Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/282 E. 2023/353 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/282
KARAR NO : 2023/353

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/243
KARAR NO : 2022/443
DAVA TARİHİ : 22/10/2015
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)
KARAR TARİHİ : 09.03.2023
KARARIN YAZ. TARİH : 09.03.2023

İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.06.2022 tarih ve 2021/243 Esas, 2022/443 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı … bank A.Ş. vekili ile davalı … vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü.
İDDİA VE İSTEK:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;”Rus şirketi ile İş sahibi … şirketinin Libya’da Sirte ve Bingazi şehirleri arasındaki 554 km demiryolu inşaatının yapımını üstlendiğini, iş sahibi firmanın işin belli bölümlerini yaptırmak için alt yüklenici müvekkili … firması ile 29/04/2010 tarihinde 122.669.738,66 Euro değerinde inşaat yapım sözleşmesi ve 26/08/2010 tarihinde 17.167.704,97 Euro değerinde proje tasarım sözleşmesi olmak üzere 2 adet sözleşme imzalandığını, müvekkilinin anılan sözleşmeler kapsamında davalı işveren firmadan 25/11/2010 tarihinde avans teminat mektupları karşılığında 2 proje kapsamında toplam 27.817.524,64 Euro avans aldığını, bu gelişmelerin akabinde 16/02/2011 tarihinde Libya’da iç savaş başladığını ve arkasından BM Güvenlik Konseyinin kararı ile askeri müdahale yapıldığını, davalı iş sahibinin müvekkiline tüm çalışmalarını durdurma talimatı verdiğini ve işin durdurulduğunu, bu süreçte alınan avanstan daha fazla hakediş yapıldığını ve böylece verilen teminat mektuplarından dolayı herhangi bir riskin kalmamış olduğunu, ancak teminat mektuplarının iade edilmediğini, müvekkili şirketin 2012 yılından bu yana bankada bloke edilen parasını kullanamaz durumda bırakıldığını, bu meyanda müvekkili firma hakkında İzmir 2. ATM 2014/60 esas sayılı dosyası ile iflas erteleme talebi ile dava açıldığını” ileri sürerek, sonuç olarak; paraya çevirme riski taşımayan ve davacı şirkete ait mevduat hesaplarında bulunan nakdi blokaj ile gayrimenkul ipotekleri üzerindeki risklerin kalkıp kalkmadığının veya risk karşılığının hangi miktar bakımından kalktığının belirlenerek, belirlenen miktardaki nakdi blokaj ve ipoteklerin kaldırılması ile talep konusu teminat mektuplarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA:
Davalı …bank T.A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; “müvekkili banka tarafından diğer davalıya hitaben 2 adet teminat mektubu düzenlendiğini, bahse konu teminat mektuplarının Rus … Bank aracılığı ile diğer davalı şirkete teslim edildiğini, mektupların içeriğine bakıldığında dünya ticaret örgütünün 458 sayılı broyürüne tabi olduklarını, uyuşmazlık çözümü için herhangi bir hukuk ve yetkili mahkeme seçimine ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığını, anılan broşürün 27 ve 28 maddelerine göre tarafların ayrı bir hukuk ve mahkeme seçmemeleri halinde, garanti mektubundan doğan ihtilafların çözümünde garantörlerin bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili bankanın mevzuatına, Birleşmiş Milletler ve Bakanlar Kurulu kararına uygun olarak işlemler yaptığını” savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; “müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmeler gereği doğan uyuşmazlıklarda Rus Hukuku uyarınca Rusya Federasyonu San. ve Tic. Odasındaki uluslararası Ticari Tahkim Mahkemesi nezdinde ihtilafın çözümlenebileceğini, Türk Mahkemelerinin tahkim şartının varlığı karşısında iş bu davanın esasına girerek inceleme yapmalarının mümkün olmadığını, taahhüt edilen işlerin yapıldığına ilişkin … firmasının raporlarının esas alınmasının gerektiğini ileri sürmüş ise de, rapor riskin mevcut olup olmadığını tam olarak belirlemekten uzak olduğunu, davanın 4686 Sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nda düzenlendiğini, anılan yasının 5. maddesine göre davanın usulden reddinin gerektiğini, davalı bankanın teminat mektuplarından doğan sorumluluğunun devam ettiğini, sözleşmelere konu inşaat işleri Libya’da çıkan mücbir sebep nedeniyle tamamlanamadığını, davacı şirket uhdesinde kalan avansın iade ede edilmediğini, davacı şirket bir kısım işleri tamamlamış ise de borç alacak ilişkisi ve hangi tarafın borçlu ya da alacaklı olduğu çekişmeli olduğundan yargılamayı gerektirdiğini, bu konudaki yargılamanın Rusya’daki Tahkim kurumu nezdinde yapılması gerektiğini” ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 26.04.2019 tarih ve 2015/981 Esas, 2019/556 Karar sayılı kararında özetle;”Tahkim ilk itirazının kabulü ile; HMK 116/1b ve 413/1 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine” karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararından sonra İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 16/09/2020 tarih ve 2015/981 E. 2019/556 K. Sayılı kararında özetle; “Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması” halinde HMK 353/(1)-a-6. bendi uyarınca bölge adliye mahkemesinin, esası incelemeden kararın kaldırılmasına” karar verilmesi gerekmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin kaldırma kararından sonra ilk derece mahkemesinin 08/06/2022 tarih ve 2021/243 E. 2022/443 K. Sayılı kararında özetle; “Davalı … bank T.A.