Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2461 E. 2023/955 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2461
KARAR NO : 2023/955
KARAR TARİHİ : 24/05/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2018
NUMARASI : 2017/1197 Esas 2018/1440 Karar
DAVANIN KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
BAM KARAR TARİHİ : 24/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2023

Davalılar vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda ” Davacı vekilinin Mahkemeye vermiş olduğu 27/10/2017 dava dilekçesinde özetle;
1. Müvekkil banka ile davalı/borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında aktedilen Genel Kredi Sözleşmesi, Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesi ve Ticari Kart Sözleşmesi uyarınca davalıya krediler açıldığı, çek yaprakları çıkarıldığı ve kullandırıldığı,
2. Taraflar arasında akdedilen sözleşmeler … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalanmış olması nedeni ile iş bu sözleşmelere dayalı olarak açılan … Nolu Kredili Mevduat Hesabı ve … Nolu tazmin edilen gayri nakdi kredi nedeni ile asıl borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. ile birlikte …’nın müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile sorumluluklarının bulunduğu,
3. Kredi borçlarının ödenmemesi sebebi ile 28.12.2016 tarihinde hesaplar kat edilerek; kredi borçlarının ödenmesi aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı hususunda davalılara ihtarname gönderildiği, iş bu ihtarnameye rağmen davalılar tarafından ödeme yapılmadığı, alacağın tahsili amacı ile kendilerince İzmir 7. İcra Müdürlüğü 2017/3341 E sayılı dosyası ile icra takibi açıldığı, davalılar tarafından asıl alacak, işlemiş faiz ve faiz oranına itirazda bulunulduğu, ve icra takibinin durdurulduğu,
4. Davalı tarafından yapılan itirazlar hukuki dayanaktan yoksun oludğu, şöyle ki;
a. Davalı tarafından asıl alacak, işlemiş faiz ve borcun fer’ilerine itiraz edilmekte ise de taraflar arasında yapılan sözleşme, kredilere ilişkin hesap ekstreleri ile müvekkil bankanın tüm evrak kayıtlarının incelenmesi üzerine davalıların hali hazırda borçlu bulunduğu açık ve net olarak belirleneceği,
b. Davalının faiz oranına ilişkin itirazları da taraflar arasında akdedilen sözleşmelere ve faiz genelgesine göre uygun olarak talep edildiği için itirazın haksız olduğu,
5. Yukarıda belirtilen nedenlerle; Davalı borçlunun İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün 2017/3341 E sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, kötü niyetli itiraz nedeniyle borçlunun %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edildiği tespit edilmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, Davalı … San. Ve Tic. açılan davanın reddini talep etmişlerdir.
Dava; davacı bankanın davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanın genel kredi sözleşmesi, temel bankacılık hizmet sözleşmesi ve ticari kart sözleşmesi uyarınca davalıya açılıp kullandırılan kredilere ilişkin diğer davalı … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzalanan bu borçların ödenmemesi nedeniyle İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün 2017/3341 sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali amacıyla açılmış İİK 67/2 uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2017/3341 sayılı takip dosyası getirtilip incelenmiştir.
