Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/501 E. 2021/1348 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/501
KARAR NO : 2021/1348
KARAR TARİHİ: 30/09/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/12/2019
NUMARASI : 2018/419 Esas 2019/908 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2021

İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/12/2019 tarih, 2018/419 Esas 2019/908 Karar sayılı kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen dosya HMK’nın 353. maddesi uyarınca incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili iddia ve taleplerinde özetle;müvekkil şirketin davalının ….ı adlı binanın yapımı için yalıtımlı hazır sıva malzemesi sattığını ve teslim ettiğini, işi yapabilecek ustaların da davalının istemi üzerine müvekkili tarafından temin edildiğini, davalı tarafça müvekkile yapılan ödemelerin bir kısmı ile işçi ücretleri ile karşılandığından davalı tarafın söz konusu faturalar ile ilgili olarak itiraza konu kısım kadar ödeme yaptığı iddiasının yerinde olmadığını, satış ve teslimin karşılığında müvekkili tarafından davalı yana toplam 106.095,53 TL tutarında beş adet fatura düzenlendiğini, davalının icra takibinden önce 74.000 TL ödeme yaptığını, tüm girişimlere rağmen ödenmeyen bakiye 32.095,53 TL için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının borcun 15.095,53 TL lik kısmını kabul ederek ferileri ile birlikte 11/12/2018 tarihinde ödeme yaptığını, 17.000 TL lik kısmına haksız itirazı üzerine icra takibinin durduğunu belirtip davalının İzmir 28.İcra Müdürlüğü’nün 2018/14439 esas numaralı icra takibine yaptığı kısmi itirazın iptaline, takibin borçlunun itiraz ettiği 17.000 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinde istenilen aynı oranda yasal faiziyle aynen devamına, takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili savunmalarında özetle; Müvekkilinin tüm borcunu ödediğinden davacıya borcu bulunmadığını, işçilerin ücretini kendisinin ödediği iddiasının kesinlikle doğru olmadığını çünkü müvekkilinin işçileri kendisinin çalıştırdığını, SGK primlerini kendisinin ödediğini, işçi ücretlerini de kendisinin verdiğini belirtip davacının haksız ve asılsız alacak iddiasının yer aldığı davanın reddine, takibin iptaline karar verilmesini beyan etmiştir.
MAHKEMECE:
Taraflar arasındaki ticari ilişki sebebiyle davalının, davacıya 106.095,53 TL borçlu olduğu, davacının davalı taraf adına ödediğini iddia ettiği işçi ücretlerine ilişkin dosyaya yansıyan herhangi bir belgenin mevcut olmadığı, bu nedenle fatura tutarlarındaki borca ilave bir işçilik alacağı bulunmadığı,icra takibine başlanmadan önce davalı tarafça davacıya 74.000 TL ödeme yapıldığı, icra takibine başlandığında icra dosyasına 15.095,53 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafın davalıdan 17.000 TL alacak bakiyesi bulunduğundan açılan davanın kabulü ile İzmir 28.İcra Müdürlüğünün 2018/14439 E. Sayılı dosyasında davalının yapmış olduğu (17.000,00 TL miktar yönünden) itirazının iptali ile takibin devamına,asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın (itiraz edilen 17.000,00 TL) %20’si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili 22.01.2020 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
-Yerel Mahkemenin vermiş olduğu kabul kararına hiçbir gerekçe bulamadığını,gerekçeli karar sadece iddia ve savunmaların yer aldığı bir özetten ibaret olduğunu,
-Davacının işçilik alacağı iddiasını ispat edemediğini, çünkü böyle bir alacağı kesinlikle olmadığını,
-Müvekkilinin kısmi itirazda bulunmuş olduğu 17.000.00 TL ye ilişkin olarak bu paranın 10.000.00TL sinin ….bank …. Şb …. seri no basım tarihi 26.06.2018 10.000.00 TL lik müşteri çeki ile yapmış olduğunu, kalan 7.000.00 TL nin ise davacının imzası karşılığı elden verildiğini iddia etmiş ve bunlara ilişkin bilgi ve belgeler delillerimiz içerisinde yer aldığını,bu ödemeleri davacının inkar etmediğini,hal böyleyken yerel mahkeme bu konuda araştırma yapma gereği duymamış, delil listesinde talep ettikleri çek bilgilerinin bankadan istenmediğini,
