yorum hak arama özgürlüğü ile bağdaşmaz. Bu nedenle kanun koyucunun itiraz edenlerden kastının konkordato toplantılarında veya iltihak süresi içinde olumsuz oy kullananlar olduğunun kabulü gerekir. Bu bağlamda kanundaki “itiraz edenler” ifadesinin konkordatoya red oyu verenlere teşmil edilmesi hukuk usulünün genel hükümlerine uygun düşer. Nitekim Prof Dr. Selçuk Öztek, Doç. Dr. Müjgan Tunç Yücel Yeni Konkordato hukuku kitabının 308/a maddesini açıkladıkları 569. sayfada ret oyu kullananların tasdik kararını istinaf edebileceklerini kabul etmişlerlerdir.
Kanunun 302/7 maddesinde “toplantının bitimini takip eden 7 gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur” ifadesi bulunmaktadır. Bu ifadeden toplantıya katılmadığı halde 7 günlük iltihak süresi içinde alacaklılarının konkordatoya karşı oy kullanma hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda toplantıya katılıp ret oyu kullanan veya toplantıya katılmadığı halde iltihak süresi içinde oyunu belli eden alacaklının nisapta nazara alınması ve nihai tutanağın ve komser raporunun buna göre hazırlanması Kanun’nun 302/son maddesi gereğidir. Az yukarıda yazılı doktrin görüşünde de iltihak süresi içinde itiraz edenlerin istinaf yoluna başvurabileceği de belirlenmiştir….”
Bu açıklamalar ışığında, alacaklı … Bankası A.Ş ile alacaklı … A.Ş’nin alacaklılar toplantısına katılmadıkları red oyu kullanmadıkları gibi tasdik yargılamasından önce itirazlarını yazılı olarak sunmadıkları anlaşılmaktadır.Bu durumda bu alacaklıların istinaf hakları bulunmadığı gibi alacaklı … A.Ş ‘nin istinaf talebinin süresinde yapılmadığı anlaşılmıştır.
Alacaklı … Bankası A.Ş’nin alacaklılar toplantısına katılmış olduğu,dosyada oy pusulasının aslı bulunmayıp fotokopisinin yer aldığı,dolayısıyla oy pusulasının aslı olmadığından oy kullanmış kabul edilemeyeceği,ancak komiser raporunda ret oyu kullandığı bildirilmiş olmakla;alacaklı bankanın ret oyu kullandığı kanaati hasıl olmauştur.İstinaf sebeplerine gelince,gerek komisir raporlarında,gerekse mahkemece aldırılan bilirkişi heyeti raporlarında davacının kötüniyetli olarak malvarlığı devirleri yaptığına,konkordatonun başarıya ulaşmayacağına dair gerek bilirkişi ve komiser raporlarında gerekse dosya kapsamında somut bir delil ve bir tespit bulunmadığından;alacaklı banka vekilinin bu hususlardaki istinaf sebepleri yerinde değildir.Alacaklı bankanın alacak bildirim dilekçesi ile …’dan 775.771,47 TL kredi alacağı olduğu,81.200,00 TL gayri nakit alacağının olduğu bildirilerek belgelerini eklemiştir.Komiser raporunda alacaklı … Bankası alacağı 174.047,00 TL olarak kayıtlıdır.Borçlu hakkında kesin mühlet verilmesinden sonra komiser tarafından İİK’nın 288. maddesi uyarınca yapılacak ilanla alacaklılar alacaklarını bildirmeye davet olunur. (İİK.m.289). İİK’nın 300. maddesi gereği komiser, iddia olunan alacaklar hakkında borçluyu açıklamada bulunmaya davet eder. İİK’nın 302/6. maddesi gereği çekişmeli alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkemece karar verilir. Çekişmeli alacağın nisaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına dair yapılan inceleme, alacağın esasına ilişkin ayrıntılı bir inceleme olmayıp, yalnızca söz konusu alacaklılara oy hakkı tanınıp tanınmayacağına yöneliktir. Alacağın mevcudiyeti ve miktarı hakkındaki karar, söz konusu alacağı esastan inceleyecek mahkemeye ait olacaktır. Bildirilen alacağın bir kısmının borçlu tarafından itiraza uğrayarak