Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/252 E. 2023/245 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/252
KARAR NO : 2023/245

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/948
TALEP TARİHİ : 14.11.2022 – 27.12.2022
ARA KARAR TARİHİ : 30.11.2022 – 05.01.2023
DAVA : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/11/2022
BİRLEŞEN DOSYA : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2022/1043
ESAS – 2022/1194 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : İtirazın İptali
TALEP : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 22.02.2023
KARARIN YAZ. TARİH : 23.02.2023

İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/948 Esas sayılı dosyasından verilen 30.11.2022 ve 05.01.2023 tarihli ara kararlarının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı-birleşen dosyada davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davacı vekili tarafından verilen 14.11.2022 tarihli ihtiyati haciz istemli dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şahıs şirketi olup davalı şirket ile arasında tesis edilen 2020/268655 ihale kayıt numaralı iş müvekkili uhdesinde kalması ile işin icabı hususunda “İzmir 5. Bölge İdare Malı Asfalt ile Yollarda Yama Yapılması İşine Ait Sözleşme” taraflarca 10.08.2020 tarihinde imzalandığı, başvuru neticesinde geçici kabul komisyonu toplandığı ve incelemelerde “Yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu ve geçici kabule engel olabilecek eksik, kusur ve arızaların bulunmadığı görülmüştür.” ibaresini ihtiva eden Yapım İşleri Geçici Kabul Tutanağında yer aldığını, sözleşmenin m. 11’de yer alan “Ödeme yeri ve şartları” düzenlendiğini sözleşmenin m. 11.2 “Hakediş raporları, bu sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinde düzenlenen esaslar çerçevesinde, kanuni kesintilerde yapılarak her ayın ilk beş iş günü içerisinde düzenlenir. Hakediş raporları yüklenici veya vekili tarafından tarafından imzalanıp idareye verildiği tarihten itibaren başlamak üzere idarece en geç otuz gün içinde onaylandıktan sonra otuz gün içinde tahakkuka bağlanarak on beş gün içinde ödenir” geçici hakediş ödemelerinin nasıl yapılacağını düzenlendiğini, davalı şirket aleyhine İzmir 22. İcra Dairesi 2022/11304 E. sayılı icra takip dosyası üzerinden 9 hakediş alacağı yönünden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı şirket de borca ve ferilerine itiraz ederek icra takibini durdurduğu, 9 nolu hakedişin davalı idare tarafından ihtirazi kayıt olmaksızın onaylandığını, sözleşmenin m. 11.2 uyarınca ödeme tarihi hak ediş onay tarihine göre sabit olan hakediş bedelinin vadesinin geldiğini, hakediş alacağına yönelik yüklenici müvekkili tarafından 9 nolu hakediş alacağı için tanzim edilen faturanın davalı şirketçe onaylandığını belirterek ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davacısı … vekilinin ihtiyati haciz talepli 27.12.2022 tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin davalı … AŞ ile 2020/268655 ihale kayıt numaralı işi aldığı ve davalı ile 10.08.2020 tarihinde “İzmir 5. Bölge İdare Malı Asfalt İle Yollarda Yama Yapılması İşine Ait Sözleşme”’yi imzaladığını, müvekkilinin yüklenici olarak sözleşme, idari şartname teknik şartnameye uygun şekilde edimini ifa ettiğini, hak ediş raporları düzenlendiğini, sözleşmenin m. 30.2’ye göre “Düzenlenen hakedişlerde; tamamlanmış, ancak kesin hesabı idareye verilmemiş imalatlara ait tutarların %5’i karşılığında teminat mektubu alınır ve kesin hesaplar idare tarafından onaylanmadıkça bu teminat mektubu iade edilmez. Yüklenicinin teminat mektubu vermemesi durumunda kesin hesabı idareye verilmemiş imalatlara ait tutarların %5’i tutulur ve kesin hesaplar idare tarafından onaylanmadıkça bu tutarlar ödenmez. İşin devamı sırasında yüklenicinin, hakedişlerden yapılan kesintiler karşılığında teminat mektubu vermesi durumunda idare hesabında tutulan tutar yükleniciye ödenir.” hükmü gereğince, işin başında teminat mektubu sunmayan müvekkilin birinci hak edişten toplam 467.249,66 TL %5 kesinti