Taraflar arasındaki ticari kart sözleşmesi, genel kredi sözleşmesi, vadesiz hesap hareketleri getirtilmiş, banka bilirkişiden yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle karar vermemize dayanak teşkil eden rapor alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mevcut İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün 2017/3341 sayılı takip dosyası, incelenen ticari kart sözleşmesi, taraflar arasındaki vadesiz hesap hareketleri ve yerinde inceleme sonucu bankacı bilirkişiden alınan rapor sonucunda, 16/05/2012 tarihinde davacı ile davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, daha sonra 15/05/2012 tarihinde temel bankacılık hizmet sözleşmesinin imzalandığı, 15/04/2013 tarihinde ise davacı ile davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında işletme kart sözleşmesinin imzalandığı, davalıların kat ihtarnamesinde belirtilen borçları ödememeleri nedeniyle davacı nezdindeki hesap hareketlerinin bankacı bilirkişi marifetiyle incelenmesi sonucunda kredi hesaplarının 28/02/2017 tarihi itibariyle kat edildiği, bu tarih itibariyle yürürlükte bulunan kredili mevduat hesabı işlemlerinde uygulanacak azami gecikme faiz oranının, resmi gazetenin 2016/8 sayılı 12/11/2016 tarihli tebliği gereğince %28,08 olduğu anlaşılmakla, davanın bilirkişi raporu doğrultusunda kısmen kabulüne, hüküm altına alınan 29.149,87 TLlik alacak, kredi sözleşmesinden kaynaklı olup likit ve hesaplanabilir olduğundan İİK 67/2 uyarınca %20 icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine, ayrıca dosya içindeki kefaletnamede diğer davalı …’nın kefil olunan azami tutarın yazı ve rakamla yazılıp kefaletin türünün müteselsil olarak belirtildiği ve 15/04/2013 tarihinde kefilin imzasının bulunduğu anlaşılmış olup, Türk Borçlar Kanunu 583 teki kefalet sözleşmesinin yazılı yapılması, kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihinin belirtilmesi ve bu durumların el yazısı ile belirtilmesi şartının gerçekleşmiş olduğu bellidir. Her ne kadar davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itirazlarını içerir dilekçede sözleşmelerdeki imzaların incelenmesinin yapılmasını talep etmiş ise de, davacı vekilince imza incelemesi yapılmasına ilişkin beyanların savunmanın genişletilmesi mahiyetinde olduğu ve muvafakatının bulunmadığı belirtilmekle yargılamanın son aşamasında ki bu talebin reddine karar vermek gerekmiş, kefalet sözleşmesinin Borçlar Kanunu 583 uyarınca geçerli olabilmesi için, sorumluluk limitinin kefalet tarihinin ve kefalet müteselsil olacak ise bu anlama gelen müteselsil ifadesinin kefilin kendi el yazısıyla yazılmış olduğu anlaşılmakla, kefalet sözleşmesi geçerli olduğundan mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. ” şeklinde davanın kısmen kabulü ile, davalıların İzmir 7. İcra Müdürlüğünün 2017/3341 sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın kısmen iptali ile ; 27.998,28 TL asıl alacak , 952,56 TL işlemiş akdi faiz, 144,20 TL temerrüt faizi , 54,84 TL toplam faizin % 5 BSMV si olmak üzere toplam 29.149,87 TL üzerinden takibin devamına, takip tarihinden itibaren … nolu karşılıksız çek ödemesinden kaynaklı 10.320,00 TL lik asıl alacağa % 52,50 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, … nolu kredili mevduat hesabındaki 17.678,28 TL lik asıl alacağa da yıllık % 28,08 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, hüküm altına alınan toplam 29.149,87 TL lik alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan İİK 67/2 uyarınca % 20 icra inkar tazminatı olan 5.829,97 TL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dair karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU :
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle ; müvekkillerinin davacı banka ile ticari ilişki kurmadıklarını banka tarafından icra takibine genel kredi sözleşmesi sunulmadığından ayrıca imza itirazında bulunulmadıklarını, Genel Kredi Sözleşmesi’nin imza yönünden de ayrıca irdelenmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile faiz oranları fahiş hesaplandığını, banka tarafından hesap kat ihtarnamesi için müvekkili şirkete gönderilen tebligatın bila iade tebliğ edildiğini; müvekkil …’ya tebligat gönderilmediğini, bu durumda, temerrüde düşürülmeyen müvekkilleri hakkında temerrüt faizi uygulanamayacağını, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun eksik incelemeye dayalı olduğunu, 10/08/2018 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde belirttikleri hususların yeniden bilirkişi raporu hazırlatırılarak değerlendirilmesi gerektiğini beyanla istinaf istemlerinin kabulünü talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, genel kredi sözleşmelerine istinaden asıl borçlu ve kefil aleyhine başlatılan takipte itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. maddesi gereğince istinaf incelemesi istinafa başvuran vekilinin dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlarda res’en gözetilerek yapılmıştır.