kabul edilmemesi ve itiraza uğrayan kısmın nisaba dahil edilmemesi, alacaklının bu miktarda alacağı bulunmadığına dair maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayacaktır.Somut olayda bankanın 775.771,47 TL kredi alacağı, 81.200,00 TL gayri nakit alacak bildiriminde bulunmuş olup,174.047 TL alacak kaydı yapılmış olup,bu miktar nisaba dahil edilmiştir.Alacaklı bankanın da kaydedilen miktara yönelik komisere yada mahkemeye itirazlarını sunmadığı,çekişme yaratmadığı anlaşılmaktadır.Konkordatoyu tasdik eden alacak ve alacaklı sayısı dikkate alındığında,kaydedilmeyen alacaklar nisabı etkilememektedir.Bu durumda,alacaklı bankanın, varsa genel hükümlere göre alacağın dava konusu yapılabileceğinden;istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Alacaklı … bank A.Ş’nin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede; yukarıda bahsedildiği üzere, gerek komiser raporlarında,gerekse mahkemece aldırılan bilirkişi heyeti raporlarında ve dosya kapsamında, davacının kötüniyetli olarak malvarlığı devirleri yaptığının tespitne yer verilmediği,bu hususları araştırıp rapor vermek komiserin görevleri arasında olup,bu konuda komiser raporlarında bir tespit bulunmamaktadır.Alacaklı bankanın alacak bildiriminde; 58.850,99 TL nakti, 13.155 TL gayri nakti alacak belirtmiştir. Komiser raporu doğrultusunda; 30.441,00 TL alacak ödeme planına alınmıştır.Banka toplam 72.005,99 TL alacak bildiriminde bulunmuş olup,Mahkemece,ödeme planına alınmayan 41.564,99 TL alacak çekişmeli alacak olarak kabul edilmiştir.Kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.Bu nedenlerle, alacaklı bankanın istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Alacaklı … Bank A.Ş vekilinin istinaf sebepleri yönünden yapılan incelemede;Rehinli alacaklılar ile görüşmelerin devam ettiğinin bildirilmesi,rehinli alacaklılarla protokol yapılması ya da protokol yapılamaması tamamen yasanın rehinli alacaklılarla müzakere yapılmasına ilişkin düzenlemeleri kapsamına girmektedir.Rehinli alacaklılar ile anlaşmaların yapılmaması adi alacaklıların ve alacakların toplantılarını ve müzakerelerini etkileyen bir husus değildir.Zaten mahkemece rehinli alacaklılarla anlaşma sağlanamadığından borç yapılandırmasına karar verilmemiştir.Ayrıca davacı tarafça Prof.Dr. … tarafından düzenlenen uzman görüşü dosyaya sunulmuş olup,davacı tarafa ek süre verilmesi halinde ek sözleşme ve protokollerin yapılacağı,ek kaynak sağlanacağı,kesin mühlet içerisnde satılamayan taşınmazların satılarak,alacaklıların alacaklarını tam ve süresinde tahsil etmelerinin sağlanacağı belirtilmiştir.Konkordato müessesesinde,tüm bankaların kabul oyu verip vermemesine bir sonuç bağlanmamıştır.Önemli olan konkordatonun tasdiki için, toplam alacak miktarı üzerinden nisabın sağlanmış olmasıdır.Kabul oyu veren alacaklıların alacaklarının muvazaalı olup olmadıkları konusunda, inceleme görevinin konkordato komiserine ait olduğu,dosya da komiserin bu konularda tespitinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.Konkordato müessesesi icra hukukunun sıkı şekil şartlarına tabi olup,kesin sürelerle, sürecin kısıtlandığı göz önünde bulundurulduğunda;alacaklılar … ve …in alacaklarının muvazaalı olduğu, muvazaalı devirler yapıldığına ilişkin İzmir 21.