Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/779 E. 2022/1390 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/779
KARAR NO : 2022/1390

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/01/2019
NUMARASI : 2018/56 Esas 2019/20 Karar
DAVA : ALACAK
KARAR TARİHİ : 08/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/09/2022

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/56 Esas ve 2019/20 Karar sayılı dava dosyasından yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya, Dairemize gönderilmiş olmakla HMK’nın 353. maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda; ”…DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; Müvekkil … ile davalı arasında öğrenci taşımacılığı hakkında bir anlaşma sağlanmış olup bu anlaşma ile müvekkilinin işi bir ay boyunca yaptıktan sonra izleyen ayın ilk 10 günü içerisinde davalıdan hakedişini alacağını, davalının, bu anlaşmaya uymadığını, çeşitli bahaneler ile toplamda 11.070,00-TL olan hakedişini müvekkile ödemediğini, . Ekte sunulu ihtarname ile müvekkil kendisine düşen edimi ifa ettiğini ancak alacağını alamadığını, 7 gün içerisinde ödenmesini ihtar ettiğini, davalının ise 01 Mart 2017 tarihli cevabi yazısı ile borcunu ikrar ettiğini, iş bu ihtarnamede hayali alacağından mahsup ettiğini dile getirdiğini ve de çeşitli davalar açtığını, bu davaların halen derdest olduğunu, alacağın davalının dile getirdiği şekilde mahsup edilmesinin imkansız olduğunu, davalının hakediş bedellerini ödememesi sebebiyle, müvekkilin uğradığı zararın tazmini için işbu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, arz ve izah edilen nedenlerle; müvekkilin alacağı olan 11.070,00-TL’nin muacceliyet yahut temerrüt tarihlerinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; davacının beyanlarının doğru olmadığını, atfı cürumlarda bulunup, şahsını suçlu duruma düşürmeye çalıştıklarını, davalı olarak kendisine yöneltilen davanın aslında oğlu …’e yöneltilmesi gerektiğini, bu davada oğlunun kendisine vermiş olduğu vekaletnameyle ve alacaklarını temlik etmesi ile talep yaptığını, usulen açılan davanın reddi gerektiğini, davacının kendisi ile bir sözleşmesinin olmadığını, oğlu ile sözleşmelerinin olduğunu, kendisinin tacir olmadığını, davacının açmış olduğu iş bu davada %20 kötü niyet tazminatı ile cezalandırılmasını istediğini, davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER: Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir Dikili Noterliği’nin 24/02/2017 Tarih ve 1635 yevmiye no’lu ihtarname örneği, İzmir Bornova 5. Noterliği’nin 01/03/2017 Tarih ve 05418 yevmiye no’lu ihtarname örneği, tanıkların isimleri ve adresleri ile tanıklık edecekleri konuları gösterir tanık listesi, bilirkişi İncelemesi ve sair her tür yasal delile dayandığı görülmüştür.
Davalı iddiasını ispata yönelik olarak; taşıma tedarik sözleşmesi ve bir kısım fatura sureti deliline dayandığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME: Dava; taşımacılık sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, her ne kadar davacı, taşıma sözleşmesine dayalı olarak davalıdan alacaklı olduğu iddiasında bulunmuş ise de, davacının taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, miktar itibarı ile HMK 200/1 maddesi uyarınca senet ile ispat etmesi zorunlu olup, davacının iş bu iddiasını ispata yönelik herhangi bir belge sunamadığı, taraflar arasında hukuki ilişki var olduğuna dair iddianın ispatına yönelik sunulan Bornova 5. Noterliği’nce düzenlenen keşidecisi … vekili olarak Av. … imzalı 28/02/2017 tarihli 05418 yevmiye numaralı ihtarnamenin davalı tarafça avukat olmadığı halde oğlu … adına düzenlendiği, iş bu nedenle bu ihtarnamenin davacı ile davalı arasında taşımaya dair sözleşmenin kabulü ve ikrarı mahiyetinde belge niteliğine haiz olmadığı, iddia olunan ticari ilişkiyi reddeden davalının delilleri arasında, davacı ile dava dışı davalının oğlu … arasında yapılmış taşımacılık tedarikçi sözleşmesi bulunduğu, iş bu sözleşmenin tarafı olmayan davalının sözleşmeden doğan edimleri yerine getirmediği iddiası ile hakkında alacak isteminde bulunulamayacağı, davanın oğluna ait sözleşmeden doğan borcu temlik aldığına dair dosyaya herhangi bir kanıt da sunulamadığı…” gerekçesi ile davanın REDDİNE karar verilmiş, verilen bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin, … Taşımacılık şirketi ile sözlü sözleşme yaptığını, yine davalı ve davalının oğlu tarafından usulsüz bir şekilde bir adet A4 kağıt imzalatıldığını, müvekkilinin aracında şoförlük yapan tanıkların dinlenmesi gerekirken dinlenmediğini, davalının müvekkiline gönderdiği ihtarnamenin müvekkilinin alacağının varlığının en büyük delili olduğunu, sözlü sözleşmede taraf olmayan hiç kimsenin bu şekilde asılsız dava ve icra takibi yapmayacağını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE:
Dava, taşıma hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Bilindiği üzere maddi hukuk alanında dava şartlarından olan husumet (sıfat) ehliyeti, davanın tarafları arasındaki ilişki ile ilgili olup dava konusu hakkında bir karar verilebilmesi için bu kişilerin gerçekten davacı ve davalı sıfatlarına haiz olmaları gerekir. Husumet ehliyeti maddi hukuk dava şartı olup mahkemece re’sen dikkate alınmalıdır. Davalı, dava konusu öğrenci hizmet taşımacılığı sözleşmesinin davacı ile dava dışı oğlu … arasında olduğunu belirterek davada husumet ehliyetinin bulunmadığını iddia etmiştir. Mahkemece de bu durumun gerekçede kabul edilmesine rağmen davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken davanın esastan reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiştir.
Ne var ki HMK’nın 353/(1)-b-2. maddesinde yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında karar verileceği belirtilmiş olup, anılan yasal düzenleme ve yukarıda yapılan açıklamalar uyarınca mahkemece verilen kararın re’sen kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmesine ve kararın kaldırılma neden ve şekline göre davacı vekilinin istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenle;
I-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/01/2019 tarih ve 2018/56 Esas 2019/20 Karar sayılı hükmün HMK’nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca RE’SEN KALDIRILMASINA,
II-KALDIRILAN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE
“1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli olan 80,70.TL maktu karar harcından peşin olarak alınan 189.05.TL harcın tenzili ile bakiye 108,35.TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine;
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar ittihazına mahal olmadığına,
5-HMK’ nın 333. maddesi gereği yatırılan gider avansından kullanılmayan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,” şeklinde YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,
III-Kararın kaldırılma neden ve şekline göre davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
IV-Davacıdan alınan istinaf karar peşin harcının davacıya iadesine,
V-Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan 121,30.TL başvuru harcı ve 28,00.TL tebligat, dosya gidiş dönüş masrafı olmak üzere toplam 149,30.TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
VI-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
VII-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’ nın 362/(1)-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 08/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.