Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/821 E. 2022/567 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/821
KARAR NO : 2022/567
KARAR TARİHİ: 31/03/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/01/2019
NUMARASI : 2017/329 Esas, 2019/28 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 31/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/03/2022

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkilinin 19.04.2013 tarihinde … Müdürlüğü ile imzalanan sözleşmeye göre, Manisa Organize Sanayi Bölgesinde bulunan atık çamurlarının bölgeden taşınması ve tesisinde işlenmesi konusunda anlaşmaya vardıklarını, müvekkilinin taşıma işini taşeron firmalar ile yaptırmaya karar verdiğini ve davalı firma ile taşınacak çamurun 1000 kg başına 16,5 TL fiyatla sözlü olarak anlaştıklarını, daha sonra ton başı fiyat 17,5 TL olarak revize edildiğini, bu hususların İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/703 esas sayılı dosyasında davalı tarafça ikrar edildiğini, davalının anlaşılan bedel üzerinden taşıma işlerini yapmaya başladığını, 10.323,26 ton atık çamuru taşıdığını, ancak 2013 yılının 7. ayında işi yarım bıraktığını, taşıma işlerini davacının farklı firmalara yaptırdığını, … firmasına ton başı 22.00- TL bedelle 7876,52 ton atık çamuru, … firmasına ton başı 22.00- TL bedelle 11.965,88 ton atık çamuru, … firmasına 445.00- TL sefer başı bedelle 32.955,12 ton( 1549 sefer yapılarak) atık çamurunu taşıtmak zorunda kalındığını, müvekkilinin sözleşme gereğince üstlendiği atık çamuru taşıma ve bertaraf işini 63.120,78 ton ile bitirdiğini, söz konusu 63.120,78 ton atık çamurunun tamamını 17,50- TL ton başı bedel ile taşıması gereken davalı tarafın sadece 10.323,26 ton taşıdıktan sonra işi yarım bıraktığını, kalan 52.797,52 ton atık çamurun bir kısmının 22.00- TL bedelle, bir kısmının 21.00- TL bedelle taşıttırılmak zorunda kalındığını belirterek, davanın kabulü ile 204.633,72 TL maddi zararın davalıdan faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, duruşmadaki beyanında davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, taraflar arasında gerçekleştirilen … Müdürlüğünde bulunan çamur taşıma işine ilişkin sözleşmeden kaynaklanan maddi zararın davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu, dosya kapsamına göre, taraflar arasında … Müdürlüğünde bulunan çamur taşıma işine dair bir ticari ilişkinin bulunduğu, ancak dava konusu iş ile ilgili yazılı bir sözleşme tanzim edilmediği, davacının incelenen ve lehine delil vasfina haiz ticari defterlerindeki kayıtlara göre davalı tarafından davacı adına dava konusu işle ilgili toplam 233.294,37- TL olan onbeş adet fatura keşide edildiği ve davacı tarafça davalıya toplam 233.294,37- TL ödeme yapıldığı, dolayısıyla davacının ticari defter kayıtlarına göre, davacı ile davalı arasında her hangi bir borç- alacak bakiyesinin olmadığı, taraflar arasında kurulan sözlü sözleşmenin davalı tarafça tek taraflı olarak haksız şekilde feshedildiğine dair davacı tarafça mahkememize yazılı bir delil sunulmadığı gibi İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/703 esas sayılı dosyasında da bu yönde kesin bir kabulün bulunmadığı, davacının dava konusu çamur taşıma işini dava dışı üçüncü kişilere yaptırmasının davalıya izafe edilebilecek bir kusurdan kaynaklandığının ispatlanamadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararına karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı … Müdürlüğü ile 19/04/2013 tarihinde imzalanan sözleşmeye göre, atık çamurlarının bölgeden taşınması işinin alındığını, taşıma işinin yapılması için davalı tarafça sözlü olarak anlaşmaya vardıklarını, tarafların belirlediği ve daha sonra revize edilen b.edel ile taşıma işinin tamamlanmadan, davalı tarafça yarım bırakılması nedeni ile farklı firmalarla daha yüksek bedellerle nakliye işlerini yaptırdığını, bu nedenle maddi olarak zarara uğradığını, maddi zararının İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/703 sayılı dosyasında yapılan bilirkişi incelemesi ile de tespit edildiğini, bu maddi gerçeği rağmen mahkemenin davayı reddinin yerinde olmadığını ve kararın kaldırılması gerektiğini istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.
Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafça ifa edilmediğine dayalı müspet zararın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf, sözleşmenin ifa edilmemesinden dolayı 3. kişilerin daha yüksek ücretlerle iş yaptığı ve zararın doğduğundan bahisle alacak davası açmış, mahkemece açıklanan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davacının … Müdürlüğü ile yaptığı sözleşmeye istinaden, davalının hizmetinden yararlandığı tarafların kabulündedir. Taraflar arasında yazılı sözleşme, bulunmamaktadır. Davalı tarafından verilen hizmet karşılığı düzenlenen fatura bedellerinin de ödendiği, taraflar arasında alacak-borç bulunmadığı da sabittir.
Uyuşmazlık, davalının sözleşmeyi haksız feshi bulunup bulunmadığı ve haksız fesih var ise, davacının zararının olup olmadığı ve miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı, davalının sözleşmeyle üstlendiğini edimini yerine getirmediğini/tamamlamadığını, sözleşmenin haksız fesh edildiğini iddia etmiştir. İspat külfeti davacıdadır.
Somut olayda, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamaktadır. Davalının vereceği hizmetin süresi ve/veya davalı tarafından süresinden önce, haksız olarak sözleşmenin fesihi hususu davacı tarafça yazılı delil ile ispatlanamamıştır. O halde, yerel mahkemenin verdiği karar da usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır.
Sonuç olarak, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan, yerel mahkeme kararına karşı yerinde olmayan istinaf isteminin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/01/2019 tarih ve 2017/329 Esas, 2019/28 Karar sayılı kararına karşı davacının istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 80,70 TL istinaf harcından başlangıçta alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 36,30 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 361/1. maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 31/03/2022