Davacı tarafça, müvekkili banka ile davalı/borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında aktedilen Genel Kredi Sözleşmesi, Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesi ve Ticari Kart Sözleşmesi uyarınca davalıya krediler açıldığı, çek yaprakları çıkarıldığı ve kullandırıldığı, diğer davalının sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, hesap kat ihtarına rağmen borcun ödenmediği beyanı ile itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Davacı ile … San. ve Tic. Ltd. Şti arasında,16.05.2012 tarihinde K1 00499270 nolu Kredi Genel Sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeye istinaden … San. ve Tic. Ltd. Şti ile davacı arasında EK-A Cari Hesap Kredi Sözleşmesi 16.05.2012 tarihinde imzalanarak 110,000.- TL limitli kredi tahsis edildiği, ve ayrıca yine … San. ve Tic. Ltd. Şti ile davacı arasında EK-A Cari Hesap Kredi Sözleşmesi 15.04.2013 tarihinde imzalanarak 210,000 TL limitli kredi tahsis edildiği, diğer davalı …’nın sözleşmeleri müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. nin 15/05/2012 tarihinde Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesi’ni imzaladığı, 15/04/2013 tarihinde Borçlu … San. ve Tic. Ltd. Şti. nin TK2 00084556 nolu İşletme Kart sözleşmesi imzalayarak işletme kartı talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkemece bankacı bilirkişiden aldırılan rapordan, “Sözleşmeler kapsamında davacı tarafından, davalıya 20,000 Tl limitli … 1 Nolu Kredili Mevduat Hesabı tanımlandığı, ayrıca davacının davalıya çek karnesi verdiği, ancak keşide edilen çeklerin davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından ödenmemiş olmaması nedeniyle 10,320.00 TL lık çek yaprağının çeşitli hamiller tarafından bankaya tazmin ettirerek nakdi riski oluştuğu tarafımca tespit edilmiştir. Davalıların kat ihtarnamesinde belirtilen borcunu ödememesi nedeniyle davalının davacı nezdindeki hesap hareketleri incelendiğinde kredi hesaplarının 28.02.2017 tarih itibari ile kat edildiği tespit edilmiştir. 27,998.28 TL Ödeme Emrindeki asıl alacak tutarı 952.56 TL İşlemiş akdi faiz (% 35,00 Yıllık faiz oranı) 144.20 TL Temerrüt Faiz (%52,50 Yıllık faiz oranı)+ 54.84 TL Toplam Faizin %5’i BSMV olmak üzere 29,149.87 TL Toplam Alacak tespit edilmiştir. Ödeme emrinde kredili mevduatı temerrüt faizi olarak %33,12 olarak belirtilmiş olmasına rağmen, 5464 Sayılı BANKA KARTLARI VE KREDİ KARTLARI Kanunun 26. Maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, azami akdi ve gecikme faiz oranlarını tespit etmeye yetkilidir ve belirlediği bu oranları 3 ayda bir açıklar.” belirtilmiş olması nedeniyle Hesapların kat edildiği tarihinde (28.02.2017) yürürlükte bulunan Kredili mevduat hesabı işlemlerinde uygulanacak azami gecikme faiz oranı olarak %28.08( Resmi Gazete 2016/8 sayılı 12.11.2016 tarihli tebliğ gereğince) hesaplamada dikkate alınmıştır. Alacaklı Banka’nın takip tarihindeki faiz+vergi alacağı tutarı 1,929.74 TL olduğu belirtilmiş olmasına rağmen tarafımca yapılan hesaplamaya göre faiz+vergi alacağı olarak 1,151.59 TL hesaplanmıştır. ” açıklamalarına yer verilmiştir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; gerekçeli, tarafların ve mahkemenin denetimine elverişli, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenmiş olmakla mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu uyarınca karar verilmiş bulunmasına; göre davalılar vekilinin tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK m. 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/12/2018 tarih, 2017/1197 Esas ve 2018/1440 Karar sayılı kararına karşı davalılar vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından alınması gereken 1.991,22 TL istinaf nispi harcından başlangıçta alınan 497,00 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 1.494,22 TL’nin davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı … tarafından alınması gereken 1.991,22 TL istinaf nispi harcından başlangıçta alınan 88,80 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 1.902,42‬ TL’nin davalı …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalılar tarafından yapılan istinaf masraflarının ayrı ayrı üzerlerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıranlara iadesine,
6-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince oy birliği ile kesin olmak üzere karar verildi.24/05/2023