Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1663 E. 2022/1594 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1663
KARAR NO : 2022/1594
KARAR TARİHİ: 20/10/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2017
NUMARASI : 2016/892 Esas 2017/1199 Karar
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 20/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/10/2022
Davalı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte talep edilen %54 temerrüd faiz oranının hukuki dayanağı bulunmadığını, 518.967,24 TL için takip başlatmadan önce göndermiş olduğu ihtarında 490.092,95 TL anaparaya 27.283,95 TL faiz işlettiğini, buna rağmen, faiz işlemiş olan toplam miktar 517.648,97 TL’ye tekrar faiz işletmiş ve bunu da takibinde ‘38.065,11 TL İşlemiz Faiz ve Vergi’ olarak ifade ettiğini, faize faiz işletilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, hukuka aykırılığın tespiti ile mürekkep faize itiraz ettiklerini beyanla İzmir 16. İcra Müdürlüğünün 2016/8797 esas sayılı takip ve takibe konu alacaktan dolayı mürekkep faiz ve temerrüt faizi mevzuat hükümlerine aykırı olarak tespiti ile mürekkep faizi %54 oranında uygulanan temerrüt faizinin iptaline ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilemesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı banka ile dava dışı … A.Ş arasında genel kredi sözleşmesi yapıldığı, davacının kredi sözleşmesinin müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, davacının temerrüdünün gerçekleştiğini, icra emri ve ihtarnamede faiz oranlarının hukuka ve usul ve sözleşmeye uygun olduğunu, tacir olan taraflar arasında faiz oranlarının serbestçe belirlenebileceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEMECE :
“Delillerin toplanmasından sonra mahkememizin 28/02/2017 tarihli oturumunda bankacı bilirkişi incelemesine karar verilmiş, bankacı bilirkişi ibraz ettiği 04/04/2017 havale tarihli raporunda dosya kapsamı hakkında beyanda bulunduktan sonra sonuç olarak taraflar arasında yapılan kredi sözleşmesi kapsamına göre yapılan icra takibinde sözleşmelerin yasaya ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olarak hesaplandığı, hesaplanan akdi ve temerrüt faizlerin hesabında davalı bankanın temerrüt tarihlerini farklı addetmesi sonucu hesapladığı temerrüt faiz tutarı ve eklerinin hatalı olması ile asıl alacak meblağını hatalı hesaplaması nedeniyle oluştuğu, davalı bankanın takip tarihi olan 16/06/2016 tarihi itibariyle davacıdan olan alacağının hesaplanması sonucu 555.769,01-TL asıl alacak, 2.778,84-TL akdi faiz, 138,94-TL BSMV, 8.501,29-TL Tem. Faizi, 425,06-TL BSMV, 1.308,27-TL Tem faizi, 65,41-TL BSMV, 4.148,68-TL ihtarname masrafı, 7.740-TL 6 yaprak çek riski, 160,54-TL KKDF tutarı toplamı 581.036,04-TL olarak hesaplandığını bildirmiştir.
Davacı vekili 24/04/2017 havale tarihli rapora beyan dilekçesinde itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak; kanuni düzenlemeler kapsamında inceleme yapılmak üzere ek bilirkişi raporu alınmasını talep etmiştir.
Davalı taraf rapora beyanda bulunmamıştır.
Mahkememizin 04/05/2017 tarihli oturumunda davacı vekilinin itirazları doğrultusunda ek rapor tanzimi istenilmiş, bilirkişi ibraz ettiği 22/05/2017 havale tarihli ek raporunda sonuç olarak; 03/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen hususlardaki görüş ve kanaatleri doğrultusunda davacının 04/06/2016 tarihi itibariyle temerrüt hali oluştuğu ve temerrüt faizi hesabının bu tarihe göre yapılması gerektiği, davalı bankanın 16/06/2016 takip tarihi itibariyle, davacıdan olan alacağının, 555.769,01-TL asıl alacak, 2.778,84-TL aki faiz, 9.809,56-TL Tem. Faizi, 629,41-TL BSMV, 160,54-TL KKDF tutarı, 4.148,68-TL ihtarname masrafı, 7.740-TL 6 yaprak çek riski toplamı 581.036,04-TL toplam olarak hesaplandığı, davalı bankaca uygulanan % 54 temerrüt faiz oranının taraflar arasında imzalanan sözleşmeye, yasaya usule uygun olduğu, ülkemizde ticari bankacılık yapan büyük bankalarca da temerrüt faiz oranı hesabında dikkate alınan genel uygulamaya paralellik gösterdiğini bildirmiştir.