Ş aleyhine açılan davanın kabulü ile, davacı ile davalı …. … arasında akdedilen 30 nolu sözleşmeye istinaden düzenlenen ve 25/05/2014 tarihinde süresi sona eren 16.834.741,43-Euro bedelli süreli avans teminat mektubu ve 79 nolu sözleşmeye istinaden düzenlenen ve 22/05/2014 tarihinde süresi sona eren 1.743.559,13-Euro bedelli süreli avans teminat mektubunun hükümsüzlüğüne, davalı bankaca nakit blokajda tutulan 7.682.993,00-Euro ve 3.497.545,00-USD üzerindeki blokajların kaldırılması ile tapunun … ili … ilçesi, … mahallesi … parselde kayıtlı taşınmaz üzerine, davalı banka lehine tesis edilen 450.000,00-TL bedelli ipoteğin; … ili, … ilçesi, … mahallesi … ve … nolu parselde kayıtlı taşınmaz üzerine davalı banka lehine tesis edilen 220.000,00-TL bedelli ipoteğin; … ili … ilçesi … ada, … ve … nolu parselde kayıtlı taşınmaz üzerine, davalı banka lehine tesis edilen 3.000.000,00-TL bedelli ipoteğin; … ili, … ilçesi, … mahallesi … ada, … parsel, …, …, …, …, … nolu parsellerde kayıtlı taşınmaz üzerine, davalı banka lehine tesis edilen 725.000,00-TL bedelli ipoteğin; … ili, … ilçesi, …, …, … ve … parselde kayıtlı taşınmaz üzerine, davalı banka lehine tesis edilen 16.000.000,00-TL bedelli ipoteğin kaldırılmasına,
-Davalı … … aleyhine açılan davada, davalının tahkim ilk itirazının kabulü ile HMK 116/1.b 413/1 maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,” karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı …bank T.A.Ş. vekili dilekçesinde özetle; “davanın açılmasına sebep olmadıklarını, nispi değil maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini” ifade ederek, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi isteği ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davalı … vekili dilekçesinde özetle; “teminat mektuplarının hükümsüzlüğü ile hesap blokajları ve ipoteğin fekkinin birbirinden ayrı talepler olduğunu, teminat mektuplarının hükümsüzlüğü bakımından bankanın husumet ehliyetinin bulunmadığının mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, tahkim itirazının yerinde olduğunu” ifade ederek, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi isteği ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
KANITLAR, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ipotek ve blokajın kaldırılması isteğine ilişkindir.
Davacı şirket ile davalı Rus Şirketi arasında Libya’daki demiryolu yapımındaki bir kısım inşaatların yapılması konusunda eser sözleşmesi kurulduğu, bu kapsamda; 19/04/2010 tarihli 30 nolu 122.669.738,66 Euro bedelli ve 26/08/2010 tarihli 70 nolu 17.167.704,97 Euro bedelli 2 adet sözleşme yapıldığı, bu sözleşmelerin güvencesi olarak davacının davalı bankadan aldığı 30/06/2010 tarihli 22/03/2012 vadeli 24.533.947,73 Euro bedelli ve 17/09/2010 tarihli 16/09/2011 vadeli 3.433.540,99 Euro bedelli teminat mektuplarını davalı şirkete verdiği, teminat mektuplarının karşılığı olarak da davacı ile davalı banka arasında 3 adet genel kredi sözleşmesi ve bir Nakit Blokaj ve Mevduat Hesapları Rehin Sözleşmesi düzenlendiği, genel kredi sözleşmeleri için davacının çeşitli taşınmazları üzerine toplam 21.200.000 TL’lik ipotek konulduğu, rehin sözleşmesi gereğince de 47853 nolu hesap üzerine 13.500 Euro bedelli blokaj konulduğu, daha sonra Libya’da iç savaş çıkması ve olaya BM’nin müdahale etmesi üzerine 2 adet teminat mektubunun; 30/06/2010 tarihli, 22/05/2014 vadeli 16.834.741,45 Euro bedelli ve 17/09/2010 tarihli, 25/05/2014 vadeli 1.743.559,13 Euro bedelli olarak revize edildiği, teminat mektuplarının vadelerinin dava tarihi olan 22/10/2015 tarihinden önce 22/05/2014 25/05/2014 tarihlerinde dolduğu, ancak vadeleri dolmadan önce davalı şirket tarafından davalı bankaya 26/03/2014 tarihinde “öde ya da uzat” talebinde bulunulduğu, revizyonla teminat mektupları bedellerinin azaltıldığı, dosyadaki sözleşme ve rapor belgelerinden anlaşılmıştır. İşin yapılacağı Libya ülkesinde iç savaş çıkması üzerine davacı şirketin inşaat işlerinin durdurulduğu ve teminat mektupları bedellerinin azaltıldığı konuları da tarafların kabulü ve belgelerle sabittir.
