Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1122 E. 2022/785 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1122
KARAR NO : 2022/785
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/09/2018
NUMARASI : 2015/1226 Esas 2018/816 Karar
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 28/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/04/2022

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İzmir genelinde mobiyla ve halı alım-satım işi yapan bir tacir olduğunu, müvekkil ile davalı şirket arasındaki yazılı olmayan sözlü anlaşma gereğince en geç Ağustos ayına kadar teslim karşılığında 250.000,00 TL değerinde olan 24 adet çekin davalı tarafa teslim edildiğini, bunun karşılığında …’ün el yazısıyla imzaladığı çekleri teslim alındığına dair belge mevcut olduğunu, davalı şirket adına düzenlenen çekler karşılğında müvekkilinin talep ettiği mobilya vb.ürünlerin taahhüt edilen tarihlerde tesliminin yapılmadığını ve çeklerin iade edilmediğini beyanla 14 adet çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı şirkete İzmir 16.Noterliğinden 16/10/2015 tarih 19781 sayılı ihtarnamesi ile taraflarına verilen ödeme ve hatır çeklerinin tahsil edilmesine karşılık taahhüt ettikleri ürünlerin davacıya süresinde teslim edilmesi, 7 gün içince gecikmiş ürünlerin tesliminin sağlanması, aksi halde sözleşmenin feshedileceği ve toplam 270.000,00 TL bedelli 26 çekten cayma hakkının kullanılacağını içeren ihtarname gönderildiğini, söz konusu ihtarnameye elektronik ortamda 23/10/2015 tarihinde cevap verildiğini, cevapta taraflar arasındaki cari hesap incelendiğinde halen 7.000,00 TL civarında mal borcunun görüldüğü, şirketten alınan 270.000,00 TL olarak belirtilen çeklerin toplamı ile total cari hesapta yer alan diğer çeklerin toplamı gözönüne alındığında bir o kadar mal tesliminin mevcut olduğu, bu durumda ancak 7.000,00 TL tutarında bakiyenin söz konusu olabileceği gibi en yakın zamanda da borcun mal teslim edilmek üzere teslim edileceğini bildirdiklerini, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar ile sunulan irsaliyelerden de anlaşılacağı üzere bahsi geçen 270.000,00 TL civarındaki çek karşılığı mal tesliminin 2015 yılı başından itibaren değişik tarih ve miktarlarda taraflarınca yapıldığını, davacının ihtar tarihi 16/10/2015’den önce 30/09/2015 tarihli davalı şirketin sevk irsaliyelerini ihtiva eden iadeli taahhütlü posta gönderisinin davacı tarafça iade edildiğini, bu durumda davacının malları teslim almasına rağmen dava konusu çekleri ödememek adına haksız ve kötü niyetli bir girişimde bulunduğunu gösterdiğini, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu davanın haksız ve yersiz olduğunun ortaya çıkacağını, sevk irsaliyeleri göz önünde tutulduğunda vadelerinden çok önce mal teslimi yapan davalının iyi niyetli olduğunun görüleceğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMECE: Dosyaya toplanan deliller, alınan bilirkişi rapor ve ek raporları ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı tarafça davalı taraf aleyhine dava konusu çeklerin bedelsiz olduğundan bahisle davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik olarak işbu davanın açıldığı, davacı ile davalı arasında mobilya alım satımına ilişkin ticari ilişki olduğu ve davacı tarafça davalı tarafa toplam 250.000,00 TL bedelli 24 adet çekten 14 çekin işbu davaya konu edildiği, 31/11/2015 tarihli 5363744 nolu 10.000,00 TL bedelli çekin dava dilekçesinde de 2 kez yazılı olduğu, dava konusu edilen çeklerden 31/12/2015 tarihli çekin lehtarı ve cirantalarının davalı şirket olmadığı, bilirkişi raporu ile davalı tarafa teslim edilen malların KDV dahil toplam emsal rayiç bedelinin 60.145,00 TL olduğunun tespit edildiği, teslim edilen mal bedeli ile davalıya