Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/422 E. 2023/322 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/422
KARAR NO : 2023/322
KARAR TARİH: 01/03/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/10/2019
NUMARASI : 2014/415 Esas ve 2019/1087 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 01/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/03/2023
Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı … AŞ’nin işletmecisi olduğu … gemisinde Fiter (makine bakımcısı) olarak çalışmakta iken 23.03.2010 tarihinde geminin Hindistan açıklarında Somalili Korsanlar Tarafından kaçırıldığını, müvekkilinin aylık 1.700,00 USD ile çalıştığını, Somalili korsanların elinde bulunduğu 129 gün boyunca fiili ve manevi işkenceye maruz kaldığını, ruh sağlığının bozulduğunu, Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde stres bozukluğu ve buna bağlı semptomların tedavisini gördüğünü, tedavinin yan etkileri nedeniyle hiçbir gelir getirici işte çalışmadığını, tedavinin her aşamasında her türlü evrakın davalı şirket ve vekiline iletildiğini, davalı şirketin ilaç bedeli ve muayene ücreti ödemediğini, davalı şirketten olumlu bir cevap alınamadığını, 10 ay gibi uzun bir süre geçmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, Karşıyaka 1. icra müdürlüğünün 2011/4086 Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, davalı şirketin borca itiraz ettiğini, belirterek itirazın iptali, takibin devamı, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı cevap dilekçesinde; geminin donatanının davalı müvekkil şirket olmayıp dava dışı …. olduğunu, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, Somali-Arap Denizindeki korsanlık olaylarında davacının çalıştığı … gemisinin 23.03.2010 tarihinde rehin alındığı, 29.07.2010 tarihinde ödenen fidye ile özgürlüğüne kavuştuğu, bu bölgenin IMO tarafından tehlikeli bölge ilan edildiği, bu bölgede T.C Deniz Kuvvetlerine ait firkateynlerin bulundurulduğunu, geminin korsanlar tarafından ele geçirilmesinden sonra durumun derhal başbakanlık ulaştırma, Dış İşleri ve Milli Savunma Bakanlığı’na bildirildiğini, mürettebatın sağ salim kurtulabilmesi için müvekkilinin elinden gelen çabayı gösterdiğini, geminin barınmak amacı ile gittiği Umman Salalah Limanı’na giderek mürettebatı karşıladığını, gerekli tedavüllerin yaptırıldığını, müvekkili şirketin hiçbir kusuru olmadığını, tüm mürettebatın bir yıl boyunca bila bedel tedavi gördüğünü, davacının çalışılmayan sürelere ait ücret talebinin değerlendirilmesi için öncelikli olarak gemi kaçırılmasının hukuki nitelendirilmesinin yapılmasının gerektiği, bu fiilinin haksız fiil olarak nitelendirilerek korsanların uğranılan zararlardan sorumlu olmasının gerektiği, zararların müvekkilden talep edilemeyeği, işçiyi gözetme borcunun iş sözleşmesinin kapsamında bulunup, geniş kapsamlı bir borç olduğunu, ancak korsanlar tarafından geminin kaçırılmasının kaza niteliği taşımayıp, mücbir sebep niteliği taşıdığını, somut olayın özelliği müvekkilinin kusursuz sorumluluğunun bulunmadığını belirterek öncelikle husumet olmadığı takdirde de davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…Davalı … AŞ’nin hukuki niteliği değerlendirildiğinde, … AŞ nin Ship Manager yani gemi yöneticisi olduğu, donatan olmayan gemi malikinin … AŞ, malik olmayan donatanın ise gemi işletme müteahidi …. olduğu, gemi yöneticisinin (Ship Manager) personel yönetiminde, gemi adamlarının seçilmesi, işe alınması, bon servislerinin kontrolü ve gemi personeli yönetimini sağladığı, gemi yöneticisinin genel olarak iş veren vekili durumunda olduğu, üzerine aldığı işlemleri, donatanın ad ve hesabına yaptığı, temsil ilişkisinin geçerli olduğu hallerde gemi yöneticisinin iş veren sıfatına haiz olmadığı, iş veren sıfatının kendisiyle arasında gemi yönetimi sözleşmesi bulunan donatana ait olduğu, gemi yöneticisinin personel yönetimi çerçevesinde doğrudan doğruya gemi adamlarıyla kendi adına iş sözleşmesi yapabileceği, bu tip sözleşmelere CREWMAN B uyarınca gemi adamlarını kendi adına çalıştırabileceği, bu halde ise