Davacı vekili 02/06/2017 havale tarihli ek rapora beyanında itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak itirazları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 14/09/2017 tarihli oturumunda 44607 yevmiye nolu ihtarnamede belirtilen 31/05/2016 hesap kat tarihi itibariyle talep edilmesi gereken faiz miktarının ve uygulanması gereken faiz oranının tesit edilmesi hususunda bankacı bilirkişiden 2. Kez ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi ibraz ettiği 19/09/2017 tarihli ikinci ek raporunda sonuç olarak; davalı bankanın 16/06/2016 takip tarihi itibariyle, davacıdan olan alacağının 555.769,01-TL asıl alacak, 1.409,25-TL Akdi faiz, 70,45-TL BSMV, 3.593,76-TL Tem.Faizi, 179,68-TL BSMV, 207,98-TL Tem faizi, 10,39-TL BSMV, 1.308,27-TL Tem.faizi, 65,41-TL BSMV, 4.148,68-TL ihtarname masrafı, 7.740-TL 6 yaprak çek riski, 160,54-TL KKDF tutarı olmak üzere toplam 574.663,42-TL toplam olarak yeniden hesaplandığı, daha önceki iki raporundan farklı olarak 35622039 nolu taksitli ticari krediden kaynaklanan alacak için, sözleşme, yasa ve usule uygun olarak yıllık % 15,60’ın yüzde 50 fazlası olan yıllık % 23,40 oranında temerrüt faizin uygulanmasının daha uygun olduğu, buna göre yapılan hesaplamanın raporlarında ayrıntılı şekilde belirtildiğini, davalı banka tarafından ödenen çek sorumluluk tutarı için uygulanan % 54 temerrüt faiz oranının taraflar arasında imzalanan sözleşmeye, yasaya, usule uygun olduğu, söz konusu faiz oranının sözleşme serbestisi kapsamında değerlendirilmesinde ülkemizde ticari bankacılık yapan büyük bankalarca da temerrüt faiz oranı hesabında dikkate alınan genel uygulamaya paralellik gösterdiği, yasa gereği bankalarca KMH ve kredi kartı hesaplarına uygulanacak azami faiz oranlarını belirleme yetkisinin TCMB’de bulunduğu, davalı bankaca bu yasa hükmüne uygun olarak temerrüt faizi uygulandığının görüldüğün tespit edildiğini bildirmiştir.
Davacı vekili 28/09/2017 havale tarihli ikinci ek rapora beyan dilekçesinde itirazlarını bildirmiş olup sonuç olarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf rapora karşı beyanda bulunmamıştır.
