Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/1001 E. 2022/790 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1001
KARAR NO : 2022/790
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KARŞIYAKA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2018
NUMARASI : 2013/208 Esas 2018/658 Karar
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
BAM KARAR TARİHİ : 28/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/04/2022

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmakla; inceleme aşamasına geçildi. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davalı şirket tarafından Karşıyaka 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/1978 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlattığını müvekkili şirketin davalı şirkete icra takip dosyasında belirtildiği üzere borcunun bulunmadığını, durumun ticari defterlerin incelenmesi ile anlaşılacağını, müvekkili şirketin 27.12.2012 tarihli ortaklık kurulu kararı ile şirket ortaklarından aynı zamanda şirket müdürlük yetkisi bulunan …’nin 27.12.2012 tarihi itibari ile müdürlük yetkilerinin sonlandırıldığını, bu kararın Altındağ 1.Noterliği’nin 28.12.2012 tarihli 17322 nolu yevmiyesi ile onaylandığı ve Ankara Ticaret Sicil Memurluğunca 31.12.2012 tarihinde tescil edilerek ilan edildiğini, müvekkili şirketin eski müdürlerinden … tarafından bu şekilde bir borçlanma yapıldıysa bile adı geçenin 27.12.2012 tarihi itibari ile şirkette yetkisi bulunmadığından tüm işlemlerin geçersiz olduğu ileri sürülerek müvekkili şirketin Karşıyaka 4.İcra Müdürlüğünün 2013/1978 esas sayılı dosyasına konu olan toplam 24.660,20 TL bedelli faturalar ve ferilerinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline ve % 20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin imza yetkisi alınan müdürü ile diğer ortakların gelerek mal sipariş ettiklerini malların davacı şirkete teslim edildiğini iki adat fatura dışındaki tarihlerin 27/12/2012 tarihinden önceki döneme ait olduğunu, iki adet fatura karşılığı malın da teslim edildiğini, davanın reddine ve % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
MAHKEMECE: Dosya içine alınan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalının … Şti vekilinin vermiş olduğu cevabi yazıda, 15/12/2012 tarihinde davacı yana 437820 ambar tesellüm fişi ile teslim edilen ürünlere ilişkin evrak asıllarının arşivlerinde yer aldığını, arşivin genişliği, evrak sayılı ve evrak tarihinin çok eski olması nedeniyle bu kayıtların çıkarılmasının 6 aylık bir süre içerisinde gerçekleşebileceğini, sunulan bilgilerin bilgisayar kayıtlarından çıkartıldığının bildirilmesi karşısında, bilirkişi rapor ve ek raporlarında, 10 adet faturanın 9 adedinin davacıya teslim edildiği, bu fatura bedellerinin toplamda 17.055,81-TL olduğu, 7.604,39-TL’lik faturaların tesliminin de … Şti’nin vermiş olduğu cevap uyarınca davacıya teslim edildiği kabul edilmiş, davanın reddine, koşulları oluşmayan %20 tazminatın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 20.02.2015 ve 04.12.2015 tarihli bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler giderilmeden karar verildiğini Ayrıca karşı tarafın iddia ettiği hususları süresinde kesin delillerle ispat edememesi hususunun mahkemece dikkate alınmadan karar verildiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; İİK 72. maddesine göre açılmış fatura alacağına dayalı takipte menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece, muhasebe denetmeni ve hukukçu bilirkişi heyetinden alınan 24/06/2014 havale tarihli raporda; davalı ticari defterlerine göre taraflar arasında 13/11/2012 tarihinde başlayıp 16/01/2013 tarihine kadar olan dönemde ticari ilişki olduğu, bu ticari ilişki nedeniyle takip ve dava tarihi itibariyle davalının davacıdan 24.660,20-TL alacaklı olduğu, …’nin yetkilerinin sona erdirildiği, 27/12/2012 tarihine kadar davacı şirket anasözleşmesinin 8.maddesinde belirtildiği üzere şirket müdürleri arasında yer aldığı, şirket anasözleşmesinin “temsil” başlıklı 9.maddesine göre müdürlerin münferiden veya müştereken tam yetkili olduğu, dolayısıyla şirket müdürünün tek başına şirket adına temsilci sıfatıyla yapacağı hukuki işlemlerden davacı şirketin sorumluluk altına gireceği, alacak iddiasında bulunan davalı tarafından faturalardaki malların davacı şirkete teslim olgusunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ispatının gerektiği ancak tüm dosya kapsamından malların davacı şirkete teslim edildiğinin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde teslim edildiği kanaatine ulaşılamadığı, 05/01/2013 tarih 4.264,32-TL bedelli ve 16/01/2013 tarih