Uyuşmazlık; davalı bankadan taşınmaz ipoteği ve hesap blokajı karşılığı alınan teminat mektubu bedellerinin mücbir sebep (iç savaş) nedeniyle azaltılması üzerine, bunun karşılığı olan ipotek ve blokajın da o oranda azaltılması, gerekirse kaldırılması ve teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti yasal koşullarının oluşup oluşmadığı hakkındadır.
Dairemizin kaldırma kararı sonrasında alınan 14/09/2021 tarihli ek rapora göre; “BMGK’nın 2011/1970 ve 1973 sayılı kararlarına istinaden çıkarılan Bakanlar Kurulu’nun 2011/2001 sayılı kararı ile BDDK’nın 30/12/2019 , 14/05/2020 ve 31/08/2020 tarihli uyulması zorunlu talimatları gereği, 2011 yılında alınan BMGK kararından önce verilmiş bulunan ve Türkiye’de kurulu bankalarca Türk vatandaşları ve Türk kanunlarına tabi kişiler adına, Libya’da yerleşik gerçek ve tüzel kişiler lehine verilmiş olan teminat mektupları nedeniyle Türk bankalarının hiçbir risklerinin kalmadığı, teminatların serbest bırakılması gerektiği, bu durumda davalı iş sahibi şirketin de teminat mektupları ile ilgili olarak davalı bankaya başvurusunun usule uygun olmadığı” belirlenmiştir.
İlk derece mahkemesince; ek rapordaki bu tespitlere göre “davalı banka yönünden davanın kabulü ile ipotek ve blokajların kaldırılması, teminat mektuplarının hükümsüzlüğü, davalı şirket yönünden ise; tahkim dava şartı bakımından davanın usulden reddi” yönünde karar verilmiş ve iş bu karar taraf vekillerince istinaf kanun yoluna taşınmıştır.
Mahkeme kararı istinaf sebepleri ile dosyadaki tüm bilgi ve belgeler çerçevesinde incelendiğinde; davacı şirket ile davalı banka arasındaki kredi ve rehin sözleşmeleri ve davacı ile davalı Rus Şirketi arasındaki eser sözleşmesinin birbirinden bağımsız sözleşmeler olduğu, bu nedenle davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olmadığından ve davalı şirket ile davacı şirket arasındaki sözleşmede tahkim şartı olup süresinde tahkim itirazı da olmakla davalı şirket bakımından tahkim dava şartı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinin usulen doğru olduğu değerlendirilmiştir. Diğer taraftan davalı banka yönünden ise; BMGK, Bakanlar Kurulu ve BBDK kararları gereğince, verilen teminat mektuplarından dolayı bankanın herhangi bir riski kalmadığından, davacı taşınmazları ve banka hesabı üzerine konulan ipotek ve blokajın kaldırılmasının ve bunun doğal bir sonucu olarak da teminat mektuplarının hükümsüzlüğüne karar verilmesinin ve davalı hakkında da dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin de yasa ve ictihatlara uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle; davalı … bank T.A.Ş. vekili ile davalı … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.06.2022 tarih ve 2021/243 Esas, 2022/443 Karar sayılı kararı, usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davalı …bank T. A.Ş. vekili ile davalı … vekilinin bu karara karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurusunun, 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı …bank T. A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle, alınması gerekli 1.393.182,45 TL istinaf nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 348.214,92 TL nispi harç ile 80,70 maktu karar harcın mahsubu ile kalan 1.044.886,83 TL harç bedelinin davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı vekili tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle, alınması gerekli 179,90 TL istinaf maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70 TL maktu karar harcın mahsubu ile kalan 99,20 TL harç bedelinin davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davalı … vekili tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kararın, dairemizce taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361/(1) maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere 09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.