yapılarak teminatının sağlandığını, sözleşmede belirtilen idare hesabında tutulan tutarın müvekkiline ödenmesi gerektiği halde ödenmediği, Ankara 21. Noterliğinden 14.09.2022 tarihinde ihtarname gönderildiğini, yine de ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkilinin İzmir 11. İcra Müdürlüğünün 2022/12379 E sayılı dosyasıyla hak edişlerden kesilen tutarın iadesi için takip yaptıklarını ancak davalının itirazı ile takibin durduğunu, sözleşmeden doğan alacağın likit ve belirli olduğunu, müvekkilinin alacağını davalı tarafından hak edişlerin onaylamasıyla doğduğunu, %5 kesinti tutarını işin geçici kabul yapıldıktan sonra iade edilmesi gerektiğini belirterek İİK m. 257/1 gereğince alacağın muaccel olduğundan ihtiyati haciz talep etmiştir.
YANIT:
Davalı yanca dava dilekçesine karşı herhangi bir yanıt dilekçesi sunulmadığı dosya ve UYAP kapsamından anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 2022/948 Esas sayılı dosyasından verilen 30.11.2022 tarihli ara kararında özetle; “…Dosyada dava dilekçesine ekli belgeler ve sözleşme içeriği edimler birlikte incelediğinde ihtiyati haciz isteminin kabulünü gerektirir koşulları gerçekleşmediği ve iddia yargılamayı gerektirdiğinden reddine” dair ara karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin 2022/948 Esas sayılı dosyasından verilen 05.01.2023 tarihli ara kararında özetle; “…Birleşen 1 Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1043 Esas – 2022/1194 K sayılı dosyasında dava dilekçesine ekli belgeler ve sözleşme içeriği edimler birlikte incelediğinde ihtiyati haciz isteminin kabulünü gerektirir koşulları gerçekleşmediği ve mevcut delil durumuna göre İİK m. 257 koşullarının oluştuğunu gösterir hususların tespit edilemediği görülmekle ihtiyati haciz isteminin reddine” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF EDEN: Davacı-birleşen dosyada davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı-birleşen dosyada davacı vekili tarafından verilen 21.12.2022 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle: Yerel mahkeme ihtiyati haciz talebimizin reddine dair karar verildiğini, dava dilekçesi eklerinde hak ediş alacağına konu işe dair tip sözleşmenin var olduğunu, sözleşmenin 11.2. maddesinin çok açık bir şekilde vadeyi belirlemekte olduğunu, davalı şirket tarafından onaylanan ” yapım işleri geçici kabul tutanağı” mevcut olup tutanağın geçici kabul itibar tarihi 05.11.2022 olarak düzenlendiğini, davalı şirketten alacakları 9 nolu hak ediş ödemesinin olduğunu, 9 nolu hak ediş raporu ve rapor kapağı incelendiğinde 9 nolu hak edişin 06.11.2022 tarihine kadar işlerin hak edişi olduğunun görüleceğini, 9 nolu hak ediş kapağı hesabında kesintilerin yapılmasının akabinde 1.638.536,47 TL ödeme ortaya çıkarıldığını, onaylanan rakam üzerinden de hak ediş faturası düzenlendiğini ve davalı şirket tarafından itiraz edilmeksizin onaylandığını, ödeme yapılmayınca da fatura bedelinde tahakkuk eden rakam üzerinden icra takibi başlatıldığını, icra takibinde davalı şirket matbu gerekçelerle borca itiraz ettiğini, alacaklarının yaklaşık olarak ispatlanmış olmasına rağmen yerel mahkemenin ihtiyati haciz talebini reddettiğini, 3 üyeden birinin karara muhalefet şerhi düştüğünü belirterek istinaf başvurularının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı-birleşen dosyada davacı vekili tarafından verilen 23.01.2023 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle: Yerel mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiğini, dava dilekçesi ekinde %5 tutulan teminatların iadesine dayanak sözleşmenin 30.2’inci maddesi uyarınca işin başında teminat mektubu sunmayan müvekkilinin alacağı olan hakedişlerden toplam 467.249,66 TL teminat yerine %5 kesinti yapıldığını, yapılan kesintiler hakediş raporlarının kesintiler sütununda sözleşmenin 30.2. MD gereği imalattan kesilen %5 tutar olarak belirtildiğini, söz konusu hak edişler sözleşmenin 11.2 maddesi uyarınca tahakkuk ettiğini, onaylanmış ve ilk 8 hak edişin ödemesi ve işin geçici kabulü yapıldığını, sözleşme gereği müvekkilin hak edişlerinden teminat gereği kesilen tutar aynı sözleşme gereğince iade edilmesi gerekirken müvekkilinin alacağını borçlu şirket teminatı teslim aldıktan sonra sözleşme gereği muaccel tutar için taraflarınca ihtarname gönderildiğini, davalı şirket hakkında İzmir 11. İcra Dairesi’nin 2022/12379 E. Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını ve ihtara cevap verilmemesi nedeniyle ihtar ile muaccel hale gelmiş alacak için icra takibi başlatıldığını fakat davalı tarafça itiraz edildiğini, yerel mahkeme kararında başkan üyenin muhalefet şerhinde izah ettiği sebepler birlikte değerlendirilerek %15’den az olmamak üzere teminat karşılığında yerel mahkeme ara kararının kaldırılarak istinaf başvurularının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında HMK’nın 355.maddesi gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır:
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257. maddesinde, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1–Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2–Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.”;
258. maddesinde, “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir. İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.”
265. maddesinde ise; “Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuruyla yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir. Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder. İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir. İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri yer almaktadır.
Dava, eser sözleşmesi nedeniyle başlatılan takibe itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Somut olayda, davacının davalı şirketten takip tarihi itibariyle alacağının olup olmadığı ve alacak miktarı yargılamayı gerektirmekte olup, dosyada bu aşamada bulunan deliller, ihtiyati haciz kararı verilmesi için gerekli olan yaklaşık ispat ölçüsünü sağlayacak nitelikte değildir. İİK.’nın 257 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati haczin yasal koşulları oluşmamıştır.
Bu nedenle, mahkemece de, aynı gerekçelerle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olmasında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, istemde bulunan davacı-birleşen dosyada davacı vekilinin, ihtiyati haciz talebinin reddine dair mahkemenin, 30/11/2022 tarihli ara kararına ve 05/01/2023 tarihli ara kararına karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurusunun, HMK’nın 353/(1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Asıl dava yönünden;
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/948 Esas sayılı 30.11.2022 tarihli ara kararının, usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, asıl davada davacı vekilinin bu ara karara karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurusunun, 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurularının reddine karar verilmiş olması nedeniyle, alınması gereken 296,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL’nin mahsubu ile kalan 215,70 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı vekili tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
B-Birleşen dava yönünden;
1-İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/948 Esas sayılı 05.01.2023 tarihli ara kararlarının, usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, birleşen davada davacı vekilinin bu ara karara karşı yapmış olduğu istinaf kanun yoluna başvurusunun, 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurularının reddine karar verilmiş olması nedeniyle, alınması gereken 296,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 179,90 TL’nin mahsubu ile kalan 116,50 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı vekili tarafından yatırılan 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerilerinde bırakılmasına,
4-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nın 391/(3) ve 362/(1)-f maddeleri uyarınca kesin olmak üzere, 22.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.