verildiği subut bulmayan 31/12/2015 tarihli 10.000,00 TL bedelli çek bedelinin mahsubu sonucu davaya konu edilen 31/11/2015 keşide tarihli 5363744 seri nolu 10.000,00 TL bedelli, 30/11/2015 keşide tarihli 3839600 seri nolu 7.500,00 TL bedelli, 31/12/2015 keşide tarihli 4172643 seri nolu 5.000,00 TL bedelli, 31/12/2015 keşide tarihli 3839588 seri nolu 15.000,00 TL bedelli, 31/12/2015 keşide tarihli 5363745 seri nolu 10.000,00 TL bedelli, 31/01/2016 keşide tarihli 3839589 seri nolu 15.000,00 TL bedelli çekler ile 31/12/2015 keşide tarihli 3839587 seri nolu 15.000,00 TL bedelli çekin 2.355,00 TL’lik kısmı ki toplam 64.855,00 TL bedelli çekler yönünden davanın kabulü, fazlaya ilişkin talebin subut bulmadığından reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tarafların ticari defterlerine delil olarak dayanılmasına rağmen sunulmadığından iddialarının karşı tarafça kabul edilmiş sayılması gerektiğini, bilirkişinin hukuki mütalaada bulunduğunu, davalı tarafından faturanın vergi dairesine bildirilmesinin içeriğinin teslim edildiği anlamını taşımayacağını, mahkemenin reddedilen 60.145 TL’lik kısmın 40.145 TL’lik kısmının neden red edildiği hususunun açıklanmadığını beyanla kararın kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava çekler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece , tarafların uyuşmazlık dönemine ait BA BS formlarının celp edilmiş, davacının işyerinde 2015 yılı itibariyle çalışanlarını gösterir SGK kayıtları celp edilmiş, kayıtlardan …’nın davacı çalışanı olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece SMMM bilirkişi …’dan alınan raporda, davacının halı kilim ve bunun gibi yer kaplamaları ticareti ile uğraştığını, incelenen 2014 ve 2015 yılları yasal defterlerinde noter açılış onaylarına riayet edildiği, ancak işletme hesabı özeti çıkartılmasına dair yükümlülüğe uyulmadığını, 2015 yılı işletme defterinde gider+alış kalemlerinin 31/10/2015’e kadar işlenmiş gelir+satış kalemlerinin 26/10/2015’e kadar işlenmiş olduğunu, bu minvalde davacının ticari defter ve kayıtlarının delil olma kabiliyeti ve denetime elverişli olmadığını, davalı tarafça davalı şirketin defter ve kayıtlarının şirket muhasebecisinin bürosunda bulunduğunun bildirildiğini, muhasebeci ile yapılan görüşmede büroda kullanılan yazılım programı ve sistemin değiştirilmesi nedeniyle teknik problem yaşandığı, cari hesap ekstrelerinin gönderileceğinin bildirildiğini ancak davalı tarafça ticari defterlerin sunulmadığını, taraflar arasında temel ticari ilişkinin bulunduğunu, davalı şirket yetkilisi tarafından imzalanan 24/01/2015 ve 13/03/2015 tarihli belgeye göre davacının toplam 270.000,00 TL tutarlı 26 adet çeki 24/01/2015 ve 13/03/2015 tarihlerinde davalı şirkete verdiği, bunlardan Kasım 2015 ve Aralık 2015 tarihli olan her biri 10.000,00 TL olan iki adet çekin hatır çeki olduğunu, kalan 250.000,00 TL bedelli 24 adet çekin davalı çeke sipariş avansı olarak verildiği, bu çeklerden toplam 14 adet çekin ise işbu davaya konu yapıldığı, sipariş avansı olarak verilen çeklerden bakiye 105.000,00 TL’lik çeklerin karşılığının davalı şirketten teslim alındığının örtülü şekilde davacının kabulünde olduğu, davacı işletme hesabın göre defter tutmuş olduğundan muhasebe tekniğine göre çeklerin davacı defterlerinde izlenemeyeceği, davalı şirketin davacı adına düzenlediği üç adet satış faturasının davacının 2014 – 2015 yılları ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, 30/09/2015 tarih 40.000,23 TL bedelli faturanın davacı tarafından teslim alınmadığı, 10/11/2015 tarihli cevap lahiyasında da kabul edildiğini, davacının 2014-2015 yılları yasal ticari defterlerinde davalı ile ilgili hiçbir ticari alış, satış ve tahsilat tediye kaydına rastlanmadığını, Gaziemir Vergi