ve 31,40-TL bedelli 2 adet fatura …’nin müdürlük yetkisine son verildiği tarihten sonra düzenlenmiş olup, bu faturaların dayanağını oluşturan sözleşmenin davacı şirket ile yapıldığının ve bu faturada belirtilen malların davacı şirkete teslim edildiğinin alacak iddiasında bulunan davalı tarafından ispatlanması gerektiği ancak söz konusu hususların ispatlanamadığı bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazları ve davalı vekilinin 16/07/2014 tarihli dilekçe ekindeki kayıtlar göz önünde bulundurularak bilirkişilerden alınan 20/02/2015 havale tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; davalı ticari defterlerine göre taraflar arasında 13.11.2012 tarihinde başlayıp 16.01.2013 tarihine kadar olan dönemde ticari ilişki olduğu bu ticari ilişki nedeniyle takip ve dava tarihi itibariyle davalının davacıdan 24,660,20 TL alacaklı olduğu, …’nin, yetkilerinin sona erdirildiği 27.12.2012 tarihine kadar davacı şirket anasözleşmesinin 8. maddesinde belirtildiği üzere şirket müdürleri arasında yer aldığı, şirket anasözleşmesinin ”temsil” başlıklı 9. maddesine göre müdürlerin münferiden veya müştereken tam yetkili olduğu, dolayısıyla şirket müdürünün tek başına şirket adına temsilci sıfatıyla yapacağı hukuki işlemlerden davacı şirketin sorumluluk altına gireceği, alacak iddiasında bulunan davalı tarafından faturalardaki malların davacı şirkete teslim olgusunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ispatının gerektiği, dosyaya sunulan kargo ön izleme raporlarından, toplam 18,024,41-TL tutarındaki faturalara ait malların irsaliye numaraları da belirtilmek suretiyle … kargo firmasına, ilgili kargo firması tarafından da davacı …’e teslim edildiği görülmekte olup, söz konusu dokuz faturadaki malların davacjya teslim edilmiş olması gerekçesiyle davacı … Şti.nin, davalı … Şti.ne bu faturaların toplam tutarı olan 18.024,41 TL borçlu olduğu, iki adet toplam 7.635,79-TL tutarındaki faturalara ilişkin olarak ise taşıma firmasının gönderi/teslim alma belgeleri bulunmadığından ve dosyada bu malların teslim edildiğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye de rastlanamadığından bu malların davacıya teslim edildiği kanaatine ulaşılamadığı bildirilmiştir.
Mahkemece … Kargo Şirketince gönderilen kayıtlarınında değerlendirilmesi suretiyle bilirkişi heyetinden alınan 04/12/2015 havale tarihli ikinci ek raporunda; davalının davacı adına düzenlemiş olduğu 10 adet faturanın 9 adedinin davacıya teslim edildiğini ve bu teslimlerin toplamının 17.055,81-TL olduğu, 15/12/2012 tarih ve 854167 nolu fatura tutarı ek raporda sehven 5.585,54-TL olarak yazılmış olup, doğrusu 4.585,54-TL olduğu bildirilmiştir.
Davalının talebi üzerine … Şti’ne yazılan müzekkereye verilen yanıttan 318666 irsaliye numaralı ürünlerin 15/12/2012 tarihinde davacı yana 437820 ambar tesellüm fişi ile teslim edildiği, ürünlere ilişkin evrak asıllarının arşivlerinde yer aldığını, arşivin genişliği, evrak sayılı ve evrak tarihinin çok eski olması nedeniyle bu kayıtların çıkarılmasının 6 aylık bir süre içerisinde gerçekleşebileceğini, sunulan bilgilerin bilgisayar kayıtlarından çıkartıldığı bildirilmiştir.
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; davalı tarafça takibe konu fatura içeriklerinin davacı tarafa teslimin ispatı olarak … kargo ve … Kargoya yazılan müzekkere cevaplarından fatura konusu ürünlerin davacıya teslim edildiğinin anlaşılmasına, gönderilerin içeriklerinin sevk irsaliyelerine uygun bulunmasına, bilirkişi raporları arasındaki farkın kargo cevabı geldikten sonra yeni belgelerin incelenmesinden kaynaklı olmasına, bu hususun bilirkişi raporları arasındaki çelişki olarak değerlendirilemeyeceğine, gerekçeli tarafların ve mahkemenin denetimine elverişli, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenmiş olmakla Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu uyarınca karar verilmiş bulunmasına; göre davacı vekilinin tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK m. 353/1,b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/12/2018 tarih 2013/208 Esas 2018/658 Karar sayılı kararına karşı davacının istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı taraftan alınması gereken 80,70 TL istinaf harcından başlangıçta alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 36,30 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-İstinaf yargılamasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirme, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin yerel mahkemece yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince oy birliği ile kesin olmak üzere karar verildi. 28/04/2022