Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/882 E. 2023/826 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/882
KARAR NO : 2023/826

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MUĞLA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/220
DAVA TARİHİ : 06/03/2023
ARA KARAR TARİHİ : 09/03/2023
DAVA : İtirazın İptali
İSTEM : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 25.05.2023
KARARIN YAZ. TARİH : 25.05.2023

Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/220 Esas sayılı dosyasından verilen 09.03.2023 tarihli ara kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davacı vekili tarafından verilen ihtiyati haciz istemli dava dilekçesi ile özetle; Taraflar arasında yüklenici sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği davalının alçı, sıva, saten boya, şap kava sıva vb işlerin anahtar teslimi uygulamalı malzemeli olarak yapılmasını taahhüt ettiğini, davalının işin gereğini yerine getirmediğini, müvekkilinden hak edişten fazla para aldığını, bu nedenle icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz edildiğini beyanla itirazın iptaline, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve borçlunun menkul ve gayrimenkulleri üzerine dava sonuna kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 2023/220 Esas sayılı dosyasından verilen 09.03.2023 tarihli ara kararında özetle; “…Davacı tarafça; taraflar arasında yüklenici sözleşmesi imzalandığı, sözleşme gereği davalının alçı, sıva, saten boya, şap kava sıva vb işlerin anahtar teslimi uygulamalı malzemeli olarak yapılmasını taahhüt ettiği, davalının işin gereğini yerine getirmediği, müvekkilinden hak edişten fazla para aldığı iddia edilerek ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş ise de, talep edilen bedellerin varlığı, miktarı ve muaccel olup olmadığının ancak yargılama sonucu anlaşılabileceği, başka bir anlatımla ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için gerekli olan “yaklaşık ispat” yükümlülüğünün ihtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından yerine getirilmediği anlaşılmakla, İİK.257.maddede belirtilen yasal koşullar somut olayda gerçekleşmediğinden yasal koşulları oluşmayan ihtiyati haciz talebinin reddine…” dair ara karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacı vekili tarafından verilen 28.03.2023 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesi ile; ”…Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/220 E. sayılı dosyasında tarafımızca ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş olup işbu talebin 09.03.2023 tarihinde “ reddine” karar verildiğinden İİK md.258 uyarınca istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğumuz hasıl olmuştur. Şöyle ki;
… Ltd.Şti. ile davalı … Ltd.Şti. arasında 05.01.2021 tarihinde … ili … ilçesi … Mahallesi … ada … parsel numaralı taşınmaza ilişkin Alt Yüklenici Sözleşmesi imzalanmıştır. İşbu sözleşme gereği davalı, projenin makinalı alçı sıva, saten boya, şap, kaba sıva, 5 cm eps ile mantolama, alçıvan tavan, alçıvan üzeri saten boya, 50*20 eps kat silmesi karlik macun boyası, fuga işleri, kartonpiyer alçıpan ışık bandı, fileli çift kat kilekim, dekoratif boya işlerinin anahtar teslim uygulamalı malzemeli olarak yapılması ve seramik işinin ise işçilik olarak yapılmasını taahhüt etmiştir.
II.Ancak davalı üstlenmiş olduğu işleri yerine getirmemiş, müvekkilden hakkedişinden daha fazla para almış ve inşaat süresince orada istihdam ettiği personellerin sigorta borçlarını ödememiştir. Bu sebeple tarafımızca davalı aleyhine Bodrum 2.İcra Dairesi 2022/6694 E. sayılı dosya ile icra takibi başlatılarak 154.189,24 TL bedelin ödenmesi talep edilmişse davalı hiçbir borcu bulunmadığını iddia ederek haksız şekilde itiraz etmiştir.
III.Önemle belirtmek isteriz ki davalı müvekkil ile olan tüm ilişiğini aniden bilinçli olarak keserek akabinde icra takibine hakkaniyetsiz olarak itiraz etmesi nedenleriyle tarafımızca davalı hakkında araştırma yapılmış; yapılan araştırma neticesinde piyasada bir çok firmaya aynı şekilde borcu olduğu öğrenilmiş bu sebeple davalının borcunu ödememe ve para kaçırma ihtimalini gözeterek Yerel Mahkeme’den ihtiyati haciz talebinde bulunulmuştur.
