Emsal Mahkeme Kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/2111 E. 2023/1883 K. 19.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/2111
KARAR NO : 2023/1883

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/673
DAVA TARİHİ : 31.08.2023
ARA KARAR TARİHİ : 26.10.2023
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTEM : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 19.12.2023
KARARIN YAZ. TARİH : 19.12.2023

İzmir 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/673 Esas sayılı dosyasından verilen 26/10/2023 tarihli kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı- karşı davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü.
İSTEM:
Davalı- karşı davacı vekili dosyaya verdiği karşı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin inşaat işi ile uğraşan tacir olduğunu, taraflar arasında Adana Kozan … A.Ş. … tesis inşaatı için bir sözleşme imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin üzerine düşen edimleri eksiksiz yerine getirdiğini, buna karşı davalı tarafça müvekkili alacakları ödenmediğinden İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre İzmir Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin yetkili kılındığını, sözleşme uyarınca Adana Kozan ilçesinde bulunan … A.Ş.’ne ait sade betonarme inşaatları ve saha ulaşım yolları ve çeşitli inşaat imalatlarının stabilize serilmesi vs işlerin yüklenici olarak müvekkiline verildiğini, sözleşmenin 10.2 maddesine göre müvekkilinin ayda bir kez olmak üzere hak ediş düzenleyeceğini ve işveren tarafından bu hak edişlerin 5 gün içinde onaylanıp müvekkilinden fatura düzenlenmesinin isteneceğini, müvekkili tarafından 6 ve 7. Aylara ait hakedişler düzenlendiğini ve davalı karşı davacı taraftan bu hususta fatura düzenleme izni istendiğini, müvekkili tarafından 6 ve 7 nolu hakedişlere ilişkin faturalar düzenlendiğini fakat davacı karşı davalı tarafından faturaların ödenmediğini, müvekkili tarafından yapılan işin teslimine rağmen davalı/karşı davacı tarafından herhangi bir şikayet ya da kabul görmeme durumunun olmadığını, işin eksik, ayıplı veya hatalı olduğuna ilişkin herhangi bir bildirim ya da ihtar olmadığını, bu durumun Yargıtay görüşüne göre zımni kabul içerdiğini, sözleşmenin 24/5. Maddesi hükmüne göre müvekkilinin gördüğü işin davacı/karşı davalı yanca kabul edilmesi gerektiğini, müvekkili ile işveren arasında sıkı bir iletişim kurularak üzerine düşen edimlerin yerine getirildiğini bildirerek karşı davanın kabulü ile İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 Esas sayılı dosyada davacı/karşı davalı itirazının iptaline, dava değeri tutarına yetecek miktardaki davacı/ karşı davalının mal varlığına ve 3. Kişilerde bulunan hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
YANIT:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin inşaat işi ile uğraşan tacir olduğunu, taraflar arasında Adana Kozan … A.Ş. … tesis inşaatı için bir sözleşme imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin üzerine düşen edimleri eksiksiz yerine getirdiğini, buna karşı davalı tarafça müvekkili alacakları ödenmediğinden İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini, sözleşme uyarınca Adana Kozan ilçesinde bulunan … A.Ş.’ne ait sade betonarme inşaatları ve saha ulaşım yolları ve çeşitli inşaat imalatlarının stabilize serilmesi vs işlerin yüklenici olarak müvekkiline verildiğini, sözleşmenin 10.2 maddesine göre müvekkilinin ayda bir kez olmak üzere hak ediş düzenleyeceğini ve işveren tarafından bu hak edişlerin 5 gün içinde onaylanıp müvekkilinden fatura düzenlenmesinin isteneceğini, müvekkili tarafından 6 ve 7. Aylara ait hakedişler düzenlendiğini ve davalı karşı davacı taraftan bu hususta fatura düzenleme izni istendiğini, müvekkili tarafından 6 ve 7 nolu hakedişlere ilişkin faturalar düzenlendiğini fakat davacı karşı davalı tarafından faturaların ödenmediğini, müvekkili tarafından yapılan işin teslimine rağmen davalı/karşı davacı tarafından herhangi bir şikayet ya da kabul görmeme durumunun olmadığını, işin eksik, ayıplı veya hatalı olduğuna ilişkin herhangi bir bildirim ya da ihtar olmadığını, bu durumun Yargıtay görüşüne göre zınni kabul içerdiğini, sözleşmenin 24/5. Maddesi hükmüne göre müvekkilinin gördüğü işin davacı/karşı davalı yanca kabul edilmesi gerektiğini, müvekkili ile işveren arasında sıkı bir iletişim kurularak üzerine düşen edimlerin yerine getirildiğini, buna rağmen işveren tarafından ödeme prosedürünün sürüncemede bırakıldığını bildirerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, karşı dava yönünden karşı davalının dava değeri tutarına yetecek miktardaki mal varlığına ve 3. Kişilerde bulunan hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasına, karşı dava yönünden İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 Esas sayılı dosyada davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesinin 2023/673 Esas sayılı dosyasından verilen 26.10.2023 tarihli ara kararı ile özetle; “…Mahkememizdeki davanın davacı tarafça davalı aleyhine İzmir 11. İcra Müdürlüğünün 2023/398 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibine konu borcun bulunmadığına yönelik menfii tespit talepli olarak açıldığı, davalı vekilinin karşı dava dilekçesi ile İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 Esas sayılı dosyasıyla karşı davalı aleyhine başlatılan icra takibine itirazın iptali ile, karşı davalının mal varlığına ve 3. Kişilerdeki hak ve alacağına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesinin talep edildiği, karşı davanın itirazın iptali davası olduğu dikkate alındığından alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği İİK 257 ve devam maddeleri kapsamında yasal şartların mevcut olmadığı belirlenerek davalı/ karşı davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine, ” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF EDEN: Davalı- karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı-karşı davacı vekili tarafından verilen 10.11.2023 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirketin inşaat işi ile uğraşan bir tacir olduğunu, müvekkili ile davacı/karşı davalı arasında Adana Kozan … A.Ş … tesisi inşaatı için bir sözleşme imzalandığını, imzalanan sözleşmenin eksiksiz ve zamanında yerine getirdiğini, buna karşın davalı tarafça, müvekkili alacakları ödenmediğinden hakkında İzmir 11. İcra Dairesi 2023/398 Esas sayılı icra dosyasından icra takibi başlatıldığını, fakat müvekkilinin haklı alacaklarına itiraz edildiğini, bunun üzerine ihtiyati haciz talepli itirazın iptali davasının açılması taraflarınca kaçınılmaz olduğunu, yerel mahkemenin 26.10.2023 tarihli karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduklarını, somut olayda müvekkili tarafından 6. Ve 7. Aylara ilişkin hak edişler düzenlendiğini, davacı/karşı davalı taraftan bu hususa ilişkin fatura düzenleme izni de istendiğini, müvekkilinin gördüğü işin, davacı karşı davalı yanca kabul edildiğini, işin ihtarsız bildirimsiz bitmesi ve davacı karşı davalı yanın sözleşmedeki hükümlere göre işin eksik veya hatalı olduğuna ilişkin en ufak şikayeti bildirimi veya ihtarı olmadığını, son 2 hak edişe bağlı faturalara ödemelerini yapmadığını, geçici kabul ve diğer hususlarda göz önünde bulundurulduğunda müvekkilinin alacağının yaklaşık ispatının kabul edilmesi gerektiğini, dilekçelerinde ayrıntılı olarak belirttikleri üzere istinaf taleplerinin kabulü ile yerel mahkemenin ihtiyati haczin reddine dair 26.10.2023 tarihli kararın kaldırılmasını, ihtiyati haciz taleplerinin kabulünü, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ederek istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
YANIT:
Davacı-karşı davalı vekili tarafından verilen 01.12.2023 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesine yanıt ile özetle; Dilekçelerinde ayrıntılı olarak belirttikleri üzere, yerel mahkeme tarafından verilen 26.10.2023 tarihli ihtiyati haczin reddine dair verilen ara karara ilişkin istinaf başvurusunun reddedilmesine hükmedilmesini, davacı-karşı davalı müvekkili adına talep etmiştir.
KANITLAR DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda,
Dava, İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 esas sayılı dosyasında borçlu bulunmadığının tespiti, karşı dava ise İzmir 11. İcra Dairesinin 2023/398 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına istemine ilişkindir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 257. maddesinde, “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1–Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2–Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.”;258. maddesinde, “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur. ” hükümleri yer almaktadır.
Somut olayda karşı davada istenilen itirazın iptali ve ihtiyati haciz bakımından hak edişe bağlı faturalardan kaynaklı alacağına ilişkin istemlerinin yargılamayı gerektirdiği, İİK.’nın 257 ve devamı maddeleri gereğince muaccel bir alacağın varlığına ilişkin “yaklaşık ispat” verilerinin, dolayısıyla ihtiyati haciz yasal koşullarının bulunmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesi tarafından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan karşı davacı vekilinin bu husustaki istinaf istemi de yerinde görülmemiştir.
Dosya kapsamı, mahkeme gerekçesi ve yapılan değerlendirmeye göre; mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup, karşı davalı- karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı- karşı davacı vekilinin “ihtiyati haczin kaldırılması” isteğini içeren istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/(1)-b/1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı- karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle alınması gerekli 444,60 TL tedbir harcından, davalı- karşı davacı tarafından yatırılan 269,85 TL harcın mahsubu ile kalan 174,75 TL harç bedelinin davalı- karşı davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalı- karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş olması nedeniyle 738,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın, ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nın 394/(5) ve 362/(1)-f maddeleri uyarınca kesin olmak üzere, 19.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.