Dairesinden gönderilen 27/07/2016 tarihli yazı ekinde davalı şirkete ait 2015 yılına ait BA BS formlarına göre davacı …’ün teslim almadığı 30/09/2015 tarihli 019617 seri nolu 40.000,23 TL bedelli faturanın bulunduğu, 2015 yılı aylık satış belgelerinde BS arasında davacı adına düzenlenmiş başkaca bir satış faturasının bulunmadığını, alınan fatura ile ilgili sevk irsaliyesinde 30 takım eko maksi mobilyanın teslim alındığında dair davacı ya da herhangi bir yetkili personelinin imzasının bulunmadığını, davalı tarafça ibraz edilen cevap dilekçesi ekinde teslim fişi başlıklı ibraz edilen belgelerin sevk irsaliyesi niteliğinde bulunmadığı, parsiyel sevkiyatların takibi için düzenlenmiş olabileceğini, davacıya teslim edildiği subuta eren emtianın davalı yanca sunulan fatura örnekleri ışığında belirlenecek emsal fiyatlara göre hesaplanacak KDV dahil toplam satış bedelinin 105.000,00 TL veya daha az tutarda olması halinde davacının 14 adet çek ile ilgili menfi tespit isteminin yerinde olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi heyetine mobilya konusunda teknik bilirkişinin katılımı ile alınan ek raporda ; davalı tarafça ibraz edilen sevk irsaliye bilgileri içinde yer alan ürünler dosyaya sunulan …ya ait 2015 yılı kataloğundaki ürünlerle eşleştirildiğinde sevk irsaliyelerinde (Teslim Fişleri) bahsedilen bazı ürünlerin katalogda olduğu, bazılarının olmadığının saptandığını, bunlar için emsal fiyatların esas alındığını, teknik bilirkişi tarafından resen yapılan piyasa araştırmasında teslim fişinde bahsi geçen tüm ürünlerin yaklaşık toplam bedellerinin KDV dahil 82.825,00 TL olduğunun belirlendiğini, davacının 01/10/2015-31/10/2015 tarihleri arasında işyerinde yalnızca …”nın çalıştığı, bordrolarda … ve … isimli şahısların bulunmadığı, bu şahıslara ait imza bulunan ya da hiç imza bulunmayan teslim fişindeki imzaların davacıya tesliminin ispata muhtaç kaldığını, buna göre davacıya teslim edildiği kanaatine ulaşılan toplam emtianın KDV dahil 60.145,00 TL olduğunu, davacının işbu menfi tespit davasına konu talebi ile sınırlı olarak toplam 135.000,00 TL Bedelli 13 adet çeke karşılık davalıdan 60.145,00 TL ‘lik mal teslim alındığı, bakiye 74.855,00 TL’lik çekler bakımından davalı şirkete borçlu olmadığı kanaatini bildirmiştir.
Davaya konu çek örnekleri Türkiye … bankası … Şubesinden celp edilmiş, incelemede; davaya konu edilen 31/12/2015 tarihli 4172650 nolu 10.000,00 TL bedelli çekin keşidecesinin …, lehtarının … Şti olduğu, çek arkasında da davalı şirketin cirosunun bulunmadığı, dava konusu edilen diğer çeklerde keşidecinin …, Lehtarın … Şti olduğu belirlenmiştir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; 250.000,00 TL bedelli 24 adet çekten 14 çekin işbu davaya konu edilmesine, 31/11/2015 tarihli 5363744 nolu 10.000,00 TL bedelli çekin dava dilekçesinde 2 kez yazılı olduğunun ve dava konusu edilen çeklerden 31/12/2015 tarihli çekin lehtarı ve cirantalarının davalı şirket olmadığının anlaşılmasına, bilirkişi raporu ile davalı tarafa teslim edilen malların KDV dahil toplam emsal rayiç bedelinin 60.145,00 TL olduğunun tespit edilmesine, denetimine elverişli, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenmiş bilirkişi raporuna göre Mahkemece karar verilmiş bulunmasına; göre davacı vekilinin tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK m. 353/1,b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/09/2018 tarih 2015/1226 Esas 2018/816 Karar sayılı kararına karşı davacının istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 80,70 TL istinaf harcından başlangıçta alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 36,30 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince oy birliği ile kesin olmak üzere karar verildi. 28/04/2022