Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/119 E. 2023/1498 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/119
KARAR NO : 2023/1498
KARAR TARİHİ : 12/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/06/2018
NUMARASI : 2017/375 Esas 2018/277 Karar
DAVANIN KONUSU : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 12/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/09/2023

Davalı vekilleri tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/12/2009 tarihinde 24 maddeden oluşan genel hizmetler sözleşmesinin imzalandığını, davacının Karşıyaka 3. İş Mahkemesinin 2010/688 Esas, 2011/428 Karar sayılı dosyası gereğince Aliağa İcra Müdürlüğünün 2013/3119 Esas sayılı takibi dosyasına yapılan işçilik alacakları ile ilgili ödemeler kapsamında rücu alacağı dahilinde Aliağa İcra Müdürlüğünün 2014/864 Esas sayılı takip dosyası ile davalıya karşı takibe başlandığını ve davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, taraflar arasında yapılan sözleşmenin 7. Maddesi kapsamında davalının itirazlarının hukuken geçerli olmadığını beyan ederek davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının rücu amaçlı icra takibinin hukuken geçerli olmadığını, rücu talebine konu alacak kaleminin davacı ile davalı arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisine dahil olmadığı ve davalının işveren sıfatının bulunmaması nedeniyle rücu talebinde bulunulamayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
MAHKEMECE:
“…Dosya içerisine alınan deliller birlikte değerlendirildiğinde; gerçeğe ve hukuka uygun görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporuyla da belirlendiği üzere davalının alt işveren olduğu dava dışı işçilere kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret ve işçilik haklarının davalı tarafından ödeneceğine dair hükümlerin sözleşmede yer aldığı, Karşıyaka 3. İş Mahkemesinin 2010/688 Esas 2011/428 Karar sayılı dosyası, Karşıyaka 1. İş Mahkemesinin 2009/113 Esas 2011/100 Karar sayılı dosyası gözetildiğinde dava dışı işçinin 17/04/2004, 31/01/2009 dönemindeki tüm çalışmasını … Ltd Şti yanında geçirdiği, bu nedenle davacının tüm ödemelerinden davalının sorumlu tutulması gerektiği sonucuna varılmış, alacak likit olduğundan İİK 67.mad. uyarınca davacı yarına %20 tazminat verilmesine dair, aşağıdaki şekilde karar tesis edilmiştir.” gerekçesi ile;
“Davanın KABULÜNE,
Davalının Aliağa İcra Müdürlüğünün 2014/864 sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline,
Davacı yararına 4.585,32-TL tazminat verilmesine,” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda müvekkil firmanın davalı firmanın alt işvereni konumunda bulunduğu ve işçilik alacaklarından sorumlu olduğu nitelendirilmesi yapıldığını, söz konusu nitelendirmenin mahkemenin gerekçesinde yer alan nitelendirmeye aykırı olduğunu, yine yerel mahkemece gerekçeli kararda ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda atıf yapılan genel hizmet sözleşmesinin işbu davaya herhangi bir etkisi bulunmadığını, davacı …, … Terminal Müdürlüğü ve … Madeni Yağ Fabrika Müdürlüğü olmak üzere iki bölümden oluştuğunu, karşı yanın dayandığı Karşıyaka 3. İş Mahkemesi’nin 2010/688 E.-2011/428 K. Sayılı dosyasında lehine alacağa hükmedilen işçi …’nin, … Madeni Yağ Fabrikası Müdürlüğü işçisi olarak çalıştığını, yani sunulan genel hizmet sözleşmesinin işçinin işten çıktığı tarihten sonra imzalandığını, dayanak gösterilen genel hizmet sözleşmesinin firmaları ile … arasında … terminal müdürlüğü’nde yapılacak işler çerçevesinde imzalandığını, şirketlerinin fiilen işverenlik sıfatının bulunmadığını, davacı firmanın sorumluluktan kurtulmaya ve ödediği paraları şirketlerinden kötü niyetli olarak tahsil etmeye çalıştığını, davanın reddi gerektiğini istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava: rücuen alacağa dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. Maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res’en gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; denetime elverişi ve açık olan bilirkişi asıl ve ek raporuna, dosyaya sunulan sözleşmelerin ilgili maddelerine göre davalının işçilik alacaklarından sorumlu olmasına, asıl işveren ve alt işveren arasındaki sözleşmenin muvazaalı olmasının iç ilişki de taraflarca ileri sürülemeyecek olmasına, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinin uygulanacak olmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK m. 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 01/06/2018 tarih, 2017/375 Esas ve 2018/277 Karar sayılı kararına karşı davalının istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı taraftan alınması gereken 1.566,11 TL istinaf nispi karar harcından başlangıçta alınan 391,53 TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 1.174,58 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince oy birliği ile kesin olmak üzere karar verildi. 12/09/2023