IV.Davalının yapmış olduğumuz araştırmalar neticesinde bir çok firmaya aynı şekilde borcu olduğu göz önünde bulundurularak müvekkilin daha fazla zarara uğramaması adına tarafımızca Yerel Mahkemeden ihtiyati haciz talebinde bulunulmuşsa da 09.03.2023 tarihinde işbu talebimiz alacağın muaccel olmaması ve ihtiyati haciz kararı verilmesi için gerekli olan yaklaşık ispat yükümlülüğünün yerine getirilmemesi nedeniyle reddedilmiştir.
V.İhtiyati haciz, ihtiyati tedbirin özel bir çeşidi olup, alacaklı olduğunu iddia eden şahsa henüz kesin haciz isteme yetkisinin gelmediği dönemde, para alacağının ödenmesini garantiye alan bir müessesedir. Bilindiği üzere HMK md.257 uyarınca alacaklı; borçlunun borcunu zamanı geldiğinde ödeyemeyeceğini düşünüyorsa, borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlak eden hileli işlemlerde bulunursa borçlunun mallarına ihtiyati haciz koydurabilir. İhtiyati haciz ile birlikte, borçlunun mallarını üçüncü kişilere devretmesi engellenmiş olur. Buradaki amaç, kötü niyetli borçluların mal kaçırarak alacaklıları zarara uğratmasının önüne geçebilmektir.
VI.Tüm bu açıkladığımız sebepler doğrultusunda davalının müvekkil ile olan iletişimini aniden bilinçli olarak kesmesi ve davalının müvekkil şirketten başka farklı şirketlerle de benzer nitelikte sözleşmeler yapıp aynı mağduriyet durumunu yaşatması ihtiyati haciz kararı verilmesi için gerekli olan yaklaşık ispat şartını sağlamakta, borçlunun taahhütlerini yerine getirmekten kaçınmasını ya da kendisinin kaçma tehlikesinin olduğunu açıkça göstermektedir. Dolayısıyla tüm bu hususlar gözetildiğinde Yerel Mahkemenin ihtiyati hacze ilişkin gerekli araştırmayı yaparak karar vermesi gerekirken talebin reddine karar vermiş olması müvekkil açısından telafisi imkansız zararlara sebebiyet vereceğinden işbu red kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasını talep ederiz.
Yukarıda açıklanan ve resen gözetilecek nedenlerle; Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09.03.2023 tarih ve 2023/20 E. sayılı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılmasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine” karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda,
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257. maddesinde, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1–Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2–Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.”;
258. maddesinde, “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir. İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.”
265. maddesinde ise; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir. İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri yer almaktadır.
Somut olayda; dava, eser sözleşmesi nedeniyle davacı yüklenici tarafından alt yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğinden bahisle itirazın iptali davasında ihtiyati haciz talep etmesi üzerine mahkeme tarafından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, anılan kararı davacı vekilinin istinaf ettiği görülmüştür.
Her ne kadar davacı vekilinin istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle ilk derece mahkemesinin 09.03.2023 tarihli ara kararını istinaf etmiş ise de, verilen ara karar usul ve yasaya uygun olmakla, mahkeme tarafından dayanılan hukuksal ve yasal gerekçelere göre, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemiş olup, davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Muğla Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/220 Esas sayılı dosyasından verilen 09.03.2023 tarihli ara kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davacı vekilinin bu ara karara karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurusunun, 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verildiğinden, alınması gereken 296,40 TL ihtiyati hacze ilişkin istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL harç bedelinin mahsubu ile kalan 116,50 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı vekili tarafından yatırılan 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 2004 sayılı İİK’nın 258/(3) ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/(1)-f maddeleri uyarınca kesin olmak üzere 25.05.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.