Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2184 E. 2022/1504 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2184
KARAR NO : 2022/1504
KARAR TARİHİ: 29/09/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/02/2019
NUMARASI : 2018/896 Esas ve 2019/179 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BAM KARAR TARİHİ : 29/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/10/2022
Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İzmir Şubesi’nin dava dışı kredili müşterilerinden … A.Ş.’ne genel kredi sözleşmesi gereğince kredi kullandırıldığını, bu sözleşmeye davalılar …, …, …’in müteselsil kefil olduğunu, kredinin ödenmemesi üzerine hesabın 22.03.2018 tarihinde kat edildiğini, ihtarname gönderilmesine rağmen borcun ödenmediğini, İzmir 26. İcra Müdürlüğünün 2018/4704 Esas sayılı dosyasıyla davalılar hakkında takibe geçildiğini, davalıların takibe itirazı ile takibi durdurdukları, itirazlarının yersiz olduğunu, temerrüt faiz oranının hesaplamasının usulüne uygun yapıldığını, genel kredi sözleşmesinde hüküm bulunduğunu, belirterek itirazın iptalini, takibin devamını, % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece; “…gerek icra takibinde ve gerekse dava için Çağlayan/ İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığı belirlenmiştir. taraflar tacir olup sözleşme ile bağlıdırlar. Her ne kadar davacı taraf davalıların tacir olmadığını ve sözleşme ile bağlı olmadıklarını belirtmiş ise de; davalı …, …, … HMK m. 17 gereğince tacirler ve kamu tüzel kişilerin aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabileceklerinden bu sözleşme ile TTK. m. 7 gereğince bağlıdırlar. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK. m. 7’ye göre ticari teselsül karinesinde ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesine kefil olanın kefaletinin müteselsil kefalet olduğu kabul edilmektedir. Davalıların kefil olarak imzaladıkları genel kredi sözleşmesinde davacı banka ve dava dışı … A.Ş. arasında atfetilen sözleşmede Çağlayan/ İstanbul Mahkemelerini yetkili kıldıkları belirlenmiştir. Ancak somut olayda davanın temelini oluşturan icra takibi İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün 2018/4696 E. sayılı dosyası ile yapılmış olup, bu dosyada davalılar icra takibindeki yetkiye itiraz etmişlerdir. HMK m. 17 gereğince düzenlenmiş sözleşme münhasır yetki sözleşmesi olup, takibin yetki şartında belirtilen yerde yapılmış olması gereklidir. Bu nedenle davacının yapmış olduğu takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığından yetkisiz icra dairesinde yapılmış bir takip bulunduğundan, yetkisiz icra dairesinde yapılan takibe itirazın iptali davasının da açılması mümkün olmadığından davanın reddi…” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF NEDENLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden (Binde 68,31) Binde 36 (Ek hüküm: 4/12/1985 – 3239/96-A md.) Tahkim yargılamasında bu bende göre hesaplanan harç yüzde elli oranında uygulanır. şeklinde olduğunu, Bu hususlara rağmen esasa girilmeksizin usulden reddedilen davada müvekkilim aleyhine maktu harca hükmedilmesi gerekirken nisbi harç hesaplanarak harcın davacıdan tahsiline şeklindeki karar hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME,
DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dairemizce HMK’nın 355 maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır.
Dava; kredi borcunda dayalı olarak kefiller aleyhine başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davalılar vekili 153/04/2022 tarihli dilekçesi ile; icra dosyası kapsamında yapılan itirazları geri aldıklarını masraf, tazminat ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, teminat mektubunun iade edilmesine muvafakat ettiklerin bildirdiği görülmüştür.
Davacı vekili 22/04/2022 tarihli dilekçesi ile; davalı borçlular …, … ve …’in vekilleri tarafından 15/04/2022 tarihinde icra müdürlüğüne vermiş oldukları dilekçe ile tüm itirazlardan vazgeçtiklerinden davanın konusuz kaldığını, davalıların yargılama gideri, avukatlık ücreti ve inkar tazminatı talebinin olmadığından kendilerinin de davalıdan yargılama gideri, avukatlık ücreti ve inkar tazminatı talebinin olmadığını beyanla, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Somut olayda; davalıların itirazın iptali davasının dayanağı icra takibine olan itirazlarından vazgeçtiklerinden eldeki itirazın iptali davasının konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurmak gerekmiştir.
Bu itibarla, davacı tarafın istinaf talebinin esasa ilişkin hususları incelenmeksizin kabulü gerekmiştir.
HMK 353/1-b-2 maddesinde yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına gerek duyulmadığı takdirde düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verileceği öngörülmüştür.
Bu durumda, anılan yasal düzenleme doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/02/2019 tarihli, 2018/896 esas ve 2019/179 karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davacı tarafın yatırmış olduğu 44,40 TL istinaf karar harcının davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yolu harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf eden yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
B-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkındaki kararla;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından peşin yatırılan 865.886,86 TL harçtan alınması gerekli maktu karar harcı 80,70 TL’nin mahsubu ile 865.806,16 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avansının varsa kullanılmayan kısmının, 6100 Sayılı Kanunun 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Kararın dairemiz tarafından taraf vekillerine ve davalıya tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.29/09/2022