Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2570 E. 2021/668 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/2570
KARAR NO : 2021/668
KARAR TARİHİ: 08/04/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/09/2018
NUMARASI: 2014/131 Esas-2018/992 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ: 08/04/2021
İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/09/2018 tarih ve 2014/131 Esas-2018/992 Karar sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla, dosyada bilgi ve belgeler değerlendirilerek gereği düşünüldü:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalılardan … şirketinin aleyhlerine yaptığı kambiyo senetlerine takibe konu bono altındaki imzaların müekkillerine ait olmadığını sahte olduğunu , senette malen kaydı olmasına rağmen mal alış verişi olmadığını beyanla senetten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile İzmir 5. İM’nün 2013/445 Esas sayılı dosyasının iptaline , davacılar lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … şirketi cevap dilekçesinde özetle; bono altındaki imzanın inkar edilmesinin haksız fiile dayalı dava olduğu ve bir yıllık zaman aşımı süresinin geçtiği takibin iptali talep edilmesine ve takipte 54.745,89 TL alacak talep etmelerine göre harcın eksik yatırıldığı, senedin ciranta olan …’tan alındığı, davacının şahsi defilerini müvekkiline karşı ileri süremeyecğini , davaya konu senedin cirantadan alınması nedeniyle kötüniyet tazminatından sorumlu tutulamayacaklarını, ayrıca senetlerin diğer davalı ile yapılan protokol ekinde davacıların da bulunduğu ortamda alındığını davacıların diğer senetlere itiraz etmeyerek sahteliğin keşfini önleyici tutumda bulundukları beyanıyla davanın reddini, lehlerine %20 tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
MAHKEMESİNCE : Taraflar arasındaki ihtilaf, 22/03/2012 tanzim, 15.06.2012 ödeme günlü alacaklısı …. borçlusu …., kefili … olan 50.000 TL’lik senetteki keşideci ve kefil adına atfen atılan imzaların davacılara ait olup olmadığı ve davacıların davalılara borçlu olup olmadığıdır.
Dava bono hamili tarafından keşideci ve cirantalara karşı başlatılan icra takibi uyarınca açılmış menfi tespit davasıdır. Az yukarıda belirtildiği gibi alınan bilirkişi raporunda davacılar adına atfen atılan imzaların davacıların eli ürünü olmadığı anlaşılmıştır. Davacıların bonoda imzası bulunmaması nedeniyle bono davacılar yönünden borç doğurmayacaktır. Bu nedenle davanın kabulü gerekmiştir. Diğer yandan davacılar, davalının senedi bilerek borçlunun zararına iktisap ettiğini, başka bir söyleyişle kötüniyetli ve zararlandırma kastı ile iktisap ettiğini ispatlayamadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddi gerekmiştir.
İSTİNAF BAŞVURU: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İzmir 5.İcra Müd.’nün 2013/445 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, senedin sahte ve imzaların davacılara ait olmadığının müvekkillerce anlaşılması üzerine taraflarınca menfi tespit davası açıldığını, mahkemesince iki imza incelemesi yaptırıldığını, düzenlenen 3 ayrı bilirkişi raporunda da senetteki imzaların davacıların eli ürünü olmadığının tespit edildiğini, icra takibinin iptal edilmemesinin hatalı olduğunu, davacılar lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava bono altındaki imzaların sahteliği iddiasına dayalı takipten sonra açılan menfi tespit ve takibin iptali davasıdır.
İzmir 5.İcra Müd.’nün 2013/445 E.sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı … tarafından borçlular …, …, …aleyhine 50.000,00 TL asıl alacak ve işlemiş faizleri olmak üzere toplam 54.811,81 TL asıl alacak için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapılmıştır.
Takibe dayanak bononun incelenmesinde lehtarının …, keşidecinin …, kefilinin … olduğu, 15/06/2012 vade ve 22/03/2012 düzenleme tarihli 50.000,00 TL bedelli oldu ve malen kaydı bulunduğu görülmüştür. Bononun ilk cirantasının okunamadığı, ikinci cirantasının … olduğu görülmüştür.
İstanbul Adli Tıp Kurumundan alınan raporda “.. 22.03.2012 tanzim, 15.06.2012 ödeme günlü alacaklısı … borçlusu …, kefili …. olan 50.000 TL’lik senet, (2018-10912-1), İnceleme konusu senette … adına atılı senet ön yüz sağdaki üç adet imza ile …’un mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’un eli ürünü olmadığı, İnceleme konusu senette … adına atılı senet ön yüz soldaki üç adet imza ile …’un mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’un eli ürünü olmadığı….” bildirilmiştir.
Davalı … şirketinin bononun lehdarı olmadığı ,lehdar … şirketinin cirosu ile bonoyu aldığı , bu haliyle sahteliğini bilerek takibe koyduğu hususu ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesinde bir usülsüzlük yoktur.
Davacı tarafça takibin iptali de talep edilmiş olmasına rağmen takibin iptaline karar verilmemesi usulsüz olduğundan istinaf isteminin bu yönden kabulü ile HMK m. 353/1-b-2 gereğince istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-1-Davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜNE,
2-İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/09/2018 tarih ve 2014/131 Esas-2018/992 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-İstinaf eden tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcı ile artan yargılama giderinin istinaf edene iadesine,
4-İstinaf aşamasında yapılan 98,10 TL istinaf başvuru harcı, 56,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 154,10 TL olan yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B)İlk Derece Mahkemesi yerine geçilmek üzere;
1-Davanın kabulü ile;
İzmir 5.İcra Müd.’nün 2013/445 E.sayılı dosyasında yapılan takibin iptaline,
Davacının davalılara karşı İzmir 5. İcra Dairesinin 2013/445 sayılı takip dosyası ile bu dosyanın dayanağı olan 22/03/2012 keşide tarihli, 15/06/2012 ödeme tarihli, borçluları davacılar, alacaklısı davalı …, bedeli 50.000,00-TL olan senet nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine,
Takip alacaklısı davalı …’nin kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatının reddine,
2- Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 3.415,50-TL harçtan peşin olarak alınan 853,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.561,60-TL. harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacılar yararına takdir edilen 7.300,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 853,90-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan toplam 802,93-TL. İle İstanbul ATK faturası gideri olarak yatırılan 285,00-TL toplamı 1.087,93-TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Fazla yatırılan gider avansının, karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/04/2021