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/241 esas sayılı dava dosyalarının sonucunun beklenmesi konkordatonun süresinde tasdik edilmemesi sonucunu doğuracaktır.Ancak ilerde muvazaalı işlemlerin tespiti kesin olarak ortaya konulduğunda,bu durumun konkordatonun feshi sebeplerini oluşturacaktır.Bu nedenlerle, alacaklı bankanın istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Davacı borçlu …’nun istinaf sebeplerine gelince,davacı … yönünden İİK’nun 302. maddesinde öngörülen nisap koşulları gerçekleşmediğinden konkordato talebi reddedilmiştir.Davacı taraf … Bankası borcunun … ile ilgisinin bulunmadığı,…nun vefat eden oğlu …’nun kullanmış olduğu kredi ile ilgili olup konkordatoya dahil edilmemsi ileri sürülmüş isede,mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, Türkiye … Bankasının asıl dosya davacısı … ‘ dan olan alacağına, davacı …’nun kefil olduğu, İİK 303.maddesi gereğince söz konusu alacağın kefil davacı …’nun da nisabına dahil edilmesi gerektiği, ayrıca … Bankası’nın dava dışı … ‘ dan olan toplam 545.582,05 TL alacağının dava dışı … yönünden rehinli olduğu ve davacı … ‘ nun söz konusu borcun kefili konumunda olduğu, … Bankasının dava dışı …’dan olan alacağının İİK 303.maddesi gereğince davacının nisabına dahil edilmesi gerektiği bu alacakların nisaba eklenmesi sonucunda 4 adet alacaklıdan 1 adet alacaklı yani % 25 ve 6.763.648,46 TL alacak miktarından 983.000,00 TL alacak yani % 14,53 lik kısmının konkordato projesini kabul ettiğinin tespit edildiği, İİK madde. 302/a bendinde belirtilen konkordato projesinin kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacak tutarının yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından kabul edilmediği, davacı iddiası doğrultusunda … Bankasının dava dışı …’dan olan 571.116,51 TL alacağının ödendiğinin kabulü halinde dahi … yönünden İİK madde. 302/a bendinde belirtilen nisapların sağlanamayacağı bu sebeble söz konusu borcun ödenip ödenmediğinin öneminin bulunmadığı, İİK 305/c bendinde belirtilen şartın gerçekleşmediği ve davacı … yönünden konkordatonun tasdik şartlarının oluşmadığından,davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.
Şu hale göre, alacaklı … A.Ş ‘nin istinaf başvurusunun süresinde olmadığından HMK’nun 352.maddesi gereğince istinaf başvurusunun süre yönünden reddine,
Alacaklı … Bankası A.Ş ‘nin istinaf başvurusunun İİK’nun 308/a ve HMK’nun 352.maddeleri gereğince istinaf hakkı bulunmadığından dolayı reddine,
Alacaklılar …bank A.Ş ile … Bank A.Ş ve … Bankası A.Ş vekillerinin ve davacı … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2021 tarih, 2021/314 Esas 2021/498 Karar sayılı kararına karşı alacaklı … bank A.Ş, … Bank A.Ş ve … Bankası A.Ş ve davacı … vekillerinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alacaklı … A.Ş ‘nin istinaf başvurusunun süresinde olmadığından HMK’nun 352.maddesi gereğince istinaf başvurusunun SÜRE YÖNÜNDEN REDDİNE,
3-Alacaklı … Bankası A.Ş ‘nin istinaf başvurusunun İİK’nun 308/a ve HMK’nun 352.maddeleri gereğince İSTİNAF HAKKI BULUNMADIĞINDAN REDDİNE,
3-İstinaf kanun yoluna başvuran alacaklılar … A.Ş, … Bankası A.Ş, …bank A.Ş, … Bank A.Ş ve … Bankası A.Ş ile davacı …’dan alınması gereken 59,30-TL istinaf harcı peşin alındığından ve yeterli olduğundan yeniden harç tahsiline yer olmadığına,
3-İstinafa gelen alacaklılar ve davacı … tarafından yapılan istinaf masraflarının üzerlerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından, karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, İİK’nın 308/a maddesi gereğince gerekçeli kararın …liğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/07/2021