-Bilirkişi raporunda davacının ticari defterlerinde işçillik ödemesinin yer almadığı belirtilmiş olup,davacının işçilik iddiasına dayalı olarak alacaklı olmadığı buradan zaten net şekilde ortaya çıkmaktayken yerel mahkemenin bunu da dikkate almadığını,
-Bilirkişi raporuna beyanlarında 10.000.00 TL lik çek ve 7.000.00 TL lik elden ödeme nin davacı tarafından alınmış olup olmadığının davacıya sorulması, davacının inkar etmesi halinde 10.000.00 TL lik çeke ilişkin bilgilerin bankadan istenmesi 7.000.00 TL lik elden ödemeye ilişkin ise imza incelemesi yapılması istenmiş fakat yerel mahkemece bu beyanlarını dikkate almadığını,
Bu nedenlerle,kararın kaldırılmasını ve davanın reddi ile takibin iptalini davacının %20 icra inkar tazminatına çarptırılmasını,talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ VE DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf,davalıya sattıkları ısı yalıtımlı hazır sıva bedellerinin bir kısmının ödenmemesi üzerine davalı hakkında ilamsız icra takibi yaptıklarını,davalının kısmen itiraz ederek takibi durdurduğunu,haksız itirazın iptali ile takibin devamını ve icra inkar tazminatı istemiştir.
Davalı taraf, davacıya olan tüm borçlarını ödediklerini davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yukarıda belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, yukarıda belirtilen sebeplerle davalı vekili istinaf etmiş olup, istinaf incelemesi HMK’nun 355.maddesi gereği istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek re’sen yapılmıştır.
Davalı taraf, davacıya olan borçlarını tamamen ödediğini savunmuştur. Hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda; davacının, davalı taraf adına işçilere ait ücretlerin tutarının ve ödendiğini gösteren ödeme belgelerinin dosyada mevcut olmadığını, fatura tutarlarındaki borca ilave bir işçilik alacağının belirlenemediğini, 106.095,53 TL toplam fatura bedelinden; icraya ödenen 15.095,53 asıl alacak ve 74.000 TL banka yoluyla yapılan ödemeler düşüldükten sonra, davalının kayıtlarında görünen 7.000 TL elden ödeme ile 10.000 TL ….Bankası/…. Şubesi’ne ait …. nolu çekin davacı tarafça tahsil edilmediğinin anlaşılması halinde davacı tarafın 17.000 TL alacak bakiyesinin kalacağı, ödemelerin yapıldığının kabul edilmesi halinde ise alacak bakiyesinin kalmayacağı tespit edilmiştir.
Davalı tarafça, 7.000 TL’lik elden ödemeye ilişkin dosyaya fotokopi belge sunulmuş olup,davacı taraf belge aslının sunulması halinde imzanın kendilerine ait olup olmadığı konusunda beyanda bulunacaklarını bildirmiştir. Ancak mahkemece belge aslının dosyaya sunulması konusunda davalı tarafa ihtarat yapılmamıştır. Ayrıca çek bilgileri verilen 10.000 TL’lik çekle ödemeye ilişkin, çekin ilgili bankadan karşılığının ödenip ödenmediğinin ödenmişse kime ödendiğinin, çekin onaylı suretide getirtilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
Bu nedenlerle, davalı vekilinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin belirtilen eksik delillerin toplanması için HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iade edilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,
2- İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/12/2019 tarih, 2018/419 Esas 2019/908 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından, davalı yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderlerinin esas kararla birlikte görevli mahkemece değerlendirilmesine,
6-Gerekçede belirtilen eksikliklerin giderilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince oybirliğiyle kesin olarak karar verildi. 30/09/2021