Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1801 E. 2023/303 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1801
KARAR NO : 2023/303
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/11/2018
NUMARASI : 2016/1413 Esas 2018/1170 Karar
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 23/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/02/2023

Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Mahkemece yapılan açık yargılama sonucunda; “Davacı vekili; dava dilekçesinde özetle, … Sigorta şirketi tarafından 0001 0410 04332029 nolu Nakliyat Blok Sigorta poliçesi ile sigortalı olan ve alıcısı firma … A.Ş.’ye teslim edilmek üzere satıcı Firma … tarafından 27/06/2016 tarihinde … isimli gemiye yüklenmiş olan palet içindeki rulo sac emtiasının İzmir limanına hasarsız şekilde giriş yaptığını, İzmir limanı 21 nolu rıhtımda yanaşık bulunan Acentesine bağlı … gemisinden rulo sac tahliyesi işleminin 03/08/2016 tarihinde gerçekleştirildiğini, tahliye işlemini yapan 78355 sicil nolu vinç operatörü …’nın komutuyla gemi ambarındaki 9280 kg ağırlığında paletli rulo sacının 7 metre kadar yukarı kaldırıldığını ve esnada gemi ambarına düşen sac rolunun hasarlandığını ve düştüğü yerde gemi ambarında 30-40 cm kadar yırdık oluştuğunu, sigortalı firma tarafından davalıya 03/08/2016 tarihinde limana hasarsız teslim edilen emteanın davalı kurum tarafından tahliye edilirkin sebebiyet verdiği zararın tazmini istenmiş ise de davalı tarafça ambalaj hatası vardı şeklinde cevap verildiğini iddia ederek, mahkemenin gözönünde bulunduracağı sair nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 4.168,57 Euro alacağın ödeme tarihi olan 3095 yılı kanun’un 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının Euro ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranına göre işleyecek faizi ile birlikte TBK m.99. Uyarınca fiili ödeme günündeki Türk Parası karşılığının mahkeme masrafları ve vekalet ücreti ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, kusuru kabul anlamına gelmemek üzere eşyanın hasarına ilişkin taraflarca herhangi bir tespit yapılmadan eşyanın liman sahasından çıkarılmış olduğunu, tek taraflı yapılan tespiti ve düzenlenen raporu kabul etmediklerini, liman sahasında müvekkili idare yetkililerinin de katılımıyla hasar tespiti yapılması gerektiğini, yine kusuru kabul anlamına gelmemek üzere, talep edilen bedelin fahiş olduğunu, emtianın tamamen hasarlı olduğuna ilişkin tespiti kabul etmediklerini, keza en yükse banka mevduat faizi talebi ve faiz başlangıç tarihi yerinde olmayıp ancak dava tarihinden itibaren yasal faizin talep edilebilceğini bildirmiştir.
Dava; davacı … şirketine nakdiyat blok sigorta poliçesi ile sigortalı … A.Ş nin alıcısı olduğu satıcısı … firması olan rulo sac emtiasını 27/06/2016 tarihinde … isimli gemiye Hırvatistan ‘ dan yüklendiği ve emtianın İzmir limanına hasarsız bir şekilde teslim edilerek, davalı, … nin sorumlulğunda iken yeniden tahliyesi yapılırken paletli rulo sacın ambara düşmesi nedeniyle meydana gelen zararın tazminine yönelik açılmış tazmnat davasıdır.
Dosya içinde konşimento , hasar tespit tutanağı hazır edilip incelenmiş, makine mühendisi, …’ den 23/02/2018 tarihli rapor alınmış, davacı tarafın itirazı doğrultusunda ticari nakliyat konusunda uzman ve makina konusunda uzman bilirkişi heyetinden karar vermemize dayanak teşkil eden 24/05/2018 tarihli rapor alınmıştır.