gemi yöneticisinin iş veren vekili konumunda olmayacağı, doğrudan iş veren olacağı, dava konusu iş sözleşmesinde … AŞ ile … arasında 09.08.2007 tarihinde Contract Of Employmend (İş Sözleşmesi) imzalandığı, iş sözleşmesinin konusunun … gemisi olduğunu ve sözleşmenin … AŞ adına imzalandığını, … AŞ nin bu sözleşmeyi iş veren sıfatıyla imzaladığı, buna göre … AŞ nin iş veren olduğu, ayrıca … AŞ hakkında Türk hukukunun uygulanması gerektiği, zira MÖHUK m. 27/1 uyarınca uygulanacak hukuk bakımından tarafların seçtikleri hukukun uygulanması gerektiği, hukuk seçiminin işçi lehine olmak kaydıyla sözleşmenin 8.1 maddesine göre Malta hukuku olduğu, ancak işçinin mutad iş yerinin, iş verenin esas iş yerinin bulunduğu ülke hukukuna tabi olduğu, MÖHUK m. 27/3 gereğince … AŞ nin TTK ya göre kurulmuş bir şirket olup Türk hukukuna tabi olduğu, Türk Hukukunun Emredici Hukuk Kuralları ile Malta Hukukunun buna aykırı olmayan hükümleri uygulanacağı belirlendiğinden bilirkişiler tarafından tespit edilen olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan EBK m. 332 hükmüne göre iş verenin işçi sağlığı ve güvenliği ile ilgili borcunun gereği gibi ifa etmediği ve gemi personelini tehlikeye atacak şekilde somali açıklarından seyrederek geminin korsanlara yakalanmasına sebebiyet verdiği, olağan koşullarda gemilerin bu rotayı takip etmediği ve gerekiyorsa konvoy şeklinde diğer gemileri bekleyerek hareket etmesi gerektiği tespit edildiğinden bilirkişi ….’in 13.04.2018 tarihli raporunda da yer aldığı üzere davacının geçici iş görememezlik zararının 110.385,21 TL olduğu davacı tarafından da ıslah dilekçesi ile 100.000 TL geçici iş görememezlik zararı talep edildiğinden, bu taleple bağlı kalınarak davacıya geçici iş görememezlik ödeneği ile yine uğradığı manevi travma ve ruh sağlığında meydana gelen bozulma gözetilerek 60.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin pasif husumet ehliyetinin olmadığını, davacının sunduğu ve dayandığı iş sözleşmesine göre davanın esasına Malta hukukunun uygulanması gerektiğini, davanın hak düşürücü süreden sonra açıldığını, ıslahın süresi geçtikten sonra yapıldığını, alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava, iş sözleşmesine dayalı olarak ücret alacağına ilişkin yapılan takibi itirazın iptali davasıdır.
Davacı … vekilinin 25/01/2023 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiği görülmüştür.
Davacı vekilinini Menemen 2. Noterliğinin 21/04/2011 tarihli vekaletnamesinin incelenmesinde; davadan veya kanun yollarından feragat etmeye yetkili olduğu görülmüştür.
Dava, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olduğundan davadan feragat hüküm kesinleşinceye kadar yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Davacı … vekilinin davadan feragatine ilişkin beyanı davaya son veren taraf işlemi niteliğinde olduğu anlaşılmakla 6100 Sayılı HMK m.310 gereğince feragat nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 31/10/2019 tarihli, 2014/415 esas ve 2019/1087 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davacı tarafın davadan feragat etmesi nedeniyle davanın 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 310. maddesi uyarınca FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
3-Davadan feragat edildiğinden Harçlar Kanunu 22. maddesi gereğince alınması gereken maktu karar ve ilam harcının 2/3’ü olan 119,93 TL harç önceden alınan 342,50 TL harçtan mahsubu ile 222,57 TL harcın davacı yana iadesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de; davacı vekili hakkın özünden feragat etmeyip uzlaşma ve ödeme dolayısıyla feragat ettiğinden, davalı yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
6-Davalı tarafından yapılan 399,75 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalının yatırmış olduğu 2.732,40 TL istinaf karar harcının istemi halinde davalıya iadesine,
8-Davalı tarafından yatırılan 73,10 TL istinaf başvuru harcının davalı üzerinde bırakılmasına,
9-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
10-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/03/2023