Toplanan deliller, bütün dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporuna göre; davacı banka ile dava dışı … A.Ş arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi kapsamında davacının kredi sözleşmesine müşterek borçlu müteselsil kefili olduğu, teminat olarak banka lehine ipotek tesis ettiği kredi borcunun ödenmemesi sebebiyle bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapmış olduğu davacı borçlunun icra takibindeki uygulanan faiz oranlarına itiraz etmiş olduğu, alınan bilirkişi asıl ve ek raporlarına göre takipte banka alacağının bir bütün dahilinde gösterilmiş olduğu talep edilen 518.967,24-TL asıl alacağın kredi çeşitleri itibariyle taksitli ticari kredi, kredili mevduat hesabı ve kredi kartı alacağı olarak faizlerle birlikte toplam 555.769,01-TL banka alacağının oluştuğu, taksitli ticari krediye yıllık % 15,60 akdi faiz, % 23,40 temerrüt faizi, kredili mevduat hesabına yıllık % 24,24 akdi faiz, % 30,24 temerrüt faizi, kredi kartı alacağına yıllık % 24,24 akdi faiz, % 30,24 temerrüt faizi, çek sorumluluk tutarına % 54 temerrüt faizi uygulanması gerektiği, uygulanacak faiz oranları itibariyle davalı bankanın 6.741,02-TL faiz borcunu fazladan hesapladığı, davalı bankanın düzenlemiş olduğu 44607 yevmiye nolu Üsküdar 6. Noterliğinin ihtarnamesinde belirtmiş olduğu 26.954,75-TL akdi faizin 1.295,67-TL’sinden borçlu olmadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile, İzmir 16. İcra Müdürlüğünün 2016/8797 E sayılı dosyasında yapılan takipte davacı … için geçerli olmak üzere 11.851,01-TL temerrüt faiz miktarının 6.741,02-TL’sinden borçlu olmadığının ve 44607 yevmiye nolu ihtarname ile istenen 26.954,75-TL akdi faiz miktarının 1.295,67-TL’sinden borçlu olmadığının tespitine, taksitli ticari kredi alacağına yıllık % 15,60 akdi faiz, % 23,40 temerrüt faiz oranı, kredili mevduat hesabına yıllık % 24,24 akdi faiz, yıllık % 30,24 temerrüt faizi, kredi kartı alacağının yıllık % 24,24 akdi faiz, yıllık % 30,24 temerrüt faizi, çek sorumluluk tutarına yıllık % 54 temerrüt faizi uygulanarak takibin devamına, fazlaya ait istemin reddine ” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarında hesaplama hataları ve çelişkiler olduğunu, yerel mahkemenin eksik inceleme ile hüküm kurduğunu, faiz oranlarının yasaya ve tacir olan taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olarak talep edildiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava, davacı aleyhine yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte faize ve faiz oranına itiraza ilişkindir.
Mahkemece alınan bilirkişi 2.ek raporunda; 35622039 nolu taksitli ticari krediden kaynaklanan alacak için sözleşme yasa ve usule uygun olarak yıllık %15,60’ın %50 fazlası olan yıllık %23,40 oranında temerrüt faizinin uygulanmasının daha uygun olduğu, davalı banka tarafından ödenen çek sorumluluk tutarı için uygulanan %54 temerrüt faizi oranının taraflar arasında imzalanan sözleşmeye ve yasaya uygun olduğu, buna göre takip tarihi olan 16.06.2016 tarihi itibariyle davacı banka alacağı 555.769,07 TL asıl alacak, 1.409,25 TL akdi faiz(muhtelif), 70.45 TL BSMV (%5), 3.593,76 TL Tem. Faizi (%23,40 taksitli ticari kredi), 179,68 TL BSMV(%5) , 207,98 TL Tem.Faizi (%54 Çek sorumluluk tutarı), 10,39 TL BSMV, 1.308,27 TL Tem. Faizi (%30,24 KMH ve Kredi Kartı), 65,41 TL BSMV(%5), 4.148,68 TL ihtarname masrafı, 7.740,00 TL 6 yaprak çek riski, 160,54 TL KKDF tutarı = toplam 574.663,42 TL olarak talep edebileceği görüşünü bildirmiştir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; gerekçeli, tarafların ve mahkemenin denetimine elverişli, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenmiş olmakla Mahkemece hükme esas alınan 2. ek bilirkişi raporu uyarınca karar verilmiş bulunmasına; davalının talep edebileceği temerrüt faizi 5.110,01 TL olduğu, buna göre 6.741,02 TL’den borçlu olmadığı, ayrıca 1.295,67 TL akdi faiz miktarından borçlu olmadığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK m. 353/1,b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/11/2017 tarih, 2016/892 Esas ve 2017/1199 Karar sayılı kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı taraftan alınması gereken 548,98 TL istinaf nispi karar harcından başlangıçta alınan 137,25 TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 411,73 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince oy birliği ile kesin olmak üzere karar verildi. 20/10/2022