Davalı … işletmesi genel müdürlüğünün sorumluluğu , Hırvatistan ‘ dan gemiye yüklenerek İzmir limanına hasarsız şekilde gelen paletli rulo saçların, davalı işletmenin sorumlulğunda iken gemiden tahliyesi yapılırken vinç operatörü tarafından paletli rolu saçın ambara düşürülmek suretiyle hasarın meydana geldiği ve bu hususun tutanakla sabit olduğu, dava konusu, saç rulodaki hasarın emtianın gemiden tahliyesi sırasında meydana geldiği, limanda vinç ile kaldırma esnasında paletin dengesinin bozulduğu ve bu nedenle saç rulonun kayıp düştüğü, saç rulonun ambalajının ” uygun ve yeterli koruyuculukta olduğu” , dolayısıyla hasarın oluşumunda belirleyici bir etkisinin bulunmadığı, İzmir limanındaki tahliye işlemlerinden sorumlu davalı, liman işletmecisi … ‘ nin tahliye sırasında uygun elleçleme aracını ve yöntemini seçmek ; dikkatli , emniyetli ve özenli iş görerek emtianın güvenli naklını sağlamakla yükümlü olduğu,bu özen ve dikkati göstermeyerek , söz konusu kaza ve hasarın oluşumunda tam kusurlu olduğu, vinç ile kaldırma sırasında yüksekten düşen rulo saçın kullanılamayacak derecede hasarlandığı, hasar miktarının 12.798,93 TL olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.” şeklinde Davanın kısmen kabulü ile, 3.786,89 Euro alacağın ödeme tarihi olan 07/11/2016 tarihinden itibaern 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi uyarınca devlet bankalarının Euro ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranına göre işleyecek faizi ile birlikte TBK m 99 uyarınca fiili ödeme günündeki Türk Parası karşılığının davalıdan alınıp davacıya verilmesine ” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kazadan sonra düzenlenen Hasar Tespit Tutanağında hasarın nedeninin lashing bağlantısının yetersiz olduğunun açıkça belirtildiğini, hasarın müvekkili idarenin kusurundan kaynaklanmadığını, emtianın tamamen hasarlı olduğuna ilişkin tespit hatalı olduğunu, hasara ilişkin liman sahasında tarafların hazır bulunduğu bir tespit yapılmadığını, eşya liman sahasından çıkarıldıktan sonra yapılan tek taraflı tespitin delil niteliği bulunmadığını, ayrıca, kusuru kabul anlamına gelmemek üzere, hesaplanan hasar bedeli fahiş olduğunu beyanla kararın kaldırılarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı tarafça müvekkili şirkete blok sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın limanda davalı kurum tarafından tahliye edilirken zarar verilmesi nedeniyle ödenen meblağın rücuen tazmini talep edilmiştir.
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Davalı tarafça kazanın lashing bağlantısının zayıflığından kaynaklandığını, kusurları bulunmadığı, hasar tespitinin liman sahası dışında tek taraflı yapıldığı hasarın fahiş tespit edildiği, faize ilişkin talebin ve başlangıç tarihinin yerinde olmadığı savunulmuştur.
Mahkemece davanın 3.786 EURO yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
… çalışanlarınca hasarın lashing bağlantısının (eşyanın yükleme boşaltma işlerinin güvenli yapılabilmesi için sabitleme işlemi) zayıf olması nedeni ile emtianın palet üzerinden kayarak 7 metreden düştüğüne dair tutanak tutulmuştur.
Mahkemece Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakultesi Deniz Ticaret Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. … ‘dan alınan raporda, asıl sorumluluğun taşıyana ait olduğu, davalının ifa yardımcısı olduğu poliçede sigorta konusunun sadece konteynerlı yük olduğu belirtilmesine göre palet üzerinde açıktaki yük için sigorta şirketinin neden ödeme yaptığının anlaşılamadığı, ibraname başlıklı belge mahkemece alacağın temliki olarak değerlendirilirse sigorta şirketinin gereksiz tazminat ödemesi gündemden düşeceği ve kanuni halef olarak değil, akdi halef olacağı ve sigorta hukukunun kısıtlarından kurtulacağı görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına, bilirkişi …’tan alınan rapora, … görevlilerince tutulan hasar tespit tutanağına, abonman sigorta poliçesine göre, nakliyat sigortasının 1.1.2016- 1.12017 tarihleri arasında gerçekleşecek tüm seferler için, abonman sigortası şeklinde akdedildiği, poliçede sigorta konusunun sadece konteynerli yük olduğunun ifade edildiği, söz konusu elektrolikit saç bobinlerin galvaniz saç levhalar ile sarılıp strech film ile kaplandıktan sonra ahşap palet üzerine yerleştirildiği çelik çamper ile straplandığı, gemiden vinç ile taşınması sırasında yedi metre yükseklikten kayarak gemi ambarına düşmesi neticesi hasarlandığı, buna göre yükün palet üzerinde açıkta taşındığının anlaşıldığı, bu haliyle, zararın teminat kapsamında olmadığı, sigorta şirketince ödeme yapılmış ise de, davacının davada poliçe kapsamında ödeme yapması nedeniyle halef sıfatı bulunmadığı, davacı tarafça sunulan ibraname başlıklı belgenin alacağın temliki olarak kabul edilemeyeceği, anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında davalı vekilinin istinaf istemlerinin kabulü ile kararın kaldırılarak davanın reddine dair HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/11/2018 tarih, 2016/1413 Esas ve 2018/1170 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Davalı vekilinin yatırmış olduğu 288,40 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine ödenmesine,
Davalı vekilinin yatırdığı 121,30 TL istinaf kanun yolu başvuru harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama gideri 14,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf eden yararına istinaf vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
İlk Derece Mahkemesi Yerine Kurulan Hüküm :
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, başlangıçta alınan 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 150,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca hesap olunan ve asgari hadde çıkarılan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avansının varsa kullanılmayan kısmının, 6100 Sayılı Kanunun 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve yargılama giderlerinin iadelerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 23/02/2023